Bilim insanları, İngiltere'de buldukları fosillerin yaklaşık 202 milyon yıl önce okyanuslarda yaşamış, şu ana kadar bilinen en uzun deniz sürüngeni, yeni "ihtiyozor" türüne ait olduğunu tespit etti.

Plos ONE dergisinde yayımlanan makaleye göre bilim insanları, Somerset bölgesindeki sahillerde 2016 ve 2020 yıllarında bulunan fosilleşmiş çene kemiklerini inceledi. Araştırmada çene kemiklerinin şu ana kadar bilinen en uzun deniz sürüngeni, yeni ihtiyozor türüne ait olduğu belirlendi. Gün yüzüne çıkarılan fosillerden bilim insanları, bu yeni türü "Ichthyotitan severnensis" olarak adlandırdı. Bilim insanları, türün yaklaşık 202 milyon yıl önce dinozorlarla aynı dönemde yaşadığına işaret etti. Araştırma ekibinden İngiltere'deki Bristol Üniversitesinde görevli paleontolog Dr. Dean Lomax, "İlki bir metre, diğeri iki metre uzunluğundaki çene kemiklerinin boyutuna dayanarak hayvanın 25 metre uzunluğunda olabileceğini hesapladık." bilgisini paylaştı. Lomax, bulunan yeni türün tam boyunu tespit etmek için daha çok kanıta ihtiyaç duyduklarını belirtti. Dünyada yaşayan en büyük hayvanın yaklaşık 33 metrelik mavi balina olduğu düşünülüyor. Bilim insanları, bu türün boyut açısından mavi balinalara yakın olabileceğine inanıyor. Fosilleşmiş çene kemikleri, İngiltere'deki Bristol Müzesi ve Sanat Galerisi'nde sergilenecek.

Uzmanlar, çocukları hedef alan yapay zeka uygulaması SimSimi hakkında aileleri uyardı. Arayüzü oldukça basit bir uygulama olan SimSimi'nin kullanıcıların girdiği yanıtları doğrulamadan kabul etmesi ve veritabanına eklemesi nedeniyle bazı durumlarda sorunlara yol açabilir. Peki SimSimi nedir?

SimSimi, 2002 yılında ISMaker tarafından oluşturulmuş bir yapay zeka konuşma programıdır. Program, bazı politikacılara karşı sinkaflı sözler ve eleştiri içerdiği için Tayland'da tartışmalara ve protestolara yol açtı. Programın yapay zekası, kullanıcıların SimSimi'ye doğru yanıt vermeyi öğretmesine olanak tanıyan bir özellik yardımıyla gün geçtikçe büyüyor. Android, Windows Phone ve iOS cihazlar için piyasaya sürülmüştür. SimSimi, YouTuber Comedy Shorts Gamer tarafından bir YouTube videosunda yer alması nedeniyle 2015 yılında popülerleşti.

SimSimi Neden Tehlikeli?

“Hem yaşı küçük olmasına rağmen yaşını küçük göstererek bu platformu çocuklarımız kullanabiliyor daha da kötüsü yaşı büyük olmasına rağmen kendisini çocuk gibi göstererek yetişkinler özellikle sapkın düşünceler içerisinde olan yetişkinler bu programı kullanabiliyorlar.” diyen Klinik Psikolog Yasemin Meriç Kazdal, “Eğer cinsel içerikli yazışmalar oluyor ise bazı talepler oluyorsa bu kişilerin pedofili olma ihtimali yüksek.” ifadelerini kullandı.

Uzmanlara göre aileler çocukların psikolojilerinde bir değişiklik olup olmadığını yakından takip etmeli. Uzmanlar ken çocukların akıllı telefon ve saatlerinde girebilecekleri uygulamarı denetleyen programlar olduğuna dikkat çekiyor.

Netflix, gerçek suç belgeseli "What Jennifer Did"de yapay zeka tarafından manipüle edilmiş görüntüler kullanmakla suçlanıyor. Belgeselin 28. dakikasında ortaya çıkan görüntüler, deforme olmuş parmaklara, şekilsiz yüz hatlarına ve arka plandaki şekil değiştirmiş nesnelere kadar yapay zeka tarafından üretilen bir görüntünün tüm özelliklerini taşıyor.

Netflix, yakın tarihli bir "gerçek suç" belgeselinde yapay zeka tarafından üretilmiş gibi görünen görüntüler kullandı. Belgesel, 2010 yılında Kanada'da yaşayan Jennifer Pan adında bir kadınının cinayet planlama hikayesini anlatıyor. Çevrim içi dizi ve film platformu Netflix, iddiaya göre yapay zeka teknolojisini Jennifer'ı "neşeli, mutlu, kendine güvenen ve samimi" göstermek için kullandı.

NETFLİX AÇIKLAMA YAPMADI Netflix'in "What Jennifer Did" belgeselinin 28. dakikasında ortaya çıkan görüntüler, deforme olmuş parmaklara, şekilsiz yüz hatlarına ve arka plandaki şekil değiştirmiş nesnelere kadar yapay zeka tarafından oluşturulmuş bir fotoğrafın tüm özelliklerini taşıyor. Netflix henüz bulguları doğrulamadı ancak görüntülerde açık manipülasyon işaretleri görülüyor ve hiçbir zaman yapay zeka tarafından oluşturulduğu açıkça bildirilmedi.

 YAPAY ZEKA, GERÇEK SUÇ Gerçek bir suç belgeselinde "gerçek bir kişiyi" tanımlamak için yapay zekanın kullanılması tartışmalara neden oldu. Şirketlerin daha önce de set dekorasyonu olarak yapay zeka tarafındanb üretilmiş materyaller kulandığı örnekler oldu; HBO'nun "True Detective" dizisinin bir bölümünde arka planda yapay zeka tarafından üretilmiş tuhaf posterler yer alıyordu "GERÇEKLİĞİN DOKUSUYLA OYNAMAK" Ancak gerçek bir kişinin, özellikle de hala hapiste olan ve 2040 civarında şartlı tahliyeye hak kazanacak birinin fotoğraflarını oluşturmak için yapay zekaya başvurulması doğal olarak tepki çekti. Belgeseli izleyenler fotoğrafları eğlence uğruna kurgusal bir anlatı icat etmek değil; yaşanmış bir hikayeyi manipüle etmek için gerçekliğin dokusunu kurcalamak olarak değerlendirdi.

2021 yılında başka bir gezegende uçan ilk araç olan Mars helikopteri, uçuş günlerine son verdi. Beklnenden uzun bir süre uçuş görevi gerçekleştiren NASA'nın Ingenuity Mars Helikopteri geçirdiği bir kazanın ardından sabir bir monitör olarak görevine devam edecek.

NASA'nın başka bir gezegende uçuş gerçekleştiren ilk aracı olan Ingenuity Mars Helikopteri, son kez veri aktarımı gerçekleştirdi. 

Bir aylık bir uçuş yağması beklenen küçük helikopter, beklentileri aştı ve 72 uçuşla gezegeni keşfetti. 

NASA'nın Mars gezgini Perseverance ile birlikte çalışarak, bir yandan keşif çalışması yapmakla, bir yandan da Mars'ın ince ve soğuk atmosferinde uçuş yeteneğini test etmekle görevlendirildi. Ancak Ocak ayında yaşanan bir kazada helikopterin rotorlarından biri kırıldı. 

Aracın geriye kalan bileşenlerinin çoğu, hala çalışabilir durumda olduğu için gelecekteki kaşiflerde çevredeki verileri toplamak üzere bir monitör olarak kullanılmaya devam edilecek.

ABD'li teknoloji devi Google'ın daha fazla çalışanı işten çıkarma ve bazı ekipleri yeniden yapılandırma kararı aldığı bildirildi.

Bir Google sözcüsünün yaptığı açıklamada, şirketin önceliklerine ve önemli fırsatlara yatırım yapıldığına işaret edildi. Google'ı bu fırsatlara göre en iyi şekilde konumlandırmak amacıyla, ekiplerden bazılarının daha verimli olmak ve kaynakları ayarlamak için büyük değişiklikler yaptığı anımsatıldı. Bu sayede, bürokrasinin azaltıldığı ifade edilen açıklamada, çalışanlara şirket öncelikleri üzerinde çalışma fırsatı vermek için yapıların basitleştirildiği aktarıldı. Açıklamada, işten çıkarmaların şirket çapında olmadığı ve etkilenen çalışanların şirket içi rollere başvurabileceği belirtildi. Kaç çalışanın veya hangi ekiplerdeki personellerin işten çıkarmalardan etkilendiğine dair bilgi verilmedi. Yeniden yapılanmaların normal iş akışının bir parçası olduğu kaydedilen açıklamada, etkilenen çalışanların küçük bir yüzdesinin Hindistan, Chicago, Atlanta ve Dublin'in aralarında olduğu uluslararası ve yerel olarak yatırım yapılan merkezlere kaydırılacağı aktarıldı. Geçen yıl binlerce çalışanının işine son veren Google, bu yıl da çeşitli birimlerde yüzlerce çalışanını işten çıkarma kararı almıştı.

Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, Türkiye'nin insansız hava araçları (İHA) üretiminde çok ilerlediğini, kendilerinin geride kaldığını söyledi.

Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, "Samimi olmak istiyorum, Türkiye insansız hava araçlarında kendi üretimini yapmakta ciddi bir fırsat yakaladı. Çok ileri adım attı. Biz bunu yeterince erken görmedik. Belki de erken gördük, bu konuda ilerleme kaydetmiş birçok küçük işletme var ama inovasyon sistemimizin bütünü böyle değil, bunu Silahlı Kuvvetlere dahil edip, yüksek sayıda üretim yapacak gibi değil." değerlendirmesinde bulundu. Ülkesinin bu kayıp zamanı telafi etmesi gerektiğini belirten Dendias, Yunanistan'ın aynı zamanda İsrail'deki demir kubbe benzeri savunma sistemleri de geliştirmesi gerektiğini ifade etti. ORTADOĞU'DAKİ TANSİYON NEDENİYLE ENFLASYON ARTIYOR Dendias, Ortadoğu'da yükselen tansiyonun tüm Avrupa ve Yunanistan’da enflasyonu artırdığını kaydetti. Dendias, Ortadoğu'da tansiyonun düşmesi gerektiğini ve İran ile İsrail arasındaki gerginliğin bölgeye yayılmasını kimsenin istemediğini vurguladı. Bölgedeki çatışmaların ülke ekonomisine etkilerine değinen Dendias, "Bir savaştan sadece birkaç yüz mil uzaksan, iyi bir şey beklemezsin. Ekonomi üzerinde büyük etkileri var. Kızıldeniz'deki durum nedeniyle deniz ulaşımı ciddi şekilde olumsuz etkilendi. Gemilerin yüzde 60'ı artık Süveyş Kanalı'ndan geçmiyor. Birçok ürün bulunamıyor. Tüm Avrupa'da fiyatlar artıyor, enflasyon yükseliyor." dedi. DENİZ PARKLARI

Yunanistan'ın Ege'de "deniz parkı" ilan etme planına Türkiye'nin verdiği tepkiyi de yorumlayan Dendias, "Bana göre Türkiye'nin bu yaptığı kabul edilir bir şey değildi. Yakında neredeyse, (İyon Denizi'ndeki) Antipaksos'ta balık tutacağım zaman Türk Büyükelçisi'ni arayıp 6 milin ötesinde balık tutup tutamayacağımı soracağım." diye konuştu. Dendias, deniz parkı planının doğayı korumaya yönelik bir inisiyatif olduğunu savundu. Türkiye ile diyaloğun devam etmesi gerektiğinin altını çizen Dendias, günlük basit meselelerin çözümünün bile büyük gerginlikleri önlemekte faydalı olacağını belirtti. TÜRKİYE, YUNANİSTAN'I "DENİZ PARKI" KONUSUNDA UYARMIŞTI

Dışişleri Bakanlığından 9 Nisan'da yapılan yazılı açıklamada, Yunanistan Dışişleri Bakanlığının biri Ege Denizi'nde, diğeri İyon Denizi'nde iki yeni deniz parkı ilan edeceğini duyurduğuna dikkat çekilerek şunlar kaydedilmişti: "Yunanistan'ın, Ege sorunları bağlamında öteden beri hemen her platformdan istifade etme çabası içinde olduğu bilinmektedir. İlişkilerimizde son dönemde görülen yumuşamaya rağmen Yunanistan'ın bu defa da çevreyle ilgili hususları istismar ettiği görülmektedir. Ege sorunlarını ve egemenliği uluslararası anlaşmalarla Yunanistan'a devredilmemiş bazı ada, adacık ve kayalıkların statüsüne ilişkin hususları kendi gündemi çerçevesinde kullanmamasını Yunanistan'a tavsiye ederiz."

Toshiba, ülke içi çalışan sayısının yüzde 7'sine denk gelen 5 bin personelini işten çıkaracak.

Japonya merkezli elektronik üreticisi Toshiba, ülke içi çalışan sayısının yüzde 7'sine denk gelen 5 bin personelini işten çıkaracak. Kyodo ajansının, firma kaynaklarına dayandırdığı haberine göre Toshiba, yeniden yapılanmaya giderek personel sayısını düşürmeyi planlıyor. Öz kaynaklarını altyapı, enerji ve dijitalleşme gibi büyüme alanlarına odaklamayı planlayan Toshiba, ülke içinde 5 bin personelini işten çıkarma kararı aldı. Japon firma, her iş biriminde kaç pozisyonda işten çıkarmaların yapılacağını belirlemek amacıyla mayıs başında işçi sendikasıyla müzakereleri başlatacak. İş akdi sonlandırılacak personelin çoğunu, idare ve arka ofis çalışanları oluşturacak ve "gönüllü emeklilik" tekliflerine öncelik verilecek. Mart 2023 itibarıyla firmanın ülke içi yaklaşık 67 bin çalışanı bulunuyor. İşten çıkarılacaklar, toplam personel sayısının yüzde 7'sine denk geliyor. Toshiba, bünyesindeki firmaların zayıf performansı nedeniyle Aralık 2023'te sona eren 9 aylık periyotta 107 milyar yen net zarar (691 milyon dolar) açıklamıştı.

Telegram uygulamasının kurucusu Pavel Durov, bir video röportajda ABD'li gazeteci Tucker Carlson'a Telegram'ın bir yıl içinde aylık bir milyar aktif kullanıcı sayısını aşacağını söyledi. Uygulama dünya genelinde en büyük sosyal medya platformlarından biri olarak gösterilirken Ukrayna Savaşı'nın başlangıcındna beri sansürsüz paylaşımları ile ön plana çıkıyor.

Telegram mesajlaşma uygulamasının kurucusu Pavel Durov yaptığı açıklamada, en popüler sosyal medya platformlarından biri olan Telegram mesajlaşma uygulamasının bir yıl içinde aylık bir milyar aktif kullanıcıya ulaşacağını söyledi. Dubai merkezli Telegram, 2014 yılında Rusya doğumlu Pavel Durov tarafından kuruldu. Telegram'ın tek sahibi olan Durov, X sosyal medya platformunda yayınlanan bir video röportajına göre ABD'li gazeteci Tucker Carlson'a "Muhtemelen bir yıl içinde aylık bir milyar aktif kullanıcı sayısını aşacağız" dedi.

"TELEGRAM ORMAN YANGINI GİBİ YAYILIYOR" Forbes'un 15,5 milyar dolarlık bir servete sahip olduğunu tahmin ettiği Durov, bazı hükümetlerin kendisine baskı yapmaya çalıştığını ancak şu anda 900 milyon aktif kullanıcıya sahip olan uygulamanın "siyasi bir oyuncu" değil "tarafsız bir platform" olarak kalması gerektiğini söyledi. Telegram'ın ana rakiplerinden biri olan Meta Platforms'un WhatsApp'ının aylık iki milyardan fazla aktif kullanıcısı var.

SANSÜRSÜZ SAVAŞ İÇERİKLERİ Özellikle eski Sovyetler Birliği ülkelerinde yaygın olarak kullanılan Telegram, Facebook, YouTube, WhatsApp, Instagram, TikTok ve Wechat'ten sonra en büyük sosyal medya platformlarından biri olarak gösteriliyor. Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı tam kapsamlı işgalini başlatmasının ardından Telegram, her iki taraftan da savaş ve çatışmayı çevreleyen politikalar hakkında filtrelenmemiş ve sansürlenmemiş içeriklerin ana kaynağı haline geldi.

Türkiye'de hala bir temsilci atamayan sosyal medya platformu "X"e yaptırım geliyor. Daha önce para cezası ve reklam kısıtlaması getirilen platform, adım atmazsa bu kez sırada bant daraltma cezası var. Sonraki adımın ise erişim engeli olduğu belirtilirken gözler ise Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun (BTK) konuyla ilgili vereceği karara çevrildi.

Haber: Sibel Can Eski adı Twitter olan X sosyal medya platformuna ceza geliyor. Mevzuata göre Türkiye’de günlük erişimi 1 milyonu aşan sosyal ağ sağlayıcıları, Türkiye'de yaşayan ve Türk vatandaşı olan bir temsilci bulundurmak zorunda. Elon Musk’un sahibi olduğu X ise bu koşulu hala yerine getirmedi. 40 MİLYON TL PARA CEZASI VERİLMİŞTİ X'e temsilci bildirmediği için önce 10 milyon lira, ardından da 30 milyon lira idari para cezası verilmişti. Para cezasını ödemeyen X'e reklam verme yasağı getirilmiş ve temsilci ataması için 3 aylık süre tanınmıştı.

SIRADA BANT DARALTMA CEZASI VAR Verilen bu süre dolarken yasaya göre sırada bant daraltma cezası var. Sonraki adım ise erişim engeli.

Gözler ise Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun (BTK) konuyla ilgili vereceği karara çevrildi. Bilişim Hukuku Derneği Başkanı Avukat Kürşat Ergün ise konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Adli merciler ve idari mercilerle olan yazışmaların askıda kaldığını ve gerekli muhattaplığın sağlanamadığına değinen Ergün, bant daraltılması ise Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Türk IP'leri üzerinden bu firmaya ulaşımlarının önemli ölçüde engelleneceğini dile getirdi. Ergün sonraki adımı ise şöyle açıkladı: "Bant genişliğinin daraltılmasından sonraki yaptırım da topyekün bu firmaya erişimin engellenmesi. Yani T.C. vatandaşlarının Türk IP'leri üzerinden bu firmaya girememesi demek."

ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), 8 Mart'ta Florida eyaletindeki bir evin çatısına düşen gizemli nesnenin Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) ait "uzay çöpü" olduğunu açıkladı.

Geçen ay ABD'deki Florida'da yaşayan Alejandro Otero'nun evinin çatısına 700 gram ağırlığında bir nesne düşmüştü.

NASA tarafından yapılan açıklamada, söz konusu nesnenin 2021'den bu yana Dünya'nın yörüngesine doğru hareket eden kargo paletine ait bir parça olduğu ifade edildi. ISS'e ait kargo paletinin atmosfere girerken tamamen yanmasının beklendiğine işaret edilen açıklamada, söz konusu parçanın "uzay çöpü" olarak bir evin çatısına düştüğü kaydedildi. Açıklamada, 700 gram ağırlığındaki nesnenin, analiz için Kennedy Uzay Merkezi'ne götürüldüğü aktarıldı. Olay sırasında evinde bulunmayan Otero, "uzay çöpü" diye nitelenen cismin 2 katlı evin çatısından girerek giriş katının zeminine şiddetle çarptığını söyleyerek, kimsenin yaralanmamış olmasından memnuniyet duyduğunu belirtti.

Fadime Ayca Ceylan, Emine Betül Koral ve Aslıhan Çalık kötümser yorumlara kulak asmadan bilgi teknolojisine (BT) duydukları tutkunun peşinden korkusuzca giden üç genç kadın.

Ayca üniversitede uluslararası ilişkiler okudu. Yüksek lisansını uluslararası ilişkiler alanında yaptı, aynı alandaki doktorasını tamamlamak üzere. Yine aynı alanda akademisyen olarak çalıştı. Ancak o BT alanında çalışmayı seçti!“Yazılıma büyük bir ilgimin olduğunu doktoraya başladığımda fark ettim ve yeniden üniversite sınavına girdim. Doktoraya devam ederken bir yandan da yazılım mühendisliği okudum. Bu yıl son sınıftayım. Yazılım sektörünü daha yakından tanımak için Bilişim Sektöründe Geleceğe Yön Veren Kadınlar Projesi’ne başvurdum. Kabul edildiğimi öğrenince çok heyecanlandım. Açılış toplantısında sektöre atılmaya hevesli birçok kadınla tanıştım. Projenin iş bulma olasılığını arttıracağını düşünüyorum. Derslerin başlamasını dört gözle bekliyorum” diyor.

Emine Betül Koral da Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen bu projeye seçildi.

Yönetim bilişim sistemleri alanındaki eğitimini Ocak 2024'te tamamlayan Betül, “Yönetim bilişim sistemleri, işletme ve yazılımın birleşmiş hali. Ancak eğitimim boyunca ben yazılım geliştirme alanında ilerlemek istediğimi fark ettim. Projeyi sosyal medyadan gördüm ve başvurdum. Mülakat ekibinin profesyonelliği ve eğitimin kapsamının bu denli geniş olması beni adeta büyüledi. Projeye seçildiğimi duyunca çok heyecanlandım. Projenin geleceğim için çok faydalı olacağına inanıyorum” diye konuşuyor.

Aslıhan Çalık ise enerji sistemleri mühendisliğinden mezun. Pek çok farklı pozisyonda çalışmış ve BT alanını sevdiğini keşfetmiş. Projeye nasıl dahil olduğunu şöyle anlatıyor:

“Bu sektörde network oluşturabileceğim ve yeni şeyler öğrenebileceğim fırsatları kollarken sosyal medyada bu projeyi gördüm ve hemen başvurdum. Daha önce katıldığım projeler beklentimi karşılamamıştı, umudum bu projenin beklentilerimi karşılaması.” Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) tarafından yürütülen projede işsiz 50 kadın kursiyer var. Kursiyerler 100 saat kişisel gelişim eğitimi ve teknik eğitim alacak. Eğitimlerini tamamlayan kursiyerlerin EBSO üyesi firmalarda istihdam edilmesi planlanıyor.

Eğitmenler Almanya’da eğitim aldı On beş öğretmen 21 Ocak- 4 Şubat 2024 tarihleri arasında Almanya'nın Stuttgart kentinde proje kapsamında eğitim aldı. Bu öğretmenlerden biri olan Serpil Yeşilova şöyle diyor:

“Kadın istihdamını ve toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklediği için projeden çok etkilendim. Bu projede lisede okuttuğum iki öğrencimle de yollarımız keşişti, bu da hoş bir sürpriz oldu.”

Eğitmenlere eğitim veren Fatih Cebeci ise şöyle konuşuyor:

“Eğitmenlerimize, bilişim teknolojileri sektörünün kapsamını ve eğilimlerini gösterdik. Bilişim sektöründe kadın istihdamı ve istihdamın sürdürülebilirliği önemli unsurlar. Bu sektörün odaklanma becerileri nedeniyle kadınlar için son derece uygun olduğunu düşünüyorum.”

Kadınların güçlendirilmesi destekleniyor EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar projeyle ilgili şu ifadeleri kullanıyor:

“Kadınlar yaşamın her alanında ‘ben de varım’ diyor. Titizlikleri ve dikkatleri sayesinde her alanda çok başarılı oluyor. Biz de kadınların ekonomiye katkılarını artırmayı hedefleyen projelerin içinde olmayı her zaman çok önemsiyoruz.”

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ise şöyle konuşuyor:

“AB, Türkiye'de kadınların güçlendirilmesini ve her alanda işgücüne katılmalarını destekliyor çünkü kadınların başarısı barış, demokrasi, adalet ve refah için kritik öneme sahip. Bu projenin olumlu sonuçlarını görmek için sabırsızlanıyorum.”

Proje hakkında AB tarafından finanse edilen 225.000 avro bütçeli proje, 18-29 yaş arası kadınların bilgi teknolojileri sektöründe istihdamına yardımcı olmayı amaçlıyor. Projenin ortakları arasında İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü de yer alıyor. Öğrenciler EBSO ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası iş birliği ile seçildi. Eğitimler, Konak Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde verilecek.

Gök bilimciler, Dünya'nın da içerisinde bulunduğu Samanyolu Galaksisi'nde yıldız kaynaklı "en büyük" kara deliği keşfetti.

Avrupa Uzay Ajansı (ESA) Gaia misyonu tarafından University Collage London (UCL) araştırmacıları işbirliğinde "Gaia-BH3" adı verilen ve Güneş'ten 33 kat büyük kara deliğe ulaşıldı. Dünya'ya 2 bin ışık yılı uzaklıkta olduğu tespit edilen kara deliğin, doğrudan görülemediği ve yörüngesinde "sallanan" bir yıldız sayesinde keşfedildiği belirtildi. ESA'ya ait Gaia Uzay Teleskobu'ndan elde edilen veriler ışığında daha fazla kara deliğin keşfinin söz konusu olduğu da ifade edildi.

"HAYATTA BİR KEZ YAPILACAK BULUŞ" Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezinden (CNRS) Pasquale Panuzzo, böyle bir buluşun "hayatta bir kez" olabileceğini söyledi. UCL'den George Seabroke da Gaia-BH3'ün bu zamana kadar keşfedilmiş "yıldız kaynaklı en büyük kara delik" olduğuna işaret ederek, bulunan kara deliğin gök bilimciler için önemli bir yere sahip olduğunu belirtti. Bu arada, bugüne kadar Samanyolu Galaksisi'nde 50 civarında süper kütleli kara deliğin keşfedildiği veya tanımlandığı kaydedildi.

ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), Mars'tan Dünya'ya düşük maliyetle kaya ve toprak örnekleri getirmek için çalışmalar yürütüyor.

NASA'nın uzun yıllardır Mars'tan kaya ve toprak örnekleri getirmeyi planlandığı bilinirken, görev maliyetinin yüksek meblağlara ulaşması nedeniyle projenin hayata geçirilmesi erteleniyor. NASA Başkanı Bill Nelson, bir konferansta yaptığı konuşmada, 2040'a kadar örnek getirebilmenin toplam maliyetinin 8 ila 11 milyar dolar olduğunu belirterek, bu durumu "fazla maliyetli ve oldukça geç" şeklinde değerlendirdi. Projeye ilişkin farklı seçenekleri değerlendirdiklerini aktaran Nelson, "Mars'tan örnek getirme projesine finans desteği sağlamak için diğer bilim projelerini göz ardı etmek istemiyoruz. Yeni ve canlı fikirler istiyoruz." dedi. Nelson, projenin hızlı ve daha az maliyetle hayata geçirilmesi için NASA'nın her biriminden yeni fikirlere açık olduklarını vurguladı. NASA Bilim Misyonu Şefi Nicky Fox da Dünya'ya getirilecek örneklerin 2040'ta astronotların Mars'a gidişine yardımcı olabileceğini söyledi. Bu arada, NASA'nın "Perseverance" adlı keşif aracının Mars'taki "Jezero Krateri" adı verilen havzada antik bir gölün varlığını doğruladığı ve buradan 24 örnek topladığı biliniyor. Mars’tan kaya örneği getirme NASA’nın en zorlu görevlerinden biri olarak değerlendirilirken, Perseverance keşif aracının topladığı kaya örneklerinin Dünya'ya getirilebilmesi için yüksek bütçeli bir dizi uzay aracı kullanılması gerekiyor.

NASA, Mars'taki Perseverance gezgininin topladığı çok değerli örnekleri Dünya'ya geri getirmek konusunda yeni bir plana ihtiyaç duyuyor. NASA gezgininin Mars'tan topladığı örnekleri Dünya'ya geri getirebilmek için tarihte ilk kez "başka bir gezegenden" içinde numuneler bulunan bir roket fırlatılması gerekecek. NASA, bu masraflı görevin yaklaşık yirmi yıl boyunca ertelenmesi gerekeceğini açıkladı.

ABD'li teknoloji şirketi Microsoft, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli yapay zeka firması G42'ye 1,5 milyar dolar yatırım yapacağını açıkladı.

Microsoft'tan yapılan açıklamaya göre, şirket, yapacağı 1,5 milyar dolarlık yatırımla G42’nin azınlık hissesine sahip olacak. Anlaşma kapsamında Microsoft Başkanı Brad Smith, G42'nin yönetim kurulunda yer alacak. G42, başta kamu olmak üzere müşterilerine gelişmiş yapay zeka çözümleri sunmak için uygulamalarını ve hizmetlerini Microsoft'un bulut bilişim platformu Azure üzerinde çalıştıracak. Microsoft ve G42 Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika'daki ülkelere gelişmiş yapay zeka ve dijital altyapı getirmek için birlikte çalışacak. Ayrıca iki şirket, BAE'de yapay zeka becerilerini artırmak için geliştiricilere yönelik 1 milyar dolarlık bir fon kurulmasını destekleyecek. Halihazırda ChatGPT'nin geliştiricisi OpenAI ile ortak olan G42, bulut bilişimden sürücüsüz arabalara kadar birçok uygulama için yapay zeka geliştiriyor.

ABD yönetimi, Güney Koreli elektronik şirketi Samsung'a Texas'taki çip üretimi yatırımı için 6,4 milyar dolara kadar doğrudan finansman sağlayacak.

ABD Başkanı Joe Biden, yazılı açıklamasında, ülkenin yarı iletken üretimindeki liderliğini yeniden sağlamak için CHIPS ve Bilim Yasası'nı imzaladığını anımsattı. Samsung ile ABD Ticaret Bakanlığı arasında, şirketin gelişmiş yarı iletken üretimi ve AR-GE'sini Texas'a getirmek için bir ön anlaşma yapıldığını duyuran Biden, bu kapsamda Samsung'un 40 milyar doların üzerinde yatırım ve en az 21 bin 500 istihdam sağlayarak Texas'ın yarı iletken ekosistemindeki rolünü güçlendireceğini vurguladı. Biden, bu tesislerin, yapay zeka gibi ileri teknolojiler için gerekli olan dünyanın en güçlü çiplerinden bazılarının üretimini destekleyeceğinin ve ABD'nin ulusal güvenliğini güçlendireceğinin altını çizdi. ABD Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada da Samsung ile varılan ön anlaşma kapsamında, ülkenin yarı iletken tedarik zincirinin dayanıklılığını güçlendirmek, teknoloji liderliğini ilerletmek ve küresel rekabet gücünü artırmak için CHIPS ve Bilim Yasası çerçevesinde 6,4 milyar dolara kadar doğrudan finansman sağlanacağı bildirildi. 2030'A KADAR İLERİ ÇİPLERİN YAKLAŞIK YÜZDE 20'SİNİ ÜRETME HEDEFİ

ABD'de bu ay Tayvan merkezli yarı iletken şirketi TSMC'ye de CHIPS Yasası kapsamında 6,6 milyar dolara kadar doğrudan finansman ve 5 milyar dolara kadar kredi sağlanacağı açıklanmıştı. Mart ayında da Intel'in yerel çip üretim tesislerine yönelik 11 milyar dolarlık kredinin yanı sıra 8,5 milyar dolarlık hibe duyurulmuştu. ABD yönetimi ayrıca, Global Foundries ve Microchip Technology'ye de yarı iletken üretimini artırmak için destek vereceğini belirtmişti. Ülkenin, çip yatırımlarıyla 2030'a kadar dünyadaki en ileri yarı iletkenlerin yüzde 20'sini üretmesi hedefleniyor.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk yüksek çözünürlüklü yerli ve milli gözlem uydusu İMECE'nin uzaydaki birinci yılını tamamladığını bildirdi.

Kacır, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, TÜBİTAK UZAY tarafından geliştirilen ve 15 Nisan 2023’te fırlatılan gözlem uydusu İMECE'nin yörüngeye yerleştiği andan itibaren görevini başarıyla icra ettiğini belirtti. Yaklaşık 700 kilometreden yüksek çözünürlükte görüntü alınmasına imkan sağlayan elektro-optik kamerası dahil olmak üzere tüm kritik bileşenlerinin yerli ve milli olduğunu kaydeden Kacır, "İMECE Uydusu'nun göreve alınmasıyla Türkiye, uzay teknolojilerindeki yetkinliğini kanıtlamış oldu. İnşallah 8 Temmuz 2024 haftasında Türkiye'nin ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'yı uzaya göndereceğiz ve böylelikle dünyada haberleşme uydularını geliştirebilen 11 ülkeden biri olacağız." ifadesini kullandı.

Yenilenebilir enerji sektöründeki yatırımlarına 2009 yılında Avrupa'da başlayan ve bugün üstün kalite anlayışı ile dünyanın pek çok ülkesinde tercih edilen, halka arz edilmiş, BIST-50 endeksinde yer alan, değer mühendisliği misyonu ile öne çıkan Smart Güneş Teknolojileri, 4-6 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen SolarEX İstanbul Fuarı'nın ilk günü 4 Nisan tarihinde Hetero Junction (HJT) ürün lansmanını gerçekleştirdi.

Smart Güneş Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Halil Demirdağ, geleceğin teknolojisine ilk adım olarak lanse ettikleri Hetero Junction (HJT) hakkında, ‘"Dünyanın geleceği, katmanlı hücre teknolojisinin önemli bir başlangıcı olan Hetero Junction (HJT), hücre ve panel üretimi için adımımızı atmış bulunuyoruz. Şu an yurtdışındaki distribütörlere teslimini başladık. Yakın zamanda Türkiye’de de bu ürünün siparişlerini önümüzdeki dönemlerde alacağız. Yenilik DNA’mız." dedi.

Super MBB, Flexible Cell Technology özelliklerine sahip Hetero Junction (HJT) modülleri, esnek yapısı sayesinde darbelere karşı daha dayanıklıdır. Super MBB ile çok daha verimli ve gölgelenme kayıplarına karşı daha iyi performans göstermesi ile aynı zamanda güneş panellerindeki sıcak noktalar (Hotspot) problemini de minimize eden bir yapıdır.

Smart Güneş Teknolojileri Teknoloji Geliştirme Başkan Yardımcısı Dr. Papatya Ceylan Sözbir, "Hücre teknolojilerine bakıldığında tandem yapılara doğru ilerlendiği aşikar bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Hetero Junction (HJT) da, bu tandem yapılara baz oluşturmak için en efektif yapı. Bu bağlamda biz de geleceğin teknolojisine ilk adımımızı atmış oluyoruz." dedi.

Daha yüksek Bifacial etkiye sahip Hetero Junction (HJT) kendini kanıtlamış teknolojisi ile daha uzun ömür, daha yüksek güç çıkışı ile uzun vadeli güvenilirlik sunar. Hetero Junction (HJT) modüllerinin heterojonksiyon tasarımı, zamana karşı mükemmel dayanıklılık sağlayarak bozulmaya (Degradasyon) karşı direnç göstermektedir. Aynı zamanda geliştirilmiş sıcaklık katsayısı özelliği ile performanslarının çeşitli sıcaklık aralıklarında daha stabil olması anlamına gelir ve farklı iklim ve ortamlarda daha iyi enerji verimi sağlar. Türkiye’de üretimini gerçekleştirecekleri Hetero Junction (HJT) hakkında, Smart Güneş Teknolojileri İş Geliştirme ve Satış Başkan Yardımcısı Borga Karagülle, ‘"Sürdürülebilir bir yaşama bir adım daha yaklaşarak, yeni ürünümüz ile daha yüksek Bifacial etki, daha fazla güç üretimi ile aynı zamanda BoS maliyetlerini kaliteden ödün vermeden düşürebiliyoruz." dedi.

Universal Music Group, (UMG) TikTok ile yaşadığı anlaşmazlık nedeniyle Taylor Swift, The Weeknd ve Olivia Rodrigo, Harry Styles gibi isimlerin şarkılarını TikTok'tan kaldırmıştı. Taylor Swift'in şarkıları platforma geri döndü.

Dünyanın en büyük müzik şirketlerinden biri olan Universal Music Group (UMG) ile popüler sosyal medya platformu TikTok geçtiğimiz ocak ayında anlaşma sağlayamamış ve dünyaca ünlü isimlerin şarkıları platformdan kaldırılmıştı.

Yeni albümü "The Tortured Poets Department"ı müzikseverlerle buluşturmaya hazırlanan Taylor Swift'in şarkıları, TikTok'a geri döndü. Kullanıcılar artık Swift'in şarkılarını kullanarak içerik yaratabilir.

Universal Music Group şarkıları platformdan kaldırma kararıyla ilgili "TikTok, kullandığı müziklerin değerini ödemeden müzik temelli bir iş kurmaya çalışıyor" açıklamasında bulunmuştu.

Taylor Swift şarkılarının platforma dönmesiyle ilgili şirketlerin nasıl bir anlaşmaya vardığı bilinmiyor. Universal bünyesindeki sanatçıların şarkıları TikTok'ta hala kullanılamıyor. UMG'nin bünyesinde bulunan sanatçılar ise şöyle; Drake The Beatles Blackpink Frank Sinatra Nirvana Queen Rammstein The Weeknd The Rolling Stones Elton John Eminem Lady Gaga Billie Eilish Justin Bieber Ariana Grande Kanye West Katy Perry Shawn Mendes Metallica Selena Gomez Kendrick Lamar Sam Smith Andrea Bocelli Rihanna Post Malone

Meta, sosyal medya platformu Instagram'a yapay zeka özelliğini getirmeye hazırlanıyor. Kullanıcıların mesaj kutularında yer alacağı belirtilen Meta AI'ın birçok soruya yanıt verebileceği ve metin komutlarından görüntü oluşturabileceği kaydedildi.

Meta, fotoğraf ve video paylaşım platformu Instagram'a yapay zeka özelliğini getirmeye hazırlanıyor.

Bu yapay zeka türünün soruları yanıtlayabileceği, metin komutlarından görüntüler oluşturabileceği hatta şiir bile yazabileceği kaydedildi.

"HALKA AÇIK OLARAK TEST EDİYORUZ"

Bir Meta sözcüsü Engadget'e yaptığı açıklamada, "Yapay zeka destekli üretken deneyimlerimiz çeşitli aşamalarda geliştiriliyor ve bunlardan bazılarını sınırlı bir kapasitede halka açık olarak test ediyoruz" diye konuştu.

Bu yapay zeka özelliğine kullanıcıların DM yani "mesajlar" kutusundan erişebileceği kaydedildi.

Henüz çıkış tarihi bilinmese de Instagram'da yapay zeka özelliği Meta AI'ın bazı beta kullanıcılar tarafından test edildiği aktarıldı.

Meta'nın metin tabanlı sosyal medya platformu Threads, Türk Rekabet Kurumu'nun ara emrine uymak için 29 Nisan'dan itibaren Türkiye'de geçici olarak kapatılacak.

Meta'nın Twitter yani yeni adıyla X'e rakip olarak çıkardığı metin tabanlı Threads'i geçici olarak kapatacağı duyuruldu.

Şirket açıklamasında Rekabet Kurumu'nun geçici tedbir uygulaması kararına uygun şekilde 29 Nisan'dan itibaren geçici olarak Türkiye'deki faaliyetlerini durduracağını açıkladı.

Rekabet Kurumu, geçen ay Meta Platforms hakkında yürüttüğü soruşturmada günlük 4.8 milyon TL idari para cezası kararı vermiş ve Instagram ile Threads arasındaki veri aktarım mekanizması neticesinde oluşabilecek veri birleştirme davranışının engellenmesi yönünde geçici tedbir uygulanmasına karar vermişti. Açıklamada, bu durumdan Facebook, Instagram, Whatsapp ya da Türkiye'de hizmet veren başka bir Meta uygulamasının etkilenmeyeceği de belirtildi.

Apple'ın fiyat/performans ürünü iPhone SE 4'ün özellikleri ve görüntüleri sızdırıldı. Peki iPhone SE 4 ne zaman çıkacak, nasıl olacak? İşte ayrıntılar...

Dünyanın yapay zeka tarafından üretilen kadınlara yönelik ilk güzellik yarışması duyuruldu. "Miss AI" yarışmasında bilgisayar tarafından üretilen kadınlar güzellik, teknoloji ve sosyal medya nüfuzu yarışlarında karşı karşıya gelecek. Yarışmanın birincisi 20 bin dolarlık ödül kazanacak.

Yapay zeka teknolojisini düşündüğünüzde aklınıza ilk gelenler güzellik, duruş ve zarafet olmayabilir. Ancak dünyanın ilk yapay zeka güzellik yarışmasındaki yarışmacılar, 20 bin dolarlık ödülden paylarını almak istiyorlarsa bunların hepsine fazlasıyla ihtiyaç duyacak. "Fanvue Miss AI" yarışmasında, yapay zeka tarafından üretilen kadınlar, bir jüri heyeti önünde mücadele edecek.

"YAPAY ZEKANIN OSCAR'I" Yarışmacılar güzellik, sosyal medya nüfuzu ve yaratıcılarının yapay zeka araçlarını kullanımına göre değerlendirilecek. Etkinliğin Kurucu Ortağı Will Monanage, bu etkinliklerin "yapay zekanın Oscar'ları olmasını" umduğunu söylüyor. Yarışmaya katılmak için yarışmacıların yalnızca yapay zeka tarafından oluşturulmuş bir kadın görseli göndermeleri ve bir dizi soruya yanıt vermeleri gerekiyor. Ödülleri düzenleyen şirket, yarışmaya binlerce katılımcının katılmasını beklediğini söylüyor.JÜRİ ÜYELERİNİ DE YAPAY ZEKA ÜRETTİ Yarışmanın belki de en sıra dışı detayı, jüri üyelerinden bazılarının bile yapay zeka tarafından oluşturulmuş olması. Jüri panelinde, yüz binlerce sosyal medya takipçisi olan iki "yapay zeka yaratısı" fenomen Aitana Lopez ve Emily Pelligrini yer alıyor. Yarışmacılar güzellik ve kabiliyetlerinin yanı sıra, "dijital başyapıtlar yaratmak için yapay zeka araçlarını kullanma becerilerine ve uygulamalarına" göre değerlendirilecek. Yarışmacılar aynı zamanda "sosyal medyadaki nüfuzlarına" göre de değerlendirilecek ve hayran sayılarına ve takipçilerle nasıl etkileşim kurduklarına göre puan alacak

Bilim insanları, ilk kez 1922'de formüle edilen, evrenin "çok geniş ve hiçbir dikkate değer özelliği olmayan" geniş bir alan olduğu şeklindeki temel modeli inceleyecek. Londra Kraliyet Cemiyeti'nde gerçekleşecek toplantıda geleneksel görüşü çürüten ve evrenin "dengesiz" yapısını ortaya koyan bulgular tartışılacak.

Gezegenlerin, yıldızların veya galaksilerin bulunduğu düzlemin çok ötesinde evrenin bütününe bakacak olursanız hiçbir dikkate değer özelliği olmayan büyük bir genişlik görürsünüz. En azından geleneksel görüş budur. "Her şeyin her yerde aynı görünmesi" ilkesi, büyük patlamayı ve evrenin 13,7 milyar yıl içinde nasıl geliştiğini açıklamayı amaçlayan standart kozmoloji modelinin temel direğidir.

"YA TEMEL VARSAYIM YANLIŞSA?" Ancak bu hafta dünyanın önde gelen kozmologlarından bazıları Londra Kraliyet Cemiyeti'nde şu soruyu sormak için toplanacak: Ya bu temel varsayım yanlışsa? Oxford Üniversitesi'nden kozmolog ve toplantının organizatörlerinden Profesör Subir Sarkar'a göre bir dizi astronomik gözlem geleneksel görüşe meydan okuyor. Sarkar, "Kozmolojide ilk kez 1922'de formüle edilen bir modeli kullanıyoruz. Elimizde harika veriler var ancak teorik temelin son kullanma tarihi geçmiş durumda. Giderek daha fazla insan bu fikre karşı çıkıyor ve bunlar saygın gökbilimciler” diye konuştu.EVRENE DAİR BİLİNENİN ÖTESİNE GEÇMEK Konferans, son anormal bulguların arkasındaki bilim insanlarından bazılarını bir araya getiriyor. Bunlar arasında evrenin bazı bölgelerde diğerlerinden daha hızlı genişlediğini öne süren gözlemler, gece gökyüzündeki devasa yapılara dair ipuçları ve kozmik akışlara (geleneksel teorilerle kolayca uyum sağlanamayacak ölçekte devasa göksel madde nehirleri) dair kanıtlar yer alıyor. ABD Deniz Gözlemevi'nden ve Sarkar'la birlikte çalışan Doktor Nathan Secrest, evrenin "dengesiz olduğu" olasılığını artıran bulgular sunuyor."GELENEKSEL GÖRÜŞE DİN MUAMELESİ YAPILIYOR" Ekip, 1 milyondan fazla kuasardan oluşan bir kataloğu analiz ettikten sonra, gökyüzünün bir yarım küresinin diğerine göre yaklaşık yüzde 0,5 daha fazla kaynağa ev sahipliği yaptığını buldu. Bu çok büyük bir tutarsızlık gibi görünmeyebilir ancak Sarkar'a göre eğer doğrulanırsa, evrenin baskın bileşeni olduğu varsayılan "karanlık enerjinin" temelini zayıflatacak. Sarkar, "Bu, evrenin üçte ikisinin yok olduğu anlamına gelir" diye konuştu. Bilim insanlarına göre standart kozmoloji modeline olan inanç o kadar derinlere kök salmış durumda ki bilim camiası ona "din" muamelesi yapıyor.