Normal görünüm

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.
Bugün — 28 Nisan 2024Ekonomi

Yaşlı Destek Programı'na başvurular başladı (YADES nedir?)

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 12:53
Yaşlı Destek Programı'na başvurular başladı (YADES nedir?)

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, yaşlıların korunması, desteklenmesi ve yaşamlarının kolaylaştırılması için belediyelerce hazırlanacak projelerin değerlendirileceği Yaşlı Destek Programı'na (YADES 2024) başvuruların başladığını bildirdi. Peki, YADES nedir? YADES başvurusu nasıl yapılır?

Yaşlı Destek Programı'na başvurular başladı. Başvuru duyurusu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş'dan geldi. Bakan Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, yaşlı nüfus oranının yüzde 10,2'ye yükseldiği Türkiye'de, yaşlılara sunulan hizmet sayısının artırılması ve ihtiyaçlara göre çeşitlendirilmesi için çalışmaların sürdüğünü belirtti. Bu kapsamda aile temelli aktif ve sağlıklı yaşlanmanın desteklenmesi politikasını YADES programıyla sürdürdüklerimi kaydeden Göktaş, yaşlılara yönelik hizmetlerin sunumunda kurum bakımı hizmetleri yanında, koruyucu, önleyici alternatif hizmet modellerini de yaygınlaştırdıklarını aktardı.

YADES NEDİR?

YADES; Türkiye’de ikamet eden ve hizmete ihtiyaç duyan, 65 yaş üstü yaşlıların korunması Nve desteklenmesi ile biyo-psiko sosyal bakıma ihtiyacı olanların yaşadıkları mekânlarda gerekli olan bakımlarının yapılarak yaşamlarının kolaylaştırılmasını ve bu hizmetlerin ülke genelinde yaygınlaştırılmasını amaçlayan bir programdır.

BAE'den Kalkınma Yolu'na destek

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 12:19
BAE'den Kalkınma Yolu'na destek

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Birleşik Arap Emirlikleri Yatırım Bakanı Mohammed Bin Hassan Al Suwaidi ile İstanbul’da yaptıkları görüşmede Kalkınma Yolu Projesi’ni ve iki ülke arasındaki işbirliklerini ele aldıklarını belirterek, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde Irak’ta imzalanan dörtlü mutabakatın ardından görüşmelerimize hız kesmeden devam ediyoruz. İlerleyen süreçte yapacağımız dörtlü bakanlar zirvesinden önce ülkemizi ziyaret eden mevkidaşım Birleşik Arap Emirlikleri Bakanı Mohamed Bin Hassan Al Suwaidi ile verimli bir görüşme gerçekleştirdik” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Birleşik Arap Emirlikleri Yatırım Bakanı Mohamed Bin Hassan Al Suwaidi ile İstanbul’da bir araya geldi. Yapılan görüşmede, Kalkınma Yolu ve iki ülke arasındaki iş birliğine dair atılacak adımları ele aldıklarını belirten Bakan Uraloğlu, “Birleşik Arap Emirlikleri Yatırım Bakanı Mohamed Bin Hassan Al Suwaidi ile Kalkınma Yolu Projesi’ni verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde gerçekleştirdiğimiz Irak ziyaretinde imzaladığımız dörtlü mutabakatın ardından BAE'li mevkidaşım ile bir araya gelerek Kalkınma Yolu konusunda ülkelerimizin yapacağı çalışmalar hakkında görüş alışverişinde bulunduk” diye konuştu. “En Üst Seviyede Yararlanmak İçin Yapılması Gereken Çalışmaları Ele Aldık” Türkiye’nin ve Birleşik Arap Emirliklerinin stratejik konumları gereği bu projeden daha üst seviyede verim elde etmesi için yapılacak çalışmaları değerlendirdiklerinin altını çizen Bakan Uraloğlu, “Birleşik Arap Emirlikleri de Kalkınma Yolu Projesi’ni çok önemsiyor. Bu proje Avrupa ve Asya pazarları ile bağlantıyı sağlayacak en ekonomik, en güvenli ve en verimli yol” ifadelerini kullandı. “4’lü Bakanlar Zirvesi Yapacağız” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde geçtiğimiz günlerde Irak’ta Kalkınma Yolu projesine yönelik Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Irak ile birlikte 4'lü mutabakat imzaladıklarını anımsatan Bakan Uraloğlu şu şekilde devam etti: “Irak ile birlikte uzun zamandır proje ile ilgili görüşüyorduk. İmzaladığımız mutabakat ile Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar da bu işin içerisine dahil oldu. Birleşik Arap Emirlikleri de hem bu projenin finansmanı hem yük temini hem de işletilmesi konusunda büyük katkılar sağlayacak. Bu anlamda mevkidaşım ile verimli bir toplantı gerçekleştirdik. Önümüzdeki süreçte Birleşik Arap Emirlikleri, Irak ve Katarlı mevkidaşlarım ile birlikte 4'lü bakanlar zirvesi yapacağız. Kalkınma Yolu projesinde güç birliğimizi sürdüreceğiz.” "Görüşmede İki Ülke Arasındaki İşbirliklerini de Ele Aldık” Görüşmede ayrıca Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki ulaştırma alanındaki işbirliklerini ve yeni iş imkanlarını ele aldıklarını da ifade eden Uraloğlu, “Mevkidaşım ile küresel ölçekte atacağımız adımlarla kazan kazan anlayışı çerçevesinde iş olanaklarını konuştuk. İki ülke arasında ekonomik ve ticari anlamda atılacak adımları, karşılıklı ticaretin çeşitlendirilmesi ve potansiyel iş birliklerini etraflıca ele aldık” dedi.

Tereyağına yeni kriterler geliyor

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 11:20
Tereyağına yeni kriterler geliyor

Tereyağında taklit ve tağşişi önlemek amacıyla yeni kriterler getirilmesi planlanıyor. Taslağa göre tuz ilave edilmeyen tereyağının süt yağı oranı en az yüzde 82 olacak. Çeşni maddesi bulunmayan tereyağında aroma verici kullanılamayacak. Etiket ve ambalajlar yeniden düzenlenecek.

Tarım ve Orman Bakanlığı, tüketicileri korumak, ürünlerdeki taklit ve tağşişi önlemek amacıyla "Türk Gıda Kodeksi Tereyağı ve Sadeyağ Tebliğ Taslağı"nı hazırlayarak görüşe sundu. Tebliğ taslağındana göre, düzenlemeyle tereyağı ve sade yağın tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretilmesi, muhafazası, ambalajlanması, depolanması, taşınması ve pazarlanması için gerekli özelliklerin belirlenmesi amaçlandı. Bu kapsamda, tuz ilave edilmeyen tereyağının süt yağı oranının ağırlıkça en az yüzde 82 olması kriteri getiriliyor. Çeşni maddesi bulunmayan tereyağında aroma vericilerin kullanılamayacağı tebliğe eklendi. Düzenleme kapsamındaki ürünlerde, manda sütü aroması ile yoğurt aroması gibi süt ve süt ürünleri aroma vericileri de kullanılamayacak. AMBALAJ VE ETİKETLERDE YENİ KURALLAR Ürünlerdeki etiketleme, ambalajlama ve işaretleme maddeleri de tebliğ taslağıyla yeniden düzenleniyor. Buna göre, ürünlerin etiketinde gıda adının temel görüş alanında yer alması gerekecek. Ürünlerin içerdiği süt yağı miktarları, gıda adının yanında ve en az gıdanın adıyla aynı punto büyüklüğünde temel görüş alanında belirtilecek. Çeşnili tereyağında kullanılan çeşni maddesi de gıdanın adıyla birlikte kullanılacak. Ürünler taşınıp depolanırken ve son tüketiciye arz edilirken sıcaklığın en yüksek 6 santigrat olması gerekecek. GEÇİŞ SÜRECİNDE SON TARİH Tebliğe aykırı davrananlar hakkında Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun ilgili maddeleri kapsamında idari yaptırım uygulanacak. Gıda işletmecileri, 31 Aralık 2024'e kadar tebliğin hükümlerine uyum sağlama yükümlülüğünde olacak. Bu tarihten önce etiketlenen veya piyasaya arz edilen gıdalar ise raf ömrü sonuna kadar piyasada bulunabilecek. Düzenlemeyle tüketicileri korumak, ürünlerdeki taklit ve tağşişi önlemek amaçlanıyor.

Petrol ve gaz keşifleri yarıya düştü, maliyetler ikiye katlandı

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 11:13
Petrol ve gaz keşifleri yarıya düştü, maliyetler ikiye katlandı

Petrol ve doğalgaz keşifleri geçen yıl yüzde 50'den fazla düşüş kaydetti. Arama maliyetleri ise ikiye katlandı.

Küresel piyasalarda geçen yıl petrol ve doğalgaz keşifleri bir önceki yıla göre yüzde 50'den fazla düşüşle 5 milyar varil petrol eş değerine gerilerken, arama maliyetleri ise yaklaşık iki katına çıktı. Gaz İhraç Eden Ülkeler Forumu'nun (GECF) 2024'e ilişkin yıllık doğalgaz raporundan yaptığı derlemeye göre, geçen yıl toplam 5 milyar varil petrol eş değeri gaz ve petrol keşfi yapıldı. Söz konusu keşiflerin, 340 milyar metreküpe denk gelen yüzde 40'lık kısmını doğalgaz, yüzde 60'ını ise petrol oluşturdu. Küresel gaz ve petrol keşiflerinin 2022'deki 10,5 milyar varil petrol eş değerindeki keşfe kıyasla yüzde 52,3 gerilemesi rekor düşüş olarak kayıtlara geçti. GECF'e göre, geçen yılki düşük keşif hacimleri, doğalgaz ve petrol için arama maliyetlerinde ciddi artışa yol açtı. Doğalgazda arama maliyeti 2022'de bir varil petrol eş değeri için 2,6 dolarken bu maliyet geçen yıl 5,3 dolara yükseldi. Petrolde ise 2022'de 3,5 dolar olan maliyet, geçen yıl 8,8 dolara çıktı. Raporda, "Bu durum, arama yatırımlarının 2023'te 60 milyar dolara çıkarılmasına rağmen bazı önemli açık deniz arama kuyularında elde edilen hayal kırıklığı yaratan sonuçlardan kaynaklandı." ifadesine yer verildi. Geçen yıl toplam keşiflerin yüzde 74'ünü açık deniz keşifleri oluştururken bu, 2022'de yüzde 87 olarak kayıtlara geçmişti. GECF'e göre, küresel arama faaliyetlerindeki ek zorlukları gösteren bu durum, keşifler için daha fazla maliyete neden oldu. Bölgesel bazda, Asya-Pasifik, Endonezya ve Malezya açıklarındaki aramalar 2023'te keşfedilen petrol ve gaz hacimlerinden yüzde 32 ile en yüksek payı aldı. Bunu yüzde 21'le Latin Amerika, yüzde 11 payla Avrupa ile Afrika ve yüzde 10 payla Ortadoğu takip etti. Ülke bazında bakıldığında, Endonezya açıklarındaki Larayan ve Geng North sahalarındaki gaz keşifleri 2023'teki en önemli doğalgaz keşifleri olurken bunu Malezya açıklarındaki Sarawak sahasındaki büyük gaz keşifleri takip etti. Petrolde ise Guyana açıklarındaki Lancetfish ve Fangtooth sahalarındaki yeni petrol keşifleriyle Türkiye'nin Şehit Aybüke Yalçın kuyusundaki kara keşfi en önemli keşifler oldu.

Koca Yusuf, Gabar’da sondaja başladı

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 10:32
Koca Yusuf, Gabar’da sondaja başladı

Yerli sondaj kulesi Koca Yusuf TP1500, Gabar'daki petrol sahasında sondaj çalışmalarına başladı.

Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen sondaj kulesi "Koca Yusuf TP1500", Gabar'daki Şehit Aybüke Yalçın Petrol Sahası 42'nci kuyuda sondaj çalışmalarına başladı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, 5 bin metre sondaj kapasitesine sahip Koca Yusuf, Gabar'da Türkiye’nin en kaliteli petrolünü bulmak için göreve başladı. BOTAŞ Tuz Gölü Doğal Gaz Depolama Tesisi'nden TIR'lara yüklenerek Gabar'a getirilen Koca Yusuf'un kurulumu yapıldı. Koca Yusuf, Gabar'daki Şehit Aybüke Yalçın Petrol Sahası 42'nci kuyuda sondaj çalışmalarına başladı. Açıklamada görüşlerine yer verilen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Gabar'da nöbeti devralan Koca Yusuf'un Türkiye'yi bu yıl sonu için belirlenen günlük 100 bin varil üretim hedefine yaklaştıracağını belirterek, şunları kaydetti: "Gabar'ın yanı sıra Diyarbakır'da, Şırnak'ta, Van'da ve Hakkari'de tespit ettiğimiz lokasyonlarda yeni aramalar yapacağız. Çok iddialı bir arama programımız var. 2024 yılı toplamında 140 kuyuyu arama amaçlı açacağız. Ülkemizin yeraltı zenginliklerini milletimizin hizmetine sunma konusunda kararlıyız. Bölgeyi kalkındıracak ve bir cazibe merkezi haline getireceğiz." KOCA YUSUF, 5 SONDAJ TAMAMLADI Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından 2016'da başlatılan "Koca Yusuf TP1500" projesiyle petrol ve gaz sondajlarında kullanılmak üzere uluslararası standartlarda, rekabetçi yerli modüler sondaj kulesi üretmek amaçlandı. Projenin mekanik imalatı Petrotek Sondaj Makine, elektrik ve elektronik donanımı Borusan Güç Sistemleri, tasarım, analiz ve yazılım işleri Atılım Üniversitesi tarafından yürütüldü. 2021'de imalat aşaması tamamlanan Koca Yusuf, Adıyaman Recep Atalay park sahasında fiili sondaj şartlarında test aşamasından sonra 2022'de kule sondaj temin programına dahil oldu. Koca Yusuf'un "Drawworks" adı verilen sondaj kulesinin ana kaldırma ve indirme mekanizması dahil hidrolik güç ünitesi, manevra vinci, sondör kabini, güç kontrol kabini, otomatik diz besleme sistemi, hidrolik çene gibi birçok bileşen, milli sondaj yazılımı ile geliştirildi. U-Frame Cantilever diye adlandırılan bir konstrüksiyon tipine sahip olan Koca Yusuf, toplamda 43,2 metre kule ve 7,6 metre masa yüksekliğine sahip bulunuyor. Kanca yükü 357 mTon (10 sarım), kanca gücü ise 1500 HP olan Koca Yusuf, hidrolik silindir kule kaldırma yöntemiyle çalışıyor. Konya'da üretilen Koca Yusuf, bugüne kadar 5 sondajı başarıyla tamamladı.

Akaryakıt depolama tesislerinde tarife değişikliği

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 10:26
Akaryakıt depolama tesislerinde tarife değişikliği

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, bazı akaryakıt depolama tesisleri için tarife değişikliğine gitti.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK), bazı akaryakıt depolama tesislerine ilişkin iletim ve depolama tarifeleri tadil edildi. EPDK'nin konuya ilişkin kurul kararları, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, Petrol Ofisi AŞ'nin Kırıkkale Terminali İletim Tesisi, Kırıkkale Terminali Depolama Tesisi ve Mersin Depolama Tesisi'ne ilişkin depolama tarifesi tadil edilerek onaylandı. Kırıkkale Terminali Depolama Tesisi'nde günlük depolama hizmet bedeli, benzin türleri için metreküp başına 4,05 lira, motorin türleri için 21,12 lira olarak belirlendi. Teslim alma hizmet bedelinin de benzin türleri için metreküp başına 54,57, motorin türleri için 60,70 lira olarak uygulanmasına karar verildi. Kırıkkale Terminali İletim Tesisi'nde günlük depolama hizmet bedeli, benzin türleri için metreküp başına 19,36 lira, motorin türleri için 21,12 lira olarak belirlendi. Mersin Depolama Tesisi'nde günlük depolama hizmet bedeli, benzin türleri için metreküp başına 2,11, motorin ve havacılık yakıtı türleri için 2,29 lira olarak belirlendi. Teslim alma hizmet bedelinin de benzin türleri için metreküp başına 54,57, motorin türleri için 60,70 lira, havacılık yakıtı türleri için 57,46 lira olarak uygulanması kararlaştırıldı. Ayrıca, Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı'nın TF-Antalya Tank Çiftliği Deposu'na ilişkin depolama tarifesi de tadil edildi. Tesiste günlük depolama hizmet bedeli, havacılık yakıtı türleri için metreküp başına 2,4 lira olarak belirlendi. Teslim alma ve teslim etme hizmet bedelinin ise havacılık yakıt türlerinde deniz araçları için 50 lira, kara araçları için ise 60 lira olarak uygulanmasına karar verildi.

Yaşlı Destek Programı'na başvurular başladı

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 10:19
Yaşlı Destek Programı'na başvurular başladı

Yaşlıların korunması, desteklenmesi ve yaşamlarının kolaylaştırılması için belediyeler tarafından hazırlanacak projelerin değerlendirileceği Yaşlı Destek Programı'na başvurular başladı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, yaşlıların korunması, desteklenmesi ve yaşamlarının kolaylaştırılması için belediyeler tarafından hazırlanacak projelerin değerlendirileceği Yaşlı Destek Programı'na (YADES 2024) başvuruların başladığını bildirdi. Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, yaşlı nüfus oranının yüzde 10,2'ye yükseldiği Türkiye'de, yaşlılara sunulan hizmet sayısının artırılması ve ihtiyaçlara göre çeşitlendirilmesi için çalışmaların sürdüğünü belirtti. Bu kapsamda aile temelli aktif ve sağlıklı yaşlanmanın desteklenmesi politikasını YADES programıyla sürdürdüklerimi kaydeden Göktaş, yaşlılara yönelik hizmetlerin sunumunda kurum bakımı hizmetleri yanında, koruyucu, önleyici alternatif hizmet modellerini de yaygınlaştırdıklarını aktardı. "11 MİLYON 278 BİN LİRA ÖDENEK AYIRDIK" Göktaş, 2016'da uygulanmaya başlanan ve genel bütçeden aktarılan kaynakla sürdürülen YADES ile yerel dinamikleri harekete geçirerek, yaşlıların ev ortamında yaşamını sürdürüp, sosyal hayata katılmalarının desteklenmesini amaçladıklarını belirterek, şunları kaydetti: "65 yaş üstü vatandaşlarımızın korunması ve desteklenmesiyle bakım desteği ve psikososyal desteğe ihtiyacı olanların yaşadıkları mekanlarda gerekli bakımlarının yapılarak yaşamlarının kolaylaştırılmasını sağlamak üzere, 8 yılda toplam 45 milyon TL finansman desteği sağladık. Bu kapsamda 8 yılda 42 belediyede yürütülen 74 projeyle 87 bin 987 hanede 128 bin 691 yaşlıya ulaştık. Yaşlıların korunması, desteklenmesi ve yaşamlarının kolaylaştırılması için belediyeler tarafından hazırlanacak yeni projelerin değerlendirileceği YADES 2024 başvuruları ise başladı. Bakanlığımızca bu yıl YADES için 11 milyon 278 bin lira ödenek ayırdık." PROJE TEKLİFLERİ İÇİN SON TARİH 3 HAZİRAN YADES 2024 programı kapsamında ayrılan ödeneğin bakanlık tarafından belirlenen usul ve esaslar kapsamında belediyelerin hazırlayacakları ve valiliklerce teklif edilecek projeler için kullandırılacağını kaydeden Göktaş, proje sürelerinin 1 yıl olacağını, onaylanan projelerin belediyeler tarafından uygulanacağını, denetimlerin ise valilikler aracılığıyla yürütüleceğini ifade etti. Göktaş, programa başvuracak belediyelerin hazırlayacakları proje tekliflerini en geç 3 Haziran saat 17.00'ye kadar valiliklere teslim etmesi gerektiğini bildirdi.

2023 elektrik toptan satış fiyatı açıklandı

Tarafından: NTV
28 Nisan 2024 at 09:59
2023 elektrik toptan satış fiyatı açıklandı

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, 2023 yılına ait ortalama elektrik toptan satış fiyatını belirledi.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK), 2023 yılına ait Türkiye ortalama elektrik toptan satış fiyatının kilovatsaat başına 222,96 kuruş olmasına karar verildi. EPDK'nin konuya ilişkin kurul kararı, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun kapsamında 2023 yılına ait ortalama elektrik toptan satış fiyatının kilovatsaat başına 222,96 kuruş olması kararlaştırıldı. Türkiye ortalama elektrik toptan satış fiyatı, bir önceki yıl için kilovatsaat başına 254,79 kuruş olarak belirlenmişti.
Dün — 27 Nisan 2024Ekonomi

AK Parti heyetinden Beypazarı Doğal Maden Suyu Tesisleri'nde inceleme

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 18:26
AK Parti heyetinden Beypazarı Doğal Maden Suyu Tesisleri'nde inceleme

AK Parti heyeti, Beypazarı Doğal Maden Suyu tesislerini ziyaret ederek incelemede bulundu.

AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri, Ankara Milletvekili Zehranur Aydemir, Ankara İl Başkan Yardımcısı Serkan Korkutata, eski milletvekili Hacı Turan ve eski Beypazarı Belediye Başkanı Tuncer Kaplan, Beypazarı Maden Suyu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Ercan'ı ziyaret etti. Tesisleri gezerek incelemede bulunan heyet, Ercan'dan çalışmaları hakkında bilgi aldı. Usta, burada yaptığı açıklamada, yerli üretici ve markaların ülke ekonomisi için çok önemli olduğuna işaret etti. Doğal kaynağından çıkan maden suyunun halka en hijyenik şartlarda sunulmasından memnuniyet duyduklarını belirten Usta, "Her hafta Sağlık Bakanlığımız tarafından denetlenen, insan eli değmeden steril şartlarda, kapalı ortamlarda şişelenen, güvenle içilebilecek maden suyunu ve sağlık açısından her türlü şartları sağlayan bu tesisi görmekten büyük mutluluk duyduk." dedi. Ankara milletvekilleri olarak, bir süre önce Beypazarı maden suyu ile ilgili haberler üzerine yerli ve milli ürünlerine sahip çıkmak amacıyla ziyareti yaptıklarını anlatan Usta, "Gayet güvenle ve huzur içinde tadı da çok güzel olan maden suyunu rahatlıkla tüketebiliriz. Biz de herkese tavsiye ediyoruz.

Başarılarından dolayı sanayici Niyazi beyi tebrik ediyoruz. Bir aile şirketi olarak inanılmaz özveriyle istenilen şartları tamamen yerine getirerek güzel bir tesis oluşturmuşlar. Beypazarı maden suyunun dünyadaki pazarlarda artan hacmiyle başarısının devamını dileriz." ifadelerini kullandı. "BEYPAZARI MADEN SUYU'NUN DEĞERLERİ DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ KRİTERLERİNE UYGUNDUR" Ercan ise dünyadaki en ileri teknolojiye sahip maden suyu şişeleme makine parkına sahip olduklarını dile getirerek, "Beypazarı olarak 30'u aşkın ülkeye yaptığımız ihracatla dünya çapında tercih edilen maden suyu konumundayız.

Tüm üretim süreçlerinde Sağlık Bakanlığı tarafından denetim ve analizler düzenli olarak yapılmaktadır. Beypazarı maden suyunun değerleri, Dünya Sağlık Örgütü ve Avrupa Birliği mineralli su kriterleri ile Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik kriterlerine uygundur." açıklamasında bulundu. Son zamanlarda İsviçre'deki mevzuat farklılığından dolayı ortaya çıkan haberlere ilişkin tüketicilerin markaya sahiplenici yaklaşımının kendilerini çok duygulandırdığını belirten Ercan, şunları kaydetti: "Bu kadar sevilen ve güvenilen bir marka olmanın sorumluluğunu bir kez daha üzerimizde hissettik. Objektif yayıncılık anlayışıyla kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi konusunda çaba gösteren gazetecilerimizin, uzman doktorlarımızın ve tüketicilerimizin destekleri çok güzel enerji oluşturdu.

Milletvekillerimizin desteklerini de arkamızda hissetmek bizleri gururlandırdı. Bir marka kolay oluşmuyor. Üç kuşaktır ilmek ilmek dokuyarak bugünlere getirdiğiniz markamız, sadece Beypazarı'mızın değil, ülkemizin önemli bir değeridir. 67 yıldır olduğu gibi tamamen doğal olan ürünümüzü en hijyenik koşullarda tüketicilerimize buluşturmak için çalışmaya devam edeceğiz." Ercan, ziyaretlerinden dolayı AK Parti heyetine teşekkür etti.

İBB Başkanı İmamoğlu, elektrikli metrobüsün test sürüşüne katıldı

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 17:34
İBB Başkanı İmamoğlu, elektrikli metrobüsün test sürüşüne katıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 420 yolcu taşıyabilecek elektrikli metrobüsün test sürüşüne katıldı.

İETT Edirnekapı Garajı'ndaki test sürüşü öncesi gazetecilere açıklama yapan İmamoğlu, yeni nesil olarak nitelendirilen Çin malı metrobüsün İETT ve Metro İstanbul'un ortak çalışmasıyla önüne getirildiğini anlattı. İmamoğlu, aracın sunumunun ardından bir ayı aşkın süredir test sürüşlerinin gerçekleştirildiğini, yolculu ve yolcusuz testlerinin de sürdüğünü aktardı. Metrobüs hattının verimliliğini ve konforu artırmak, yolcu yığılmasını da azaltmak istediklerini belirten İmamoğlu, "Metrobüs, Avcılar'dan Söğütlüçeşme'ye kadar uzanan, önemli bir ulaşım aracımız. Milyonu aşan yolcuya sahip günlük kapasitesi var. Bu aracın bizi cezbeden tarafı, 400'ün üzerindeki yüksek sayıda yolcu kapasitesine sahip olması." ifadelerini kullandı.

İstanbul halkı için en doğru tercihi yapmak istediklerini dile getiren İmamoğlu, temel prensiplerinin sürdürülebilirlik ve dayanıklılık olduğunu belirtti. "20 DAKİKA ŞARJLA ORTALAMA 50 KİLOMETRE MENZİL YAPILABİLİYOR" İETT Genel Müdürü İrfan Demet de elektrikli metrobüs aracının, dizel metrobüslere göre yüzde 60 yakıt tasarrufu sağladığını, 100 bin kilometrede 2,5 milyon lira yakıt tasarrufu oluşturduğunu söyledi. Bu yatırımla ayrıca 300 ton karbondioksit salınımının önüne geçmeyi planladıklarını aktaran Demet, şunları kaydetti: "Ayrıca elektrikli metrobüs sessiz çalışarak kentteki gürültü kirliliğinin de önüne geçecek. Çift yönlü sürüş imkanı tanıyan elektrikli metrobüs, 40 metre uzunluğunda ve 4 vagonlu.

Yolcu taşıma kapasitesi, metrobüs filosundaki en uzun araçtan yüzde 50 daha fazla ve 420 kişi taşıma kapasitesine sahip. Test aracının menzili yaklaşık 80 kilometre. Modüler batarya yapısı sayesinde, daha uzun menzil için, daha fazla batarya eklenebiliyor. 800 kilovat güçte, 20 dakika şarjla ortalama 50 kilometre menzil yapılabiliyor." Edirnekapı Garajı'ndan başlayan ve Avcılar Kampüs durağına kadar devam eden test sürüşüne İmamoğlu'nun yanı sıra Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen, Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara da katıldı.

A101 aktüel indirimleri 2 Mayıs 2024: A101 markette bu haftaya özel yeni indirimli ürünler

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 17:15
A101 aktüel indirimleri 2 Mayıs 2024: A101 markette bu haftaya özel yeni indirimli ürünler

A101 market, 2 Mayıs tarihinde geçerli yeni indirimli aktüel ürünler kataloğunu resmi internet sitesi üzerinden duyurdu. A101 indirimlerini kaçırmak istemeyen ve ucuz yolla alışveriş fırsatını değerlendirmek isteyen vatandaşlar, A101 güncel indirimli aktüel ürünler kataloğunu araştırıyor. A101'de bu hafta karavan, kamp malzemeleri, elektrikli moped, televizyon, cep telefonu, kulaklık ve beyaz eşya gibi birçok üründe yeni indirim yer alıyor. İşte 2 Mayıs A101 markette bu haftanın indirimli ürünleri.

Japonya ile deprem bölgelerinin yeniden yapılandırılması için kredi anlaşması

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 16:35
Japonya ile deprem bölgelerinin yeniden yapılandırılması için kredi anlaşması

Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) ile Türkiye arasında depremden etkilenen bölgelerin yeniden yapılandırılmasında kullanılmak üzere 60 milyar Japon yeni tutarında kredi anlaşması imzalandı.

JİCA'dan yapılan yazılı açıklamada, dün Hazine ve Maliye Bakanlığı ile "Deprem Afeti Acil Yeniden Yapılanma Projesi" kapsamında yaklaşık 60 milyar Japon yeni tutarında Japon ODA (Resmi Kalkınma Yardımı) kredisi sağlamak üzere anlaşma imzalandığı ifade edildi. Projeye ilişkin Nota Teatisinin de Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Japonya'nın Türkiye Büyükelçisi arasında imzalandığı bilgisi verildi. İmza töreninin, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Japonya'nın Türkiye Büyükelçisi Takahiko Katsumata ve JICA Başkanı Akihiko Tanaka'nın katılımıyla gerçekleştirildiği belirtildi.

YAPILMASI PLANLANANLAR Açıklamada, krediyle depremden etkilenen bölgelerde yapılması planlananlar şöyle sıralandı: "Belediye altyapılarının yeniden inşası ve yapımı, ambulans alımı ve ambulans istasyonlarının yeniden inşası ve yapımı, kırsal konutların ve köy altyapısının yeniden inşası ve yapımı." Projenin 3 bileşeninin İller Bankası, Sağlık Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütüleceği, JICA kredisinin, paralel bir eş finansman projesi olarak Dünya Bankası ile yakın koordinasyon içinde formüle edildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Türkiye gibi bir deprem ülkesi olan Japonya, Şubat 2023'te meydana gelen depremlerden etkilenenlere karşı güçlü bir sempati duymaktadır. Depremin ardından JICA, arama-kurtarma ve sağlık ekiplerinin gönderilmesinden Japonya'nın geçmiş deprem deneyimlerine dayanan bilgi paylaşımına kadar bir dizi destek sağlamıştır.

JICA, depremden etkilenen bölgelerdeki KOBİ'leri desteklemek amacıyla Aralık 2023'te 20 milyar Japon yeni tutarında Japon ODA kredisi sağlamak üzere KOSGEB ile de bir kredi anlaşması imzalamıştır. Depremden etkilenen bölgelerde yaşayan insanlara yönelik altyapı, konut ve sağlık hizmetlerini destekleyerek, bölgelerin hızlı bir şekilde toparlanmasına ve yeniden inşasına katkıda bulunmayı umuyoruz."

Rize'nin 3 aylık çay ihracatı yüzde 72 arttı

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 16:28
Rize'nin 3 aylık çay ihracatı yüzde 72 arttı

Rize'den yılın ilk çeyreğinde yapılan çay ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre değerde yüzde 72 artarak 5 milyon 109 bin 641 dolara ulaştı.

Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) verilerinden derlenen bilgilere göre, dünya çay üretim ve ihracatında adından söz ettiren Rize'den ocak-mart döneminde 17 ülkeye 1315 ton çay ihraç edildi. Söz konusu ihracattan 5 milyon 109 bin 641 dolar kazanç sağlandı. Rize'den geçen yılın aynı döneminde 954 ton karşılığı çay ihracatından, 2 milyon 974 bin 895 dolar gelir elde edilmişti. Kentte ocak-mart döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre miktarda yüzde 38, değerde de yüzde 72 ihracat artışı sağlandı. BELÇİKA'YA İHRACAT DA YÜZDE 72 ARTTI Belçika, Amerika Birleşik Devletleri ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, en fazla ihracat gerçekleştirilen ülkeler oldu. Rize'den Belçika'ya bu dönemde 889 ton çay ihraç edilerek, 3 milyon 815 bin 186 dolar kazanıldı. Ülkeye geçen yılın aynı döneminde 654 ton karşılığı 2 milyon 605 bin 955 dolarlık çay ihraç edilmişti. Böylece yılın ilk çeyreğinde Belçika'ya yapılan çay ihracatı da geçen yılın ilk çeyreğine kıyasla miktarda yüzde 38, değerde de yüzde 72 arttı. Bu ülkeyi 484 bin 179 dolarla Amerika Birleşik Devletleri, 209 bin 830 dolarla da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, takip etti. "ÇAY İHRACATININ YÜZDE 60'I RİZE'DEN" DKİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şaban Turgut, AA muhabirine, Türkiye'den yılın ilk çeyreğinde 8 milyon 555 bin 356 dolarlık çay ihraç edildiğini söyledi. Ülkeden yapılan çay ihracatının yüzde 60'ının Rize'den gerçekleştirildiğini vurgulayan Kalyoncu, "Rize'den bu dönem gerçekleştirilen çay ihracatı yüzde 72 artışla 5 milyon 109 bin 641 dolara ulaştı. 2024 yılına çok güzel ihracat artışı ile başladık. Bu kapsamda da ilerleyen günlerde sektör ihracatımızın katlanarak artacağına inanıyoruz." dedi. Turgut, çay ihracatından her dönem beklentilerinin yüksek olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu: "Ülkemizin en önemli tarımsal ürünleri arasında yer alan ve bölgenin yeşil altını olan Türk çayının marka bilinirliğinin her geçen gün artmasına bağlı olarak ihracatı da artış trendine girdi. Özellikle DKİB olarak önümüzdeki 4 yıl boyunca Turquality projelerimiz kapsamında yapacağımız tanıtım çalışmaları ile ihracata önemli katkı sağlayacağımıza inanıyoruz." Türk çayının üretim aşamalarına da önem verdiklerine işaret eden Turgut, çayın üretim aşamalarının ele alınması ve bahçelerin yenilenerek verimlilik artışının sağlanmasının önemli olduğunu kaydetti.

Ariston ve Bosch'un Rusya'daki iştiraklerinin yönetimi Gazprom'a devredildi

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 16:18
Ariston ve Bosch'un Rusya'daki iştiraklerinin yönetimi Gazprom'a devredildi

İtalyan Ariston ve Alman Bosch şirketlerinin Rusya'daki yan kuruluşlarının geçici yönetimi Gazprom'a geçti. İtalya'dan karara tepki geldi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Avrupalı üreticilerine ait fabrikaların yönetiminin Gazprom'a devredilmesini öngören bir kararname imzaladı. Buna göre, ülkedeki İtalyan Ariston ve Alman Bosch'a ait varlıkların yönetimi geçici olarak Gazprom grubuna ait JSC Gazprom Household Systems'e devredildi. Rusya'da daha önce de bazı Batılı şirketlerin yönetimleri, Batılı ülkelerin Ukrayna'daki savaş nedeniyle uyguladığı yaptırımlara karşılık olarak geçici olarak yerel yönetimlere verilmişti.

İTALYA'DAN TEPKİ

İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, İtalyan Ariston şirketinin Rusya'daki yan kuruluşlarının yönetiminin geçici olarak Rus Gazprom şirketine devredilmesi sebebiyle Rusya'nın Roma Büyükelçisi'nin Bakanlığa çağrılması talimatını verdi. Tajani, X platformundan yaptığı paylaşımda, Rus hükümetinin kararına tepki gösterdi. Tajani, "Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri'ne Rusya'nın İtalya Büyükelçisi'ni Bakanlığa çağırma yetkisini verdim. Hükümetimiz, Ariston Thermo Grubu'nun millileştirilmesi konusunun açıklığa kavuşturulmasını talep ediyor. Ayrıca Almanya ve Brüksel ile beraber çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Genelge Resmi Gazete'de yayımlandı: Mevsimlik tarım işçileriyle ilgili önemli düzenleme

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 15:52
Genelge Resmi Gazete'de yayımlandı: Mevsimlik tarım işçileriyle ilgili önemli düzenleme

Mevsimlik tarım işçisi olarak çalışmak için bulundukları illerden başka illere giden vatandaşların ve ailelerinin bu süreçte yaşadığı sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalardaki usul ve esaslar belirlendi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzalı "Mevsimlik Tarım İşçileriyle ilgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi" Resmi Gazete'de yayımlandı. Genelge ile tarım işçisi olarak çalışmak için bulundukları illerden başka illere gidenlerin ve ailelerinin bu süreçte yaşadığı sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmaların usul ve esasları 13 maddede sıralandı. Buna göre, Valiliklerce mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde, eğitim ve sosyal faaliyetleri ile işçilerin temel ihtiyaçlarını giderebilecekleri, ortak kullanım alanları olan, iklim şartlarına uyumlu, emniyetli, ekonomik, estetik ve fonksiyonel, prefabrik, betonarme ya da çelik iskeletli, yeterli büyüklükte geçici ortak kullanım merkezi ile elektrik, su ve kanalizasyon alt ve üstyapısı bulunan "geçici yerleşim alanları" oluşturulacak. Geçici yerleşim alanları sel ve su baskını gibi doğa olaylarından olumsuz etkilenmeyecek, yol ve altyapı hizmetlerinin sunumunun kolaylıkla sağlanabileceği, sağlık şartlarına uygun, tehlikeli ve girilmesi yasak yerlere yeterli mesafede, işçilerin asgari ihtiyaçlarını karşılayacak niteliklere haiz ve işçi sayısına uygun büyüklükteki kamuya ait taşınmazlar veya Hazine taşınmazları arasından seçilecek. Bu kapsamda talep edilen Hazine taşınmazları, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca, kamuya ait diğer taşınmazlar ise valilik ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları dahil olmak üzere ilgili kamu kurumu ile yapılacak protokol kapsamında ilgili mevzuata göre tahsis edilecek. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin öncelikle tahsis veya protokol belgesi, Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi'ne (e-METİP) aktarılacak. Bu Genelge kapsamındaki faaliyetlerin gerçekleştirilmesi amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarına ait araçların, Mevsimlik Tarım İşçileri Projesi (METİP) iş ve işlemlerinde kullanılması sağlanacak. METİP kapsamında gönderilen ödenekten hiçbir şekilde taşınmaz, iş makinesi ve taşıt satın alınmayacak. Kurum ve kuruluşların makine parkının yetersizliği durumunda geçici yerleşim alanı için altyapı oluşturulması ve bu kapsamda ihtiyaç duyulan hizmetlerin yerine getirilmesi için valiliklerce hizmet alımı yapılabilecek. Geçici yerleşim alanlarına su ve elektrik hizmeti verilmesine ilişkin abonelik ve kullanım bedelleri valiliklerce belirlenecek işletme modeline göre, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıkları ile il özel idareleri bütçelerine onaylanan eylem planı kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca gönderilen ödeneklerden veya kullanıcı tarafından karşılanacak. Mevsimlik tarım işçilerinin kalacağı geçici yerleşim alanlarının belirli aralıklarla her türlü haşerelere karşı ilaçlanması ile atıkların uzaklaştırılması, temiz içme ve kullanma suyu sağlanması hizmetleri, belediye sınırları içinde veya mücavir alanlarda ilgili belediyelerce, belediye sınırları dışında ise il özel idarelerince yapılacak. Geçici yerleşim alanlarında bu belirtilenler ve ortak kullanım merkezine ait zaruri ihtiyaçları karşılamak amaçlı eklentiler dışında hiçbir geçici veya kalıcı yapıya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca gönderilen ödenekten, valiliklerce harcama yapılmayacak. Geçici yerleşim alanları ile mevcut yollar arasındaki bağlantının sağlanması dışında ulaşım altyapısı oluşturulmayacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde ilgili kurum temsilcilerinin de katılımıyla izleme ekibi oluşturarak, eylem planına uygunluk tespiti ve faaliyetlerin takibi amacıyla saha ziyaretleri yapacak. Valiliklerce izleme ekibine gerekli kolaylık ve destek sağlanacak. SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞİMİN KOLAYLAŞTIRILMASI İÇİN MOBİL SAĞLIK EKİPLERİ OLUŞTURULACAK

İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin aşılamaları, kadın, gebe, bebek, çocuk ve gençlik sağlığı izlemleri, bulaşıcı hastalık, kanser, verem taramaları ile kronik hastalık tarama ve izlemlerine yönlendirmeye ilişkin faaliyetleri periyodik olarak yürütülecek ve bunlara yönelik danışmanlık ve bilgilendirme çalışmaları yapılacak. Bu hizmetlerin ve hizmetlere erişimin kolaylaştırılması amacıyla mobil sağlık ekipleri oluşturulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecek. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacak. GEÇİCİ YERLEŞİM ALANLARINDAKİ MERKEZ, ÇOCUKLAR İÇİN ETKİN BİR EĞİTİM MERKEZİ OLARAK KULLANILACAK

İl milli eğitim müdürlüklerince, geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılması sağlanacak. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devamı konusunda Milli Eğitim Bakanlığı'nın ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacak. Bu konuda şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde alınacak. Çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecek. İl milli eğitim müdürlüklerince, mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacak. İŞÇİLER, DAİMİ İKAMET ETTİKLERİ İLLERE DÖNDÜKLERİNDE EĞİTİM İHTİYAÇLARI KARŞILANACAK

İşçiler, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince, yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek, eğitim ihtiyaçları karşılanacak. Yetişkinlere okuma-yazma veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecek. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar da rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacak. GÖÇ ALAN VE GÖÇ VEREN YERLER ARASINDA TRAFİK DENETİMLERİ ARTIRILACAK

İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından mevsimlik tarım işçilerinin göç dönemlerinde yolculuklarının güvenli ve sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi amacıyla göç alan ve göç veren yerler arasında trafik denetimleri artırılacak. Araç ve yol güvenliğinin gerektirdiği kontroller hassasiyetle ve sıklıkla yapılacak, gerekli bütün tedbirler alınacak. Mevsimlik tarım işçilerini taşıyan karayolu araçlarının 00.00-06.00 saatleri arasında şehirler arası yolculuk yapmamaları sağlanacak. Valiliklerce geçici yerleşim alanlarının korunmasına ve asayişin sağlanmasına yönelik gerekli tedbirler alınacak, kolluk kuvvetlerince gece ve gündüz düzenli aralıklarla güvenlik amaçlı devriye faaliyetleri yürütülecek. Çalışma ve iş kurumu il müdürlüklerince, işverenlerin mevsimlik tarım işçilerini özel istihdam büroları veya Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğüne kayıtlı tarım aracıları aracılığı ile istihdam etmelerine yönelik tanıtıcı ve teşvik edici faaliyetler gerçekleştirilecek. Çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri ve sosyal güvenlik il müdürlüklerince, işçilerin çalışma ve sosyal güvenlikleri açısından mevcut durumlarının iyileştirilmesi ve sosyal güvenliklerinin sağlanması için gerekli bilgilendirme faaliyetleri ile iş ve işlemlerinde gerekli kolaylık sağlanacak. Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanarak bu kişiler kadın, çocuk, engelli ve yaşlılar için sunulan hizmetlerden yararlandırılacak. Okul çağına gelmemiş çocuklar için aile ve sosyal hizmetler il müdürlükleri ve il milli eğitim müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri koordinasyonunda, sosyal güvenlik il müdürlükleri ile aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerinin katılımlarıyla oluşturulan çocuk işçiliği ile mücadele birimleri ve il milli eğitim müdürlükleri başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının katılımıyla çocuk işçiliği riskini ortadan kaldırmak amacıyla mevsimlik tarım işçilerine, tarım aracılarına, tarla veya bahçe sahiplerine, işleticilerine ve işverenlere yönelik faaliyetler yürütülecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze gibi hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yapılacak. Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından da mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetlerin yapılması sağlanacak. İl müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için de gerekli tüm tedbirler alınacak, çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecek. Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarında, kolluk kuvvetlerince alınacak ve bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na e-METİP'e kayıtlı işçilerin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecek. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri, işleticileri ve işverenler tespit ettikleri veya çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecek. Genelge kapsamında yürütülecek faaliyetler için ihtiyaç duyulan mali kaynak, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına, "Bakanlıklar ve Diğer Merkezi İdare Kuruluşlarının Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları Aracılığıyla Yapacakları İşlerin Yürütülmesine İlişkin Usul ve Esaslar" çerçevesinde, il özel idarelerine ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca verilecek. Yürütülecek faaliyetler için ihtiyaç duyulan ilave mali kaynak yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıkları, il özel idareleri, belediyeler, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları bütçelerinden de karşılanabilecek. METİP iş ve işlemlerinin yürütülmesi amacıyla bir yönetici, illerde valiler tarafından il koordinatörü, ilçelerde kaymakamlar tarafından ilçe koordinatörü olarak görevlendirilecek. Valilikçe hazırlanan eylem planı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca ilan edilecek tarih aralığında il koordinatörü tarafından her yıl e-METİP'e girilecek. Yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına ödenek tahsisinde ve il özel idarelerine ödenek gönderilmesinde e-METİP'e girilecek olan eylem planı esas alınacaktır. Eylem planında bu Genelgede belirtilen nitelikte geçici yerleşim alanları oluşturulmasına öncelik verilecek. Valilikler tarafından eylem planında yer alan hedeflere ilişkin gerçekleşme durumları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek aralıklarda e-METİP'e girilecek. MEVSİMLİK TARIM İŞÇİLERİNİN ÇALIŞMA VE YAŞAM KOŞULLARINA İLİŞKİN PROJELERE DESTEK

Valilikler, hazırladıkları eylem planında yer alan faaliyetlerini gerçekleştirmek üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca gönderilen ödenekten, üniversiteler ve başvuru tarihi itibarıyla en az üç yıldır faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşlarının ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının mevsimlik tarım işçilerinin çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesine yönelik projelerine maddi destek sağlayabilecek. Destek talebinde bulunulan projeler, valilikçe değerlendirilecek. Uygun bulunan projelerin eylem planı faaliyetleriyle uyumlu olması şartı aranacak. Valiler, gönderilen ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanımını sağlayacak ve tahsis amacı dışında kullanılmaması için gerekli her türlü tedbiri alacak. İŞ KOŞULLARINA İLİŞKİN ÇALIŞMALAR YAPILACAK

Mevsimlik tarım işçisi gönderen ve alan her il ve ilçede, mülki idare amirinin başkanlığında, o ildeki ve ilçedeki ilgili kurum ve kuruluşlar ile muhtarlar, işçi, tarım aracısı ve işveren temsilcilerinin katılımı ile "İl/İlçe Mevsimlik Tarım İşçileri İzleme Kurulu" oluşturulacak. Kurul tarafından her dönem başında mevsimlik tarım işçilerinin iş koşullarına ilişkin çalışmalar yapılacak. İşveren/aracı ve işçi arasındaki uyuşmazlıkların öncelikle il ve ilçelerde kurulacak izleme kurullarında çözümlenmesi temin edilecek. İl/İlçe Mevsimlik Tarım İşçileri İzleme Kurullarınca, mevsimlik çalışma döneminin başında ve sonunda, o il ve ilçede yürütülen faaliyetler, karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerileri Mevsimlik Tarım İşçiliği İzleme ve Değerlendirme Kurulunda görüşülmek üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na gönderilecek. Valilikler tarafından, ilgili mevzuat uyarınca, İl/İlçe Mevsimlik Tarım İşçileri İzleme Kurulunda o ilde bulunan üniversitelerde çalışan öğretim üyeleri/öğretim görevlileri görevlendirilebilecek. İl/İlçe Mevsimlik Tarım İşçileri İzleme Kurulunun sekretarya hizmetleri illerde il koordinatörü, ilçelerde ilçe koordinatörü tarafından yürütülecek. Geçici yerleşim alanlarının sürekli ikamet yerine dönüşmemesi ve tarımsal üretim sürecine bağlı olarak geçici yerleşim alanı olarak kullanılması mülki idare amirliğince temin edilecek Genelgede Mevsimlik Tarım İşçiliği İzleme ve Değerlendirme Kurulu'na ilişkin bilgiler de yer aldı. Buna göre, Kurul, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı veya görevlendireceği bakan yardımcısı başkanlığında, Aile ve Sosyal Hizmetler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, Gençlik ve Spor, Hazine ve Maliye, İçişleri, Kültür ve Turizm, Milli Eğitim, Sağlık, Tarım ve Orman ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlıkları'nın ilgili bakan yardımcıları ile Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısından oluşacak. Gerek görülmesi halinde mevsimlik tarım işçilerinin daimi ikamet illerinin ve yoğun olarak çalıştıkları illerin valileri ile ilgili taraflar ve akademisyenler Kurul'a davet edilecek. Kurul, yılda en az bir kez olmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın çağrısı üzerine hazırlanan gündeme göre toplanacak. Kurulun görevleri arasında mevsimlik tarım işçiliğiyle ilgili ulusal politikanın belirlenmesi, mevsimlik tarım işçileriyle ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonun sağlanması, Valiliklerce bu Genelge kapsamında yürütülen faaliyetlerin izlenmesi ve sorunlara çözüm üretilmesi yer alıyor. Kurulun sekretarya hizmetleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından sağlanacak. Genelge ile Resmi Gazete'de yayımlanan 2017/6 sayılı sayılı Genelge yürürlükten kaldırıldı.

Temmuz ayında asgari ücrete zam gelecek mi? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’dan açıklama

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 15:43
Temmuz ayında asgari ücrete zam gelecek mi? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’dan açıklama

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, temmuz ayında asgari ücrete zam gelip gelmeyeceğine yönelik soruyu yanıtladı. Asgari ücreti hükümetin belirlemediğini, işçi ve işveren arasında hakem görevi yaptığını dile getiren Bakan Işıkhan, “2024 yılı asgari ücret belirlenirken yeni asgari ücret seviyesi temmuzda bir artış yapılmayacak şekilde belirlenmişti. Bir sene önce 8 bin 500 lira olan asgari ücret iki katına çıkarılarak 17 bin lira olarak belirlendi. Dolayısıyla temmuzda artış yapılmayacağını dikkate alarak bu seviye belirlenmiş durumdaydı.” diye konuştu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, katıldığı televizyon programında asgari ücrete temmuz ayında zam yapılıp yapılmayacağı yönündeki soruyu yanıtladı. Işıkhan, çalışanların emeğini siyaset malzemesi yaparak asgari ücret kararlarını sürekli seçim gündemiyle bir tutmak isteyen art niyetli bazı gruplar olduğunu söyledi. Bakan Işıkhan, “Son açıklamalarımızı siyasetle ilişkilendirenler çok iyi biliyor ki bu yeni bir söylem değil, asgari ücret sürecinde zaten ifade edilmiş bir durumdu.” dedi. Hükümetin, asgari ücreti belirlemediğini, işçi ve işveren arasındaki müzakereyi sağladığını, bir nevi hakem görevi yaptığını anlatan Işıkhan, şunları dile getirdi: “2024 yılı asgari ücret belirlenirken yeni asgari ücret seviyesi temmuzda bir artış yapılmayacak şekilde belirlenmişti. Ocak ayında yıllık enflasyon yüzde 65 olarak ortaya çıkmışken Asgari Ücret Tespit Komisyonunun belirlediği asgari ücret düzeyi yıllık yüzde 100 artışı ifade eden seviyeye geldi. Yani bir sene önce 8 bin 500 lira olan asgari ücret iki katına çıkarılarak 17 bin lira olarak belirlendi. Dolayısıyla temmuzda artış yapılmayacağını dikkate alarak bu seviye belirlenmiş durumdaydı.”

HEDEF ÇALIŞANLARIN KALICI REFAHI Çalışanların refahını kalıcı olarak artırmanın gayretinde olduklarını vurgulayan Işıkhan, bunun yolunun enflasyonu düşürüp daha istikrarlı ve güvenli bir ekonomi tesisi olduğunu belirtti. Işıkhan, şöyle devam etti: “Ekonomi bir denge işidir ve bir noktada dengeyi bozduğumuzda birçok farklı noktada başka dengeler de bozulur. Vatandaş olarak hepimiz şunu tecrübe ettik. Ne zaman dengenin dışında artış yapılsa marketlerde, mağazalarda ürün etiketleri hemen değişiyor. Bu da enflasyonu daha da artırıyor, ücretlere yapılan artışın da bir anlamı kalmıyor ne yazık ki. Biz kalıcı refah artışının derdindeyiz derken tam da bunu kastediyorum. Şu an Sayın Hazine ve Maliye Bakanımızın öncülüğünde ekonomik ve mali disiplin politikası etkili şekilde uygulanıyor. Bu politikanın olumlu etkilerini de çok hızlı şekilde almaya başladık, enflasyon hızlı şekilde düşüş eğilimine girdi ve şu anda ekonomik büyümeden, istihdamdan feragat etmeden bunu başarabiliyoruz. Ekonomimiz ve maliyemiz istikrara ve dengeye oturdukça, enflasyonda düşüş sağlandıkça biz de bakanlık olarak işçilerimize, memurlarımıza, emeklilerimize yönelik desteklerimizi artırmaya devam edeceğiz.”

Sierra Leone'de elektrik kesintileri: Enerji Bakanı istifa etti

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 14:51
Sierra Leone'de elektrik kesintileri: Enerji Bakanı istifa etti

Ödenmeyen faturalar nedeniyle elektrik sağlayıcıların kesintiye gittiği Sierra Leone'de, Enerji Bakanı Kanja Sesay görevi bıraktı.

Sierra Leone Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada, Sesay'ın görevinden istifa ettiği belirtildi. Açıklamada, Bakanlığın bir süreliğine Cumhurbaşkanı Julius Maada Bio'nun yönetimine verildiği ve kendisine iki yetkilinin yardımcı olacağı kaydedildi. Sesay'ın istifası, hükümetin iki elektrik sağlayıcısı olan; yüzer enerji alanında faaliyet gösteren Türk firması Karpowership ve Fildişi Sahili elektrik firması CLSG'ye yaklaşık 48 milyon dolarlık borcun 18,5 milyon dolarını ödemesinden saatler sonra geldi. Sierra Leone'ye 2018'den bu yana elektrik sağlayan Karpowership, ödeme sıkıntısı nedeniyle ülkedeki elektrik arzını 60 megavattan 6 megavata düşürmüştü. CLSG de ülkenin güneydoğusundaki şehirlere tedarikini önemli ölçüde azaltarak 32 megavattan 10 megavata düşürmüştü. Karadeniz Holding, gün içinde yaptığı açıklamada, Karpowership aracılığıyla elektrik ihtiyacını karşıladığı Sierra Leone'nin, enerji üretimine tam kapasiteyle devam etmeye başladığını bildirmişti.

Ankara-Sivas hızlı treni 1 yaşında

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 14:36
Ankara-Sivas hızlı treni 1 yaşında

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin önemli hızlı tren hatlarından biri olan Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren Hattının 26 Nisan 2023’de hizmete açılmasından bu yana geçen 1 yıllık sürede 1 milyon kişinin seyahat ettiğini belirterek, hizmete alınan bu hızlı tren hatı ile Ankara ile Sivas arasındaki 12 saat olan seyahat süresini de 2 saate indirdiklerinin altını çizdi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 26 Nisan 2023 tarihinde hizmete açılan Ankara - Sivas Yüksek Hızlı Tren Hattı’nın 1. yıl dönümüne erişmesinin mutluluğunu ve gururunu yaşadıklarını belirterek, “Mevcutta Ankara- Sivas arasında günde karşılıklı 3+3 sefer olarak işletilen yüksek hızlı trenler ile 1 yılda 1 milyon kişi seyahat etti. Günlük ortalama 2 bin 500' ten fazla yolcu taşınırken günlük en yüksek yolcu sayısı 4 bin 209 kişi oldu” diye konuştu. “Ankara-Sivas 603 kilometreden 405 kilometreye düştü” Uraloğlu güzergâh üzerindeki illerde yaşayan vatandaşların da yüksek hızlı tren ile tanıştığını anımsatarak, “Proje ile Kırıkkale, Yozgat ve Sivas illerimizi YHT konforu ile tanıştırdık. Ankara-Sivas arasındaki mesafe 603 kilometreden 405 kilometreye, 12 saat olan seyahat süresi 2 saate, Ankara-Yozgat arası 1 saate düşürüldü. TCDD Taşımacılık tarafından işletilen Ankara – Sivas YHT ile şehirler arası seyahat süresi kısaldı, konforu arttı.” diye konuştu. “Ankara – Sivas Yüksek Hızlı Tren Hattı ile 1,3 milyon vatandaşımız YHT ile seyahat etme imkânına erişti” Uraloğlu, hizmete alınan yüksek hızlı tren hattı ile Kırıkkale, Yozgat ve Sivas illerinin de Ankara merkezli yüksek hızlı tren ağına bağlandığının altını çizerek, bu illerde yaşayan yaklaşık 1,3 milyon vatandaşın da YHT ile seyahat etme imkânına kavuştuğunu söyledi. Ankara - Sivas YHT seferlerinin Ankara, Kırıkkale, Yozgat, Sivas istasyonlarında durduğunu belirten Uraloğlu, “13 Mart 2024 tarihinde hizmete giren Sorgun YHT Garı ve Akdağmadeni YHT istasyonu ile duruş noktalarını arttırdık. Sorgun YHT Garı, 240 bin, Akdağmadeni YHT İstasyonu ise 135 bin yolcu kapasitesine sahip bulunuyor. Aynı zamanda Sivas -Malatya bölgesel treni ile YHT bağlantılı kombine taşımacılık yapılabiliyor. Böylece Malatya’ya ulaşmak daha konforlu ve daha kısa zaman alıyor” şeklinde konuştu."4 Mayıs itibariyle Sivas - İstanbul arasında ekspres ve aktarmasız YHT seferleri başlıyor" Bakanlık olarak yaptıkları her hizmeti vatandaşın ihtiyacı ve talepleri doğrultusunda hayata geçirdiklerinin altını çizen Bakan Uraloğlu, “Yolculardan gelen aktarmasız Sivas-İstanbul sefer talepleri doğrultusunda çalışmaları tamamladık. 4 Mayıstan itibaren Sivas- İstanbul arasında ekspres ve aktarmasız yüksek hızlı tren seferlerimiz başlayacak. Sivas’tan saat 13.00’da hareket ederek İstanbul’a 20.08’de, İstanbul’dan da 08.40’ta hareket ederek Sivas’ a 15.58’ de ulaşacak. İstanbul-Sivas seferi 7 saat 18 dakika, Sivas-İstanbul seferi ise 7 saat 8 dakika sürecek.” açıklamasında bulundu.

TZOB Başkanı Bayraktar'dan TMO'ya buğday alım fiyatı çağrısı

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 14:22
TZOB Başkanı Bayraktar'dan TMO'ya buğday alım fiyatı çağrısı

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) hasat başlamadan buğday alım fiyatını açıklaması gerektiğini belirterek, "TMO gerekirse geçen yıl olduğu gibi gelen buğdayın tamamını alacağını açıklamalıdır." ifadesini kullandı.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yazılı açıklamasında, ülkede hemen hemen her ilde üretilen buğday hasadına sayılı günler kaldığına dikkati çekti.

"1 KİLO BUĞDAYIN MALİYETİ 10.8 TL"

Çiftçilerin buğday üretimi maliyetlerinin geçen yıla göre yüzde 62 arttığını bildiren Bayraktar, kuru şartlarda üretimi yapılan buğdayın ortalama kilogram maliyetinin 10 lira 87 kuruş olarak tespit edildiğini belirtti.

"BUĞDAY ÜRETİCİSİ RAHATLATILMALI"

Bayraktar, TMO'nun geçen yıl üzerine düşen görevi yaparak çoğunluğu buğday olmak üzere 12 milyon tonun üzerinde hububat alımı gerçekleştirdiğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Haliyle TMO'nun depoları doldu. Son günlerde TMO depolarının doluluğuna ve dünya buğday fiyatlarının düştüğüne yönelik açıklamalar çiftçilerimizi tedirgin ediyor. Bu doğrultuda TMO'nun sorumluluğu geçmiş yıllara nazaran bu yıl daha da arttı. Çiftçilerimiz gereğini yaptı.

Bu ülkemiz için stratejik öneme sahip buğdayını üretti. TMO, hasat başlamadan, 10 lira 87 kuruş olan üretim maliyetini dikkate alan buğday alım fiyatını açıklayarak çiftçilerimizi bir an önce rahatlatmalıdır. TMO gerekirse geçen yıl olduğu gibi gelen buğdayın tamamını alacağını açıklamalıdır. Bu yıl Tarım Kredi Kooperatifleri ve TÜRKŞEKER de buğday alımı yapmalıdır." "ARTAN FARE POPÜLASYONU ÇİFTÇİLERİMİZİ ZORA SOKTU" Buğday üreticisine, gübre mazot ve prim desteği başta olmak üzere, destekleme ödemeleri yapıldığına dikkati çeken Bayraktar, "Ülkemizde destekler zamanında açıklanmıyor ve genel olarak çiftçilerimizin yoğun masraf yaptığı dönemde ödenmiyor. Buğday hasadına sayılı günler kalmasına rağmen halen bu yılın destek miktarları açıklanmadığı gibi, geçen yılın prim desteğini alamayan çiftçilerimiz de var. Hasat başlamadan 2024 yılı prim destekleri enflasyon oranları da dikkate alınarak bir an önce açıklanmalıdır." ifadelerini kullandı. Bayraktar, değişen iklim koşullarının tarımsal üretimi her geçen yıl zorlaştırdığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu: "Çiftçilerimiz her üretim döneminde önceden tahmin edemediği risklerle karşılaşıyor. Bu yıl üretim döneminin başladığı ekim ayından itibaren toplam yağışlar ülke genelinde normalin üzerinde gerçekleşirken, artan sıcaklıklar farklı sorunları beraberinde getirdi. Bazı bölgelerde yağış ve beraberinde gerçekleşen aşırı sıcak hava, artan nemle beraber buğdayda pas hastalığını artırırken, yine kış aylarının sıcak geçmesiyle artan fare popülasyonu çiftçilerimizi zora soktu." Buğday üretiminde sürdürülebilirliği sağlamak ve ithalata olan bağımlılığı azaltmak gerektiğinin altını çizen Bayraktar, bu nedenle üreticileri her koşulda üretime teşvik etmek amacıyla gerekli tedbirlerin zamanında alınmasının önemini vurguladı.

TESK Başkanı'ndan düğün sezonu açıklaması: 500 milyar TL'lik katkı bekleniyor

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 13:58
TESK Başkanı'ndan düğün sezonu açıklaması: 500 milyar TL'lik katkı bekleniyor

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, onlarca farklı sektörden esnafın düğün sezonuna hazır olduğunu belirterek, "Bu yıl yapılacak düğünlerle birlikte evliliklerin 500 milyar liralık ekonomi oluşturması bekleniyor." ifadesini kullandı. Palandöken ortalama bir düğün maliyetinin 500 bin liradan başladığı bilgisini de verdi.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, yaptığı yazılı açıklamada, yuva kuracak çiftlerin yaptığı harcamaların başta mobilyacı, beyaz eşyacı, kuyumcu, tekstilci olmak üzere çok sayıda esnafı etkilediğini bildirdi. Geçen yıl yaklaşık 565 bin çiftin evlendiğini belirten Palandöken, "Bu yıl da artan nüfusa rağmen yaklaşık 600 bin çiftin evleneceğini öngörülüyor.

Fotoğrafçı, kuaför, berber, gelinlikçi, çiçekçi, pastacı, çeyizci gibi onlarca farklı sektörde esnafımız düğün sezonuna hazır. Bu yıl yapılacak düğünlerle birlikte evliliklerin 500 milyar liralık ekonomi oluşturması bekleniyor." değerlendirmesinde bulundu.

ORTALAMA BİR DÜĞÜNÜNÜN MALİYETİ Palandöken, ortalama bir düğününün maliyetinin 500 bin liradan başladığını, döviz kurlarındaki artış ve yüksek enflasyona bağlı olarak tüm ürün ve hizmetlerde çok ciddi fiyat artışlarının olduğunu kaydetti. Palandöken, hükümetin gençleri evliliğe teşvik etmek için elinden geleni yaptığına işaret ederek, "Birtakım teşvik ve destekler var. Ancak tüm çiftler için sıfır faizli destek kredilerinden yararlanma olanaklarının sağlanması çok önemli. Bu hem çiftlerin düğün masraflarına katkı hem de kuracakları yuvalarla ekonomiye katkıları bakımından çok önemli olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan KDV düzenlemesine ilişkin açıklama

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 13:24
Gelir İdaresi Başkanlığı'ndan KDV düzenlemesine ilişkin açıklama

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), bugün yayımlanan KDV düzenlemesine ilişkin "Tebliğ ile hiçbir şekilde KDV oran artışı yapılmamıştır." açıklamasında bulundu. KDV oran artışlarının sadece Cumhurbaşkanı Kararı ile yapılabildiğine dikkat çekilen açıklamada tebliğin suistimallerin önlenmesine yönelik hazırlandığı belirtildi.

GİB'in internet sitesinde yer alan basın açıklamasında, bugünkü Resmi Gazete'de yeme içme hizmetlerinde KDV oranlarının uygulanmasına ilişkin açıklamaların yer aldığı bir tebliğ yayımlandığı hatırlatıldı. Tebliğ ile ilgili olarak 16 Nisan'da basın açıklaması yapıldığı ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Bazı basın ve yayın organlarında düzenlemenin KDV oran artışı gibi yansıtıldığı görüldüğünden konunun tekrar hatırlatılmasına ihtiyaç duyuldu. Tebliğ uygulamada görülen yanlışların düzeltilmesi ve suistimallerin önlenmesine yönelik hazırlandı. Esasen KDV oran artışları sadece Cumhurbaşkanı Kararı ile yapılabiliyor. Bu Tebliğ ile hiçbir şekilde KDV oran artışı yapılmamıştır."

Çinli yatırımcıların altına hücumu değerli metalin küresel rallisine güç katıyor

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 12:47
Çinli yatırımcıların altına hücumu değerli metalin küresel rallisine güç katıyor

Çin'deki emlak balonu ve pay piyasasındaki sert düşüşten sonra ekonomik belirsizliğe yönelik endişelerinin artmasıyla Çinli yatırımcıların altına hücumu değerli metalin ons fiyatını yukarı yönlü desteklemeye devam ediyor.

Enflasyona ve para birimindeki değer kaybına karşı bir koruma aracı olarak kullanılan altının ons fiyatı, Rusya-Ukrayna savaşının devam etmesi ve Ekim 2023'de İsrail-Filistin çatışmasının jeopolitik gerilimleri artırmasıyla "güvenli liman" statüsüyle daha da yükseldi. Enflasyonla mücadele kapsamında gelişmiş ülke merkez bankalarının bir süredir tarihi yüksek seviyelerde tuttukları politika faizlerini yakın zamanda indirmeye başlayacaklarına ilişkin tahminler de altının yatırım aracı olma özelliğini artırıyor. 12 Nisan'da 2 bin 432 doları aşarak rekor tazeleyen altının ons fiyatı, bu hafta 2 bin 310 doların üzerinde seyretti. Altının bu yıl ons başına rekor yenilemeleri küresel piyasaları etkilemeye devam ediyor. Bu noktada altının en büyük üreticisi ve tüketicisi konumunda bulunan Çin'de altına talep oranında yaşanan yükselişle dikkati çekiyor. Genellikle Çin ve Hindistan dünyanın en büyük alıcısı unvanı için yarışıyor. Düşük faiz oranları, faiz getirmeyen altını tutmanın fırsat maliyetini azaltırken, Hindistan'da düğün sezonu ve Çin'de yeni yılda altına talebi artırıyor. ÇİN'İN YILIN İLK ÇEYREĞİNDEKİ ALTIN TÜKETİMİ 308 BİN TONA ÇIKTI

Dünya Altın Konseyi verilerine göre, geçen yıl Çin'in mücevher, külçe ve madeni para tüketiminin rekor seviyelere ulaşmasıyla bu durum değişti. Çin'in altın takı talebi yüzde 10 artarken Hindistan'ın yüzde 6 düştü. Bu arada Çin'in altın ve madeni para yatırımları yüzde 28 artarak 280 tona yükseldi. Çin Altın Birliği verilere göre, Çin'in altın üretimi ve tüketimi 2024'ün ilk çeyreğinde artış göstermeye devam ediyor. Buna göre, Çin'de yılın ilk çeyreğinde, önceki yıla kıyasla yüzde 1,16 artışla 85 bin 959 ton altın üretildiği görülüyor. Buna karşın ülkede, aynı dönem zarfında yıl bazında yüzde 5,94 artışla 308 bin 905 ton altın tüketildi. Verilere göre, mücevherata dönüştürülmüş altın tüketimi, geçen yıla kıyasla yüzde 3 düşerek 183 bin 922 ton olurken, para ve külçe olarak altın tüketimi yine yıl bazında bu sürede yüzde 26,77 sıçrama yaparak 106 bin 323 tona çıktı. Ocak-mart döneminde altının endüstriyel amaçlara yönelik kullanımı da önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3,09 artarak 18,66 tona yükseldi. Uzmanlar talebin hala büyüyebileceğini belirterek, Çin'deki sınırlı yatırım seçenekleri, emlak sektöründe uzun süren kriz, istikrarsız hisse senedi piyasaları ve zayıflayan yuanın bu durumun en önemli etkenleri arasında yer aldığını belirtti. Çinli yatırımcılar ekonomideki belirsizlik arttıkça parayı daha güvenli olduğu düşünülen varlıklara yönlendirmeyi tercih ediyor. Dünya Altın Konseyi verilerine göre, Çin Halk Bankası, rezervlerini dolardan uzaklaştırmak ve kurdaki değer kaybına karşı korunmak için 17 ay boyunca aralıksız alım gerçekleştirerek şimdiye kadarki en uzun alım serisine imza attı. Altını tercih eden merkez bankaları arasında en istekli alıcı konumundaki Çin Halk Bankasının, bu yılda da alımlarını yüksek tutması bekleniyor. "ÇİN BİR NEVİ ALTIN REZERVİNİ NORMALLEŞTİRİYOR"

İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, Çin'in altın rezervine değinerek, altına olan talebini ikiye ayrılabileceğini söyledi. Manukyan, ilk olarak bazı analizlerde "Çin'in resmi gözükenden çok daha fazla altını olduğu spekülasyonu"na değinerek, şunları belirtti: "Ama en azından görülen resmi rakamlarda Çin'in altın rezervi Batı ülkelerine oranla çok daha düşük seviyelerde idi, hala da öyle. Dolayısıyla aslında Çin bir nevi rezervini normalleştiriyor diyebiliriz. İkinci noktada da özellikle Rusya'nın yaşadıklarından sonra Batı sisteminde bulunan rezervlerine el koyulması veya dondurulması. Önce dondurulma durumu söz konusu oldu. Geçen hafta sonu itibarıyla Amerika'nın elinde çok ufak bir miktar var ama Rus rezervlerine el koyduğunu da açıkladı." Manukyan, dolayısıyla böyle bir durumda altının kimsenin kontrolünde olmayan nötr varlık olarak öne çıktığını kaydederek, alımlarının bir kısmının da oradan kaynaklandığını söylemenin mümkün olduğunu vurguladı. "HANE HALKININ ALTINA YÖNELMESİ İÇ EKONOMİYE VE YUANA GÜVENSİZLİKTEN KAYNAKLANIYOR"

Manukyan, ikinci olarak, ülkede hane halkının da yoğun alımları olduğunu belirterek, bunun iç ekonomiye ve yuana güvensizlikten kaynaklandığını dile getirdi. Manukyan, "Çin hep çok büyük rezervleri olan devamlı ticaret fazlası veren bir ülke olarak lanse ediliyor. Tabii böyle de ama baktığınızda zaten IMF standartlarında rezervleri aslında o kadar büyük değil ama baktığınızda da kur üzerinde devamlı olarak bir baskı, devamlı bir çıkış baskısı da olduğunu görüyoruz. Hem emlak balonunun yaptıkları hem içerideki gelişmeler bunlara paralel olarak hane halkı da altın talebini sürdürüyor." diye konuştu. Bu durumun uluslararası piyasalara etkisine de değinen Manukyan, "Bu talep çok arttığında yani son dönemde o kadar değil, geçtiğimiz yıl bunun daha şiddetli halini de gördük. Londra altın fiyatlarıyla Şanghay altın fiyatları arasında çok ciddi bir makas açılmaya başlıyor. Bunun başka nedenleri de var.

Parayı çıkartma talebi de var ama o makasın açılması aslında bazen arbitraj fırsatlarına neden oluyor. Bazen fiziki altın piyasasıyla finansal altın piyasası arasında çok uzun sürmeyen kopukluklara neden oluyor. Muhtemelen de Çin tarafındaki talep bu şekilde sürecek. En azından rezervlerdeki yeniden düzenleme bu şekilde sürecektir diye düşünüyorum." dedi.

Sahte kozmetik ürünleri ve güneş kreminde ambalaja dikkat!

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 12:22
Sahte kozmetik ürünleri ve güneş kreminde ambalaja dikkat!

TOBB Türkiye Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayi Meclisi Başkanı Ahmet Pura, sahte ve taklit kozmetik ile güneş kremlerinin iç ambalaj etiketlerinde düzensiz basımlara sıkça rastlandığını belirterek, ürünlerin etiketlerinin basılma düzenine ve simetrisine dikkat edilmesi gerektiğini bildirdi.

TOBB Türkiye Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayi Meclisi Başkanı Ahmet Pura, Türkiye'de yıllık ortalama 5 milyon kutu dermokozmetik güneş koruyucu ürünün eczanelerde, 7,5 milyon kutu güneş koruyucu ürünlerin de e-ticaret yoluyla satıldığını söyledi. Pura, zincir marketler, çevrimiçi perakendeler ve güzellik mağazalar üzerinden satış sayısının da yıllık ortalama 5 milyon kutu olduğunu dile getirdi. Sahte ve taklit güneş koruyucu kremlerinin orijinallerinden nasıl ayırt edileceği konusunda da bilgi veren Pura, kozmetik ürünlerinin eczanelerden, güvenilir yetkili satıcılardan ve satış noktalarından alınmasının önemine işaret etti.

ÜRÜN TAKİP SİSTEMİ KAYDINA BAKILMALI Ürünün, "Ürün Takip Sistemi"nde kaydının bulunup bulunmadığının sorgulanması gerektiğini anlatan Pura, sahte ve taklit ürünlerde sıkça görülen, ambalajın şişmesi durumuna dikkat edilmesi tavsiyesinde bulundu. "ETİKETİN BASILMA DÜZENİ VE SİMETRİSİNE DİKKAT EDİLMELİ" Güneş koruyucu kremlerin iç ve dış olmak üzere farklı ambalajlara sahip olabildiğini ifade eden Pura, şunları kaydetti: "Sahte ve taklit ürünlerin iç ambalaj etiketlerinde sıklıkla rastlanan düzensiz basımlar nedeniyle etiketlerin basılma düzenine ve simetrisine dikkat edilmelidir. Orijinal ürün etiket ve ambalajlarında firmaya özel fontlar kullanılmakta olup satın alınan ürünlerde bu yazı stil ve fontlarının yer alıp almadığı kontrol edilmelidir." Ürünün üretim ve son kullanma tarihinin kontrol edilmesinin önemine işaret eden Pura, ürünün son kullanma tarihinin 3 yılı aşmadığından emin olunması gerektiğini söyledi.

BİLYE SESİNE DİKKAT! Pura, ürünlerin renklerinin de orijinal olup olmadığını anlamak için bir yöntem olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Renksiz olarak üretimi yapılan orijinal ürünlerin sahte ve taklitlerinde sıklıkla ürün rengi değiştirilmiş olarak piyasada bulunmakta olup satın alınan ürünlerin renk kontrolleri gerçekleştirilmelidir.

Orijinal ürünleri sahte ve taklit ürünlerden ayırt edilebilmesi için ürün içinde bilyesi bulunmakta olup satın alınmak istenilen ürün iyice çalkalanarak bilye sesi duyulduğuna dikkat edilmelidir." GÜNEŞ KREMİ ALIRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER Yaz mevsimine girerken güneş koruyucuların öneminin arttığını belirten Pura, sektörde de güneş koruyucu kremlere taleplerin yükseldiğini bildirdi. Pura, güneş ışınlarının "UVA" ve "UVB" ışınlarından oluştuğunu ifade ederek, güneş koruyucu krem seçilirken söz konusu iki ışından da koruyan nitelikte olması gerektiğini söyledi. Ürünün geniş spektrumlu olması ve kızılötesi ışınlara karşı da koruma sağlaması gerektiğini aktaran Pura, "Bu özellikleri barındırmayan ürünlerde güneşten tam bir koruma beklenemez ve ilgili ürünler cilt yaşlanmasına karşı etki, lekelenmeyi önleme, en önemlisi güneş yanığı ve ilerleyen dönemlerde cilt kanseri riskine karşı koruma işlevlerini yerine getiremezler." dedi. HANGİ CİLT İÇİN NASIL GÜNEŞ KREMİ SEÇİLMELİ? Pura, güneş kremlerinin fiziksel ve kimyasal koruyucu olarak iki çeşidi olduğunu belirterek, fiziksel koruyucu olanların ciltten temizlenmesinin kimyasallardan daha kolay olduğunu anlattı. Güneş kremi seçiminde kişilerin cilt tiplerine göre de dikkat etmesi gerektiğini belirten Pura, "Yağlı cildi olanlar akışkan sıvı formlarda ya da jel formundaki güneş koruyucuları, kuru cildi olanlar ise krem formundaki güneş koruyucuları tercih etmelidir. Aksi takdirde, yağlı cildi olanlarda sivilce artışı, kuru cildi olanlarda ise kuruluk artışı gelişebilir.

Cilt lekeleri olanlar güneş koruyucu krem seçerken kapatıcı formu olan kremleri tercih edebilir. Bu sayede hem güneş koruyucu kremin koruyucu etkisinden faydalanabilirken, hem de ciltteki lekelerin görünmesinin önüne geçebilirler." değerlendirmesinde bulundu.

Tarım Kredi Kooperatif Market'te mayıs ayına özel yeni indirimli ürünler listesi (27 Nisan-3 Mayıs 2024 Tarım Kredi Market indirimleri)

Tarafından: NTV
27 Nisan 2024 at 09:43
Tarım Kredi Kooperatif Market'te mayıs ayına özel yeni indirimli ürünler listesi (27 Nisan-3 Mayıs 2024 Tarım Kredi Market indirimleri)

Tarım Kredi Kooperatif Market ürünlerinde 27 Nisan-3 Mayıs tarihlerine özel yeni indirimler, ucuz yolla alışveriş yapmak isteyen vatandaşlar tarafından sorgulanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kar amaçlı kurulmadığını söyleyerek indirim talimatı verdiği Tarım Kredi Kooperatif Marketleri, 27 Nisan-3 Mayıs tarihlerine özel yeni indirimli ürünler listesini sosyal medya hesabından duyurdu. Peynir, Tereyağı, yoğurt, balık, atıştırmalık, turşu, acı biber ve salça gibi birçok temel ihtiyaç ürününe mayıs ayına özel indirimler yapıldı. İşte Tarım Kredi Market güncel indirimli ürünler listesi.

Tarım Kredi Kooperatif Marketleri'nde mayıs ayına özel güncel indirimli ürünler listesi açıklandı. 27 Nisan-3 Mayıs tarihleri arasında Peynir, Tereyağı, yoğurt, balık, atıştırmalık, turşu, acı biber ve salça gibi ürünlerde birçok indirim yer alıyor.İşte güncel indirimli ürünler kataloğu;
❌
❌