Normal görünüm

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.
Bugün — 18 Mayıs 2024Ekonomi

Bakan Şimşek'ten 'Türk Yatırım Fonu' açıklaması

18 Mayıs 2024 at 11:29
Türk Yatırım Fonu Guvernörler Kurulu açılışında konuşan Bakan Mehmet Şimşek, "Türk Yatırım Fonu'nu 500 milyon dolar kayıtlı sermaye ile kuruyoruz. Türk Yatırım Fonu hem kamu hem de özel sektör yatırımlarımızın ivmelenmesini sağlayacak" dedi.

Köprü ve otoyollara gelen zamlar nakliyecileri isyan ettirdi: 'Kazandığımız paraya devlet göz dikti'

18 Mayıs 2024 at 11:12
Köprü ve otoyollara yılbaşında yapılan zammın ardından 15 Mayıs'ta bir zam daha yapıldı. Yapılan zamlardan en çok etkilenen nakliyeciler isyan etme noktasına geldi. Bir nakliyeci "Biz yüksek bedel ödüyoruz. Arabamız çalışırsa para kazanıyoruz. Kazandığımız paraya devlet göz dikti. Köprüye zam, otobana zam, vergiye zam. Bu yıl 4 tane vergi ödedim" diyerek dert yandı.

'Kelek' karpuz, kavun 'ayıplı ürün' statüsünde

18 Mayıs 2024 at 10:56
Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, market, manav ve pazarda iştah kabartan, görünümüne aldanıp satın alındıktan sonra evde dilimlenirken renksiz ve tatsız haline rastlanılan olgunlaşmamış, 'kelek' karpuz ve kavunun 'ayıplı ürün' statüsünde yer aldığını belirterek, "Tüketici, satıcıdan ürünün değişimi veya parasını talep edebilir" dedi.

Mayıs ayı evde bakım maaşı ödemeleri 2024: Evde bakım maaşı yattı mı, yatan iller hangileri?

Tarafından: NTV
18 Mayıs 2024 at 11:20
Mayıs ayı evde bakım maaşı ödemeleri 2024: Evde bakım maaşı yattı mı, yatan iller hangileri?

Evde bakım maaşı ödemeleri, her ay Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından, ihtiyaç sahiplerinin hesaplarına yatırılmaya devam ediyor. Mayıs ayı evde bakım maaşı ödemelerinin ne zaman yatırılacağını merak eden vatandaşlara müjdeli haber Bakan Göktaş tarafından verildi. Peki, mayıs ayı evde bakım maaşı yattı mı, yatan iller hangileri?

Mayıs ayı evde bakım maaşı ödemeleriyle ilgili beklenen haber geldi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından her ay yardıma muhtaç ailelere yapılan evde bakım maaşı ödemeleri, bugün itibarıyla hesaplara yatırılmaya başladı. Peki, mayıs ayı evde bakım maaşı yatan iller hangileri?
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, mayıs ayı evde bakım maaşı ödemelerinin yatırıldığını bildirdi.Buna göre; Mayıs ayı evde bakım maaşı ödemelerinin 18 Mayıs itibarıyla hesaplara yatırılması bekleniyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, evlerinde bakılan tam bağımlı vatandaşlara ve ailelerine ekonomik destek sağlamak amacıyla bu ay 4,2 milyar lira Evde Bakım Yardımı'nın hak sahiplerinin hesaplarına yatırıldığını açıkladı.Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, Evde Bakım Yardımı'nın Bakanlık tarafından sunulan en önemli aile odaklı bakım hizmet modellerinden olduğunu ve 2006'da engelli bireylerin öncelikle ailelerinin yanında desteklenmeleri düşüncesiyle başlatıldığını hatırlattı.Engelli vatandaşların aile bütünlüklerini muhafaza edecek şekilde bakımlarının evde yapılmasını öncelediklerini belirten Bakan Göktaş, "Evde Bakım Yardımı ile engellilerin yaşadığı ortamdan ayrılmadan, ailesi veya yakınlarıyla birlikte yaşayarak aile birliğinin korunmasına ve güçlenmesine destek oluyoruz. Bakanlık olarak engelli bireylerin eğitim, sağlık, güvenlik, istihdam gibi temel haklarına tam olarak ulaşmaları için hak temelli bir bakış açısıyla politikalar geliştiriyoruz. Geliştirdiğimiz bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri ile toplumun her bir ferdine ulaşmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
Memur maaşlarına gelen zamla birlikte, evde bakım maaşı ücretlerine de yüzde 49,25 oranında zam yapıldı.Buna göre; Evde bakım desteği yapılan zamla beraber 5 bin 98 liradan, 7 bin 608 liraya yükseldi.
e-Devlet'in "Engelli Evde Bakım Ödeme Bilgileri Sorgulama" sayfasından evde bakım maaşları il il sorgulanabiliyor.Sisteme kayıtlı olan vatandaşlar, şifreleri ve T.C kimlik numaralarıyla sorgulama işlemini gerçekleştirebiliyor.EVDE BAKIM MAAŞLARI SORGULAMA İÇİN TIKLAYIN

Hisarcık’ta kuraklık pancar üreticisini vurdu

Tarafından: NTV
18 Mayıs 2024 at 10:39
Hisarcık’ta kuraklık pancar üreticisini vurdu

Kütahya’nın Hisarcık ilçesinde son günlerde havaların kurak gitmesi yüzünden ekimi yapılan pancar tohumlarının filiz vermemesi üzerine üreticiler ekili alanlarda yağmurlama sulama çalışması başlattı.

Kütahya’nın Hisarcık ilçesinde yaklaşık 3 hafta önce ekimini yaptığı pancar tohumlarının henüz filiz vermediğini söyleyen Pancar üreticisi İsmail Şengül,” Bu yıl yaklaşık 7 dekar alana pancar ekimi yaptım. Ancak yağmur yağmadığı için tohumlar filiz vermedi. Bunun üzerine pancar tohumlarının filizlenip topraktan çıkması için diğer üreticilerle birlikte ekili alanlarda yağmurlama sulama çalışması yapıyoruz. Bu da bizlere ek maddi külfet getiriyor” dedi.

Bu yıl ilçede 20 pancar üreticisi yaklaşık 500 dekar alana pancar ekim yaptı.

'Kelek' karpuz, kavun satana para cezası yolda

18 Mayıs 2024 at 14:24
Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, market, manav ve pazarda "Kelek' karpuz, kavun satışı" ile ilgili dikkat çeken uyarılarda bulundu. Gündüz, "Mahkeme sonrasında tüketici 20 bin lira civarında maddi, manevi tazminat kazanabilir. Tüketicinin alışveriş fişi, tezgah ve olgunlaşmamış ürünün fotoğrafı delil sayılır" açıklamasında bulundu.

Hisarcık'ta kuraklık alarmı: Pancar üreticileri zor durumda!

18 Mayıs 2024 at 11:16
Kütahya'nın Hisarcık ilçesinde son günlerde yaşanan kuraklık, ekimi yapılan pancar tohumlarının filizlenmesini engelledi. Bu durumdan endişe duyan üreticiler, ekili alanlarda yağmurlama sulama çalışması başlatarak filizlenme sürecini hızlandırmaya çalışıyorlar. "YAĞMUR YAĞMADIĞI İÇİN TOHUMLAR FİLİZ VERMEDİ"3 hafta önce ekilen pancar tohumlarının henüz filizlenmediğini aktaran Pancar üreticisi İsmail Şengül, şunları söyledi: ”Bu yıl yaklaşık 7 dekar alana pancar ekimi yaptım. Ancak yağmur yağmadığı için tohumlar filiz vermedi. Bunun üzerine pancar tohumlarının filizlenip topraktan çıkması için diğer üreticilerle birlikte ekili alanlarda yağmurlama sulama çalışması yapıyoruz. Bu da bizlere ek maddi külfet getiriyor.” Bu yıl ilçede 20 pancar üreticisi yaklaşık 500 dekar alana pancar ekim yaptı.

Emeklileri sevindirecek haber SGK'dan geldi! Bayram ikramiylerinin hesaplara geceği tarih belli oldu

18 Mayıs 2024 at 10:45
Türkiye genelinde enflasyon zamları emekli aylıklarını günden güne eritirken emekli aylıklarına gelecek Temmuz ayı zammı gündemden düşmüyor. Emeklileri sevindirecek güzel bir haber geldi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yapılan açıklamaya göre , emeklilerin 15 Haziran’a kadar ikramiyelerini alacakları duyuruldu. EMEKLİLERİN BAYRAM İKRAMİYESİ 3 BİN TLGeçtiğimiz yürürlüğe giren uygulamayla birlikte Ramazan ve Kurban bayramlarında emeklilere ikramiye ödeniyor. Bu yıl yapılan yüzde 50’lik artışla birlikte, emeklilere 3 bin TL ikramiye verilecek. Geçen yıl ise Cumhuriyet’in 100. yılı dolayısıyla her emekliye bir kereye mahsus 5 bin TL ikramiye ödemesi yapılmıştı. BAYRAM İKRAMİYESİNİ KİMLER ALACAK?Emekli ikramiyesinden yararlanabilmek için SGK’dan maaş alan olmak gerekiyor. Bu kapsamda kendi emekli maaşını alanlar ve vefat eden sigortalının yakınlarından ölüm maaşı alanlar ikramiye hakkına sahip olacaklar.

Bakan Özhaseki açıkladı: 110 bin kişi çalışıyor, dünyanın en büyük şantiyesi

18 Mayıs 2024 at 11:14

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Ülkemizin dört bir köşesi denizlerle kaplı vaziyette. Denize girme bakımından en güzel imkanlara sahibiyiz. Mavi bayraklı plaj sayısında dünya üçüncüsüyüz. 555 tane mavi bayraklı plajımız var. İspanya ve Yunanistan bizden fazla plaja sahip yerler. Oralarda da plajları ikiye bölmüşler yoksa bizim daha fazla plajımız var.

Konut satışlarında son yılların en büyük değişimi! Nedeni belli oldu

Sahilde kıyı bandı kuralı 50 metre. Bu kurala uyulmadığını görüyoruz. Biz bu yaz 'Denizler Halkındır' sloganıyla bir hareket başlatıyoruz.

"YENİ BİR HAREKET BAŞLATIYORUZ"

Bakanlığımızda 3 konu başlığı var. Şehircilik, çevre konusu ve iklim değişikliği.Yeni bir hareket başlatıyoruz. Denizler halkındır.Sahil şeritlerini tarıyoruz. Denizler halkın projesiyle ne kadar kaçak varsa yıkılacak.

Biz kendimize iki tane misyon biçtik. Baştan sona bütün gücümüzle deprem olduğundan beri bütün gücümüzü deprem bölgesine aktardık.Biz deprem bakanlığı gibi algılanmaya başladık.

Hatay'dan başlayarak Artvin'e kadar sahil şeridinde bir tarama yaptırıyorum. Ne kadar kaçaklık varsa, işgal varsa, vatandaşın denize erişimini engelleyecek varsa temizliğe başlıyoruz.

Yatırımcılar dikkat! Borsa için tarih verildi: ‘Bu oran çok uzak bir ihtimal değil’

Orada halkın denize rahat ulaşımını engelleyen ne varsa yok edeceğiz. Orada bir birim kururarak halka açık hale getireceğiz.

"KAÇAK İŞLETMEYE İZİN YOK KENDİMİZ İŞLETECEĞİZ"

Kültür ve Turizm Bakanlığı da halk plajları açılıyor. Ne kadar talep geldiyse tamamını imzaladım. Kendi Çevre Ajansı bünyemizde bir kuruluşumuz var. Plajları kendimiz işleteceğiz. İnsanlar ne istiyorlarsa yesinler içsinler rahat etsinler. Belediyelerle büyük bir sıkıntımız yok. Onlar plajları halk plajı olarak işletiyorlar. Yeni halk plajları açılıyor. Kaçak işletmeye izin yok kendimiz işleteceğiz.

Sahillerimizde binlerce yat var. Allah daha çok versin herkesin yatı olsun. Ama bunlar bulabildikleri yerlere bağlıyorlardı. Ağaçlara bağlıyorlardı. Sahillerde şamadıra dediğimiz bir sistem 50 metre arayla mapa şamandıra koyacağız oraya bağlayacaklar.

"GÜNLÜK 100 EURO PARA ALACAĞIZ"

Sahillerde duran yat sayısı bilinmiyor. Hiç görmediğimiz tanımadığımız bayraklar var üzerinde bunları tanımıyoruz. Gemilerin kanunen belli yerlere sintine denilen kirlilikleri vermeleri lazım.

Ben soruyorum kaptanlara ne yapıyorsunuz diye. Açığa bıraktıklarını itiraf ediyorlar. Çevre cezaları ağır aslında. Geçen bir gemiye 90 milyon ceza kestik. Kaptan "Ben 50 milyona gemiyi veririm" dedi. Mapa şamandıraya bağlanan yatlardan günlük 100 euro para alacağız.

MÜSİLAJ KONUSU HAKKINDA

Müsilaj komusunda yüzeydeki müsilajı gemilerle çekiyoruz, karada geniş çuvallara koyuyoruz. Çuvallarda su süzülüyor. Kalan malzemeyi belli kimyasallarla kullanılabilir hale getiriyoruz.

Ankara Gölbaşı'nda suyun dibini temizlemeye başladık. Orası da bitti. Marmara'da sahillerde iş yeri olan 8-10 grup var. "Çok sıkı denetimleriniz var bu denetimlere ara verin" diye rica bulundular. "Bana bunu söylüyorsanız hiç söylemeyin toplantı bitti" dedim. Sadece vatandaş değil koca koca şirketler de bu taleplerde bulunuyor.

Akdeniz Parlamenterler Assemblesi diye geçiyor. Ödül töreninde 2022 yılında sıfır atık projesine ödül vermeye karar vermişler. Emine Erdoğan Hanımefendi'nin başka programı olduğu için ben ödülü almaya gittim. 30 Mart sıfır atık günü ilan edildi.

Dünyayı çok kirletmeye başladık. Sanayi devrimi ile çok kirletiyoruz ve başımıza bela olarak geri dönüyor. Sıfır atık projesinin amacı geri dönüşüm. Geri dönüşümde yüzde 30'lara geldik. 6 milyar dolar kadar gelir de ettik. Emine Hanım bu işin bayraktarlığını yapıyor Allah razı olsun.

Türkiye'de kağıdı ayrıştırarak atarsanız ağaçları kesilmekten kurtarıyorsunuz. Bu işin birinci ayağı belediyelerden başlıyor. İstanbul'da Esenler bu işte başarılı. Bu dönem Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü'müz var. Kendine has bir bütçesi var geri dönüşümden gelen bir bütçe. Çöpleri ilçe belediyeleri topluyor, ana kumanda Büyük Şehir Belediyeleri'nde. Biz dönüşüm poşetleri vereceğiz. Kağıtları atabilecekleri ayrı poşetler, cam atıkları atabilecekleri, organik atıkları atabilecekleri ayrı poşetler vereceğiz.

Geri dönüşüm işine başlıyoruz. Cam şişeleri alırken bir fiyatını vereceksiniz. Depozito meselesini söylüyorum. 400 metrekareden büyük okullar gibi alanlarda geri dönüşüm kutuları koyacağız. Atan parasını alacak.

Elektrikliye dönmeye başladık. Gelecek elektriklide. Bunun da kendine has sorunları var. Evlerde insanların şarj edebilecekleri bir ortamla ilgili yönetmelik gerekiyor.

"DEPREM BÖLGESİNDE DÜNYANIN EN BÜYÜK ŞANTİYEMİZ VAR"

Deprem bölgesinde dünyanın en büyük şantiyemiz var. Dört - beş vilayetimizi kast ederek söylüyorum. Tam 1240 tane şantiyemiz var. 110 bin insan çalışıyor. Bir de köy evleri var.

30 bine yakın köy evi yapılmıştı 100 bine yakın köy evi yapacağız. Tamamını çeliğe çevireceğiz. Çelik evin yıkılma ihtimali var mı?

Dikkat ettiğimiz ilk şey önce zemin. Bu yapılanlar depreme çok dayanıklı. 9 şiddetinde deprem olsa bir şey olmaz. Ama yalıtım bakımından da güçlüler.

"İNŞAATÇI BULMAKTA ZORLANIYORUZ."

Deprem bölgesinde hasar büyük. 800 binden fazla bağımsız birim yıkılmış. 400 bin kadar konut, 50 bin kadar iş yeri yıkıldı. 396 bin konutun ya ihalesi yapıldı inşaatlar bitmek üzere ya da ihale sürecindeyiz. Ama bütün bunların 100 milyar doların üzerinde bir bedeli var. İnşaatçı bulmakta zorlanıyoruz. Bunları yaşıyoruz. Ama bir buçuk sene içinde her şey rayına oturacak.

O bölgelerde şu ana kadar 76 bin konutu teslim ettik. Bir kısmını Haziran'dan başlamak üzere sene sonuna kadar teslim edeceğiz. 2024 yılı sonunda 200 bini bulacak. 2025 yılının güzüne kadar hak sahiplerinin konut ve iş yerlerinin tamamını teslim edeceğiz.

Toki şu ana kadar 1 milyon 350 bin konut yaptı. O kadar deprem geçti bir ev bile yıkılmadı. Orada kimse deprem korkusu yaşamayacak.

Alt yapı projeleri için 14 milyar lira sadece Hatay'a ayırdık. İkinci sırada Kahramanmaraş var 12 milyar lira. Hatay için 1100 km su hattı çekecez. 13 su deposu yapacağız. Arıtma tesisi yapacağız. Evler yapılırken alt yapı zamanında bitmezse büyük zorluk çekilir. Bu çalışmalar da gelecek sene bitecek.

Çadırda kalan hiç yok. Vatandaşın bahçelerine kurduğu çadır var o vatandaşlar da evinde yaşıyor. Konteyner kentte 550 bin kişi yaşıyor. 300 binden fazla aileye kira yardımı vermeye devam ediyoruz. Valiler Sağlık Bakanlığı, Turizm Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılan işleri de yapıyor.

"GELECEK SENE HERKES GÜZEL BİR HATAY'A KAVUŞACAK"

Hatay merkezde kimlikli binalar çıksın die Tasarım Vakfı'ndaki hocalarımızın uygulamalarını bekliyoruz. Vakfın bakında Mehmet Kalyoncu var. Çok da iyi çalışıyor para harcıyor.

Bir taraftan Kültür Bakanlığımız tescilli eserleri ele aldı. Eserlerin hepsi açığa çıkacak. Biz de Tasarım Vakfı'nın projelerini yapıyoruz. Gelecek sene herkes güzel bir Hatay'a kavuşacak.

Hatay Havalima'nına büyük tonajlı uçaklar inemiyor. Zemin 1,5 metre aşağı inmiş. Şimdi aynı yere yeni havalimanı yapılıyor.

Risk İstanbul'da Adalar segmenti olarak adlandırılan yerde. Marmara Denizi açıklarından bahsediyoruz. Marmara Denizi'nde sahiller, oraya bakan her yer risk yaşıyor. İhracatımızın yüzde 64'ü buradan yapılıyor. Turizmin yüzde 35'i burada. Burası finans merkezi, turizm merkezi, eğitim merkezi can damarı kalbimiz.

2012 yılında Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü kuruldu ve yasalar çıkarıldı. O günden bugüne 2 milyon 200 bin bina yenilendi. 600 bin inşaat devam ediyor. Bu yeterli değil. İstanbul için hiç değil. İstanbul'da yıkılabilecek 600 bin yıkılabilecek bağımsız bina var. Bu bütün sokakların kapanması demek.

2000 yılından sonra yapılan yapıları depreme dayanıklı görebiliriz. 2000 yılından sonra zemine uygun olarak yapıldıysa hiçbir şey olmaz denilebilecek yapılar. Belediyelerin denetimlerine tabi bunlar.

Marmara Sahilleri en büyük risk altında. Geriye doğru olan bölgeler daha emniyetli gözüküyor. Buralarda da yüksek katlı eski binaları daha riskli görebiliriz.

"BİZ BUNLARA KİRA YARDIMI YAPIYORUZ"

Kentsel dönüşümde İstanbul'u ayrı bir birim haline getirdik ve kentsel dönüşüm yasaları değiştirdik. Bir apartmanda vatandaşların yarısı kentsel dönüşümlere geçelim diyorsa geçiliyor artık. Eskiden 5 seneye kadar uzuyordu kentsel dönüşüm bunları da değiştirdik.

Bir vatandaş evini değiştirmek istiyorsa bize müracat ediyor. Onlara biz 1,5 milyon lira destek veriyoruz. Bu proje iyi gidiyor. İçinde oturan çıksın diye 100 bin lira veriyoruz. Sonra 700 bin lira hibe ve kalanını da çok düşük bir faizle kendilerine kredi veriyoruz. Anadoluda 100 metre kare konut için bu para yeter de artar bile.

324 bin aile evinden çıkmış İstanbul'a, Ankara'ya, Kayseriye ve başka illere deprem bölgesinden gelmiş. Biz bunlara kira yardımı yapıyoruz.

Biz bu evleri yaptıkça depremzedeler evlerine dönmeye başladılar. Bunun kiralara etkisi olacak. Biz arsaları hazırlıyoruz ve açacağız. Koperatif kuran vatandaşlar ilk evlerini yapmak istediğinde biz bu arsaları açacağız.

"TOKİ İLK EVİM PROJESİNE DEVAM EDİYORUZ"

İlk evim ilk arsam projesi vardı deprem araya girince biraz gecikti. Toki ilk evim projesine devam ediyoruz. Fikirtepe'de devlet olarak vatandaş mağdur olmasın die yardım ediyoruz. Mağduriyeti biz yaratmadık vatandaş müteahhitlerle yaşadığı bir anlaşmazlık var. Orada da her şey çözülecek.

Ekrem bey ilk bakanlık günlerinde bizi ziyaret etti. Daha sonra biz kentsel dönüşüm yasası için toplantıları davet ettik. Tüm belediyeleri davet ettik ve yasa çıktı.

Hiç kimse şunu unutmasın kentsel dönüşümün başarılı olması için üç ayak var. Birinci ayağaında Bakanlık olacak, yasa çıkaracak, para verecek, rezerv alanı tahsis edecek.

İkincisi Belediyelerin ayağı. Belediyeler yardımcı olursa daha başarılı olabiliriz. Biz bakanlık olarak binlerce mahallenin sorununu bilemeyiz. Ancak belediyelerle başarılı oluruz. Bazı belediye başkanı arkadaşlarımız algı siyaseti ile uğraşıyor kentsel dönüşüm işine bakmıyorlar. Üçüncü ayağı da vatandaş ayağı.

İmar affı geçmişte o kadar çıkmış ki çaresizlikten çıkmış. 30 milyon yapı var 27 milyonu imara aykırı çıkar. Zamanında hep çaresizlikten çıkmış. En son yapı kayıt belgesi verilen bir durum var bu imar affı değil ama. İstanbul'daki belediyeler zamanında "Lütfen bunu çıkarın biz burada su elektrik veremiyoruz" diyorlar."

Giriş yasaklandı: Bu sahillere gece girişin cezası 387 bin TL

18 Mayıs 2024 at 11:13

Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) nesli tehlike altındaki türler listesindeki caretta caretta ve chelonia mydas türü deniz kaplumbağalarının Akdeniz sahillerindeki yuvalama dönemi başladı. Her yıl nisan sonu veya mayıs ayında başlayan süreç, erişkin kaplumbağaların kumsallara çıkıp yumurta bırakması, temmuz ortasından itibaren de yuvalardan yavruların çıkışı ve denize ulaşması şeklinde eylül ayı sonuna kadar devam ediyor.

TÜRKİYE'DE 20 DENİZ KAPLUMBAĞASI YUVALAMA KUMSALI BULUNUYOR

Türkiye'de 9'u Antalya'da olmak üzere, Muğla, Mersin, Adana ve Hatay illerinde 20 deniz kaplumbağası yuvalama kumsalı bulunuyor. Doğa Koruma Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü ile Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü sorumluluğundaki bu kumsalların tamamında, yuvalama ve yavru çıkış dönemi olan mayıs-eylül ayları arasında geceleri sahile girişler yasak. Ayrıca bu sahillere araçla giriş, çadır kurmak, kamp yapmak, ateş veya mangal yakmak gibi faaliyetler de tamamen yasak. Bu yasakları ihlal edenlere ise idari para cezaları veriliyor. Bu ceza miktarı 2024 yılı için 387 bin 141 TL olarak belirlendi.

GECE KAPLUMBAĞALARIN, GÜNDÜZ TURİSTLERİN

Geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da ilk yuva Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nin (DEKAMER) sorumluluğundaki Dalyan İztuzu plajında 23 Nisan günü gerçekleşti. DEKAMER Başkanı Prof. Dr. Yakup Kaska, 23 Nisan'da ilk yuvanın oluştuğu İztuzu kumsalında şu anki yuva sayısının 50'yi aştığını belirterek, kumsalın gündüzleri yerli yabancı turistlere, geceleri de deniz kaplumbağalarının kullanımına ait olduğunu söyledi. Kumsala giriş yasağının saat 20.00'de başlayıp sabah 08.00'e kadar sürdüğünü açıklayan Prof. Dr. Kaska, bu konudaki tüm uyarı tabelalarıyla gelen yerli ve yabancı turistlere yönelik bilgilendirme yapıldığını söyledi.

KORUMA SAYESİNDE REKOR KIRILDI

Kaş ilçesi sınırlarındaki Patara kumsalındaki Deniz Kaplumbağaları Koruma ve İzleme Projesi ise Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından Pamukkale Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Eyüp Başkale başkanlığında yürütülüyor. Bu yıl 15 Mayıs'tan itibaren Patara kumsalında da gece sahile girişler yasaklandı. Koruma çalışmalarının önemi sayesinde geçen yıl 524 yuva ve 30 binden fazla yavru ile rekor kırıldığını belirten Prof. Dr. Eyüp Başkale, “Kumsal günün 24 saati gözlem altında. Carettaların hem ergin bireyleri hem de yuvaları ve yavruları kumsalda çalışan 20 civarındaki gönüllü arkadaşımızla koruma altına alınıyor. Kumsalda belirli noktalara yerleştirdiğimiz fotokapanlarla anlık verileri görebiliyoruz" dedi.

YUVA VE YAVRU ÇIKIŞI GECELERİ

Gece saatlerinde yuvalayan deniz kaplumbağalarının, kumsalda herhangi bir tehdit unsuru olduğunda yuva yapmadan denize geri döndüğüne dikkati çeken Prof. Dr. Başkale, “Yavru çıkışları da gece saatlerinde gerçekleşir. Bu nedenle plaj, hem Özel Çevre Koruma alanı olması hem de kaplumbağaların yuvalama zamanı olan akşam saatlerinde tamamen kullanıma kapatılarak koruma altına alınmaktadır. Böylece hem anne kaplumbağaların tehdit edici bir unsur olmadan rahatça yuvalamalarını, hem de yavruların güvenle denize ulaşmaları sağlanmaktadır" diye konuştu.

KUMSAL GİRİŞ NOKTALARINA MOBESE KAMERALARI YERLEŞTİRİLDİ

Yuvalama sezonunda kumsalda ışık yakmanın kaplumbağaların yönlerini kaybetmelerine, ışığa yönelerek denize ulaşamamalarına sebep olduğuna işaret eden Prof. Dr. Başkale, “Yuvalama kumsallarını kullanırken çukur kazmamalı, rastgele şemsiye çakmamalı ve plaj eşyalarımızı kullanırken yuvaları da göz önünde bulundurmalıyız. Kumsala her türlü araç ile giriş kesinlikle yasaktır. Farkında olmadan yuvaların üzerinden geçebilir ve yumurta ve yavruların ölümüne sebep olabilir. Bu kapsamda kumsal giriş noktalarına mobese kameraları yerleştirildi. Kaçak girişlerin tespit edilmesi ve gerekli uyarıların yapılması daha da kolaylaştı. Her yıl bilgilendirme seminerleri, yüz yüze görüşmeler ve eğitim çalışmaları kumsalı kullanan yerel halk ile yerli ve yabancı turistlerin kaplumbağalara ilgisini artırdı. Ancak bilgilendirilmesi ve doğaya farkındalığının artırılması gereken daha çok insan var" dedi.

ÇIRALI'DA UYARICI TABELALAR HAZIRLANDI

İztuzu ve Patara kumsalında olduğu gibi Çıralı sahilinde de Kemer Kaymakamlığı, Kemer Belediyesi, DKMP'nin desteğiyle her yıl koruma çalışmaları yürüten Ulupınar Çevre Koruma Kooperatifi'nce kumsala gelen yerli ve yabancı turistlere yönelik uyarı tabelaları asıldı. DKMP Genel Müdürlüğü'ne ait 'Lütfen kurallara uyalım' ibareli tabelalarda yasaklar şöyle açıklanıyor:

“Her türlü motorlu araç girişi yasaktır. Çadır kurmak ve gecelemek yasaktır. Ateş yakmak ve mangal yapmak yasaktır. Gece 21.30-05.30 arası kumsala çıkmak yasaktır. Deniz kaplumbağalarına dokunmayın ve yavruları elinize almayın. Kumu kazmayın, kum almayın ve kendinizi kuma gömmeyin. Çıralı kumsalı, Tarım ve Orman Bakanlığı 'Deniz Kaplumbağalarının Korunması Genelgesi hükümlerine tabidir. Yukarıdaki kurallara uymayanlar hakkında yasal işlem uygulanır."

‘YUVALAR KAFESLERLE KORUMA ALTINA ALINIYOR’

Ulupınar Çevre Koruma Kooperatifi Başkanı Habib Altınkaya, Çıralı kumsalında yuvalama sezonunun başladığını, yuva sayısının 7'ye çıktığını belirterek, “Yuvalar kafeslerle koruma altına alınıyor. Bu yıl da akşam 21.30'dan sabah 05.30'a kadar sahile insan girişi yasaklarımız başladı. Ayrıca çadır kurmak, kamp yapmak, araçla giriş, ateş veya mangal yapmak gibi zarar verici tüm faaliyetler sahilimizde yasak. Beldemize tatile gelecek tüm yerli ve yabancı misafirlerimizin dikkatli ve bu konularda hassas davranmasını bekliyoruz. Gönüllülerimizin de bu konulardaki çalışmalarına destek vermelerini temenni ediyoruz" diye konuştu. (DHA)

'Kelek' karpuz, kavun 'ayıplı ürün' statüsünde

18 Mayıs 2024 at 11:11

Havaların ısınmasıyla yaz meyveleri market, manav ve pazar tezgahlarında yerini aldı. Görünümüyle iştah kabartan başta karpuz, kavun gibi sofraların vazgeçilmez tatlarına ilgi arttı. Son günlerde tezgahta taze, olgunlaşmış görünümüne aldanıp satın alınan başta karpuz ve kavunun, evde servis için dilimlendiğinde renksiz ve tatsız haline rastlanılmasından kaynaklı şikayetlerde artış oldu.

Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, yetişmemiş, 'kelek' karpuz ve kavunun 'ayıplı ürün' statüsünde olmasından dolayı tüketicinin, satıcıdan ürünün değişimini veya parasını talep edebileceğini söyledi. Bozulma belirtisi olan meyve ve sebzelerin de ayıplı ürün sayıldığını dile getiren Gündüz, "Olgunlaşmamış meyve veya sebze pazarda, marketlerde satışa sunulamaz. Karpuz alıyorsunuz, kesildiğinde olgunlaşmamış olduğu görülüyor. Bu ürünü satıcıya bildirip, para iadesi ya da ürün değişimi yapabilirsiniz. Bu durumda tüketici ürünün fotoğrafını çekip, satıcıya bildirmeli. Manavda, pazarda satıcı kabul etmezse, zabıta ile tutanak hazırlayıp, kurumlara şikayet edilebilir. Tüketici hakem heyetine başvurup, icra mahkemesine dilekçe verilebilir. Mahkeme sonrasında tüketici 20 bin lira civarında maddi, manevi tazminat kazanabilir. Tüketicinin alışveriş fişi, tezgah ve olgunlaşmamış ürünün fotoğrafı delil sayılır" diye konuştu. (DHA)

ABD'li turistler gemiyle Alanya'ya geldi

18 Mayıs 2024 at 11:10

Fransa bandıralı, 142 metre uzunluğundaki L'austral adlı kruvaziyer, Kuşadası'ndan yola çıkarak Alanya Limanı'na ulaştı. Çoğunluğu ABD'li olmak üzere 180 turist ve 142 personelin bulunduğu gemi Alanya Limanı'na demirledi. Gümrük işlemleri sonrası turistler ilçe merkezi, tarihi yerleri ziyaret etti. L'austral isimli geminin saat 20.00'da Antalya Limanı'na gitmek üzere Alanya Limanı'ndan demir alacağı öğrenildi.

Turistler, kruvaziyerle yanyana demirleyen TCG Gediz ve TCG Bandırma Fırkateyni'ne ilgi gösterdi. 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında Alanya Limanı'na demirleyen TCG Gediz ve TCG Bandırma Fırkateyni ile fotoğraf çektiren turistler daha sonra ilçeyi gezdi. (DHA)

“Yeni bir yapılandırma kanununa ihtiyaç var”

18 Mayıs 2024 at 10:37

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Enflasyondaki artış sadece dar gelirlileri değil esnafı da büyük ölçüde etkiliyor. Esnaf bugün sattığı malı yarın aynı fiyattan alamıyor. Giderleri artarken gelirleri azalan esnaf vergi ve prim borçlarını zamanında ödeyemez oldu. Esnafın rahatlayabilmesi ve devlet bütçesine gelir sağlanabilmesi için daha önce olduğu gibi tüm vergi cezaları, trafik, askerlik, nüfus, köprü, otoyol kaçak geçiş cezaları, adli para cezaları, idari para cezaları, öğrenim kredisi borçları ve destekleme primi borçları gibi alanlarda kapsamlı bir yapılandırmaya ihtiyaç var” dedi.

“Vergi artışları her zaman vergi gelirlerini artırmaz”

3 aylık bütçe açığının 500 milyar TL’nin üzerinde çıkması nedeniyle bir taraftan kamuda tasarruf paketi açıklanırken diğer taraftan da vergi gelirlerini artıracak çalışmaların yapıldığını ifade eden Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Vergi artışları, her zaman vergi gelirlerini artırmayabilir. Tahakkuk eden her 100 TL’lik verginin 15-20 TL’si ödenemiyor. Böyle olunca hem devletin tahsilatı azalıyor hem de esnafın borcu artıyor. En son çıkarılan 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu ile 2023 yılı sonuna kadar 156 milyar TL tahsil edildi. Şu ana kadar kesinleştiği halde ödenmeyen borçlar tahsil edilirse yeni bir vergi artışına gerek kalmaz. Hem bütçe açığı azalır hem de esnaf borcundan kurtulur” şeklinde konuştu.

“Esnaf bugün sattığını yarın yerine koyamıyor”

Enflasyondaki artışın emekli ve ücretli kadar esnafı da büyük ölçüde etkilediğini vurgulayan Palandöken, “Esnaf bugün sattığını yarın aynı fiyattan alamıyor. Vatandaş fiyat artışının nedeni esnafmış gibi esnafa tepki gösteriyor. Maliyeti artan esnaf, artan maliyetini fiyatlara yansıtsa müşterisi azalıyor. Yansıtmasa zarar ediyor. Böyle bir ortamda yeni bir vergi artışı, vergi gelirini değil esnafın borcunu artırır. Bunun yerine uzun vadeli ve faizsiz yeni bir yapılandırma yapılırsa sonuçları çok olumlu olacaktır. Öte yandan bu yapılandırmaların ana unsuru vatandaşların tüm borçlardan kurtulup piyasaya, çarşıya ve pazara hareketlilik gelmesi. İnsanların kredi kartı borcunun anaparasını ödemesi ve diğerlerini taksitlendirmesi ve yapılandırmanın bütün borçların kapanması yeniden piyasaların canlanmasına katkı sağlayacak” diye konuştu.

Bakan Göktaş açıkladı: Toplam 4,2 milyar lira Evde Bakım Yardımı'nı hesaplara yatırdık

18 Mayıs 2024 at 10:35

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bakanlık tarafından sunulan en önemli aile odaklı bakım hizmet modellerinden biri olan Evde Bakım Yardımı’nın 2006 yılında engelli bireylerin öncelikle aile yanında desteklenmeleri düşüncesiyle başlatıldığını hatırlattı. Göktaş, “Engelli vatandaşlarımızın aile bütünlüklerini muhafaza edecek şekilde bakımlarının evde yapılmasını önceliyoruz. Evde Bakım Yardımı ile engellilerin yaşadığı ortamdan ayrılmadan, ailesi veya yakınlarıyla birlikte yaşayarak aile birliğinin korunmasına ve güçlenmesine destek oluyoruz” ifadelerini kullandı.

"Toplumun her bir ferdine ulaşmaya çalışıyoruz"

Evde Bakım Yardımı ile bakıma ihtiyaç duyan tam bağımlı yakınlarının bakımını üstlenen vatandaşların desteklenerek aile bütünlüğünün korunduğunu belirten Göktaş, “Bakanlık olarak engelli bireylerin eğitim, sağlık, güvenlik, istihdam gibi temel haklarına tam olarak ulaşmaları için hak temelli bir bakış açısıyla politikalar geliştiriyoruz. Geliştirdiğimiz bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri ile toplumun her bir ferdine ulaşmaya çalışıyoruz” dedi.

"Halihazırda 560 bin vatandaşımız Evde Bakım Yardımı’ndan yararlanıyor"

Evde Bakım Yardımı kapsamında hak sahibi başına aylık 7 bin 608 lira ödeme yapıldığını ifade eden Bakan Göktaş, şunları kaydetti:
“Evlerinde bakılan tam bağımlı vatandaşlar ve aileleri için bu ay toplam 4,2 milyar lira Evde Bakım Yardımı’nı hesaplara yatırdık. Halihazırda 560 bin vatandaşımız Evde Bakım Yardımı’ndan yararlanıyor. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz çerçevesinde Bakanlık olarak engellilik alanındaki hak temelli sosyal yardımların şeffaf bir anlayışla sürdürülebilir olması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Ödemelerin tüm engelli vatandaşlarımıza ve ailelerine hayırlı olmasını diliyorum.”

Bakan Uraloğlu duyurdu! 19 Mayıs'ta trenler ücretsiz olacak

18 Mayıs 2024 at 10:12

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla 29 Nisan tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan karar doğrultusunda 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda Bakanlığa bağlı Marmaray, Başkentray, İZBAN, Sirkeci-Kazlıçeşme raylı sistem hattı ve Gayrettepe-İstanbul Havalimanı-Arnavutköy Metro Hattı’nın ücretsiz olarak hizmet vereceğini söyledi.

YHT, ANAHAT VE BÖLGESEL TRENLERDE GENÇLERE YÜZDE 15 İNDİRİM VE ABONMAN KOLAYLIĞI

Türkiye’nin en önemli ulaşım modlarından birisinin demiryolları olduğunun altını çizen Bakan Uraloğlu, ülkenin geleceği olan gençlerin çok önemli bir bölümünün trenlerle seyahat etmeyi tercih ettiği bilgisini verdi.

Yüksek Hızlı Tren’le yolculuk yapanların yüzde 19.8’ini gençlerin oluşturduğunu kaydeden Uraloğlu, “TCDD Taşımacılık tarafından işletilen Yüksek Hızlı Tren, anahat ve bölgesel trenlerimizde gençlerimize yüzde 15 oranında indirim ve çeşitli oranlarda indirimli abonman seçenekleri sunuyoruz. Gençlerimiz, Yüksek Hızlı Trenlerimizin yanı sıra turistik trenlerimize de büyük ilgi gösteriyor. Ülkemizin geleceğini emanet edeceğimiz gençlerimizin demiryolu sevgisiyle büyümesi çok önemli.” dedi.

Çılgın Sayısal Loto 300 milyon TL’yi aştı! Şansırı denemek isteyenler soluğu bayide aldı
Yatırımcılar dikkat! Borsa için tarih verildi: ‘Bu oran çok uzak bir ihtimal değil’

Yatırımcılar dikkat! Borsa için tarih verildi: ‘Bu oran çok uzak bir ihtimal değil’

18 Mayıs 2024 at 08:03

Milliyet.com.tr/ Borsa İstanbul haftanın son işlem gününde rekor kırdı. Endeks 10600 puan seviyesinin de üzerine çıktı. Daha önceden BIST 100 için ilk hedef seviye 10500 olarak gösteriliyordu. Peki borsada sert yükselişin nedeni ne? 11 bin puan seviyesi ne zaman görülür?

Konuyla ilgili merak edilenleri Ekonomist Tuğba Ekin, milliyet.com.tr’ye anlattı. Ekin konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Bankacılık öncülüğünde yükselen endekste yeni rekor geldi. Ulaştırma ve aracı kurumlarda da ciddi bir pozitif fiyatlama hakim oldu. Bankacılık ve ulaştırma BIST100 endeksinde önemli bir ağırlığı temsil ediyor.

Konut satışlarında son yılların en büyük değişimi! Nedeni belli oldu

PİYASALARIN GÖZÜ PERŞEMBE GÜNÜNE ÇEVRİLDİ!

10.500‘ün kırılması ile artık 10.700-10.730 puan aralığı takip edilebilir. Önümüzdeki hafta perşembe günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu (PPK) toplanacak. Hem Merkez Bankası’ndan devam eden politikalar hem yurt dışı borsaların yükseliş etkisi ile BIST100 endeksinde kısa dönemde satışların derinleşmesi beklenmiyor.

BU AY İÇİNDE 11 BİN PUAN MÜMKÜN MÜ?

Görebilir, 11.000 seviyesi için yaklaşık yüzde 3.5 oranında bir pozitif fiyatlama gerekiyor. Bu oran çok uzak bir ihtimal değil. Gündeme düşen olumlu haber akışları 11.000 seviyesine çıkış adına destekleyici olacaktır.

YÜKSELİŞİ DESTEKLEYEN 5 SEKTÖR!

Cuma günü piyasada neredeyse negatif fiyatlanan sektör endeksi yok diyebiliriz. En çok yüzde 4.5’in üzerinde getiri ile bankalar ve ulaştırma endeksleri, yaklaşık yüzde 3.5 getiri ile sigortacılık endeksi, yüzde 3 üzeri getiri ile iletişim ve aracı kurumlar yükselişi destekleyen ilk beş sektör endeksi oldu. Tavan olan hisselerde ise savunma, turizm, otomotiv, turizm, gıda gibi birçok sektörden farklı hisse yer alıyor.

Makam aracına sınır ihalelere inceleme

BORSA FONLARINA YATIRIM MANTIKLI MI?

Hisse senetleri ile ilgili finansal okuryazarlığı yeterli olmayan bireyler, uzmanlarca risk tercihlerine göre hisse senedi yoğun fonlara yatırım yapabilirler. Fonlara yatırım yapmak her dönemde mantıklıdır. ‘Hangi yatırım enstrümanı getiri anlamında sizi tatmin edecek ve içinde bulunan dönemde hangi yatırım araçlarını barındıran fonlar seçilecek?’ önemli olan budur. Ben kişilerin eğer bu alanda bilgisi yeterli düzeyde ise yarı yarıya ya da yüzde 60-70 bandında hisse senetlerinde al-sat işlemleri yapmalarını, kalan kısım için ise fonlar üzerinden değerlendirmelerini makul buluyorum. Eğer yatırımcı yeterli bilgi düzeyinde olmadığının bilincindeyse o zaman portföyün en az yüzde 60’ı kadarını profesyoneller tarafından belirlenen fonlarda değerlendirmeleri daha doğru olacaktır.”

Ata Yatırım Yurtiçi Piyasalar Uzman Yardımcısı Emre Özdemir ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Endekste 10.500 seviyesini aştığımız haftanın son işlem gününde, yükselişe bankacılık endeksinin öncülük ettiğini görüyoruz. Endeksin ilk olarak 10.000 seviyesini aşması bir miktar zaman almıştı ve bu seviye aşıldıktan sonra da 10.500 seviyesi hedeflenirken yer yer geri çekilmeler yatırımcıları her ne kadar tedirgin etse de, kritik 10.000 seviyesinin altına sarkmanın genel itibarıyla beklenmediğini söyleyebiliriz. Öncesinde 10.500 seviyesinin üzeri hedefleniyor olsa da, hafta içinde Bank of America'nın bankacılık hisselerindeki hedef fiyat güncellemeleri yukarı yönlü ivmeyi teşvik etmiş oldu. Ayrıca son günlerde sakin seyreden diğer BIST30 endeks hisseleri de yükselişe destek oldu ve bu hisselerin önemli direnç noktalarını kırmasıyla yükselişin daha kalıcı olduğunu söylemek mümkün. Son işlem günündeki kayda değer yükselişte, banka hisseleri dışında havacılık, telekomünikasyon, gıda perakende ve holdingler göze çarptı.

BIST100'de 10.500'ün aşılmasıyla birlikte yeni hedefimiz hangi seviye olabilir diye bakacak olursak; tabii ki ilk akla gelen 11.000 olacaktır. Fakat bu seviyenin üzerini içinde bulunduğumuz Mayıs ayı içerisinde görmemiz biraz zor olabilir. Enflasyonla mücadele yöntemlerinin sonuç vermeye başlaması, önümüzdeki ay Türkiye'nin 'gri liste'den çıkabileceği beklentisini de doğurmuş oldu. Fakat yine de belirsizlik söz konusu olduğu için bu süre zarfında 10.500-11.000 bandında fiyatlamalar beklenebilir ve bu dönemde yeni alınacak pozisyonlarda 'seçici olmak' önem arz ediyor.

‘Türkiye teknolojik girişim üssü olacak’

Özellikle son dönemde hisse senedi fonlarına ilgi artıyor ve fonlar, yukarıda bahsetmiş olduğum 'seçici olmak' konusunda yatırımcılara yardımcı olacaktır.

Borsada bireysel olarak yatırım yapmanın yanı sıra kümülatif olarak yatırım yapmaya imkan veren yatırım fonlarının özellikle 'hisse senedi neye göre seçilir' veya 'hangi dönemde, hangi sektöre yönelmek gerekir' gibi kârımızı maksimize edebilecek veya bizi zarardan koruyabilecek bazı konularda, yıllardır sermaye piyasalarında tecrübe sahibi olan uzman fon yöneticilerinden yardım almış oluruz.

Bu noktada 'borsada işlem yapmak için yeterince tecrübem olduğunu düşünmüyorum' veya 'borsada işlem yapmak için vaktim olmuyor' gibi sorunlarla karşılaşan yatırımcılar, kendine en uygun fonu elektronik ortamda kolaylıkla seçebilir, yerinden kalkmadan yatırım yapabilir ve yatırımları onun yerine bir uzman tarafından yönetilir. 'Portföydeki fon ağırlığı ne olmalı' dersek de, bu sorunun cevabı tamamen yatırımcıya bağlıdır. Eğer 'vakit ayırabilirim ve tecrübelerimi değerlendirmek istiyorum' derseniz portföyünüzdeki fon ağırlığı daha az olabilir. Fakat 'ben bu tür işlemlere vakit ayırmakta zorlanıyorum' derseniz kendinize 'fon sepeti' oluşturarak veya güvendiğiniz tek bir fona yatırım yaparak portföyünüzün tamamını fonlardan meydana getirebilirsiniz."

Konut satışlarında son yılların en büyük değişimi! Nedeni belli oldu

18 Mayıs 2024 at 08:03

Milliyet.com.tr/TÜİK, nisan ayı konut satış rakamlarını açıkladı. İstatistiklerde satış rakamları dikkat çekici bir boyutta geriledi. Buna göre nisan ayında satışlar 3 yıl sonra ilk kez 80 bin rakamının altında kaldı. Konut satışları Türkiye genelinde nisanda bir önceki yıla göre yüzde 11.8 oranında azalışla 75 bin 569 oldu.

Rakamlarda en dikkat çekici düşüş ise yabancılara yapılan satışta oldu. Bu satışlar 4 yılın en düşük seviyesini test etti. Nisan ayında satışlar geçen yıla göre 50,3 azalarak bin 272 oldu.

Öte yandan açıklanan verilere göre nisan ayını da kapsayan son 10 aylık süreç içerisinde konut fiyatları enflasyonun altında artışlar göstermişti. Peki konut satışlarında ve reel bazlı fiyatlarda düşüş devam eder mi?

MEB duyurdu! Sözleşmeli öğretmen atama başvurularında tarih belli oldu

KONUT SATIŞLARINDA SERT DÜŞÜŞÜN 4 ANA NEDENİ!

Konuyla ilgili merak edilenleri Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, milliyet.com.tr’ye anlattı. Özelmacıklı konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Konut satışlarında düşüş devam ediyor. Bu yılın ilk 4 ayını geçen yıla kıyasladığımızda konut satışlarında düşüş oranı yüzde 3.7 olarak gerçekleşti. Toplamda ilk 4 ayda konut satışı 355 bin 173 seviyesinde oldu.

‘DARALAN BİR PİYASA SÖZ KONUSU’

Konut tarafında daralan bir piyasa söz konusu. Bankalarda yüksek kredi oranları bunda başı çekiyor. Yüzde 3’ün üzerinde olan kredi faiz oranları nedeniyle vatandaşın krediye erişimi kısıtlı.

İkincisi bankalar dışındaki kısıtlama hükümetin kararlarından geliyor. Gerek ikinci eve yönelik kredi kısıtlamaları, gerekse enerji sınıfına göre daha az kredi oranları kullanılması daralmayı etkiliyor.

Üçüncüsü mevduat faizi. Bankaların verdiği oranlar yüksek, kısa dönemde de düşüş göstermesi beklenmiyor. Bu TL’yi güçlendirirken, vatandaşın gayrimenkul, araç gibi bazı taşınmazlardan çıkarak yatırımlarını para piyasalarında değerlendirmesine neden oluyor.

Dördüncü neden ise yabancılara satışta önemli bir düşüş var. İlk 4 aya baktığımızda geçen yıla göre yüzde 48.4 oranında azalma oldu. Yabancıya satışın azalması piyasa içerisinde satışları olumsuz etkileyen bir husustur.

Makam aracına sınır ihalelere inceleme

İPOTEKLİ SATIŞLARDA SERT DÜŞÜŞ!

İpotekli satışlarda ocak nisan döneminde geçen yıla göre yüzde 57 düşüş var. Nisan ayı için 100 konuttan sadece 9.4’ü ipotekli olarak satılabilmiş. Neredeyse yüzde 10’luk bir oran diyebiliriz. Geçen ay bu yüzde 12’ydi. Daha önceki aylarda ise yüzde 8’lere düşmüştü.

VATANDAŞLAR BU NEDENLERLE EVİNİ KİRAYA VERMEK İSTEMİYOR

Gayrimenkulde kiralara getirilen sınırlama, hukuki davaların uzun sürmesi, kira fiyatlarındaki artışın sınırlandırılması gibi unsurlar da konut tarafında gayrimenkulünü kiraya vermek isteyen kişiler için bir engel durumu teşkil ediyor diyebiliriz.

KONUT FİYATLARINDAKİ GERİLEMENİN SEBEBİ NE?

Gayrimenkul son dönemde hızlı primlenmişti. Altına göre iki katı daha fazla kazandırdığı dönemler de oldu. Şu anda fiyatlarda bir düzeltme söz konusu diyebiliriz. Piyasa şu anda durağan bir dönemde. Fiyatlardaki düşüş açısından en büyük etken vatandaş açısından krediye erişilememektir. Şu anda Türkiye’de ortalama bir dairenin 3 milyon TL olduğunu varsayarsanız bunu konut almak yerine mevduata yatırdığınız zaman kazanç çok daha fazla olabiliyor. Siz 3 milyon TL’lik daireyi 15 bin TL kredi mi vermek istersiniz, yoksa 150 bin TL faiz geliri mi elde etmek istersiniz? Mevduat faizleri burada en önemli unsur.

FİYATLARDA DÜŞÜŞ SÜRECEK Mİ?

Önümüzdeki süreçte reel bazlı düşüşleri göreceğiz. İlanlardaki fiyatlar hemen aşağı inecek diye bir şey söylemek mümkün değil. 5 milyonluk bir daire 4 milyona düşecek diye bir beklenti söz konusu değil. Arsa ve inşaat maliyetleri artmaya devam ediyor. O nedenle enflasyonda henüz zirveyi görmediğimizi düşündüğümüzde reel bazlı düşüşleri görmeye devam edeceğiz.

KİRALIKTA FİYATI EN FAZLA ARTAN İLLER

Kiralık konutta fiyat artışı devam ediyor. Hatta bu fiyat artışı doğu illerimizde çok daha fazla. Doğu illerindeki kira fiyatları batıya göre biraz daha geç geliyor. Geçen yıla göre kira fiyatlarının en çok arttığı Gümüşhane, Artvin, Ağrı, Bitlis, Siirt gibi illerde yüzde 200’ün üzerinde artışlar yaşandı.

Sezonluk kiralamaların yapıldığı Muğla gibi illerde bazı düşüşler var. Antalya, Mersin ve İstanbul gibi illerde kira artışları nispeten düşük kaldı. Diğer illerin birçoğunda kiralarda önemli artışlar yaşandı. Birçok yerde enflasyonun üzerinde artışlar yaşandı.”

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Emlakjet CEO'su Tolga İdikat ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı:"Konut satışlarındaki bu sert düşüşte, ekonomik belirsizlikler, artan faiz oranları ve yükselen inşaat maliyetleri gibi temel faktörler rol oynuyor. Ekonomideki dalgalanmalar ve artan belirsizlikler, tüketici güvenini olumsuz etkileyerek konut alımlarında bir durağanlığa yol açtı. Bankaların konut kredisi faiz oranlarındaki artış ise potansiyel alıcıların kredi kullanmasını zorlaştırarak konut sahibi olma maliyetini yükseltti. Bu durum da talebi düşüren unsurlar arasında yer aldı. Son olarak, inşaat maliyetlerindeki artış yeni konut üretimini olumsuz etkileyerek arzı kıstı ve bu da satışları düşüren bir faktör olarak öne çıktı.

SATIŞ RAKAMLARININ AZALMASI FİYATLARI GERİLETEN BAŞLICA SEBEP Mİ?

Satış rakamlarındaki azalma, konut fiyatlarındaki düşüşün ana sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor; ancak bu tek başına yeterli bir açıklama değil. Konut fiyatlarının reel bazda düşmesinin diğer nedenleri arasında arz fazlası öne çıkıyor, özellikle büyük şehirlerde yaşanan arz fazlası fiyatları aşağı çekiyor. Yeni konut projelerinin artması ve satılmayı bekleyen mevcut konut stoku, fiyatlar üzerinde baskı oluşturuyor. Ayrıca, konut kredisi kullanımındaki azalma talebi düşürdü ve dolayısıyla fiyatların gerilemesine sebep oldu; kredi faiz oranlarının yüksekliği de tüketicilerin kredi kullanımını sınırladı. Yüksek enflasyon da konut fiyatlarının nominal olarak artmasına rağmen, reel olarak değer kaybetmesine yol açtı; enflasyon karşısında alım gücünün düşmesi, konut fiyatlarının reel bazda düşmesini beraberinde getirdi. Son olarak, tüketici güven endeksinin düşük seyretmesi, konut alım kararlarının ertelenmesine ve fiyatların düşmesine neden oldu; ekonomik belirsizliklerin yarattığı ikilem, tüketicilerin büyük yatırımlardan kaçınmasına yol açtı.

AŞAĞI YÖNLÜ SEYİR BİR MÜDDET DAHA DEVAM EDER Mİ?

Konut fiyatlarındaki reel bazda düşüş ve satış rakamlarındaki azalma, mevcut ekonomik koşullar ve piyasa dinamikleri göz önüne alındığında bir süre daha devam edebilir; ancak bu durum, birkaç faktöre bağlı olarak değişebilir. Öncelikle, ekonomik istikrarın sağlanması ve belirsizliklerin azalması, konut piyasasına olumlu yansıyabilir; hükümetin ekonomik istikrarı sağlama yönelik adımları, piyasadaki güveni artırabilir. Ayrıca, konut kredisi faiz oranlarında olası bir düşüş, talebi artırarak fiyatlarda ve satış rakamlarında toparlanma sağlayabilir; faiz oranlarının düşmesi, konut alımlarını teşvik edebilir. Son olarak, gayrimenkul sektörüne yönelik teşvikler ve yapısal reformlar, piyasayı canlandırabilir; özellikle yabancı yatırımcıları teşvik edecek düzenlemeler ve yerli alıcıları destekleyecek programlar, piyasadaki hareketliliği artırabilir.

KİRA FİYATLARI EN ÇOK HANGİ İLLERDE ARTIŞ GÖSTERDİ?

Emlakjet verilerine göre Muğla ilinde kira artışları %25’lik artışla rekor kırarken Gaziantep’in Şehitkamil ilçesi %12’lik artışla Muğla’yı takip etti. İzmir’de bir önceki aya oranla kira fiyatları %6 oranında artış gösterirken Antalya’da bu artış %7 olarak gözlendi. Bu verilere dayanarak, farklı illerdeki kira artışlarının oldukça çeşitli olduğunu gözlemliyoruz.

Örneğin, Muğla ilindeki kira artışı %25'lik bir artışla oldukça yüksek bir seviyeye ulaşarak aylık değişimde rekor seviyede gerçekleşmiş. Gaziantep'in Şehitkamil ilçesi ise %12'lik bir artışla Muğla'yı takip etmiş. İzmir'de kira fiyatları %6 oranında artmışken, Antalya'da ise bu artış %7 olarak gözlemlenmiş. Bu veriler, farklı bölgelerdeki kira piyasasının değişkenliğini ve yerel faktörlerin kira fiyatlarını etkileyebileceğini gösteriyor. Örneğin, Muğla gibi turistik bölgelerdeki yoğun talep veya Şehitkamil gibi belirli bir bölgedeki konut arzının sınırlı olması kira fiyatlarındaki bu farklılıkları açıklamada rol oynamaktadır."

❌
❌