Hanife BAŞ - Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş merkezli depremlerdesosyal medya kullanımı yardım ve koordinasyon faaliyetlerinde öne çıktı. 10 ili vuran felaket sonrası uzmanlarsosyal medyayı kullanırken dikkat edilmesi gereken noktalar olduğunu vurguluyor. Emin olmadan her bilginin yayınlanmaması ve provokasyona dikkat edilmesi gerektiği belirtiliyor.

Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (SODİMER) Prof. Dr. Levent Eraslan, emin olunmayan ham verinin paylaşılmaması gerektiğine işaret ederek, “Depremin ilk gününden itibaren yardımlaşma seferberliği başlatıldı. Twitter kullanımı bu döneme damgasını vurdu. İnsanlar buradan koordine oldu. Türkiye’de Twitter’ın 13 milyon kullanıcısı var. Panik ve infial yaratan mesajların atılmamasına dikkat etmek gerekiyor. Teyit etmediğiniz bilgileri paylaşmayın. Çok fazla bilgi kirliliği var” dedi.

Her şeyi paylaşmayın

Eraslan, sahte görüntüler, yanlış videoların yayınlanarak insanlarda infial yaratılmaya çalışıldığını da dile getirerek, “Kaynağından emin olmadığınız video ve görüntüleri kesinlikle paylaşmayın. Emin olmadığınız konumları yardım için kimseye göndermeyin. Ekipler yanlış yere gidince zaman kaybediyor. TikTok bu dönemde tepki çekti. Yayınlanan videoların editoryal süreçten geçirilmesi şart. Yardımlaşma faaliyetlerinde Discord ve Twitch de kullanıldı. Bu iki mecra gençler üzerinde çok etkili” açıklamasını yaptı.

Depremde sosyal medyanın mesaj yayma ve koordine olmak amacıyla kullanıldığını ifade eden Eraslan, şunları söyledi:

“İnfiale neden olan, korku yayan mesajlara dikkat etmek gerekiyor. Yalan yanlış haberler de yayılabiliyor. Kötü kareleri mümkünse paylaşmayalım. Paylaşmak isteyen de mutlaka mozaikleyerek yayınlasın. Sosyal medyada her yayınlanana inanmayın, devletin ve televizyonun bilgilerini önemseyelim. Ham ve kaynağı belirsiz bilgiler çok hızlı ve yoğun yayılıyor. Dezenformasyonun en sevdiği kaotik ortamdır. Çok fazla mesaj yayınlamayalım. Ayrıca kamu görevlileri de acil şekilde dijital iletişim ve kriz yönetimi dersi almalı.”

Levent Eraslan, sosyal medyada yardım kampanyası adı altında dolandırıcılığın da had safhada olduğunu vurgulayarak, maalesef dolandırıcıların bu dönemde de kendilerini gösterdikleri, insanların tanımadıkları kişilere para göndermemesi gerektiği konusunda da uyarıda bulundu.

SAHTE İÇERİĞİ YAYMAYIN

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahar Muratoğlu Pehlivan, yeni iletişim teknolojileri ve sosyal medyanın deprem gibi afetlerde önemine dikkat çekerek, şöyle konuştu:

“Hassas içerikler barındıran görüntüler, özellikle sansürlenmemiş olarak paylaşılmamalı. Sosyal medya üzerinden açıklama yapan hesapların konuyla ilgili uzmanlığa ve bilgiye ulaşabilecek bir konumda olup olmadığına dikkat edilmeli. Güvenilir kurumların, resmi kaynakların hesapları teyit ve doğrulama platformları takip edilmeli. Teyit edilmemiş, kaynağı belli olmayan, somut veriye dayanmayan açıklamaların doğru olmayabileceği her zaman akılda tutulmalı ve bu tür içeriklere şüpheci yaklaşılmalı. Manipülatif, yanıltıcı ve hatalı bilgilerin, sahte haberlerin, halkı paniğe sürükleyecek içeriklerin yayılmasına aracı olmaktan kaçınılmalı.”

Türk Hava Yolları (THY), deprem bölgelerinden yapılan ücretsiz tahliye uçuşları için rezervasyon uygulaması dün akşam saat 20.00'de başladı.

THY Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamada, yarından itibaren sadece rezervasyon yapanların uçağa kabul edilecekleri belirtilerek, şu bilgiler verildi:

"Vatandaşlarımızı bekletmemek için bu akşam 20.00 itibarıyla online kanallarımızdan rezervasyon sistemi açılacaktır. Yarın sabah 09.00'dan sonraki uçuşlar rezervasyon üzerinden sağlanacaktır. Sabah 09.00 öncesi uçuşlarda havalimanından binişler gerçekleştirilecektir."

HATAY HAVALİMANI HİZMETE AÇILDI

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle pistinde hasar oluşan Hatay Havalimanı'nın bugün hizmet vermeye başladığını bildirdi.

"Asrın felaketi" olarak nitelenen ve tüm bölgeyi sarsan depremler sonucunda 3 kilometrelik pistin 35 ayrı noktasında oluşan parçalanmalar ve yarıklar sebebiyle Hatay Havalimanı ulaşıma kapatılmıştı.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, onarım çalışmalarının tamamlanarak havalimanının hizmet vermeye başladığını duyurdu.

"Hatay Havalimanı pistindeki hasarı hızlıca onardık. Havalimanımız bugün hizmet vermeye başladı." ifadelerinin kullanıldığı açıklamada, deprem sonrası havalimanındaki hasarlı alanlar ve onarım sonrası çekilen görüntülere yer verildi.

İGA EKİPLERİNCE 96 SAATTE ONARILDI

​​​​​​​Öte yandan, havalimanındaki onarım çalışmalarını gerçekleştiren İGA'dan da konuya ilişkin açıklama yapıldı. Açıklamada, depremlerde aldığı ağır hasar sonrasında kullanılamaz hale gelen ve tüm uçuşların durdurulduğu Hatay Havalimanı pistindeki tahribatın, bölgeye hızla intikal eden İGA inşaat ve teknik ekiplerinin hummalı çalışması ile onarıldığı kaydedilerek, "Afet bölgesine gönderilen lojistik yardımların ulaştırılması için hayati önem teşkil eden Hatay Havalimanı'nın pistinin öncelikli olan iki kilometrelik bölümündeki çalışmalar, 12 Şubat Pazar günü itibarıyla tamamlanarak operasyona hazır hale getirildi." ifadesi kullanıldı.

THY UÇAĞI HATAY'A İLK UÇUŞUNU GERÇEKLEŞTİRDİ

Türk Hava Yolları(THY) uçağı depremin ardından hasar görerek uçuşlara kapatılan Hatay Havalimanı'na ilk test uçuşunu gerçekleştirdi. Uçakta yardım malzemeleri de götürüldü.

Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremin ardından pisti hasar gören Hatay Havalimanı'nın onarım çalışmaları İstanbul Havalimanı İşletmecisi İGA tarafından tamamlandı. Pist kontrol uçağını havalimanına sorunsuz bir şekilde iniş yapmasının ardından İstanbul Havalimanı'ndan havalanan THY'ye ait TK-3313 sefer sayılı uçağı, Hatay Havalimanı'na inişini başarılı bir şekilde gerçekleştirdi. Yardım malzemeleri de götüren uçağın, bölgedeki afetzedeler eşliğinde ilk tahliye uçuşunu da gerçekleştirerek İstanbul Havalimanı'na iniş yapması bekleniyor.

Pegasus Hava Yolları, Hatay Havalimanı'ndan uçuşların dün akşam itibarıyla tekrar başladığını ve yapılacak tahliye uçuşlarına önceden biletleme yapılması gerektiğini duyurdu. Yapılan açıklamada, "Hatay Havalimanı'ndan uçuşlar 12 Şubat akşamı itibarıyla tekrar başlamıştır. Misafirlerimiz, güncel tahliye seferlerimizin duyurularını internet sitemizde ve sosyal medya hesaplarımızda bulabilirler.

Misafirlerimizin Hatay’dan yapılacak tahliye uçuşlarına önceden biletleme yapması gerekmektedir. Ücretsiz uçuşlara biletlemeler, internet sitemizden ya da mobil uygulamamızdan yapılabilir. Kamuoyunun bilgisine sunarız."

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı Aralık ayı perakende satış endeksleri verisini açıkladı. Buna göre, sabit fiyatlarla perakende satış hacmi 2022 yılı Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 21,8 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 12,9, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 28,0, otomotiv yakıtı satışları ise yüzde 15,7 arttı.

Perakende satış hacmi aylık yüzde 4,8 arttı

Sabit fiyatlarla perakende satış hacmi 2022 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 4,8 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 1,9, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 5,5, otomotiv yakıtı satışları ise yüzde 6,9 arttı.

Perakende ciro yıllık yüzde 112,4 arttı

Cari fiyatlarla perakende ciro 2022 yılı Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 112,4 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 109,0, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 116,6, otomotiv yakıtı satışları ise yüzde 103,7 arttı.

Perakende ciro aylık yüzde 3,3 arttı

Cari fiyatlarla perakende ciro 2022 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 3,3 arttı. Aynı ayda gıda,içecek ve tütün satışları yüzde 2,5, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 5,8 arttı, otomotiv yakıtı satışları ise yüzde 3,0 azaldı.

Çoruh Nehri üzerine inşa edilen, 275 metreyle Türkiye'nin en yüksek, dünyanın ise 5'inci en yüksek barajı olup, 22 Kasım 2022'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle su tutmaya başlayan Yusufeli Barajı ile sular altında kalacak ilçede halk, Türkiye'yi yasa boğan yıkıcı depremler sonrası yardım seferberliğine duyarsız kalmadı. Yeni inşa edilen yerleşim alanına taşınma sürecindeki Yusufeli ilçesinde halk, anılarla birlikte suya gömülecek ağaçları kesip, depremzedelerin ısınma ihtiyacı için oduna dönüştürdü. El ele verilerek çuvallanan odunlar, TIR'larla deprem bölgelerine ulaştırıldı.

'ÜŞÜYEN HALKIMIZ İÇİN AĞAÇLARIMIZI KESİYORUZ'

İlçedeki ağaçlarının baraj suları altında kalacağını belirten Ramazan Çakal, "Hepimizin başı sağ olsun. Allah, bir daha böyle acılar yaşatmasın. Deprem bölgesinde üşüyen halkımız için sular altında kalacak olan ilçemizdeki ağaçlarımızı kesiyoruz. Bütün Yusufeli halkı, burada gönüllü çalışıyor. 6-7 TIR dolusu odun gönderdik. İnşallah bu odunlarımızı da hazırlayıp, yükledikten sonra yerlerine ulaştıracağız. Bir nebze de olsa oradaki vatandaşlarımıza yardımcı olmak istedik. Elimizden gelen şimdilik bu" dedi.

'SOBA BOYUNDA KESİP ARAÇLARA YÜKLÜYORUZ'

Ağaçları keserek soba boyunda odunlar haline getirdiklerini anlatan Necati Çakmakçı, "Burada bulunan bütün ağaçlarımız sular altında kalacak. Bizlerde gece gündüz çalışarak ilçe merkezinde ve köylerdeki ağaçları yöre halkı olarak odun yapıp, depremzedelere göndermeye karar verdik. Kardeşlerimiz soğukta üşümesin. Soba boyunda kesip, araçlara yüklüyoruz. Allah, hepimizin yardımcısı olsun. Zor bir süreçten geçiyoruz. Hep birlikte bu günleri de aşacağız inşallah. Elimizden bu geliyor, keşke başka şeyler de gelebilse" diye konuştu.

Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle üzgün olduğunu dile getiren Ali Güzel ise "Onca ilimizde deprem oldu. Çok kişiyi kaybettik. Bizler de hayatta kalanlarız. O noktaya yardıma gidenler için 'Üşümesinler' diyerek elimizden geleni yapıyoruz. Ağaçlarımız sular altında kalacaktı. Kesiyoruz, kamyonlara yüklüyoruz. Onlar, bizim kardeşimiz. Her daim yanlarındayız" dedi.

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, açıklamalarında şu ifadeleri kullandı: “Öncelikle milletimizin başı sağolsun biz ilk günden itibaren ekiplerimizle birlikte AFAD ile koordine olarak hem sahada hem uzaktan destek vererek seferber olduk. Ben hayatını kaybeden tüm kardeşlerimize rahmet diliyorum. Yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.

En büyük fedakarlığı gösteren isimsiz kahramanlara minnet duygularımı iletiyorum. İlk günden itibaren yardım TIR’ları organize ettik. AFAD o desteğin uygun olduğunu söylediler. 47 TIR bölgeye ulaştı. 3 kurumumuz BAYKAR, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı, Toplum Sağlığı Vakfı olarak 400 kişilik ekibimizle sahadayız.

Geçici barınma ihtiyacını karşılamak üzere yetkililerle AFAD ile görüşerek böyle bir ihtiyacın olduğu söylendi. 2 bin kişiyi barındıracak konteyner kentimizde çalışmalar başladı.

Yüreğimizi yakan afet sonrası Baykar olarak tedarik ettiğimiz ihtiyaç malzemelerini AFAD ile koordineli bir şekilde illerimize dağıtıyoruz.

Hep birlikte tek yürek yaralarımız saracağız. https://t.co/m825nOtOBk

— Selçuk Bayraktar (@Selcuk) February 13, 2023

Burada yine BAYKAR’ın üstlendiği BAYKAR konteyner kenti 520 konteynerden oluşuyor. Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı'mız burada genç kardeşlerimize teknoloji eğitimi çocuk parkı gibi donatılar koymayı düşünüyoruz bunlar geçici yapıda olacak.

NE ZAMAN FAALİYETE GEÇER?

1-1.5 ay içerisinde hazır etmeyi hedefliyoruz. Konteynerlerin tedariki yapıldı üretiliyor, bir yandan da alt yapısı yapılıyor.

KALICI ÇÖZÜM İÇİN NE YAPIYORSUNUZ?

Arkadaşlarımızla şunu düşündük önce acil ihtiyaçları karşılamak sonra daha kalıcı ihtiyaçlara yönelmek gerekiyor. Medeniyet meskenle başlar. Sıcak bir yuvaya sahip olduğumuzda diğer sosyal faaliyetlerde bulunmamız mümkün. Burada insanlar belki 20 yıllık birikimlerini yuvalarını kaybettiler. Bu yaraların ancak toplumca bir seferberlikle herkesin elinde ne imkanı varsa onu kullanarak gösterdiği destek ile mümkün olabileceğini düşünüp her türlü çabaya destek vermek gerektiğini, bunlardan en önemlisinin düşünün ki her şeyini yakınlarını kaybetmiş, ailesini kaybetmiş insanlar var. Kalıcı yaşam alanlarının daha önemli olduğunu değerlendirdik. Konutlar yapılana kadar konteyner ihtiyaç olacaktır ama asıl ihtiyacın bu olduğunu değerlendirdik.

Bunu kampanya ile duyurmaya karara verdik. AFAD ile koordine olup Bakanlıklarımızla görüşme yaparak duyurduk. Onlar da bizleri nasıl yönlendirirse şu anda nakdi yardım gibi gözüküyor. Anladığımız kadarıyla bu konutları TOKİ inşa edecek. Biz BAYKAR olarak 1000 konut bağışlıyoruz.

Tüm milletimiz de seferber, herkes elinden imkanı ne varsa seferber oldu. En önemlilerinden birinin yaşama umutla bağlanabilmek için konut olduğunu değerlendiriyorum. Bu anlamda bu seferberliği başlatmış olduk.

İHALARIN BÖLGEDEN HABER İLETMEKTE ROLÜ NE OLDU?

Ilk günden itibaren hava araçlarımız sahadaydı. Neredeyse hiçbir hava aracının uçamayacağı şart vardı. İnsansız olduğu için risk alarak AKINCI’lar ilk gün uçtu. İlk saatten itibaren göreve başladılar. Hasar tespiti için koordinasyon için kullanılıyor.

Bu bölgelerde yere kadar görüş kapalıydı ağır yağış vardı. Meteoroloji sürekli burada olmasına rağmen yerden görüntü almasına müsaade etmedi. Doğu bölgesine doğru kayıldı saatler ilerledikçe bir sonraki güne doğru ilk gün 2 AKINCI görevdeydi, bir sonraki gün Bayraktar TB-2'ler devreye girdi.

Toplamda 30 TB-2, 9 AKINCI bin saattir havada koordinasyon vazifesi yürütüyor. Bir yerde sıkışıklık olursa acil bir güvenlik durumu olursa onun bilgisini canlı olarak yetkililere ulaştırıyor.

Evvelki depremlerde de böyle olmuştu, Elazığ’da da, orman yangınlarında da TB-2 görev almıştı. Sadece TB-2 değil TUSAŞ’ın ürettiği AKSUNDUR, ANKA’da başından itibaren görev aldı. AKSUNGUR üzerine takılı mobil baz istasyonu sayesinde mobil baz istasyonu görevini yürüttü.

Bayraktar TB-2'ler ilk kez 3 tane hızlı görüntüleme poduyla haritalandırma çalışması yaptılar, hemen şehirlerin haritalarını çıkarmaya başladılar, halihazırda o görevler de devam ediyor.”

TÜROFED öncülüğünde Antalya bölgesindeki AKTOB, ALTİD, MASTOB, KETOB ve Türkiye'nin diğer bölgelerindeki bölge birlikleri tarafından gerçekleştirilen organizasyonlarla, deprem bölgesindeki 10 ilden son verilere göre, başta Antalya olmak üzere diğer illerdeki otellere yerleştirilen depremzede sayısı 100 bine ulaştı. Oteller haricinde öğretmenevi, polisevi gibi birçok kamu kurum ve kuruluşlarına ait misafirhane ve sosyal tesislere de Antalya'da 5 bini aşkın depremzede yerleştirildi.

Depremzedelerin büyük bölümü AFAD organizasyonuyla uçaklar ve otobüslerle, bazıları da kendi araçlarıyla Antalya, Muğla, Mersin gibi iller başta olmak üzere birçok ile nakledildi. Antalya Valiliği'nin verilerine göre, kente gelerek oteller ve kamu kurumlarına ait misafirhanelere yerleytirilenlerin sayısının 55 bini aştığı belirtildi.

TÜROFED'den edinilen bilgiye göre ise, Antalya, Alanya, Manavgat, Fethiye, Bodrum, Marmaris, Kapadokya, Kuşadası, İzmir, Çanakkale, Denizli, Afyonkarahisar, Isparta, Mersin, Balıkesir, Bursa, Ankara, Bolu, Samsun, Diyarbakır, Van ve bu kentlerin ilçelerinde açık otellerde belirli kontenjanlar oluşturuldu. Özellikle de hem Akdeniz hem de Ege bölgesinde kış dönemi nedeniyle kapalı oteller açtırılarak, devreye alındı.

TÜROFED Başkanı Sururi Çorabatır, şu ana kadar deprem bölgesinden AFAD ve Valilikler koordinasyonunda 21 ildeki otellere yerleştirilen depremzede sayısının 100 bine ulaştığını söyledi. Çorabatır, “Sezon nedeniyle geçici süre kapalı olan otelleri açtırıyoruz. Bu süreci hep birlikte aşacağız" dedi. (DHA)

THY, 10 ilde etkili olan depremin ardından AFAD ve yetkili makamların iş birliğiyle deprem bölgelerine insani yardım ve arama-kurtarma ekiplerinin ulaştırılması, gerek ise vatandaşların tahliyesi için çalışmalarını sürdürüyor. Havayolu şirketi afetin yaşandığı ilk günden bu zamana kadar toplam yapılan intikal seferiyle 173 bin 564 arama kurtarma ekibini deprem bölgesine taşıdı. Arama-kurtarma ekiplerinin bölgeye intikal ettirilmesinin yanı sıra depremzedelerin tahliyesi için de çok sayıda tahliye seferi düzenlendi. Bu bağlamda 6-7-8-9-10-11-12-13 Şubat tarihleri arasında düzenlenen bin 2 sefer ile 165 bin 73 depremzedenin bölgeden tahliyesi gerçekleşti. Havayolu şirketi bugün yapacağı 109 tahliye seferi ile 19 bin 878 kişinin tahliyeni gerçekleştirirken, 19 bin 770 arama kurtarma ekibinin bölgeye sevkini sağlayacak.

BUGÜN 6 KARGO UÇUŞUYLA YARDIM TAŞINACAK

Arama kurtarma ekiplerinin bölgeye gönderilmesi ve depremzedelerin tahliyesini aralıksız sürdüren THY, bir yandan da kargo uçuşlarıyla bölgeye yapılan yardımları taşıyor. Afetin yaşandığı günden bu zamana kadar 94 kargo uçuşuyla 5 bin 955 ton yardım malzemesini deprem bölgesine taşırken, yurt dışından 2 bin 539 ton yardımı da Türkiye'ye getirdi. Turkish Cargo, bugün itibariyle 2'si yurt dışı olmak üzere toplam 6 kargo uçuşu planladı.

80 KABİN MEMURU DEPREM BÖLGESİNDEKİ HAVALİMANLARINDA GÖREVLENDİRİLDİ

Türk Hava Yolları, depremzedelerin tahliyesinin daha rahat olması için 80 kabin memurunu deprem bölgesindeki havalimanlarında görevlendirdi. Bu ekipler depremzedelerin havalimanlarında karşılanmasından uçağa binişlerine, eşyalarının baş üstü dolaplarına yerleştirilmesine yardımcı oluyor. (DHA)

Ticaret Bakanlığı, Ticaret İl Müdürlüğü tarafından yapılan denetimlerde bir yol üzeri dinlenme tesisi işletmesinin fahiş fiyatla çorba satışı yaptığına dair sosyal medyada görüntüleri üzerine bahse konu Tesis işletmesine toplam 1 milyon 860 bin TL idari para cezası verdi.

Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Ülkemizde yaşanan büyük depremin ardından, deprem bölgelerine yardım götüren ya da deprem bölgesinden yurdumuzun diğer bölgelerine gitmeye çalışan vatandaşlarımıza bir yol üzeri dinlenme tesisi işletmesinin fahiş fiyatla çorba satışı yaptığına dair sosyal medyada görüntüler yer almıştır. Ayrıca bu işletmeyle ilgili Bakanlığımıza çok sayıda şikayet başvuruları ulaşmıştır.

Ticaret İl Müdürlüğümüzce Fahiş Fiyat ve fiyat etiketi yönetmeliği kapsamında yapılan denetimlerde bahse konu yol üzeri dinlenme tesisi işletmesine toplam 1 milyon 860 bin TL idari para cezası uygulanmasına karar verilmiştir. Bu minvalde Ticaret Bakanlığımızın denetimleri aralıksız devam etmektedir."

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, Adana DSİ 6. Bölge Müdürlüğü’nde açıklamalarda bulundu. Bakan Kirişci’nin açıklamaları şu şekilde:

“Diğer depremlerden büyük farklılık arz ediyor. Her iki depremin 9 saat aralıklarla ayrı depremler olarak gerçekleşmesi 7 km gibi sığ denilecek bir derinliğe sahip olması, fay kırık uzunluğunun da 500 km’yi bulması Türkiye tarihinde değil dünyada da eşine rastlanmayacak bir deprem denilmesi çok abartı olmaz.

Zaten bilim insanları da bu depremi bu şekilde tanımlıyorlar. 10 ilimizde yoğun çalışmalar devam ediyor. Adana’mıza geldiğimizde 13 binamız vardı 13 binanın 12 sinde çalışmalar tamamlanmış oldu.

Bir binamız kaldı Kubilay Apartmanı çalışmalar halihazırda sürmekte. Bir taraftan da hayatın normalleşmesini sağlamak adına Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğümüz koordinasyonunda binalarımızın hasar düzeyinin belirlenmesi, tam hasarlı, orta hasarlı, az hasarlı, hasarsız gibi tanımlamalar, özellikle yıkılanlar vardı bu çerçevede de enkaz altından 34 vatandaşımız sağ olarak çıkarılabilmiş ve 416 vatandaşımız da maalesef enkaz altından kaybedilmiş, bu kardeşlerimizle ilgili defin işlemler gerekse de diğer hizmetler eksiksiz olarak yürütülmektedir.

Kubilay Apartmanındaki arama kurtarma çalışmalarının en kısa zamanda tamamlanmasını bekliyoruz.

İlk incelemelere göre 640 bina az hasarlı, 2105 bina hasarsız durumdadır. İlçe düzeyinde de yıkılan binaların olduğu Çukurova ilçesinde bazı rakamları paylaşacağım toplam 2901 binanın 2745’inin yani yüzde 95’inin sağlam veya az hasarlı olduğu noktasında bir çalışmanın yapılmış olduğunu belirtmekte yarar var.

11 bin 500 yurtlarda kapasitemiz var. Vatandaşımızı barındırıyoruz. Fuar alanı gençlik kampı, semt pazarlarının olduğu yerlerde kurmuş olduğumuz çadırlar, seyyar tuvaletinden diğer sıcak yemek dağıtımına varana kadar bütün organizasyon aksaksız bir şekilde yürüyor.

Yüzde 95’lik ayakta kalan binalarla ilgili vatandaşlarımızı cesaretlendirici rakamı paylaşırken hasar tespit çalışmalarının duraksamadan devam ettiğini ifade etmek isterim.

BARAJLARIN DURUMU HAKKINDA

Adana’mızda 2 tane baraj var. Bu iki baraj noktasında da daha önce de belirttim en ufak bir problem yok. Bir çalışmaktan yorulmuyoruz. Dezenformasyondan yoruluyoruz millet olarak bizi demoralize eden şey dezenformasyon.

Önce Atatürk Barajı’nda çatlaklar var denildi. Ben şahsen kendim ve DSİ ekibimle birlikte barajın hem havadan hem gövdesi üzerinde fiziki olarak da incelemeleri yaptık. En ufak bir problem denilebilecek bir durumun olmadığını tespit ettik.

O yetmezmiş gibi bu kez El Rastan Suriye rejimine ait Asi nehrindeki baraj patladı diye haber yaptılar. Yapılan işlem baraj kapaklarının açılmasıydı. O konuda da 15 metreküp saniye olan suyun debisi 130 metreküp saniyeye çıktı. 1 metre aşağı doğru çöken ovanın Amik Gölü ki kuruduktan sonra orası Amik Ovası olarak biliniyor. 1 metre aşağılara inmiş olması su kotu bakımından da bir olumsuzluğu beraberinde getirdi.

Havalimanı da olmak üzere çevresinde su birikintilerine yol açtı. Biz yerinde tedbirleri aldık. Suyun bir bölümünü Afrin Kanalı’na verdik. Buradaki su debisi 130’lardan 75’lere gerilemiş durumda.

Yarseli Barajı, burada da çatlak var. Biraz sonra burayı su basacak deyip Hatay merkezdeki kurtarma çalışmalarını yürüten kardeşlerimize korku salıp olay mahalini terk etmelerine dahi neden olduğu dezenformasyon halbuki böyle bir şey yoktu onu da yerinde inceledik. Barajların önündeki setin su tarafına bakan değil de mansat tarafındaki yüzeyinde her zaman çatlakların olabileceği bunların büyüklüğünü dikkate alarak o değerlendirmeyi de yaptık.

Oranın giriş çıkışını da kontrol altına bir kez daha aldık. Kullanılmasına izin vermedik.

'BİZİM SUYLA İLGİLİ OLUMSUZLUĞUMUZ YOK'

Bizim suyla ilgili, depremden kaynaklı olarak bölgemizdeki yerleşim yerlerine yapabileceği herhangi bir olumsuzluğun olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Çalışmalarımız hızla devam ediyor. 13 bin 329 personelimiz şu anda sahada görev yapıyor. 1 uçak, 5 helikopter, 6 hava aracı ile kurtarma çalışmalarında aktif olarak kullanılıyor."

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, “Asrın Felaketi” olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen ve aralarında Kayseri, Niğde ve Kilis’in de bulunduğu 13 ilde hasar tespit çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bakanlığa bağlı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü 6 bini aşkın uzman ekibiyle deprem bölgelerinde çalışmalarına devam ediyor.

Bakanlık, bugün itibarıyla yapılan hasar tespit çalışmalarında 236 bin 410 binada yer alan 1 milyon 279 bin 576 bağımsız birimde inceleme yaptı. Yürütülen çalışmalar kapsamında 33 bin 143 binada yer alan 153 bin 506 bağımsız birimin acil yıkılması gereken, ağır hasarlı ve yıkık olduğunun tespit edildiği bildirildi. 6 bin 849 binada bulunan 46 bin 640 bağımsız birimin orta hasarlı, 59 bin 995 binadaki 439 bin 647 bağımsız birimin az hasarlı, 108 bin 840 binada yer alan 535 bin 490 bağımsız birimin ise hasarsız olduğu tespit edildi.
Bakanlık depremden etkilenen 13 ildeki hasar tespit çalışmalarına dair şu bilgilere yer verdi:

ADANA:

Adana’da toplam 3 bin 14 binada 59 bin 510 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı.

Buna göre 23 binadaki 591 bağımsız bölümün acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 117 binada bulunan 3 bin 175 bağımsız birimin orta hasarlı, 627 binadaki 15 bin 398 bağımsız birimin az hasarlı, 2 bin 107 binadaki 38 bin 687 bağımsız birimin ise hasarsız olduğu tespit edildi.

ADIYAMAN:

Adıyaman’da toplam 16 bin 581 binada yapılan çalışmada 65 bin 51 bağımsız birimin hasar tespit çalışması yapıldı. Çalışmalarda 3 bin 893 binadaki 20 bin 400 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 1490 binadaki 7 bin 104 bağımsız birimin orta hasarlı, 5 bin 593 binada bulunan 20 bin 350 bağımsız birimin az hasarlı, 3 bin 763 bina yer alan 8 bin 532 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

DİYARBAKIR:

Diyarbakır’da toplam 16 bin 759 binada 197 bin 66 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 354 binada yer alan 4 bin 980 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olarak tespit edildiği tespit edildi. 371 binadaki 6 bin 58 bağımsız birimin orta hasarlı, 3 bin 466 binada bulunan 54 bin 583 bağımsız birimin az hasarlı, 11 bin 31 binadaki 123 bin 655 bağımsız birimin ise hasarsız olduğu tespit edildi.

ELAZIĞ:

Elazığ’da toplam 1.782 binada 18 bin 333 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı.
428 binadaki 2 bin 905 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 120 binadaki 646 bağımsız birimin orta hasarlı, 779 binada yer alan 9 bin 13 bağımsız birimin az hasarlı, 351 binadaki 5 bin 61 bağımsız birimin ise hasarsız olduğu tespit edildi.

GAZİANTEP:

Gaziantep’te toplam 81 bin 63 binadaki 314 bin 983 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı.
9 bin 522 binadaki 22 bin 429 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 2 bin 598 binada bulunan 10 bin 71 bağımsız birimin orta hasarlı, 16 bin 240 binadaki 98 bin 733 bağımsız birimin az hasarlı, 41 bin 318 binada bulunan 154 bin 806 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

HATAY:

Hatay’da toplam 29 bin 352 binada 106 bin 930 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı.
6 bin 316 binada bulunan 33 bin 647 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 846 binadaki 5 bin 817 bağımsız birimin orta hasarlı, 7 bin 770 binadaki 28 bin 728 bağımsız birimin az hasarlı, 12 bin 946 bina bulunan 33 bin 477 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

KAHRAMANMARAŞ:

Kahramanmaraş’ta toplam 32 bin 665 binada bulunan 144 bin 773 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 6 bin 306 binada yer alan 36 bin 987 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 441 binadaki 3 bin 583 bağımsız birimin orta hasarlı, 9 bin 514 bina bulunan 57 bin 301 bağımsız birim az hasarlı, 12 bin 423 binadaki 32 bin 958 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

KAYSERİ:

Kayseri’de toplam 1.643 binadaki 62 bin 432 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 25 binada bulunan 646 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 74 binadaki 2 bin 588 bağımsız birimin orta hasarlı, 737 binadaki 29 bin 633 bağımsız birimin az hasarlı, 787 binada bulunan 28 bin 955 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

KİLİS:

Kilis’te toplam 1.284 binada bulunan 11 bin 87 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 402 binadaki 715 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 65 binada bulunan 565 bağımsız birimin orta hasarlı, 538 binadaki 6 bin 891 bağımsız birimin az hasarlı, 247 bina yer alan 2 bin 740 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

MALATYA:

Malatya’da toplam 15 bin 120 binada 99 bin 51 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 4 bin 176 bina bulunan 22 bin 302 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 319 binadaki 3 bin 247 bağımsız birimin orta hasarlı, 3 bin 990 binadaki 32 bin 279 bağımsız birimin az hasarlı, 3 bin 385 binadaki 21 bin 832 bağımsız birimin ise hasarsız olduğu tespit edildi.

NİĞDE:

Niğde’de toplam 630 binadaki 12 bin 128 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 18 binadaki 360 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 13 binada bulunan 418 bağımsız birimin orta hasarlı, 47 binadaki 739 bağımsız birim az hasarlı, 548 binada yer alan 10 bin 588 bağımsız birimin hasarsız olduğu tespit edildi.

OSMANİYE:

Osmaniye’de toplam 18 bin 184 binada bulunan 63 bin 663 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı. 1.417 binadaki 6 bin 63 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 104 binadaki 937 bağımsız birimin orta hasarlı, 4 bin 735 bina bulunan 26 bin 637 bağımsız birimin az hasarlı, 11 bin 59 binadaki 27 bin 925 bağımsız birimin hasarsız olduğu tespit edildi.

ŞANLIURFA:

Şanlıurfa’da toplam 18 bin 333 binadaki 124 bin 569 bağımsız birimde hasar tespit çalışması yapıldı.
263 binada bulunan 1.481 bağımsız birimin acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık olduğu tespit edildi. 291 binadaki 2 bin 431 bağımsız birimin orta hasarlı, 5 bin 959 binadaki 59 bin 362 bağımsız birimin az hasarlı, 8 bin 875 bina yer alan 46 bin 274 bağımsız birimin de hasarsız olduğu tespit edildi.

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerde 10 ilde binlerce insan hayatını kaybetti ve yaralandı. Yaşanan felaketin ardından özellikle Malatya, Kahramanmaraş ve Hatay’dan depremzedeler Elazığ’a akın etti. Güvenirliği nedeni ile depremzedeler özellikle devlet tarafından yapılan TOKİ konutlarını tercih etti. Fakat yine fırsatçılar devreye girdi. İl genelinde kiralar artarken, bu artışların TOKİ binalarında daha fazla olduğu gözlemlendi. Zamanında deprem yaşayan ve hak sahibi olarak TOKİ’den daire alarak yeniden ev sahibi olan vatandaşlar, 800 liraya veremediği daireyi 4 bin liraya kiraya vermeye başladı. Yapılan insafsızca artışlar vatandaşların büyük tepkisini çekti. Bunun yanı sıra Elazığ Valiliği konuyla ilgili çalışma başlattı.

“Ticaret İl Müdürlüğümüze de şikayette bulunabilirler”

Valilik tarafından yapılan açıklamada, “Kahramanmaraş merkezli deprem sonrası ilimizde ev kiralarında fahiş fiyat artışı yapıldığı gözlemlenmiştir. Vatandaşlarımızın fahiş fiyat artışı ile ilgili şikayet başvurularını Haksız Fiyat Artışı Şikayet Sistemi (e-Devlet) üzerinden, diğer elektronik başvuru yöntemlerini kullanarak başvurabilirler. Ayrıca Ticaret İl Müdürlüğümüze de şikayette bulunabilirler” denildi.

“Bu kadar fırsatçılık ve zalimlik olmaz”

Depremden önce ev kiralarının 800 ile bin TL arası olduğunu aktaran vatandaşlardan Tuban Kaya, “Depremden sonra Malatya’dan depremzedeler Elazığ’a geldi. Dolasıyla bir kalabalık oldu. Bir duyduk ki kiraları 4 bin liraya çıkarmışlar. 800 liradan 4 bin liraya çıkması, el insaf. Bu kadar fırsatçılık ve zalimlik olmaz. Allah rızası için valilik el atsın. Gelenler, canını kurtararak geldi. 3-4 bin lira yapması vicdana sığar mı? Çok sayıda TOKİ yapıldı. Ama maalesef 800 lira olan kirayı 4 bin liraya çıkartılar” dedi.

“Sadece ev sahiplerden merhamet istiyorum”

Ev sıkıntısı olduğunu aktaran Tülay Ser, “Hiçbir şekilde ev sahiplerine ulaşamıyoruz. Normal şartlarda bin liralık evi 3-5 bin yaptılar. Telefon ediyoruz ve ulaşamıyoruz. Nerede kalacağımızı bilmiyoruz. Rabbim devletimize zeval vermesin. Hangi tarafa koşacaklarını da bilmiyorlar. Onlardan hiçbir talebim ve beklentim de yok. Sadece ev sahiplerden merhamet istiyorum” diye konuştu.

“Kimse o insanlar deprem geçirmiş, sıkıntı yaşıyor demiyor”

Kiralarda sıkıntı olduğunu aktaran Murat Ser, “Artık karaborsaya çıkarmışlar. 3 bin lira dedi tamam dedim. Yarın gelin bakın dedi. Bugün de aradım, bunun aidatı var, ev geniş diyor. Şimdi de yan çiziyor. Herkes çıkarına düştü. Ne koparırsam o kardır diyor. Kimse o insanlar deprem geçirmiş, sıkıntı yaşıyor demiyor. TOKİ evlerinde 600 liraya verdiği evi 2 bin liraya veriyor. Bu insanlar ne yapacak, ben anlamadım” şeklinde konuştu.

“Yasal işlem yapılacaktır”

Elazığ Esnaf ve Sanatkarlar Karma Odası Başkanı Hakan Albayrak ise, “Dün Malatya’daki hemşerilerimizi ziyaret ettik. Orada birkaç da arkadaşla görüştük. 'Biz Elazığ’ı çok iyi bir şehir ve insanları mert biliyorduk' dedi. 'Ama bugün 800 liralık TOKİ konutlarına 3 bin lira istiyorlar ve vermiyorlar' dedi. Bizim Elazığ’ın adını çıkarmayın, kötü göstermeyin. Bu yakışmıyor. Depremde mağdur oldunuz, devlet size daire verdi. Siz o daire fiyatlarını düşürün. Evler yıkıldı diye devlet size yaptı ve verdi. 3 bin liraya kiraya vermek ayıptır. Biz halkımıza sesleniyoruz. Onlara yasal işlem yapılacaktır. Kendileri de bunu bilsin. Depremden önce doğalgazımızı yatırın, gidin orada oturun diyorlardı. Bugün ne oldu ki kirayı 4-5 bin liraya çıkardınız. Biz bunların araştırmasını yapıyoruz. Her tarafa sesleniyoruz. Gelin bize şikayet edin. Biz gerekirse onların haklarını da iptal ettireceğiz veya ceza kestireceğiz. Biz, Ticaret İl Müdürüm ile istişare yaptık. Bakan bey ne gerekiyorsa onu yapın demiş. Bu artıştan geri dönsünler, yoksa gereken yapılacaktır. Bugün 4 bin liraya kiraya tutanlar var. Bir TOKİ’de 4 bin lira daire mi olur? 800 liraya kiraya veremiyorlardı. Ne oldu da bir anda 4 bin lira oldu. Adamın biri bizi aradı. Malatya’dan bir arkadaşımız mağdur olmuş ve Elazığ’daki ev sahibine 2 bin 200 lira para atmış. Tam Elazığ’a kavuşmak üzere, 'Kira 3 bin lira oldu' demiş. Bunlar ayıp şeyler” dedi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada; bakanlığa bağlı kurumların misafirhaneleri, şantiyeleri, idari binalarının depremzedelerin kullanımına açıldığı belirtildi. Bölgeye konteyner, çadır desteğinin de sağlandığı kaydedildi. Deprem bölgesindeki vatandaşların borç nedeniyle kapatılan cep telefonu hatlarının açıldığı, hatlarına ücretsiz arama-internet tanımlandığı vurgulandı. Karayolları Genel Müdürlüğü’nün 3 bin 750 personel ve 2 bin 473 araç ekipmanı ile sahada çalışmalarını sürdürdüğü aktarılarak, "6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 10 ilimizi etkileyen depremlerden sonra bölgede yürütülen çalışmalarla yol ağımızda tespit edilen hasarlara müdahale edilmiş ve ulaşım sağlanmıştır. Deprem nedeniyle trafiğe kapalı güzergahımız bulunmamaktadır" denildi.

158 TREN SEFERİ DÜZENLENDİ

Depremlerde 1275 kilometre demiryolu hattının etkilendiği, hattın 1060 kilometresinde çalışmaların tamamlanarak trafiğe açıldığı belirtildi. Bu sayede; Mersin-Adana-Osmaniye-İskenderun, Adana-Niğde-Kayseri-Ankara ile Sivas-Malatya-Elazığ ve Diyarbakır yönlerine kesintisiz demiryolu ulaşımı sağlandığı kaydedildi. Afet bölgesinden tahliye işlemlerinin de sürdüğü aktarılarak, "Depremzede vatandaşlarımızın, depremin ilk gününden itibaren afet bölgesinden tahliyeleri ile aktarmalı olarak diğer bölgelere sevklerinde, sefere konulan ilave trenler ve tarifeli trenlerimizin hiçbirinde herhangi bir kısıtlama olmaksızın ücretsiz olarak seyahatleri sağlanmaktadır. Tahliyeleri gerçekleştirmek için afet bölgesinden 158 tren seferi düzenlendi, afetten etkilenen yaklaşık 30 bin vatandaşımızın tahliyeleri gerçekleştirildi. Afet bölgesinden vatandaşlarımızın tahliyelerini sağlamak için Sivas, Ankara, Konya, Karaman, Kayseri, Isparta, Burdur, Denizli, Uşak, Kütahya gibi illerimize yönelik ilave seferler başlatıldı. Yolcu vagonları, eğitim ve sosyal tesisler aracılığı ile 6 bin kişilik barınma imkanı sağlandı. 458 gönüllü doktor ve 2 bin 700 askeri personel YHT setleri, DMU setleri ve konvansiyonel trenlerle deprem bölgesine sevk edildi" açıklaması yapıldı.

'659 VATANDAŞIMIZ DENİZ YOLU İLE TAHLİYE EDİLDİ'

Özellikle Hatay’a ulaştırılacak yardımlarda deniz yolunun da alternatif olarak kullanıldığı kaydedilerek, "İskenderun Limanı'ndaki yangın tam olarak söndürüldü. Hurdaya dönmüş olan yaklaşık 1500 üzerindeki konteyner tek tek konteyner istifinden çekildi. Bundan sonraki süreçte de yanan konteynerlerin sahadan alınarak limanın rehabilite edilmesi planlanıyor. İskenderun Limanı’na Ro-Ro ve yolcu gemileri yanaşarak insani yardımları da tahliye ediliyor. Deprem bölgesine denizyoluyla insani yardım ve özellikle iş makinalarını nakliye etmek için ilk gemiler İstanbul, İzmir ve KKTC’den ilk 24 saatte yüklenmeye başlandı. 12 ticaret gemisinden, 8'i İskenderun Körfezi limanlarına, biri Mersin’e bugüne kadar yüklerini boşalttı. Bu 9 gemide, 290 TIR insani yardım malzemesi, vinçler dahil 338 iş makinesi, 4 yüklü akaryakıt tankeri ve 809 destek personeli bulunmaktadır. Bu gemilerin dönüşlerinde 659 vatandaşımız denizyolu ile bölgeden tahliye edilmiştir. Ayrıca, 38 büyük balıkçı gemisi ile Mersin ve Adana’dan sürekli insani yardım malzemesi, seyyar tuvaletler ve jenaratör gibi gıda ve diğer yardım malzemeleri kara trafiği bypass edilerek Çevlik Balıkçı (Samandağ) barınağına gönderilmiş olup, bu faaliyete devam edilmektedir. Ayrıca bu tekneler dönüşlerinde tahliye operasyonu da gerçekleştirmeye devam etmektedir" denildi.

Deprem bölgesi havalimanlarında toplam 4 bin 932 uçuş trafiğinin gerçekleştirildiği belirtildi.

Tahliye amaçlı uçuşlar ile toplam 205 bin 526 depremzedenin diğer illere transferi sağlanırken, 2 bin 644 ton insani yardım malzemesinin de deprem bölgesindeki havalimanlarına ulaştırıldığı kaydedildi.

Mamak Belediye Başkanlığı tarafından Altıağaç ve Ege Mahallelerinde bulunan 54 adet daire satışa çıkarıldı.

Dairelerin satış ihalesi, 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 45. maddesine göre açık teklif usulü ile 22 Şubat 2023 tarihinde saat 10:00 da Mamak Belediyesi Merkez Binası içerisinde bulunan 7. kat Encümen Salonunda toplanacak Belediye Encümenince gerçekleştirilecek.

Satış şartnamesi, en geç 21 Şubat 2023 günü saat 16:30' a kadar Emlak ve İstimlak Müdürlüğü Tahsis ve Satış Biriminden ücretsiz olarak görülebilir.

Detaylar içintıklayınız

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi 282 Sözleşmeli Personel istihdam edecek.

Adayların www.ogu.edu.tr adresinden temin edecekleri başvuru formunu doldurup, istenilen belgeleri de başvuru formuna ekleyerek Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde oluşturulacak başvuru masalarına şahsen müracaat etmeleri gerekmektedir.

Posta, faks veya e-posta ile yapılan müracaatlar kabul edilmeyecektir.

Detaylar içintıklayınız

Batmana bağlı Beşiri, Sason ve Kozluk ilçelerindeki Muhtelif Köy ve Mezralarında Parke Taşı Yapım İşi yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19'uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecek olup, teklifler sadece elektronik ortamda EKAP üzerinden alınacak.

Detaylar içintıklayınız

SunExpress, arama-kurtarma ve sağlık ekiplerini deprem bölgesine ulaştırmak amacıyla bugüne kadar toplam 125 özel uçuş gerçekleştirdi. Düzenlediği özel uçuşlarda 4 bin 500’den fazla arama-kurtarma ve sağlık ekibini bölgeye taşıyan havayolu, bu uçuşların dönüş seferlerinde de depremden etkilenen 9 bin 400’den fazla kişinin bölgeden tahliyesini sağladı. Havayolu, AFAD başta olmak üzere tüm resmi yetkili kuruluşlar aracılığıyla gelen 161 ton yardım malzemesini ücretsiz kargo hizmeti vererek deprem bölgesine ulaştırdı.

YARDIMLAR İÇİN ALMANYA’DAN HAVA KÖPRÜSÜ KURDU

SunExpress, Türkiye ile Almanya arasında köprü kurarak medikal ekip, ekipman ve toplanan diğer ihtiyaçları deprem bölgesine ulaştırıyor. SunExpress, 12 Şubat’ta Almanya'dan 30 kişilik sağlık ekibini tıbbi ekipmanlarıyla birlikte Adana’ya ulaştırdı.

Yurt dışından gelen yardımları da deprem bölgesine ulaştıran şirket, Frankfurt’ta toplanan yardımları Antalya’ya taşıyarak AFAD koordinasyonuyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Ayrıca, 30 jeneratörü de Lufthansa Kargo iş birliği ile Berlin’den Türkiye’ye getirecek.

Uçuşlar için SunExpress web sitesi ve mobil uygulaması üzerinden ücretsiz rezervasyon yapılabiliyor.

Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremlerin vurduğu 10 kentten biri olan Hatay'ın İskenderun Limanı'nın konteyner deposunda yangın çıktı. 3 gün süren yangın Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde orman yangınları için kullanılan Beriev yangın söndürme uçağı ve T79 yangın söndürme helikopterinin de desteğiyle kontrol altına alındı. Soğutma çalışmaları tamamlanırken yangın bölgesinde hurdaya dönen konteynerlerin kaldırılmasına başlandı. Ekipler, bir taraftan iş makineleriyle konteynerleri kaldırıyor, diğer taraftan da alanda temizlik yapıyor. (DHA)

Milliyet.com.tr/ Bölgede DASK’lı konutların oranları şehirlere göre değişiklik gösterirken Türkiye’nin her yerinden DASK ve konut sigortası poliçesi başvurularında artış gözleniyor. Konuyla ilgili milliyet.com.tr'ye açıklamalarda bulunan Tüketici Konfederasyonu Sigorta Komisyonu Başkanı Turusan Bağcı şu ifadeleri kullandı: "Deprem bölgesinde sigortalılık oranı ortalama yüzde 49 civarındadır. Şimdi baktığımızda o bölgedeki sigortalı konut sayısına yaklaşık 1 milyon 100 bin civarında, bu bölgede zorunlu deprem sigortası var. Benim beklentim en az yüzde 10-15 düzeyinde önemli hasar olduğu 100-150 bin civarında hasar olduğunu düşünüyorum.

Yüzde 20’ye yakın, 200 bin adedinde de küçük ve orta hasar olacağını düşünüyorum. Önümüzdeki günlerde yaklaşık minimum 100 bine yakın bir hasar dosyası açılacaktır.

‘DASK HASARI ÖDEYEBİLECEK GÜCE SAHİPTİR’

DASK’ta herhangi bir prim artışı yok, olmayacaktır. 'DASK bunu ödeyebilir mi? DASK’ın ödeme gücü var mı?' vatandaş bunu sormaktadır. DASK’ın fon büyüklüğü 23 milyar civarındadır. Ödeme gücü ise 120 milyar TL civarındadır. Bu deprem ve bundan sonra oluşabilecek depremlerdeki hasarı ödeyecek güce sahiptir.

HASAR NE ZAMAN ÖDENİR?

Gerekli incelemeler ve hasar tespiti yapıldıktan sonra hemen ödenir.Aynı zamanda DASK sınırsız eş zamanlı hasar ihbarını da karşılayabiliyor. Sadece 24 saatte 100 bine yakın hasar ihbarını alıp bunu dosyaya işleyebileceği güce de sahiptir.

O yüzden vatandaşlarımızın hiçbir tereddüt yaşamaması, aklında soru işareti olmaması lazım.

FİYATLARDA ARTIŞ VAR MI?

DASK’ta deprem bölgelerine göre ve bina yapılarına göre belirlenen bir çarpan vardır. Prim buna göre hesaplanıyor. DASK’ın prim bedelini belirleyen en önemli etken de inşaat metrekare maliyetleridir. 25 Kasım 2022 tarihinde DASK konut metrekare maliyetini 3 bin 13 lira gibi belirledi.

DASK’taki ödenecek bedel poliçede yazan teminat bedeli olduğunu ayrıca hatırlatıyoruz. Bir kişi evini 50 metrekare gösterdi, 3 bin ile çarptı 150 bin lira poliçede teminat varsa ya da 300 bin lira yazan teminat varsa DASK’ın ödeyeceği teminat almış olduğunuz poliçedeki teminat ile sınırlıdır. Aşan kısım için ayrıca sigortalı, özel konut poliçesi alması gerekiyor.

‘DEPREME ÖZEL BİR ARTIŞ YOK’

Fiyat anlamında bir değişiklik yok, sigorta havuzundaki para bittiğinde ona göre trafik sigortası, konut sigortası primi böyle artıyor. Zorunlu deprem sigortasında inşaat metrekare maliyetleri artar ve yükselirse, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı açıklama yaparsa DASK’ın metrekare maliyetleri artarsa, primi de o zaman artacaktır. Şu an depreme özel bir artış yoktur.

Diğer sigortalarda da metrekare baz alınıyor. Bunlarda da şu anda bir artış yok. Yarın inşaat maliyetlerinde artış olur, ekstra bir durum söz konusu olursa o zaman konut poliçesi primleri de yükselir.

KONUT SİGORTASI DA YAPTIRILMALI MI?

DASK tek başına yeterli değildir. DASK konutlarda metrekare maliyetini 3 bin lira olarak alıyor. Ancak konut inşaat metrekare değeri şu anda 8-10 bin lira civarında, 100 metrekare eviniz varsa gerçek inşaat maliyetini 1 milyon lira civarındadır. Zorunlu deprem sigortası bunu maksimum 300 bin liraya kadar karşılıyor. 700 bin lira için ayrıca özel konut poliçesi yaptırılmasında fayda vardır.

Zorunlu deprem sigortası eşyayı da kapsamıyor. O yüzden gene özel konut poliçenizle bir eşya poliçesi teminatı eklemekte fayda vardır.

Şu anda zaten 72 saat boyunca yeni poliçe yapılması durduruldu. Hasar gören binalarda kesinlikle sigorta yapılmıyor.

'HASAR GÖREN BİNALAR İÇİN ÖDEMELER BAŞLADI’

Alo DASK 125 üzerinden, e-Devlet üzerinden de hasar ihbarında bulunabiliyorlar. Bu arada DASK hasar gören binalar için ödemelerine başladı, cuma günü ödemelere başladılar, bugün de ödemeler devam ediyor.”

Sisal'in kazandıran oyunlarından On Numara çekilişinde 10 şanslı numarayı bilen ödülün kazananı oluyor. Çekiliş ise canlı olarak aktarılıyor. İşte, 13 Şubat On Numara çekiliş sonucu sorgulama...

13 ŞUBAT ON NUMARA ÇEKİLİŞ SONUÇLARI

Kazandıran On Numara'da yeni çekiliş ise pazartesi günü saat 20:00'de yapıldı. Çekiliş millipiyangoonline.com ve Milli Piyango TV Youtube kanalından canlı olarak aktarılıyor.

Kazandıran numaralar; 13-18-20-22-23-25-26-31-32-35-39-47-48-52-53-55-60-62-64-74-76-78 oldu. Açıklanan sonuçlara göre 10 bilen 1 kişi1.194.521,15 TL kazandı.

Sisal Şans ile kazandırmaya devam eden Çılgın Sayısal Loto çekilişinde 6 şanslı numarayı bilen ödülün de sahibi oluyor. Çekilişler ise canlı olarak ekrana geliyor. 13 Şaubat Çılgın Sayısal Loto sonucu sorgulama...

13 ŞUBAT SAYISAL LOTO ÇEKİLİŞ SONUÇLARI

Kazandıran Çılgın Sayısal Loto pazartesi günü çekilişi saat 21:30'da yapıldı. Çekiliş ise millipiyangoonline.com ve Milli Piyango TV Youtube kanalından canlı aktarılıyor.

Kazandıran numaralar; 4-7-23-37-40-50 Joker-75 SüperStar-55 oldu. Açıklanan sonuçlara göre 6 şanslı numarayı bilen çıkmadı ve111.685.263,69 TL ikramiye devretti.

Türkiye’nin 10 ilini etkileyen depremler sonrası iş dünyası devletin ilgili birimlerinin koordinasyonuyla bölgeye desteğini sürdürüyor. TÜRKONFED ve TÜSİAD, kamu, siyaset, yerel yönetim, STK ve bölge iş dünyası temsilcileri ile görüşmek üzere afet bölgesini ziyaret etti.

Heyet organize sanayi bölgeleri ve küçük sanayi sitelerini de ziyaret ederek, iş insanlarının taleplerini aldı. Limak, Hatay’da 4 bin kişinin barınacağı iki konteyner kent kurulumuna başladığını duyurdu. Yapılan açıklamada, “Konteyner kentler yaklaşık iki hafta içinde altyapıları ile tamamlanacak. Yatak, battaniye, ısınma, elektrik, sıcak su, banyo ve tuvalet gibi altyapı hizmetleri de Limak tarafından sağlanacak olan konteyner kentlerin sayısı önümüzdeki günlerde daha da artırılacak.

150’ye yakın iş makinesi ve ekipmanı, söz konusu makineleri ve ekipmanları kullanacak uzman personeli ile birlikte afet bölgesine sevk etti. Yaklaşık 800 kişilik arama kurtarma ve dağcı ekibi bu bölgelerde çalışmalara devam ediyor” denildi.

Teknik yardım

Şişecam’dan yapılan açıklamada, “171 kişilik gönüllü Şişecam Acil Vaka Ekibi (SAVE) ile enkaz müdahale desteği veriyor. Teknik ve insani yardımları içeren 35 TIR bölgeye ulaştı. 26 TIR su, 4 TIR süt ve 3 TIR günlük ekmek yardımı ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere ilgili birimlere teslim edildi. Arama kurtarma çalışmalarında kullanılmak üzere 7 adet iş makinesi bölgeye gönderildi. 122 adet mobil tuvalet yardımı yaptı. Mersin tesisinde misafirhane ve Adana işletmesinde 200 kişilik konaklama alanı hazırladı. Bugüne kadar yapılan ayni yardımların toplamı 20 milyon TL’yi aştı” denildi.

Doğuş Grubu tüm şirketleriyle bölgedeki çalışmalara destek verdiğini belirterek, “TÜVTÜRK ile bölgedeki 13 istasyonumuz barınma amacıyla tahsis edildi. İstasyonların içine konulan konteynerler vasıtasıyla her gün binden fazla kişiye barınma imkânı sunuyoruz. Doğuş Hospitality Grubu depremin olduğu ilk akşam sıcak gıda, su ve yemek servisleri için malzeme ve ekipman stoğunu bölgeye sevk etti. Doğuş İnşaat, Anadolu’nun farklı yerlerindeki şantiyelerimizden vinçli kamyon, ekskavatör, kamyonlar, binek araçlar, jeneratörler, konteynerler ve büyük miktarda destek malzemesini uzman personeli ile deprem bölgelerine ulaştırdı. Doğuş Otomotiv, bölgedeki yetkili satıcı binalarının barınma amaçlı kullanılması, eski genel müdürlük binasının yardım malzemesi tasnifi için hazır edilmesi ve TIR desteği sağlanması gibi pek çok çalışma yürütüyor” açıklamasını yaptı.

Jeneratörden battaniyeye, mazottan iş makinesine kadar geniş yelpazede 43 TIR’la100 milyon TL değerinde yardım yaptıklarını duyuran Ahlatcı Holding, “AHBAP platformuna 5 milyon Türk Lirası, Mücevheratçılar Birliği’ne ise 2.5 milyon Türk Lirası olmak üzere toplam 7.5 milyon Türk Lirası nakdi yardım yapılmıştır. Ayrıca 400 adet çadırdan oluşan çadır kente ek olarak 2 adet 500 kişi yemek kapasiteli mobil mutfak bölgede hizmet vermeye başlayacaktır” açıklamasını yaptı. AFAD’a 1 milyon TL nakdi yardım yaptıklarını duyuran Patiswiss Çikolata, 100 depremzedeyi de Ankara’daki fabrikada işe alabileceklerini belirtti.

Bugüne kadar her fırsatta, iş dünyasının iklim değişikliği başta olmak üzere sürdürülebilirlik meselelerinin çözümünde kilit bir rolü olduğunu söyledik. İşte şimdi ciddi bir sürdürülebilirlik meselesi ile karşı karşıyayız ve iş dünyasına büyük görev düşüyor.

Kahramanmaraş depremi, yapılan yanlışlar ve yapılmayan doğrular önümüzdeki dönemde çok konuşulacak ama şu anda bu yaraların sarılması için harekete geçme zamanıdır. Bunun için geniş kapsamlı bir dayanışma gerekiyor. İş dünyası ise bu dayanışmanın odağında yer almalıdır. Deprem yaralarının sarılmasında ve normale dönüş sürecinde özel sektörün dönüştürücü gücüne ihtiyacımız var.

Şu ana kadar bu yönde umut verici ve alkışlanacak çabalar var. Birçok şirket çeşitli yöntemlerle depremin ilk anından bu yana depremzedelere yardım için zamana karşı yarışıyor. Şirketler çalışanlarının da katılımı ile gıda, içecek, giyecek, battaniye, yatak, çadır, konteyner, ilaç ve tıbbi malzeme, hijyen ürünleri, bebek bezleri gibi bir çok ürünü TIR’larla bölgeye taşıdılar, taşıttırdılar.

‘Uzun soluklu olmalı’

Bazı şirketler deprem bölgelerine iş makineleri, ekipman ve araç desteği sağladılar. Vinç, ekskavatör, kepçe, jeneratör ve ışık kuleleri gibi kritik malzemeleri gönderdiler. Bazıları enerji ihtiyacının karşılanmasına odaklandı. Bazıları ise özellikle ilk birkaç günde şiddetle ihtiyaç duyulan sıvı içecekleri kesintisiz bir şekilde bölgeye taşıdılar. Bazı fabrikaları tamamen depremzedeye yardım için üretim yaptı.

İş makinelerinin kullanılabilmesi için gereken şoför, mühendis, formen, operatör gibi teknik ekiplerin depremde çöken şehirlere yönlendirilmesi kritik ve değerli çabalardı. Bazı şirketler ise kurdukları mutfaklarda binlerce kişiye sıcak yemek sağladılar. Bir yandan da nakdi bağışlar açıklanmaya başlandı. Şu ana kadar çok sayıda yerli ve yabancı sermayeli şirket Kızılay gibi yetkili kurumlar aracılığıyla kullandırılmak üzere nakdi bağış yapacaklarını açıkladılar.

Gördüğüm kadarıyla şirketler arasında sıkı bir yardım yarışı başladı. “Bu işin yarışı mı olur?” diyebilirsiniz. Demeyin, bırakın olsun. Şirketler yardım için yarışsın, kaynaklar devreye sokulsun ama yeter ki kısa soluklu ve koordinasyonsuz olmasın.

DEPREM PLANINIZ VAR MI?

Ayakları yere basan bir deprem planınız var mı? Merkezleri ister İstanbul’da olsun, ister olmasın, Türkiye’deki tüm şirketlerin İstanbul depremine hazırlık yapmaları gerekiyor.

Deprem planı olanlar süratle bu planlarını gözden geçirmeli, olmayanlar ise acilen planhazırlamalı. Kurumsal yönetim ayağından finansman ve üretim sürecinin yedeklenmesine, tesislerin güçlendirilmesinden deprem sonrası çalışanlaraulaşabilmeye kadar tüm unsurları ile böyle bir plan ortaya konulmalıdır; deprem sonrası ihtiyaç duyulacak malzeme ve ekipman tedarikine başlanılmalıdır.

Ulaşımın duracağı, doğal gazın kesileceği, trafolarının yıkılacağı, elektrik dağıtım şebekesinin belki de yok olacağı ve iletişimin duracağı bir deprem bekliyor İstanbul’u. Bu tesislerin devreye alınması çok uzun zaman alabilir. Bu geçici ancak uzun süreli felç anında ayakları yere basan bir deprem planı bu süreci daha iyi atlatmaya imkân verebilir.Gücü ve kapasitesi olan şirketlerin uzmanlaşmış eğitimli arama kurtarma ekipleri oluşturmaları da desteklenmeli.

BARINMA SORUNUNA ACİL ÇÖZÜM LAZIM

Şimdi konaklama üzerine yoğunlaşma zamanı. Deprem bölgesinde konteyner ya da prefabrik kentlerin kurulmasının yanı sıra deprem bölgesi dışındaki konaklama tesislerinin kalıcı konutlar yapılıncaya kadar devreye sokulması gerekiyor. Bu imkânlar etkili şekilde yaratılırsa üniversitelerde uzaktan eğitime geçilmesinin ve geleceğimiz için kritik önem taşıyan eğitimin aksamasının önüne geçilebilir.

İş dünyası barınma ihtiyacının acil olarak çözülmesinde etkili sonuçlar elde edebilir. Bu sürecin işbirliği içinde yürütülmesi etkinin boyutunu arttıracak, kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlayacaktır.

Peki ya şimdi?

Ankara Sanayi Odası gibi bazı örgütlerin barınma sorununun çözümü için devreye girdiklerini görüyorum. Bu sayı artmalı, barınma çözülmeli ki sonraki adımlar daha rahat atılabilsin.

Kurtarma çalışmalarının sona ermesinin ardından ekipler ve gönüllüler yavaş yavaş bu şehirlerden çekilecekler ve normal yaşantılarına geri dönecekler. Ancak bu şehirlerde yaşam bir daha hiçbir zaman o eski “normal”e dönmeyecek.

Türkiye’de gayrisafi yurt içi hasılanın yaklaşık yüzde 10’unun üretildiği bir bölge depremde büyük zarar gördü. TÜRKONFED’in “2023 Kahramanmaraş Depremi Afet Durum Raporu” başlıklı raporunda, depremlerin 72 bin 663 can kaybı ve 84.1 milyar dolar mali hasara neden olacağı öngörüldü.

Belki bölgedebazı fabrikave işletmeler fiziki olarak ayakta kalsa da birçok işletme çok sayıda çalışanını kaybetti. Bu şirketleri dış pazarlara bağlayan ulaşım altyapısı bozuldu; limanlar devre dışı kaldı. İhracat imkânları olumsuz etkilendi.

Önümüzdeki asıl mesele bu bölgenin geleceğinin kurulmasıdır. İş dünyasına da bu süreçte büyük rol düşüyor. Nitekim TOBB gibi iş dünyasının çatı örgütleri yapılabileceklere yönelik önerileri toplamaya ve görüş oluşturmaya başladılar.

Normalleşme nasıl olur?

Bu şehirlerdeki iş yaşamı normale dönmedikçe Türkiye’deki iş hayatı da normalleşemeyecektir. Tüm meslek ve sektör kuruluşlarının bu konuyu öncelik haline getirerek düğmeye basmaları elzemdir.

Hükümetin ise bu süreçte iş dünyasının önünü açması ve desteklemesi gerekiyor. Bu bölgelerde yatırımın tekrar başlaması için yatırım ortamının süratle oluşturulması ve ardından iyileştirilmesi önemli.

BDDK bildirisinde şunlar kaydedildi: “Müşterilerin, bilgileri dışında kart kullanımlarının engellenmesini teminen, olağanüstü hal ilan edilen iller ile sınırlı olmaksızın ülkemiz genelindeki tüm banka müşterileri için ivedilikle kartlı ödemelerde yapılacak ilk temassız işlemlerde şifre girilmesinin sağlanması, sonraki işlemler içinse mevcut uygulamaya aynen devam edilmesi uygun görülmüştür.”