Microsoft, Xbox Game Pass kataloğuna Mayıs ayında dahil edilecek ve kütüphaneden ayrılacak oyunları duyurdu. Peki Xbox Game Pass'e Mayıs ayında hangi oyunlar gelecek? İşte ayrıntılar...
ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), James Webb Uzay Teleskobu (JWST) yardımıyla çektiği Atbaşı Bulutsusu olarak da bilinen Barnard 33'ün en detaylı görüntülerini paylaştı.
Apple'ın 7 Mayıs tarihinde tanıtacağı yeni iPad modellerinde M4 işlemcisi kullanacağı ve cihazların ilk gerçek yapay zeka destekli cihaz olarak konumlandırılacağı öne sürüldü.
Apple, yapay zekayı benimseme konusunda rakiplerinden daha yavaş davrandı, ancak önümüzdeki hafta yepyeni iPad Pro'nun duyurulmasıyla bu durum değişebilir.
Yapay zeka odaklı olmasının yanı sıra OLED ekran, beklenen M3 yerine yeni nesil M4 çipiyle de gelebilir.
İLK OLED EKRANA SAHİP IPAD PRO
Apple, geçtiğimiz günlerde 7 Mayıs tarihinde düzenlenecek Let Loose etkinliğiyle birlikte yeni iPad modellerinin tanıtılacağını duyurmuştu.
Ayrıca yeni iPad Pro'nun uzun süredir devam eden iPad serisindeki ilk OLED ekrana sahip tablet olması bekleniyor.
M4 İŞLEMCİYLE GELEBİLİR
Yeni iPad Pro'nun Apple'ın en yeni MacBook ve iMac'lerde bulunan ve övgü toplayan M3 çipiyle geleceği bildirilmişti.
YAPAY ZEKA DONANIMINA GEÇİŞİ BAŞLATABİLİR
Ancak Bloomberg'den Mark Gurman'a göre, yeni M4 ile piyasaya sürülmesi "güçlü bir olasılık". Çipin yeni nöral motorunun bir sonraki iPad Pro'yu Apple'ın ilk gerçek yapay zeka destekli cihazı olarak konumlandıracağını ve Apple'ın yapay zeka donanımına geçişini başlatacağını söyledi.
Ayrıca Gurman yeni iPad Pro'yu Apple'ın Haziran ayındaki Dünya Çapında Geliştiriciler Konferansı (WWDC 2024) öncesinde tanıtarak şirketin "yapay zeka çip stratejisini ortaya koyabileceğini" belirtti
Apple daha sonra WWDC'yi M4 çipinin, yeni iPad Pro'ların ve diğer M4 aygıtlarının bu yılın sonlarında iPadOS 18'in bir parçası olarak gelecek yazılım ve hizmetlerden nasıl yararlanacağına odaklanmak için kullanabilir.
Önümüzdeki hafta ayrıca güncellenmiş iPad Air ile Magic Keyboard ve Apple Pencil gibi aksesuarlar da sergilenecek.
Apple Pencil'ın dokunsal geri bildirim özelliğine sahip olması bekleniyor.
Apple, M4 yüklü, yapay zeka odaklı OLED iPad Pro'nun yanı sıra 12.9 inç ekran boyutu seçeneğine sahip bir iPad Air'in piyasaya sürülmesinin, düşüşte olan tablet pazarına gerekli desteği vereceğini umuyor.
Concentrix + Webhelp ticari adı altında faaliyet gösteren global teknoloji ve hizmet lideri olan Concentrix Corporation (NASDAQ: CNXC), bugün adını Concentrix olarak değiştirdiğini ve marka gelişimini sürdürdüğünü duyurdu. Şirket, yenilenen marka kimliğiyle geleceğin markalarına destek vererek global ölçekte bir teknoloji ve hizmet sağlayıcısı olma konumunu güçlendiriyor
Şirketin kuruluşundan bu yana geçerliliğini koruyan ve eş merkezli daireler ile temsil edilen Concentrix adı, şirketin müşterilerini ve çalışanlarını her zaman odak noktasında tutmayı hedeflediğini gösteren bir konsepti yansıtıyor.
Yeni tasarlanan görsel kimlik, yine bu odağı koruyarak Concentrix'in geleceğin markalarına güç vermek için sunduğu teknolojiyi ve dönüştürücü çözümleri temsil ediyor.
Bu yeni markalaşma süreci, şirketin geniş ve özgün yetenek yelpazesini bir araya getirme konusundaki kararlılığını güçlendiriyor.
Şirket, genişletilmiş üretken yapay zekâ çözümleri, dijital yetenekler ve katma değerli hizmetlerle tüm süreci uçtan uca kapsayan hızlı ve tam entegre çözümler sunmak için daha önce hiç olmadığı kadar iyi bir konuma sahip olduğuna inanıyor.
Concentrix Başkanı ve CEO'su Chris Caldwell, Şirketin yeniden markalama süreciyle insan odaklı, teknoloji ve akıl ile desteklenen lider teknoloji ve hizmet şirketi olarak konumunu güçlendirdiklerini belirtti. Caldwell, sözlerine şunları ekledi: "Marka deneyimleri yaratmada oyunun kurallarını değiştiren, güvenli yapay zekâ teknolojileriyle ölçeklenen ve dijital operasyonları yöneten bir şirket olarak, müşterilerimizin en önemli iş zorluklarını ve ihtiyaçlarını çözmek için tam entegre çözümler sunuyoruz."
Türkiye ve Orta Doğu Bölgesi'nden Sorumlu Metin Tarakçı: “Bugün, Concentrix + Webhelp için yeni bir dönem başlıyor.
Teknoloji ve hizmet portföyümüzün derinliğini ve genişliğini yansıtan yeni marka kimliğimiz için çok heyecanlıyız. Yeni yolculuğumuzda, iş ortaklarımızı ve çalışanlarımızı geleceğe taşıyacağımız, teknoloji ile desteklediğimiz çözümlere odaklanıyoruz.” dedi.
Bugün, Concentrix’in 2.000’den fazla iş ortağı, global tutarlılık ve lokal pazar uzmanlığı ile desteklenen ve şirketlere ileri teknoloji çözümleri tasarlamak, uygulamak ve yönetmek için sunduğu dünya standartlarındaki yetenek portföyünden yararlanmaktadır.
Meta'nın metin tabanlı sosyal medya platformu Threads, Türk Rekabet Kurumu'nun ara emrine uymak için bugünden itibaren Türkiye'de geçici olarak kapatıldı.
Meta'nın Twitter yani yeni adıyla X'e rakip olarak çıkardığı metin tabanlı Threads uygulaması bugünden itibaren Türkiye'de geçici olarak kapatıldı. META'dan yapılan açıklamada, Rekabet Kurumu'nun Threads ile Instagram arasında veri paylaşımını yasaklayan geçici bir tedbir kararı aldığı vurgulandı.
"GEÇİCİ OLARAK KAPAMAK DIŞINDA SEÇENEK YOK" Açıklamada, "Bu geçici tedbir kararına katılmamakla birlikte Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm hukuki şartlarına uyduğumuza inanıyoruz ve bu karara itiraz edeceğiz. Rekabet Kurumu'nun geçici tedbir kararı, bize Türkiye'de Threads'i geçici olarak durdurmak dışında hiçbir seçenek bırakmıyor. Rekabet Kurumu ile yapıcı bir şekilde iletişim kurmaya devam edeceğiz ve Threads'i Türkiye’deki insanlara mümkün olan en kısa sürede tekrar sunmayı umuyoruz" ifadelerine yer verildi. Türkiye'deki Threads kullanıcıları, profillerini silmeden dondurabilecek ya da profillerini tamamen silebilecek. Açıklamaya göre Threads Türkiye'ye döndüğü takdirde, profilini dondurmayı seçen kişilerin gönderileri ve başkalarıyla etkileşimleri tekrar görünür olacak.PROFİLİNİ DONDURANLAR GERİ DÖNEBİLECEK Profillerini donduran kişiler diledikleri zaman "Bilgilerini İndir" aracı üzerinden gönderilerini indirebilecek ve mevcut içeriklerini muhafaza edebilecek. Türkiye'de Facebook, Instagram, WhatsApp veya diğer META hizmetleri ile diğer ülkelerde Threads kullanımı bundan etkilenmeyecek. Geçtiğimiz ay Threads ve Instagram uygulamalarını bağlamak suretiyle hakim durumunu kötüye kullandığı şüphesi üzerine başlatılan soruşturmada uygulama için geçici tedbir kararı verilmişti.Getir, gelirinin yüzde 7’sini oluşturan Avrupa ve ABD pazarından çekileceğini duyurdu. Şirket, ana pazarı olan Türkiye'ye odaklanacağını bildirdi.
Getir, Türkiye'ye odaklanmak için, gelirlerinin yüzde 7’sini elde ettiği Avrupa ve ABD pazarından çıkacağını duyurdu. Şirketten yapılan açıklamaya göre, Getir; İngiltere, Almanya, Hollanda ve ABD'den çıkma kararı aldı. Getir'in ABD'deki iştiraki FreshDirect ise faaliyetlerine devam edecek. Gelirlerinin yüzde 7'sini çıkacağı pazarlardan elde ettiğini açıklayan şirket, uzun vadeli sürdürülebilir büyüme için en büyük potansiyeli gördüğü ana pazarı olan Türkiye'ye odaklanacağını bildirdi. Buna paralel olarak Getir, Mubadala ve G Squared’den yeni bir finansman sağladı. Şirket, bu finansmanı Türkiye'deki işlerinde rekabetçi konumunu güçlendirmek için kullanacak. Şirket, İngiltere, Almanya, Hollanda ve ABD'deki tüm çalışanlarına, bugüne kadarki gayretli ve özverili çalışmaları için de teşekkür etti.NASA, Dünya'nın 225 milyon kilometre öteden bir lazer mesajı aldığını açıkladı. Lazer mesaj, Dünya ile Güneş arasındaki mesafenin 1,5 katı uzaklıkta bulunan NASA'nın "Psyche" uzay aracı tarafından Dünya'ya iletildi. NASA'ya göre bu etkileyici başarı, gelecekte Mars'a yapılacak misyonların yolunu açabilir.
NASA'da çalışan bilim insanları Dünya'ya 225 mjilyon kilometre uzaklıktan bir lazer mesaj ulaştırıldığını duyurdu. Dünya ile Güneş arasındaki mesafenin 1,5 katı olan bu uzaklıktan gelen mesaj, NASA'nın "Psyche" uzay racı tarafından gönderildi. NASA'ya göre bu başarı, gelecekte Mars'a yapılacak misyonların yolunu açabilir. Bu başarı, uzay aracının gelecekte optik iletişimi nasıl kullanabileceğine dair bir fikir veriyor. Bu gelişme, yüksek çözünürlüklü görüntü ve videoların daha yüksek veri hızında iletişimini mümkün kılıyor. İnsanlığın bir sonraki dev atılımını da destekliyor; insanları Mars'a göndermek. Lazer mesajı, şu anda Psyche uzay aracında bulunan NASA'nın Derin Uzay Optik İletişim alıcı-vericisi tarafından Dünya'ya ışınlandı. Daha önce NASA, Dünya'nın ötesine geçen görevlerle iletişim kurmak için yalnızca radyo dalgalarını kullanıyordu.İngiltere, tüm akıllı cihazların minimum güvenlik standartlarını karşılaması gerektiğini belirten yeni yasalar uyarınca "zayıf şifre" kullanılan teknolojik cihazları yasaklamaya hazırlanıyor.
İngiltere'deki Bilim, Yenilik ve Teknoloji Bakanlığı, tüketicileri bilgisayar korsanlığı ve siber saldırılardan korumaya yönelik yeni önlemlerin bugünden itibaren yürürlüğe gireceğini açıkladı. Bu önlemler kapsamında üreticilerin artık yasal olarak internete bağlı cihazları siber suçluların erişimine karşı korumaları gerekecek. Bu da kullanıcılardan herhangi bir ortak şifreyi değiştirmelerinin istendiği anlamına geliyor. Yeni önlemlerin, giderek artan bilgisayar korsanlığı saldırılarına karşı teknolojik ürün satın alma ve kullanma konusunda güven sağlayacağı umuluyor.
YASALAR DÜNYADA İLK Bu yeni yasalar kapsamında, İngiliz kullanıcılar teknolojik cihazlarına ele geçirilmesi kolay şifreler koyamayacak. Bilim ve Teknoloji Bakanı Jonathan Berry şunları söyledi: "Gündelik yaşam giderek çevrim içi cihazlara bağımlı hale geldikçe, internetin yarattığı tehditler çoğalıyor. Bugünden itibaren, dünyada bir ilk olan yasaları uygulamaya koyduğumuz için tüketiciler, akıllı cihazlarının siber suçlulardan korunduğu konusunda gönül rahatlığına sahip olacaklar" diye konuştu. Bakan ayrıca İngiltere'yi dünyada internet kullanımı için en güvenli yer haline getirmeye kararlı olduklarını vurguladı.Çin, önümüzdeki aylarda Ay'ın keşdefilmemiş güney kutbuna "robotik uzay aracı" gönderecek. Bu görev Çin'in taykonotlarını Ay'a indirmeden önce gerçekleştirmeyi planladığı üç görevden ilki kapsamında gerçekleştirilecek. "Chang'e-6" görevinin Ay'ın Dünya'ya dönük olmayan tarafındaki toprak ve kayalardan örnek toplaması bekleniyor. Çin, 2030 yılına kadar astronotlarını Ay'a göndermeyi hedefliyor. Görevin gerçekleşeceği güney kutbu, bilim insanları tarafından Ay'ın keşfi için "altın kuşak" olarak tanımlanıyor.
Çin, önümüzdeki günlerde Çinli taykonotların Ay'a bir üs kurmasının önünü açacak ilk görev kapsamında ayın keşfedilmemiş güney kutbuna bir robot uzay aracı gönderecek. Adını efsanevi Çin Ay tanrıçasından alan 2007'deki ilk "Chang'e" misyonundan bu yana Çin, Ay araştırmalarında ileri atılımlar yaparak ABD ve Rusya ile arasındaki teknolojik uçurumu daralttı. 2020 yılında Çin, kırk yılı aşkın bir süreden sonra yapılan ilk görevde Ay'ın gözlemlenen tarafından örnekler getirdi. Çin bu görev ile ilk kez mürettebatsız bir uzay aracını Ay yüzeyinden Dünya'ya güvenli bir şekilde geri getirebileceğini kanıtladı."BİLİNMEYENİ KEŞFETMEK" Bu hafta Çin'in, 2020 misyonundaki yedek uzay aracını kullanarak "Chang'e-6"yı fırlatması ve Ay'ın kalıcı olarak Dünya'ya dönük olmayan tarafındaki toprak ve kayalardan örnek toplaması bekleniyor. Dünya ile doğrudan görüş hattı olmayan "Chang'e-6", 53 günlük görevi sırasında, eve dönüş yolunda Ay'ın "gizli" tarafından daha önce hiç denenmemiş bir kalkış için konuşlandırılmış bir aktarma uydusuna güvenmek zorunda. Aynı aktarma uydusu, Çin'in su için güney kutbunu keşfetmeye ve Rusya ile üs inşa etmeye başladığı 2026 ve 2028 yıllarında sırasıyla mürettebatsız "Chang'e-7 ve 8" misyonlarını destekleyecek. Çin, 2030 yılına kadar astronotlarını Ay'a göndermeyi hedefliyor."ÇİN, AY TOPRAKLARINDA HAK İDDİA EDEBİLİR" Pekin'in güney kutbu planları NASA'yı endişelendiriyor. NASA'nın yöneticisi Bill Nelson, Çin'in Ay'a indikten sonra tüm su kaynaklarının kendisine ait olduğunu iddia edebileceği konusunda defalarca uyarmıştı. Pekin, "ortak" bir gelecek inşa etme konusunda tüm ülkelerle işbirliği yapmaya kararlı olduğunu söyledi. NASA'nın Çin ile doğrudan veya dolaylı herhangi bir işbirliği yapması ABD yasalarına göre yasak. Güney kutbu, bilim insanları tarafından Ay'ın keşfi için "altın kuşak" olarak tanımlanıyor.ABD'li elektrikli araç üreticisi Tesla'nın sahibi Elon Musk, otopilot teknolojisinin ileri versiyonu otonom sürüş teknolojisini piyasaya sürebilmek için Çin'de siyasi yetkililerle görüştü.
Ülkenin kabine işlevini yerine getiren Devlet Konseyinden yapılan açıklamaya göre, Musk, Pekin'de Çin Başbakanı Li Çiang ile bir araya geldi. Başbakan Li, görüşmede, Çin'in büyük ölçekli pazarının yabancı firmalara daima açık olacağını belirterek, piyasaya daha fazla erişim ve daha iyi hizmet güvencesi sağlayacaklarını vurguladı. Li, Tesla'nın Şanghay'da kurduğu "giga fabrika"nın ve ülkedeki satış başarısının Çin ile ABD arasındaki ekonomik ve ticari işbirliğinin "başarı örneği" olduğunun altını çizdi. OTONOM SÜRÜŞ "YAKINDA" Musk da görüşmede, Tesla'nın daha fazla kazan-kazan sonucu için Çin ile işbirliğini derinleştirmek üzere yeni adımlar atmaya hazır olduğunu ifade etti. Başbakan Li'yi Şanghay Parti Sekreterliğini yürüttüğü dönemden bu yana tanıdığını dile getiren Musk, yeniden bir araya gelmekten mutlu olduğunu söyledi. Şirket kaynakları, Musk'ın görüşmede Tesla'nın otonom sürüş teknolojilerinin Çin'de kullanılabilmesi için izin talebinde bulunduğunu belirtiyor. Sosyal medya platformu X'te Çinli Tesla kullanıcısının, otopilot ve denetimli tam otonom sürüş (FSD) opsiyonlarının Çin'de hizmete girip girmeyeceğine dair sorusuna "Yakında olabilir." yanıtını verdi. Öte yandan Tesla'nın Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Grace Tao da Musk'ın ziyaretiyle aynı günde Çin'in resmi yayın organı Halkın Günlüğü gazetesinde yayınladığı makalede otonom sürüşün yeni enerji araçları sektörü açısından "kilit büyüme motoru" olacağını savundu. TESLA'NIN GİGA FABRİKASINDA 1 MİLYON ELEKTRİKLİ ARAÇ ÜRETİLİYOR
Tesla, otonom sürüş yazılımlarının ilk kez 4 yıl önce yayımladığı güncellemeyle hizmete sunmuştu ancak söz konusu teknolojiler, yasal düzenlemelerdeki farklılıklar nedeniyle Çin'de kullanılamıyordu. Tesla'nın 2019'de üretime başlayan Şanghay'daki giga fabrikası, şirketin ABD dışındaki en büyük üretim tesisi konumunda bulunuyor. Burada üretilen araçlar Çin dışında Asya Pasifik, Avrupa ve ABD'ye ihraç ediliyor. Şirket, yılda 1 milyon elektrikli otomobil üretebilen fabrikayı 450 bin ilave kapasite ile genişletmeyi planlıyor. Sanayi ve tedarik zincirinde yerlilik oranı yüzde 95 olan fabrikadaki çalışanların yüzde 99'unu Çin vatandaşları oluşturuyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) yapay zeka desteğiyle geliştirilen robot, karşısındaki insanın mimiklerini milisaniyeler öncesinde tahmin edebiliyor. Araştırmacılar bu özelliğin ilerde robotlarla iletişimin gelişmesinde önemli bir adım olduğunu söylüyor.
NASA'nın Artemis 3 astronotları Ay'ın güney kutbuna deprem dedektörü yerleştirecek. Bu deprem dedektörü, insanların Ay'da uzun vadeli varlık gösterme planları için hazırlık görevi görecek. Ay depremleri, yüzeyindeki sıcaklık değişimlerinden kaynaklanıyor. Bu sıcaklıklar gündüzleri 121 santigrat derece ile geceleri eksi 133 derece arasında değişerek Ay'ın genişlemesine ve büzülmesine neden oluyor.
Ay Ortamı İzleme İstasyonu (LEMS), NASA'nın 50 yıldan uzun bir süre sonra ilk kez 2026 yılında insanları Ay'a indirecek olan "Artemis 3" misyonu için seçtiği ilk üç potansiyel yükten biri. Bu yük, Artemis 3 astronotlarının ineceği Ay'ın güney kutbu çevresindeki bölgedeki Ay depremlerinden kaynaklanan yer hareketlerini sürekli olarak izleyecek.
EN AZ 3 AY EN FAZLA 2 YIL ÇALIŞACAK NASA'dan yapılan açıklamaya göre, LEMS'in Ay yüzeyinde en az üç ay ve en fazla iki yıl boyunca çalışması bekleniyor ve bu da Ay'ın jeofiziksel aktivitesini uzun süre boyunca yardım almadan ölçebileceği anlamına geliyor. NASA yetkilileri yaptığı açıklamada, "Ay depremleri ilk kez Apollo astronotlarının 1969-1972 yılları arasındaki görevleri sırasında Ay yüzeyine sismometreler yerleştirmesinden sonra gözlemlendi" dedi.
GÜNEY KUTBUNDAN VERİ TOPLAMAK ÖNEMLİ Ancak Apollo sismik verileri Ay'ın ekvatoruna yakın, Dünya'ya bakan tarafında toplanıyor.
Bu nedenle Ay'ın güney kutbundaki sarsıntılara ilişkin sismik veri mevcut değil; güney kutbundan veri toplamak Ay'da uzun vadeli bir varlık oluşturmak için önemli.
AY DEPREMLERİ NASIL OLUR?
Ay depremleri öncelikle Ay ile Dünya arasındaki çekim kuvvetinin yanı sıra Ay yüzeyindeki sıcaklık değişimlerinden kaynaklanmaktadır. Bu sıcaklıklar gündüzleri 121 santigrat derece ile geceleri eksi 133 derece arasında değişmektedir. Bu aşırı sıcaklık değişimleri, Ay'ın sıcak olduğunda genişlemesine ve soğuk olduğunda büzülmesine neden olarak deprem yaratır.
NASA, arıza nedeniyle evrenin yaşını belirleyen 16 milyar dolarlık Hubble uzay teleskobununun çalışmayı durdurduğunu açıkladı.
NASA, Hubble Uzay Teleskopu'nun mekanik bir sorun nedeniyle operasyonlarını duraklattığını açıkladı. Sorunun Hubble'ın dönmesine ve yeni hedeflere kilitlenmesine yardımcı olmak için çalışan jiroskoplardan birinde olduğu belirlendi. Teleskop salı günü, üç jiroskoptan biri hatalı okumalar göndermeye başlayınca otomatik olarak "güvenli moda" geçti. Bilim insanları Hubble'ı evrenin yaşıyla ilgili ilk resmi tahmini belirlemek ve başlangıçtan itibaren evrenin görüntülerini çekmek için kullandı. Operasyonlar şimdilik askıya alınırken, NASA yetkilileri arızayı gidermek için çalışıyor.
BU ARIZA İLK DEĞİL 1990 yılında fırlatılan 34 yıllık uzay teleskobunun jiroskoplarında zaman zaman sorunlar yaşanıyordu. Jiroskoplar, bir nesnenin dönme hızını ölçmenin yanı sıra Hubble'ın sabit ve yönlendirilmiş kalmasına da yardımcı oluyor. Teleskopun jiroskoplarının her biri, kapalı bir silindir içinde dakikada 19 bin 200 kez dönen bir tekerlek içeriyor. Jiroskopları tamir etmek ve yenilemek için hizmet veren son uzay mekiği görevi 2009'daydı. Bu görevde, bozuk jiroskoplar oksijen yerine basınçlı nitrojenle doldurulmuş olanlarla değiştirildi.BU ARIZA HUBBLE'IN SONU MU? Uzay mekiği programının 2001'de sona ermesinden ve James Webb Uzay Teleskobu'nun 2021'de fırlatılmasından bu yana, Hubble'ı onarmak için başka ekip gönderilmedi. Ancak bu Hubble'ın sonu anlamına gelmiyor. NASA, teleskobu çalıştıran ekibin olası çözümleri bulmaya çalıştığını açıkladı. 2009 yılında Hubble'a beşinci ve son kez bakım yapıldığında altı yeni jiroskop takıldı. Bu jiroskoplardan yalnızca üçü hala çalışıyor; hatalı sinyalleri geri gönderen de dahil. İdeal olarak, Hubble aynı anda üç jiroskop kullanması gerekiyor ancak yalnızca bir jiroskopla çalışması da mümkün.NASA'DAN AÇIKLAMA Bunun Hubble'ın sonu olup olmadığı konusunda NASA yetkilileri iyimserliğini koruyor. Ajans bugün yaptığı bir duyuruda, "NASA, Hubble'ın bu on yıl boyunca ve muhtemelen bir sonraki dönemde de ajansın James Webb Uzay Teleskobu gibi diğer gözlemevleriyle birlikte çalışarak çığır açan keşifler yapmaya devam edeceğini öngörüyor" diye yazdı.Sam Altman, ABD Başkanı Joe Biden tarafından geçtiğimiz yıl kurulan Yapay Zeka Güvenlik ve Emniyet Kurulu'na katılıyor. Kurulda Nvidia CEO'su Jensen Huang'ın da bulunduğu kaydedildi.
Yapay zeka ChatGPT'nin geliştiricisi OpenAI'da CEO Sam Altman, Microsoft başkanı Satya Nadella ve Alphabet CEO'su Sundar Pichai ABD'de Biden hükümeti tarafından kurulan Yapay Zeka Güvenlik ve Emniyet Kuruluna katılıyor.
The Wall Street Journal'a göre, bu isimlere Nvidia'dan Jensen Huang, Northrop Grumman'dan Kathy Warden ve Delta'dan Ed Bastian ile birlikte teknoloji ve yapay zeka sektöründeki diğer liderler de katılıyor.
YAPAY ZEKA KURULU DANIŞMANLIK YAPACAK
Yapay zeka kurulu, ABD'nin kritik altyapısında yapay zekanın nasıl güvenli bir şekilde kullanılabileceği konusunda İç Güvenlik Bakanlığı ile birlikte çalışacak ve ona danışmanlık yapacak.
Ayrıca elektrik şebekesi operatörlerine, ulaşım hizmeti sağlayıcılarına ve üretim tesislerine, sistemlerini teknolojideki ilerlemelerin yol açabileceği potansiyel tehditlere karşı nasıl koruyabilecekleri konusunda tavsiyelerde bulunmakla görevlendirildiler.
GEÇTİĞİMİZ YIL KURULMUŞTU Biden yönetimi, geçen yıl yapay zeka gelişimini düzenlemeye odaklanan kapsamlı bir yürütme emrinin bir parçası olarak bir yapay zeka güvenlik kurulu oluşturulmasını emretti.
İç Güvenlik'in web sitesinde, kurulun "Sekretere ve kritik altyapı topluluğuna tavsiyelerde bulunan özel sektörden ve hükümetten uzmanlarını içerdiği" belirtildi.
İç Güvenlik Sekreteri Alejandro Mayorkas Journal'a verdiği demeçte, kritik altyapılarda yapay zeka kullanımının hizmetleri büyük ölçüde iyileştirebileceğini örneğin, hastalık teşhislerini hızlandırabileceğini veya enerji santrallerindeki anormallikleri hızla tespit edebileceğini söyledi.
Çinli ByteDance şirketine ait sosyal medya platformu TikTok'u yasaklayan ülkelerin sayısı gün geçtikçe artıyor. ABD, Çin merkezli ana şirketi ByteDance'ın TikTok'u elden çıkarmaması halinde ülke genelinde yasaklanacağı bir yasa tasarısına onay verdi. Peki TikTok hangi ülkelerde yasaklandı? Türkiye'de yasaklanacak mı? İşte TikTok'un yasaklandığı ülkeler...
Çin, Tiengong Uzay İstasyonu'na yeni taykonot ekibini başarıyla yolladı. 3 kişilik ekip uzayda 6 ay boyunca görev yapacak.
Çin, Devlet Başkanı Şi Cinping'in "uzay rüyası"nı gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaştı.
Yeni taykonot ekibi, Tiengong Uzay İstasyonu'na ulaşarak görev başı yaptı.
Taykonotlar Ye Guangfu, Li Cong ve Li Guangsu için zorlu görev öncesi resmi tören düzenlendi. Üç isim uzaya coşkuyla uğurlandı. Uzun Yürüyüş 2F adlı roket, Çin'in kuzeybatısındaki Ciuçüen Uydu Merkezi'nden fırlatıldı. Kalkıştan kısa süre sonra ise Şıncou 18 uzay gemisi, taşıyıcı roketten ayrıldı.
Taykonotları taşıyan uzay gemisi, saatler sonra başarıyla uzay istasyonuna kenetlendi. Yeni taykonot ekibi, uzay istasyonunda 5 aydır görev yapan meslektaşlarıyla bir araya geldi.
6 AYLIK GÖREV
Görev devir tesliminin ardından günler içinde eski ekibin Dünya'ya dönmesi bekleniyor. Taykonotlar, Tiangong Uzay İstasyonu'nda 6 ay boyunca görev yapacak.
Çin İnsanlı Uzay Ajansı'nın açıklamasına göre, mikro yerçekiminde temel fizik, uzay malzeme bilimi, uzay yaşam bilimi, uzay tıbbı ve uzay teknolojisi alanlarında deneyler yapılacak. Ayrıca uzay aracında bir akvaryum oluşturmayı ve yerçekimsiz ortamda balık yetiştirmeyi deneyecek taykonotlar, sinekler ve fareler üzerinde de çalışmalar yürütecek.
TAYKONOT NEDİR?
Taykonot uzaya çıkan kişi anlamına gelmektedir. Çince "taikong" kelimesinden türetilmiştir. Astronot kelimesiyle aynı anlamış taşımaktadır.
ABD'de yapay zeka desteğiyle geliştirilen "Emo" (imo) adı verilen robot karşısındaki insanın mimiklerini milisaniyeler öncesinde tahmin edebiliyor. Araştırmacılar bu özelliğin ilerde robotlarla iletişimin daha doğal hale gelmesi için önemli bir adım olduğunu söylüyor.
Tahvil kralı lakabıyla bilinen Bill Gross, yatırımcılara uyarılarda bulundu. Gross, yatırımcıların teknoloji hisselerinden kaçınması gerektiğini belirtti.
ABD merkezli yatırım yönetimi firması Pimco'nun kurucusu Bill Gross, yatırımcıların teknoloji hisselerinden kaçınması gerektiği tavsiyesinde bulundu. Pacific Investment Management Company'nin (Pimco) kurucu ortaklarından William Hunt "Bill" Gross, ABD ekonomik verilerinin ardından Hazine tahvilleri ve hisse senetlerinin gerilemesi üzerine yatırımcılara bazı tavsiyelerde bulundu. Bloomberg'de yer alan habere göre Gross, "Değerli hisse senetlerine bağlı kalın, şimdilik teknolojiden kaçının" dedi. Bir zamanların tahvil kralı olarak bilinen Gross, sosyal medya platformu X'teki bir gönderisinde, yatırımcıların teknoloji şirketleriyle uğraşması gerekiyorsa Microsoft'u satın almaları gerektiğini yazdı. Gross, gösterge 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisinin yüzde 4,75'e yükseldiğini ve bu yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 4,74 ile perşembe günkü zirvenin çok da üzerinde olmadığını belirtti.Güney Kore Temel Bilim Enstitüsü'nden araştırmacılar elmas üretiminde devrim niteliğinde bir buluşa imza attı. Bilim insanları, kullandıkları yeni sıvı metal karıştırma tekniği ile 150 dakikada yapay bir elmas üretti. Bu keşiften önce sentetik elmas üretmek haftalar sürüyordu.
Doğal elmasların oluşum süreci yeraltındaki aşırı basınç ve sıcaklık koşullarında milyarlarca yıl alır. Uzmanlar tarafından sentetik formlar çok daha hızlı üretilebilir, ancak genellikle birkaç haftaya kadar yoğun bir şekilde ezilerek işleme maruz kalmaları gerekir.
METAL KARIŞIMINA DAYANAN YENİ YÖNTEM Sıvı metallerin karışımına dayanan yeni bir yöntem, yüksek güçlü bir sıkıştırmaya gerek kalmadan birkaç dakika içinde yapay bir elmas üretilmesini sağladı. Bilim insanları bin 25 santigrat derece civarında yüksek sıcaklıklar ile 150 dakikada yapay bir elmas oluşturdu. Güney Kore Temel Bilim Enstitüsü'nden araştırmacıların liderliğindeki yenilikçi yaklaşımın arkasındaki ekip, sürecin sentetik elmas üretiminde önemli bir fark yaratacağını düşünüyor.
150 DAKİKADA ELMAS ÜRETİMİ Elmas üretimi için karbonu sıvı metale eritmek tamamen yeni keşfedilmiş bir yöntem değil. Ancak bu işlemler çok yüksek basınçlara ve karbonun tutunabilmesi için "elmas tohumu"na ihtiyaç duyuyordu. Araştırmacılar, yeni çalışmaları sonucunda "Sıvı metal alaşımı kullanarak 1 atm basınçta ve orta sıcaklıkta elmas yetiştirmenin bir yöntemini" keşfetti.
ADIM ADIM "SENTETİK ELMAS" ÜRETİMİ İhtiyaç duyulan basınçtaki azalma galyum, demir, nikel ve silikon gibi sıvı metallerin dikkatle karıştırıldığı bir karışım kullanılarak sağlandı. Metan ve hidrojen kombinasyonuna maruz kalan metali çok hızlı bir şekilde ısıtmak ve ardından soğutmak için bir grafit muhafazanın içine özel yapım bir vakum sistemi inşa edildi. Bu koşullar metandan gelen karbon atomlarının erimiş metale yayılmasına neden oldu ve elmas için tohum görevi gördü. Sadece 15 dakika sonra, küçük elmas kristal parçaları oluştu ve iki buçuk saatin ardından elmas üretimi tamamlandı. ELMAS YAPIMINDA DEVRİM Şu anda sentetik elmasların çoğunu üretmek için kullanılan endüstriyel işlemlerde, elektronikte ve hatta kuantum bilgisayarlarda kullanılan süreç birkaç gün sürüyor ve çok daha fazla baskı gerektiriyor. Bu yeni teknik potansiyelini yerine getirirse elmas yapımı çok daha hızlı ve çok daha kolay hale gelecek.Güney Kore Temel Bilim Enstitüsü'nden araştırmacılar elmas üretiminde devrim niteliğinde bir buluşa imza attı. Bilim insanları, kullandıkları yeni sıvı metal karıştırma tekniği ile 150 dakikada yapay bir elmas üretti. Bu keşiften önce sentetik elmas üretmek haftalar sürüyordu.
Doğal elmasların oluşum süreci yeraltındaki aşırı basınç ve sıcaklık koşullarında milyarlarca yıl alır. Uzmanlar tarafından sentetik formlar çok daha hızlı üretilebilir, ancak genellikle birkaç haftaya kadar yoğun bir şekilde ezilerek işleme maruz kalmaları gerekir.
METAL KARIŞIMINA DAYANAN YENİ YÖNTEM Sıvı metallerin karışımına dayanan yeni bir yöntem, yüksek güçlü bir sıkıştırmaya gerek kalmadan birkaç dakika içinde yapay bir elmas üretilmesini sağladı. Bilim insanları bin 25 santigrat derece civarında yüksek sıcaklıklar ile 150 dakikada yapay bir elmas oluşturdu. Güney Kore Temel Bilim Enstitüsü'nden araştırmacıların liderliğindeki yenilikçi yaklaşımın arkasındaki ekip, sürecin sentetik elmas üretiminde önemli bir fark yaratacağını düşünüyor.
150 DAKİKADA ELMAS ÜRETİMİ Elmas üretimi için karbonu sıvı metale eritmek tamamen yeni keşfedilmiş bir yöntem değil. Ancak bu işlemler çok yüksek basınçlara ve karbonun tutunabilmesi için "elmas tohumu"na ihtiyaç duyuyordu. Araştırmacılar, yeni çalışmaları sonucunda "Sıvı metal alaşımı kullanarak 1 atm basınçta ve orta sıcaklıkta elmas yetiştirmenin bir yöntemini" keşfetti.
ADIM ADIM "SENTETİK ELMAS" ÜRETİMİ İhtiyaç duyulan basınçtaki azalma galyum, demir, nikel ve silikon gibi sıvı metallerin dikkatle karıştırıldığı bir karışım kullanılarak sağlandı. Metan ve hidrojen kombinasyonuna maruz kalan metali çok hızlı bir şekilde ısıtmak ve ardından soğutmak için bir grafit muhafazanın içine özel yapım bir vakum sistemi inşa edildi. Bu koşullar metandan gelen karbon atomlarının erimiş metale yayılmasına neden oldu ve elmas için tohum görevi gördü. Sadece 15 dakika sonra, küçük elmas kristal parçaları oluştu ve iki buçuk saatin ardından elmas üretimi tamamlandı. ELMAS YAPIMINDA DEVRİM Şu anda sentetik elmasların çoğunu üretmek için kullanılan endüstriyel işlemlerde, elektronikte ve hatta kuantum bilgisayarlarda kullanılan süreç birkaç gün sürüyor ve çok daha fazla baskı gerektiriyor. Bu yeni teknik potansiyelini yerine getirirse elmas yapımı çok daha hızlı ve çok daha kolay hale gelecek.Mars zemininde ilkbahar güneşinin oluşturduğu ısı sonucuyla ortaya çıkan yüzlerce örümceğe benzeyen madde hüzmeleri görüntülendi.
Avrupa Uzay Ajansının (ESA) internet sitesinde paylaştığı habere göre, ilkbahardaki ısı artışından kaynaklı meydana gelen olay, yüzlerce örümceğe benzeyen madde topluluğunun Mars zemininde belirmesine neden oldu. Yüksek basınçla yüzeye fışkırıp zemine yayılan ve 45 metre ile 1 kilometre arası genişliğe sahip olan bu madde hüzmelerinin şekilleri "örümceğe" benzetildi. Bu "örümceklerin", güneş ışınlarının Mars zeminindeki karbondioksit buzunu eriterek gaz haline getirmesi ve bu gazla beraber kurum gibi çeşitli koyu renkli maddelerin zemine çıkmasıyla oluştuğu açıklandı. Görüntüler, ESA'nın Gaz İzsürme Uydusu (TGO) ve Mars Express uydusu tarafından yakalandı.Bilim insanları Dünya'nın manyetik alanının varlığına işaret eden en eski kanıta ulaştı. 3,7 milyar yıl öncesine işaret eden kayalar, manyetik alanın bu zaman zarfında büyük ölçüde aynı kaldığını gösteriyor.
Manyetik alanın tarihine ilişkin kesin bir kanıt bulunamamıştı. Bilim insanları da bu alanın günümüzdeki halinden çok daha farklı olduğunu düşünüyordu. Oxford Üniversitesi ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) bilim insanları Grönland'ın Isua bölgesindeki demir açısından zengin kayaları inceledi. Demir parçacıkları, kristalleşme süreci onları yerlerine ksabitlediğinde hem manyetik alan gücünü hem de yönünü kaydedebilen küçük mıknatıslar gibi hareket eder. Araştırmacılar 3,7 milyar yıllık bu kayaların manyetik alanın gücünü en az 15 mikrotesla olarak kaydettiğini buldu. Bugünkü manyetik alanın gücüyse 30 mikrotesla olarak kaydediliyor.
MANYETİK ALANA DAİR EN ESKİ TAHMİN Dünya'nın manyetik alanının gücüne ilişkin en eski tahmini sunan bu kayalar, tek tek kristallerin incelendiği önceki çalışmalardan daha doğru ve güvenilir bir değerlendirme sağlıyor. Bununla birlikte, kayaların incelendiği alan, onu yoğun tektonik aktiviteden ve deformasyondan koruyan kalın kıtasal kabuğun üzerinde yer alan benzersiz bir jeolojiye sahip. Bu, araştırmacıların 3,7 milyar yıl önce manyetik alanın varlığını destekleyen net bir kanıt bütünü oluşturmasına olanak sağlıyor. Araştırmanın başyazarı Claire Nichols, bu iki kat farka rağmen o zamanki alanın bugünkü kadar güçlü olmasının mümkün olduğunu söyledi.YAŞAM OKYANUSLARDAN KITALARA TAŞINMIŞ OLABİLİR Bugün manyetik alan, Dünya'nın çekirdeğinin sıvı haldeki dış kısmının çalkalanması ve katı haldeki iç çekirdek soğurken ısının dış çekirdeğe aktarılmasıyla çalışıyor. Ancak bilim insanları çekirdeğin yaklaşık bir milyar yıl öncesine kadar katılaşmadığını öne sürüyor. Manyetik alanın gücü zamanla pek değişmemiş gibi görünse de araştırmacılar Güneş rüzgarının eskiden çok daha güçlü olduğunu söylüyor. Bu durum Dünya'nın dış kabuğunun Güneş rüzgarından daha iyi korunmuş olabileceğine işaret ederken yaşam okyanuslardan kıtalara taşınmış olabilir.İsrail'in Gazze'de canlı hedeflerin yerini belirlemek için kullandığı yapay zeka sistemine Meta’nın sahibi olduğu WhatsApp mesajlaşma platformunun kişisel verileri paylaşarak yardımcı olduğu iddia edildi.
İsrail’in Filistinlilere yönelik soykırımı sürerken, dünyaca ünlü Meta teknoloji şirketinin İsrail’in katliamlarında payı olduğu iddia edildi. “Filistin İçin Teknoloji” adlı platformun yayınladığı raporlar, İsrail’in canlı hedeflerin yerini belirlemek üzere kullandığı Lavender adlı yapay zeka programının WhatsApp'tan yardım aldığını ortaya koydu. Meta'nın İsrail ordusuna WhatsApp gruplarını belirli kişilerle paylaşan Filistinliler hakkında bilgi sağladığı iddia edilirken, İsrail'in ise Lavender programı üzerinden WhatsApp ile bağlantı kurarak potansiyel hedeflerin yerini belirlediği belirtildi.
WHATSAPP İDDİALARI REDDETTİ Dev teknoloji şirketinin Filistin'deki katliama ortak olduğuna yönelik iddialar Meta'nın mahremiyet ilkesine yönelik şüphelere neden olurken, WhatsApp ise yaptığı açıklamada iddiaları reddetti. Raporların doğruluğuna dair hiçbir kanıt olmadığını söyleyen firma sözcüsü, “Hiçbir hükümete toplu bilgi sağlamıyoruz. Meta on yılı aşkın bir süredir tutarlı şeffaflık raporları sunmaktadır ve bunlar WhatsApp bilgilerinin talep edildiği sınırlı durumları içermektedir” dedi.
META SANSÜR İDDİALARI İLE GÜNDEME GELMİŞTİ WhatsApp’ın yanı sıra Facebook ve Instagram’ı da bünyesinde barındıran Meta şirketi daha önce de Filistin yanlısı paylaşımlara sistematik sansür uyguladığı iddiaları ile gündeme gelmişti. İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) geçen Aralık ayında yayınladığı “Meta'nın Tutulmayan Sözleri: Instagram ve Facebook'taki Filistin İçeriğinin Sistemli Sansürü” başlıklı 51 sayfalık rapor, Mark Zuckerberg’e ait Meta'nın Filistin'i destekleyen barışçıl ifadeler ve Filistinlilerin insan haklarına ilişkin kamusal tartışmaları da dahil olmak üzere birçok paylaşımı erişimden kaldırdığı ya da sansürlediğini ortaya koymuştu.Batarya teknolojilerindeki büyüme, geçen yıl neredeyse tüm temiz enerji teknolojilerindeki büyümeyi geride bırakırken, iklim değişikliğiyle mücadelede 2030'a yönelik hedeflere ulaşılabilmesi için dünyadaki batarya kurulumlarının büyük ölçüde hızlanması gerektiği belirtildi.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) Bataryalar ve Güvenli Enerji Dönüşümleri Özel Raporu'na göre, düşen maliyetler, inovasyondaki ilerleme ve destekleyici endüstriyel politikalar batarya teknolojilerine talebi artırdı. Batarya maliyetleri 15 yıldan kısa bir sürede yüzde 90 geriledi ve temiz enerji teknolojileri arasında en hızlı maliyet düşüşü bu alanda görüldü. Halihazırda küresel batarya talebinin yüzde 90'ını enerji sektörü oluştururken, geçen yıl elektrik sektöründe batarya kurulumları yıllık bazda yüzde 130 büyüdü. Ulaşım sektöründe ise bataryadaki büyüme sayesinde 2020'de 3 milyon olan elektrikli araç satışları 2023'te 14 milyona yükseldi. Dünyada geçen yıl batarya teknolojilerindeki büyüme, neredeyse tüm diğer temiz enerji teknolojilerindeki büyümeyi geride bıraktı. Ancak 2030 enerji ve iklim hedeflerine ulaşılabilmesi için dünyada batarya kurulumlarının büyük ölçüde hızlanması gerekiyor. Rapordaki baz senaryoya göre, küresel enerji depolama kapasitesinde 2030'a kadar 6 kat artış öngörülüyor ve bu artışın yüzde 90'ını bataryalar oluşturuyor. Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi COP28'de açıklanan 2030'a kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesini 3 katına çıkarma taahhüdü için 1500 gigavat batarya kapasitesinin kurulması gerekiyor. IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin değerlendirmesinde, elektrik ve ulaşım sektörlerinin küresel emisyonları azaltmak için iki kritik alan olduğunu belirterek, "Bataryalar, her iki sektörde de temelleri oluşturacak, yenilenebilir enerji kaynaklarının artırılmasında ve ulaşımın elektrikli hale getirilmesinde paha biçilmez bir yol oynarken, işletmeler ve haneler için güvenli ve sürdürülebilir enerji sağlayacak.
Güneş enerjisi santrali ve batarya kombinasyonu maliyet açısından bugün Hindistan'daki yeni kömür santralleriyle rekabet edebilir durumda. Bu kombinasyon, önümüzdeki sadece birkaç yıl içinde, Çin'deki yeni kömür ve ABD'deki gaz yakıtlı santrallerden daha ucuz olacak. Bataryalar, gözerimizin önünde oyunu değiştiriyor." ifadelerini kullandı.
Giriş