Yurt genelinde, 20 Mayıs 2024 tarihinde, 5 bin 895 megavatsaat tüketilenden az elektrik üretildi.
5 BİN 895 MEGAVATSAT AÇIK VARTürkiye'de dün günlük bazda 880 bin 667 megavatsaat elektrik üretildi, tüketim ise 886 bin 562 megavatsaat oldu.
Türkiye Elektrik İletim AŞ verilerine göre, dün en yüksek elektrik tüketimi 42 bin 479 megavatsaatle saat 17.00'de, en düşük tüketim ise 27 bin 442 megavatsaatle 07.00'de gerçekleşti.
Günlük bazda dün 880 bin 667 megavatsaat elektrik üretildi, tüketim ise 886 bin 562 megavatsaat olarak kayıtlara geçti.
ÜRETİMDE PAYIN BÜYÜĞÜ BARAJLI HİDROELEKTRİK SANTRALLERİNDEÜretimde ilk sırada yüzde 22,7 payla barajlı hidroelektrik santralleri yer aldı. Bunu, yüzde 17,9 ile ithal kömür ve yüzde 13 ile doğal gaz santralleri izledi.
Türkiye, dün 6 bin 215 megavatsaat elektrik ihracatı, 12 bin 70 megavatsaat elektrik ithalatı yaptı.
Gece yarısı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla yürürlüğe giren karar göre, Kamu alacakları için gecikme zammı ve tecil faiz oranlarının yükseltilmesine ilişkin karar Resmi Gazete'de yayımlandı.
Alınan karara göre, 183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da yer alan gecikme zammı oranı, her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere yüzde 3,5'ten yüzde 4,5'e yükseltildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın Tahsilat Genel Tebliği de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
AMME ALACAKLARINDA FAİZ ORANI YÜZDE 28 OLARAK BELİRLENDİResmi Gazete'de yayınlanan karara göre, amme alacaklarında yıllık yüzde 36 olarak uygulanan tecil faizi oranı bugünden itibaren yüzde 48 olarak belirlendi. Bugünden itibaren yapılacak müracaatlara dayanılarak tecil edilen amme alacaklarına yıllık yüzde 48 tecil faizi uygulanacak.
Küresel piyasalar, Fed yetkililerinin temkinli açıklamalarının ardından karışık bir seyir izlerken, bugün de bu açıklamaların devamı ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın konuşması yatırımcıların odağında.
Fed'in bu yıl ilk faiz indirimini gerçekleştireceğine dair iyimserliğe rağmen, yetkililer aceleci davranmamaya devam ediyor. İlk çeyrekte enflasyonun hayal kırıklığı yarattığını ve gevşetme için yeterli güven sağlamadığını belirten Fed Denetimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Michael Barr, sıkı politikaya izin verilmesi gerektiğini vurguladı.
Fed Başkan Yardımcısı Philip Jefferson da enflasyonla mücadelede son dönemdeki yavaşlamanın kalıcı olup olmadığını söylemek için henüz erken olduğunu ifade etti. Atlanta Fed Raphael Bostic de bu yıl enflasyonun daha yavaş düşmesini beklediklerini söylerken, bankanın ekonominin gidişatına ilişkin her türlü olasılığa açık olduğunu belirtti.
San Francisco Fed Başkanı Mary Daly ise enflasyonun kesin olarak düşüp düşmediğinin net olmadığını ve faiz oranlarını ayarlamanın "aciliyetinin" bulunmadığını kaydetti.
AVRUPA MERKEZ BAKNASI KARARI DOĞRUDAN ETKİLİ OLACAKAvrupa borsalarında ise dün İtalya hariç pozitif bir seyir öne çıkarken, bugün Avrupa Merkez Bankası (European Central Bank, ECB) Başkanı Lagarde'ın yapacağı konuşma yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, ECB'nin haziranda ilk faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakıldığını anımsatarak, bankanın bu yıl toplamda 25'er baz puandan 3 kez faiz indirimi gerçekleştireceğinin fiyatlandığını bildirdi.
Lagarde'ın bugünkü sözle yönlendirmelerinden ECB'nin gelecek dönemde atacağı adımlara ilişkin ipuçları aranacağını aktaran analistler, bölge genelinde açıklanacak yoğun veri gündeminin de yatırımcıların odağında bulunduğunu ifade etti
ALTIN VE PETROL FİYATLARINDAKİ DALGALANMA SÜRÜYORDün 2 bin 450 doları test ederek rekor tazeleyen altının ons fiyatı, günü yüzde 0,5 değer kazancıyla 2 bin 426 dolardan kapattı.
Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,6 azalışla 83 dolardan işlem görürken, bakırın libresi 5 doların üzerinde, tarihi zirvesine yakın seyretmeye devam ediyor.
Ekonomik krizin ve yüksek enflasyonun etkisini en çok hissettirdiği yerlerden biri döviz fiyatları.
Döviz fiyatlarındaki en ufak bir yükseliş A'dan Z'ye tüm ürün ve hizmet piyasalarını etkiliyor.
Peki 21 Mayıs 2024 döviz fiyatları ne kadar oldu? Dolar ve Euro yeni güne nasıl başladı?
DOLAR YÜKSELİYORİstanbul serbest piyasada dolar 32,2260 liradan, avro 34,9950 liradan güne başladı.
Serbest piyasada 32,2240 liradan alınan dolar, 32,2260 liradan satılıyor. 34,9930 liradan alınan avronun satış fiyatı ise 34,9950 lira olarak belirlendi.
Dün doların satış fiyatı 32,2010 lira, avronun satış fiyatı ise 35.0080 lira olmuştu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın Mayıs ayı politika faiz kararını açıklayacağı haftada piyasalardaki hareketlilik devam ediyor. Altın piyasası güne yükselişle başladı. Vatandaşlar ise altın piyasasındaki Gram altın, Çeyrek altın ve Cumhuriyet altını fiyatlarını merak ediyor.
GÜNCEL ALTIN FİYATLARI AÇIKLANDIOns altın 2 bin 416 Dolar'dan, Gram altın 2 bin 503 TL'den, Çeyrek altın 4 bin 105 TL'den, Cumhuriyet altını 16 bin 887 TL'den, Gümüş ise 32,77 TL'den fiyatlanıyor.DÜNKÜ KAPANIŞ ALTIN FİYATLARIOns altın 2 bin 421 Dolar'dan, Gram altın 2 bin 508 TL'den, Çeyrek altın 4 bin 110 TL'den, Cumhuriyet altını 16 bin 996 TL'den, Gümüş ise 32,45 TL'den fiyatlanmıştı.
Ülkemizin eşsiz lezzeti Türk kahvesinin yanı sıra farklı kahve türlerine de birçok market aracılığı ile erişim sağlamak mümkün. Güne başlamanın en iyi yollarından biri olarak değerlendirilen ve türlerine bağlı olarak damakları çatlatmayı başaran kahve, son dönemlerde ise tüm bu özelliklerinin yanında bir de artan fiyatları ile gündeme geliyor.
Çok çeşitli faktörlerin etkileri ile sık aralıklar ile güncellenen kahve fiyatları, kahve tutkunları tarafından yakından takip ediliyor. Peki, zincir marketlerde kahve kaç TL oldu? İşte çeşitlerine ve satışa sunuldukları marketlere göre güncel kahve fiyatları…
A101 MARKET KAHVE FİYATLARI GÜNCELA101 Market mağazalarında geçerli olan kahve fiyatları şu şekilde:
Jacobs Velvet Foam Gold Kahve 100 g: 59,90 TLMehmet Efendi Türk Kahvesi 100 g: 45,50 TLKahve Dünyası Türk Kahvesi 100 g: 42,50 TLJacobs Cronat Gold Kahve 100 g: 109,50 TLNescafe 2’si 1 Arada Kahve 20’li: 53,90 TLJacobs Velour Klasik Kahve 95 g: 69,50 TLNescafe 3’ü 1 Arada Köpüklü Kahve 10’lu: 49,50 TLNescafe Gold Blend 37 Ekonomik Paket Kahve 80 g: 81,50 TLNescafe Taster’s Choice Kahve 100 g: 99,50 TLKeyfe Aromalı Hazır Türk Kahvesi Çeşitleri 100 g: 22,50 TLNescafe 3’ü 1 Arada Sütlü Köpüklü Kahve 20’li: 79,50 TLNescafe Gold Ekonomik Paket Kahve 100 g: 129,95 TLKeyfe Türk Kahvesi 100 g: 29,50 TLCafex Gold Kahve 2 g: 2,50 TLNescafe 3’ü 1 Arada Kahve 10’lu: 49,50 TLJacobs Monarch Gold Kahve Ekonomik Paket 100 g: 124,95 TLCafex Klasik Çözünebilir Kahve 100 g: 47,50 TLKeyfe Sade Hazır Türk Kahvesi 7 g: 5,85 TL Nescafe Klasik Kahve Ekonomik Paket 100 g: 74,50 TL Keyfe Özel Seri Türk Kahvesi 100 g: 40,50 TLKeyfe Özel Seri Teneke Türk Kahvesi 250 g: 98,50 TLKocatepe Türk Kahvesi 3x100 g: 87 TLŞOK MARKET KAHVE FİYATLARI GÜNCELŞok Market’in kahve ürünleri için belirlemiş olduğu güncel satış fiyatları şu şekilde:
Lezzcafe Filtre Kahve 250 g: 99,90 TLLezzcafe Çekirdek Filtre Kahve 500 g: 195 TLYemeneli Türk Kahvesi 100 g: 29,50 TLJacobs Selection Filtre Kahve 250 g: 109,90 TLJacobs Kapsül Kahve Lungo 8 Intenso 52 g: 124,50 TLLezzcafe 3’ü 1 Arada 10’lu 10x 18 g: 29,25 TLLezzcafe Coffee Cream 200 g: 34,50 TLKaraca Hatır Türk Kahvesi 100 g: 39,90 TLCoffe Mate Ekonomik Paket 200 g: 52 TLLezzcafe Gold 200 g: 114,50 TLNescafe Classic 20x 2 g: 39,50 TLJacobs Cronat Gold 100 g: 99,50 TLNescafe Sütlü Köpüklü 3’ü 1 Arada 10’lu Paket: 49,50 TL Nescafe Classic 100 g Ekonomik Paket: 74,50 TLCafe Crown 2’si 1 Arada Fındık Aromalı 11 g: 5,50 TLMİGROS MARKET KAHVE FİYATLARI GÜNCELMigros Market’te satışa sunulan kahve çeşitleri ve ilgili ürünlerin güncel fiyatları şu şekilde:
Kurukahveci Mehmet Efendi Türk Kahvesi 100 g: 45,50 TLStarbucks Caffe Mocha Premium Kahve Karışımı 22 g: 9,95 TLMigros Türk Kahvesi 100 g: 29,50 TLKurukahveci Mehmet Efendi Türk Kahvesi 250 g: 127,95 TL İstanbul Türk Kahvesi 100 g: 26,50 TL Hisar Damla Sakızlı Türk Kahvesi 100 g: 44,90 TLİstanbul Osmanlı Dibek Kahvesi 200 g: 39,95 TLStarbucks Veranda Blend Öğütülmüş Kahve 200 g: 299,95 TL
Türkiye şeker sektöründe 2024-2025 yılı için kotasını duyurdu. Resmi Gazete'de yayınlanan bilgilere göre, tarihi geçen pazarlama dönemlerinde yılı için kotalar belirlendi. Bununla birlikte A kotasında miktar 2 milyon 910 bin ton oldu.
Şeker kotasıyla alakalı düzenlemeler Cumhurbaşkanı Kararı ile Resmi Gazete'de yayımlandı.
Düzenleme kapsamında , 2024-2025 pazarlama yılı ülke toplam A kotası 2 milyon 910 bin ton olarak belirlenirken, pancar şekeri A kotası 2 milyon 837 bin 250 ton, B kotası ise bu rakamın yüzde 5'i oranında 141 bin 863 ton oldu.
NİŞASTA KOTASI 73 TON OLARAK KARALAŞTIRILDINişasta bazlı şeker kotası da ülke toplam A kotasının yüzde 2,5'ine karşılık gelen 72 bin 750 ton olarak kararlaştırıldı. Ayrıca, şirketlere tahsis edilen pancar şekerinde A ve B kotası ile nişasta bazlı şekerde A kotası miktarları belirlendi.
Türkiye genelinde kurban bayramına hazırlıklar sürmeye devam ederken, ülke genelinde canlı hayvan krizi gözler önüne serildi. Türkiye'nin hayvancılık sektöründe önde gelen doğu illerimizde kurban bayramı için yapılan sevkiyat sayısı yüzde 25 olarak düştü. Sektör temsilcileri tarafından yapılan bir diğer sorunun ise sevkiyat yapılan canlı hayvanların büyük bir çoğunluğunun düve olmasına dikkat çekiyorlar.
Dünya Gazetesi'nin haberine göre, Dişi kurbanlık hayvanlarının sevkiyatının yüksek olması sektörde büyük bir endişeye yol açtı. Düve kesimlerinin gelecek dönemde hayvan sayısının artırılmasında büyük bir engel oluşturacağına dikkat çekiyorlar. Sektör temsilcileri düve kesimlerinin önüne geçilmesini talep ediyorlar.
KURBANLIK FİYATLARI YÜZDE 100 ORANINDA YÜKSELDİTürkiye'de yaşanan enflasyon hayvan üreticilerini zorlarken geçen sene 40 bin TL. olan kurbanlıklar bu sene 75-80 bin TL 'den başlıyor. Küçükbaş hayvanlar ise geçen sene 5 bin TL'den başlarken bu sene başlangıç fiyatı 9 bin lira olarak belirlendi.
KURBAN KESİM SAYISI DÜŞÜCEK TZOB ise geçen yıl kesilecek kurbanlık sayısında önceki yıla göre en az yüzde 10 oranında azalma olacağını öngörmüştü. 2023 yılında 785 bin büyükbaş ve 2 milyon 600 bin küçükbaş hayvanın kurbanlık hayvan kesileceğini tahmin etmişti. Bu yıl ise bu sayının biraz daha gerilemesi bekleniyor.
KURBANLIK SEVKİYATLARI GEÇEN SENEYE GÖRE DÜŞTÜTürkiye'de yaşanan canlı hayvan sorunu kurban bayramı öncesi hayvan sevkiyatlarındaki düşüş ile gün yüzüne çıktı. Ziraat Odası Başkanı Selçuk Güney, geçen yıl oranla sevklerde çok büyük düşüşün olduğunu söyledi.
Dişi hayvan sayısı bölgelerimizde çok yüksek oranda Güney, ‘’O yüzden dişi hayvana geçişler var. Büyük ihtimalle dişi hayvan kurbanlık olarak kesecekler ve iyice hayvancılığı yok edecekler. Normalde dişi hayvan kesmek yasak, ama hem yasaklayıp hem de nasıl keseceklerini yöntemi ürettiklerinden dolayı o da var.Memlekette şu anda en büyük sıkıntısı hem annenin yokluğu hem de dananın yokluğu. Fiyatlar ise piyasa yüksek, en düşük 75 ile 80 bin lira civarında satılıyor. En yükseği ise 180 bin lirayı buluyor. Dişi hayvan kestirmek için hayvanın besili olduğunu ve damızlığa uygun olmadığını veterinerden rapor alarak kesiyor. Dişi hayvan kesimi erkeğe göre yüzde 50’nin üzerine çıkar diye düşünüyorum. Yani 100 tane kurbanlık hayvan kesilecekse yaklaşık yüzde 60’ı dişi hayvan çıkar.Bu bizim bölge ve Türkiye geneli için de geçerli. Erkek materyal zaten et fiyatları yüksek olduğundan besideki malların çoğu kesildi. Diğer yandan bu yıl içinde 600 bin dişi hayvan getirilmesi planlanıyor. Dişi hayvanlar kesilirse seneye bu miktar 1 milyona çıkacak. Bunun için dişi hayvanı kesmemiz lazım. Damızlık bir hayvanın verim süresi 10 yıldır. Normalde 100 dişi hayvandan 10 tanesi ancak doğuma elverişsiz oluyor. Yine bizim burada en düşük küçükbaş hayvanın fiyatı ise 10 bin liradan başlıyor, 14 bin liraya kadar çıkıyorlar’’ dedi.KARS'TA TOSUN FİYATLARI BELLİ OLDUKars ilimizde geçen seneye göre hayvan sevkiyatlarında yüzdelik olarak 25 ile 30 arasında düşüş olduğunu aktaran Kars Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Musa Metin Durmuş, bir tosunun 100 bin TL ile 110 bin TL olarak satıldığını aktardı.
Durmuş, ‘’Bunlar batıya gelince yol ve çoban masrafı oluyor. Kars’tan İstanbul’a ortalama olarak 25 bin lira nakliyesi var. Bu fiyatta kurbanın üzerine biniyor. Diğer yandan bölgemizde kurbanlık için düve besleyenler de bulunuyor. Doğum yapan da var, doğum yapmayanlar da var. Küçükbaş hayvan fiyatı ise en kötüsü 9 bin liradan başlıyor ve 14 bin liraya kadar çıkıyor’’ diye konuştu.ERDURUMDA CANLI HAYVAN FİYATLARI DÜŞTÜErzurum'da kurbana hazırlıklar sürerken hayvan sevkiyatlarına yakın bir tarihte başlanacak. Yakutiye Ziraat Odası Başkanı İslam Yıldırım, hayvan varlığı bakımından herhangi bir sorun olmadığını, ancak kurbanlık besi konusunda geçen yıl oranla yüzde 15 oranında bir düşün olabileceğini söyledi. Yıldırım, fiyatın ise canlı olarak kilosunun 250 ile 260 lira civarında bulunduğunu belirtti.
KURBANI BEKLEMEDEN KESİME GÖNDERİLİYOR Diyarbakır Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Abdullah Çetin, yaptığı açıklamada fiyatlarda yüzde 20 oranında değişimler olabileceğini aktarırken, Et fiyatların yükselmesiyle Kurbanı beklemeden hayvanını kesime gönderenlerin olduğuna dikkat çeken,
Çetin, ‘’10 üreticiden biri hayvanını erken sattı. İlimizde küçükbaş hayvanların satışı kilosu toptan 225 liradan satılıyor. Tek olarak ise kilosu 250 liradan satılıyor. Büyükbaş hayvan ise geçen sene oranla azalma var ama çok değil. Kurbanda düve kesimi ise kısır ve verimsiz olanlardan yapılıyor’’ dedi.TRAKYA'DE CANLI HAYVA KİLOSU BELLİ OLDUTürkiye'nin büyük hayvan üretim merkezlerinden biri olan Trakya bölgemizde büyükbaş ve küçükbaş kesim hariç canlı olarak kilosunun 270 lira fiyatla satışa sunulduğunu belirten Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, kurbanlığın kesilmesi ve temizlemesi dahil edildiği zaman 290 lira olduğunu duyurdu.
Arabacı, ‘’Bu yıl kurbanlık için besicilik yapanlarda gözle görülür bir azalış görülüyor. Ancak net bir veri olmadığı için azalış veya artış konusunda yorum yapmak yanlış olur. Çünkü üretici kulak küpesine götürür ve kayıttan düşürürse düşüyor. Düşürmese de düşmüyor’’ dedi.
Türkiye'nin yaşadığı son dönemdeki ekonomik sorunlar nedeniyle dünya bankalarında kredi puanın düşmesi yabancı yatırım oranın azalmasına neden olmuştu. Yeni yılda atılan ekonomik atılımlarla birlikte dünya bankaları ve kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin kredi notunu pozitife çevirdi.
Türkiye'de ise yabancı yatırımcıların alacakları varlık tutarı 20,6 milyar dolar yükselerek toplam 634,7 milyar dolar oldu. Son dönemde yaşanan ekonomik gelişmelerle birlikte Türk kamu ve özel sektöründen kredi alacakları ile mevduatları 356 milyar, doğrudan yatırımlarının 175,9 milyar, hisse senedi, DİBS gibi kağıtlardaki sıcak para yatırımları da 102,8 milyar dolar seviyesine yükseldi.
YABANCI YATIRIMLAR DEĞERLENİYORDünya Gazetesi Naki Bakır köşe yazsına göre, Türkiye son dönemde yaşadığı ekonomik sorunlar nedeniyle dış yatırımcı arayışından bulunmuştu. Merkez Bankası’nın açıkladığı uluslararası yatırım pozisyonu verilerine göre yabancıların Türkiye’deki doğrudan yatırımlarının 2023 sonunda 158,5 milyar dolar olan stok değeri, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 11 oranında net 17,4 milyar dolar artarak 175,9 milyar dolara ulaştı.
Yapılan yatırımın 163,4 milyar dolarını, ana merkezi başka ülkelerde bulunan uluslararası doğrudan yatırımcının Türkiye’de yeni şirket ve tesis kurma ya da mevcut şirketlere iştirak etme, var olanları satın alma, modernize etme gibi yollarla yaptığı “sermaye” yatırımları, 12,5 milyar dolarını ise yurt dışı firmaların Türkiye’deki iştirakine sağladığı ticari ve nakdi kredi plasmanları ile aldıkları gayrimenkuller oluşturuyor. S
Son yapılan analizler doğrultusunda yabancı yatırımcıların milli gelirimize katkı sağladığı yatırımlar yerine “parayla para kazanma” esaslı “sıcak para” yatırımları oldu. Bununla birlikte Türkiye'deki yabancı sermaye 2022 tarihinden bu yana büyüme trendi yaşayan yabancı sıcak para portföyü mart sonu itibarıyla son bir yılda da yüzde 15,7 oranında net 14 milyar dolarlık bir büyüme kaydetti.
356 MİLYAR DOLARLIK DEĞER OLUŞTUSon yıllarda atılan ekonomik adımlar ile birlikte kaynak açığını kapatmak için yurt turları düzenlenirken yabancı finans kurumlarının Türk kamu ve özel sektörüne kullandırdığı krediler ile yurt dışı yerleşiklerin Türk bankalarına açtığı mevduat hesaplarının toplam hacmi mart sonu itibarıyla 356 milyar dolarlık bir değer oluşturdu.
KREDİ BORÇLANMASININ DETAYLARI BELLİ OLDUYabancı yatırımcıların Türkiye'ye kullandırdıkları krediler ise 62,9 milyar doları bankalar, 24,1 milyar doları genel hükümet ve 99,7 milyar dolarla en büyük bölümü özel sektöre olmak üzere mart sonu itibarıyla 186,8 milyar, reel sektöre açtıkları ticari krediler de 55,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’nin kotası çerçevesinde Merkez Bankası’na rezerv sağlamak amacıyla IMF tarafından tahsis edilen SDR cinsinden uluslararası rezerv olan Özel Çekiliş Hakkı da mart sonu itibarıyla 7,2 milyar dolar.
MERKEZ BANKASI VERİLERİNE GÖRE 232 MİLYAR DOLAR GERİ ÖDENECEK Türkiye kaynak açığını kapatmaya çalışırken yaptığı atılımların etkisi kırmak isterken dış kaynak ihtiyacında, kısa vadeye yığılmış dış borç servisinin en büyük faktörü oluşturuyor. Türkiye'de oluşan kaynak sorunu büyük bir dış borçlanmaya neden oldu. Merkez Bankası tarafından yayınlanan verilere göre, gelecek seneye kamu ve özel sektörü ile Türkiye’nin toplam 232 milyar dolar geri ödeme yapması gerekiyor.
Türkiye'nin yaşadığı son dönemdeki ekonomik sorunlar nedeniyle dünya bankalarında kredi puanın düşmesi yabancı yatırım oranın azalmasına neden olmuştu. Yeni yılda atılan ekonomik atılımlarla birlikte dünya bankaları ve kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin kredi notunu pozitife çevirdi.
Türkiye'de ise yabancı yatırımcıların alacakları varlık tutarı 20,6 milyar dolar yükselerek toplam 634,7 milyar dolar oldu. Son dönemde yaşanan ekonomik gelişmelerle birlikte Türk kamu ve özel sektöründen kredi alacakları ile mevduatları 356 milyar, doğrudan yatırımlarının 175,9 milyar, hisse senedi, DİBS gibi kağıtlardaki sıcak para yatırımları da 102,8 milyar dolar seviyesine yükseldi.
YABANCI YATIRIMLAR DEĞERLENİYORDünya Gazetesi Naki Bakır köşe yazsına göre, Türkiye son dönemde yaşadığı ekonomik sorunlar nedeniyle dış yatırımcı arayışından bulunmuştu. Merkez Bankası’nın açıkladığı uluslararası yatırım pozisyonu verilerine göre yabancıların Türkiye’deki doğrudan yatırımlarının 2023 sonunda 158,5 milyar dolar olan stok değeri, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 11 oranında net 17,4 milyar dolar artarak 175,9 milyar dolara ulaştı.
Yapılan yatırımın 163,4 milyar dolarını, ana merkezi başka ülkelerde bulunan uluslararası doğrudan yatırımcının Türkiye’de yeni şirket ve tesis kurma ya da mevcut şirketlere iştirak etme, var olanları satın alma, modernize etme gibi yollarla yaptığı “sermaye” yatırımları, 12,5 milyar dolarını ise yurt dışı firmaların Türkiye’deki iştirakine sağladığı ticari ve nakdi kredi plasmanları ile aldıkları gayrimenkuller oluşturuyor. S
Son yapılan analizler doğrultusunda yabancı yatırımcıların milli gelirimize katkı sağladığı yatırımlar yerine “parayla para kazanma” esaslı “sıcak para” yatırımları oldu. Bununla birlikte Türkiye'deki yabancı sermaye 2022 tarihinden bu yana büyüme trendi yaşayan yabancı sıcak para portföyü mart sonu itibarıyla son bir yılda da yüzde 15,7 oranında net 14 milyar dolarlık bir büyüme kaydetti.
356 MİLYAR DOLARLIK DEĞER OLUŞTUSon yıllarda atılan ekonomik adımlar ile birlikte kaynak açığını kapatmak için yurt turları düzenlenirken yabancı finans kurumlarının Türk kamu ve özel sektörüne kullandırdığı krediler ile yurt dışı yerleşiklerin Türk bankalarına açtığı mevduat hesaplarının toplam hacmi mart sonu itibarıyla 356 milyar dolarlık bir değer oluşturdu.
KREDİ BORÇLANMASININ DETAYLARI BELLİ OLDUYabancı yatırımcıların Türkiye'ye kullandırdıkları krediler ise 62,9 milyar doları bankalar, 24,1 milyar doları genel hükümet ve 99,7 milyar dolarla en büyük bölümü özel sektöre olmak üzere mart sonu itibarıyla 186,8 milyar, reel sektöre açtıkları ticari krediler de 55,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’nin kotası çerçevesinde Merkez Bankası’na rezerv sağlamak amacıyla IMF tarafından tahsis edilen SDR cinsinden uluslararası rezerv olan Özel Çekiliş Hakkı da mart sonu itibarıyla 7,2 milyar dolar.
MERKEZ BANKASI VERİLERİNE GÖRE 232 MİLYAR DOLAR GERİ ÖDENECEK Türkiye kaynak açığını kapatmaya çalışırken yaptığı atılımların etkisi kırmak isterken dış kaynak ihtiyacında, kısa vadeye yığılmış dış borç servisinin en büyük faktörü oluşturuyor. Türkiye'de oluşan kaynak sorunu büyük bir dış borçlanmaya neden oldu. Merkez Bankası tarafından yayınlanan verilere göre, gelecek seneye kamu ve özel sektörü ile Türkiye’nin toplam 232 milyar dolar geri ödeme yapması gerekiyor.
İşten ayrıldıktan sonra sağlık hizmetlerinden ne kadar süre ile yararlanabilirsiniz? Ayrıca, eş ve çocuklarınızın da sağlık hizmetlerinden faydalanma şartları nelerdir?
İşten kendi isteği ile ayrılanlar ya da işten çıkarılanlar, son bir yıl içinde en az 90 gün prim ödemesi yapmışlar ise, işten ayrıldıktan sonra bir süre daha sağlık hizmetlerinden faydalanabilirler. Bunun yanı sıra, eşi ya da ebeveyni sigortalı çalışanların da sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi belirli koşullara bağlıdır. SGK sağlık hizmetleri ve Genel Sağlık Sigortası (GSS) ile ilgili merak edilen detaylar, yazımızda yer almaktadır.
GENEL SAĞLIK SİGORTASI NEDİR?Genel Sağlık Sigortası (GSS), 5510 Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre tanımlanır. Bu sigorta türü, kişileri başkalarına mecbur bırakmadan, ekonomik durumlarına bakılmaksızın hastalık riskine karşı koruyarak sağlık hizmetlerine kolay erişim sağlar. GSS, herkesin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesini ve hastalık durumunda maddi açıdan sıkıntı yaşamamasını amaçlar.
İŞTEN AYRILDIKTAN SONRA SGK’DAN YARARLANMA SÜRESİ NEDİR?İşten ayrıldıktan sonra sağlık hizmetlerinden yararlanma süresi, ödenen sigorta primlerine göre belirlenir. Bu süreçte, düzenli şekilde sigorta primi ödeyen kişiler, ödeme yaptıkları süre boyunca ve emekli olduktan sonra da Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) aracılığı ile sağlık güvencesi altında bulunurlar. Fakat; işten çıkarılan ya da kendi isteği ile işten ayrılanlar için sağlık hizmetlerinden yararlanma süreleri kısıtlıdır.
5510 sayılı Kanun kapsamında sigorta primi ödendiği işinden ayrılan kişilerin sağlık hizmetlerinden faydalanma durumu, ödedikleri prim miktarına göre belirlenir:
Eğer kişinin son bir yıl içerisinde ödediği genel sağlık sigorta primi toplamı 30 günden az ise, bu kişi SGK'nın sağladığı sağlık hizmetlerinden faydalanamaz.Eğer kişinin ödediği prim miktarı 30 gün ise, bu kişi sigortalılığının sona erdiği tarihten itibaren 10 gün boyunca Genel Sağlık Sigortası kapsamında SGK'nın sunduğu sağlık hizmetlerinden yararlanabilir.Eğer kişinin ödediği prim miktarı 90 gün ise, sağlık yardımından yararlanma süresi 100 gün olarak belirlenir.İŞTEN AYRILDIKTAN SONRA SGK KAPSAMINDA NELERDEN YARARLANILIR?İşten ayrıldıktan sonra SGK kapsamında belirli haklardan yararlanmak mümkündür. İşten ayrılan bir kişinin SGK geçerliliği, 3 ay boyunca devam eder. Bu süre zarfında, işten ayrılan kişi, SGK kapsamında sağlık hizmetlerinden faydalanabilir. Özel hastanelerde tedavi görme, devlet hastanelerinde muayene ve tedavi alma, eczane hizmetlerinden yararlanma gibi haklar bu süre içinde devam eder.
İşten ayrılan kişinin bu haklarından yararlanması, aynı zamanda bakmak ile yükümlü olduğu kişileri de kapsar. Eğer bu süreler doldurulmuş ve kişi işsizlik maaşı almaya başlamamış ya da yeni bir işe girmemiş ise, o zaman sağlık güvencesinden faydalanmak için; eşi, çocukları, anne ya da babası üzerinden sağlık güvencesine sahip olabilir.
EŞ VE ÇOCUKLARIN SAĞLIKTAN YARARLANMA DURUMLARI NEDİR?Bir kişinin bakmak ile yükümlü olduğu eş, eşinin sigortası üzerinden sağlık hizmetlerinden yararlanabilir. Eşin sigortalı olarak çalışmaması, isteğe bağlı sigorta ödememiş olması ve emekli aylığına sahip olmaması; sağlık hizmetlerinden yararlanmasını engellemez.
Bakmak ile yükümlü olunan çocuklar ise liseden mezun olanlar için 20 yaşını, yüksek öğrenimden mezun olanlar için ise 25 yaşını aşmayacak şekilde mezun oldukları tarihten itibaren 2 yıl daha sağlık hizmetlerinden faydalanabilirler. Fakat; bu süreçte, öğrencilerin lise ya da dengi okullardan mezun olduklarını belgelemeleri ve ilgili belgeleri Genel Sağlık Sigortası Müdürlükleri’ne ibraz etmeleri gerekmektedir.
GSS, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tümünün eşit bir şekilde sağlık sistemi hizmetlerinden faydalanabilmesini sağlayan bir sistemdir. Bu makalede, Genel Sağlık Sigortası detaylarından bahsedecek, bu sigortanın hangi hastanelerde geçerli olduğunu açıklayacağız.
GSS NEDİR?Genel sağlık sigortası, tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sağlık hizmetinden eşit şekilde yararlanabilmesini amaçlayan bir sigorta türüdür. SSK, SGK gibi kurumlar aracılığı ile gerçekleştirilen bu sigorta sistemi, vatandaşların sağlıklarını maddi açıdan güvence altına almalarına olanak tanır.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında yürürlüğe giren genel sağlık sigortası sistemi, vatandaşların ücretsiz muayene ve tedavi hizmetlerinden yararlanma hakkını sağlar. Bu sistem, herhangi bir sağlık güvencesi olmayan kişilerin de sağlık hizmetlerinden faydalanabilmesine olanak tanır.
Ancak; genel sağlık sigortası primlerinin ödenmesi gerekmektedir. Çalışmayan kişilerin de genel sağlık sigortasından yararlanabilmesi mümkündür; ancak bunun için kişilerin kendi primlerini ödemeleri gerekmektedir.
GSS KİMLERİ KAPSAR?Genel sağlık sigortası, ekonomik durumdan bağımsız olarak yasal haklara sahip olan herkesi kapsar. Bu gruplar arasında; devlet memurları, 65 yaş aylığı alanlar, 18 yaşından küçük engelli bireyler, engelli aylığı alanlar, ücretli çalışanlar, bağımsız çalışanlar, şeref aylığı alanlar, yurt dışında çalışanlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlar, dul aylığı alanlar, yetim aylığı alanlar, emekliler, işsizlik ya da kısa çalışma ödeneği alanlar ve SGK'ya kayıtlı ve aylık geliri olanlar bulunmaktadır. Bu gruplar, genel sağlık sigortasından yararlanma hakkına sahiptir.
GSS NE ZAMAN BAŞLAR?Genel Sağlık Sigortası (GSS), tüm vatandaşları kapsayacak şekilde düzenlendiği için çocukluk döneminde başlar. Çocuklar, ebeveynlerinin sigortasından yararlandıkları için sigortanın resmi başlangıç yaşı 18 olarak kabul edilir. 18 yaşını dolduran her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, genel sağlık sigortası primlerini ödeyerek sisteme dahil olur.
Genel sağlık sigortası primi devlet tarafından karşılanan kişiler şunlardır:
18 yaş altı çocuklarLise düzeyinde eğitim gören 20 yaş altı çocuklarYüksek öğrenim gören 25 yaş altı çocuklarHanede kişi başı geliri asgari ücretin 3’te 1’i olan kişilerGSS NASIL YAPTIRILIR?Genel Sağlık Sigortası yaptırmak isteyenler için birkaç farklı yol bulunmaktadır. Çalışan kişilerin Genel Sağlık Sigortası başvuru işlemleri, genelde işverenleri tarafından gerçekleştirilir. Ancak; çalışmayan kişilerin de sağlık sigortası yaptırması gerekmektedir ve bunun için başvuruda bulunmaları önemlidir.
Başvuru yapıldıktan sonra, sigortanın başlatılması ve ödenecek primin belirlenmesi için gelir testi yapılır. Bu test sonucunda, kişinin gelir durumuna göre prim miktarı belirlenir. Başvurular kaymakamlık binası içerisinde bulunan Sosyal Hizmetler veya Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma birimlerine yapılır. Bununla birlikte, E-Devlet üzerinden de başvuru yapmak mümkündür. E-devlet sistemi üzerinden gerçekleştirilen başvurular oldukça pratik ve hızlıdır.
GSS ÖZEL HASTANELERDE GEÇERLİ MİDİR?Genel Sağlık Sigortası (GSS), yalnızca üniversite ve devlet hastanelerinde geçerli olup, özel hastaneler ve kuruluşlarda bu sigortadan yararlanılamaz. Özel hastanelerde sağlık hizmeti almak isteyenlerin özel ya da tamamlayıcı sağlık sigortasına sahip olmaları gerekmektedir. Bu sigortaları yaptırıp yaptırmamak tamamen kişisel tercihlere bağlıdır.
Kısaca, Genel Sağlık Sigortası, devlet tarafından hizmet verilen tüm hastanelerde geçerliliğe sahiptir. Bu kapsamda, bulunduğunuz şehirdeki devlet hastanelerinde ücretsiz muayene ve tedavi hizmetlerinden yararlanabilirsiniz. Ayrıca, üniversitelerin tıp fakültesi hastanelerinde ve sağlık ocaklarında da genel sağlık sigortası kapsamında sağlık hizmeti alabilirsiniz.
Genel Sağlık Sigortası (GSS), pek çok vatandaşı sağlık hizmetlerinden faydalandırmak amacı ile zorunlu olarak uygulanan bir sistemdir. Ama; her durumda GSS primi ödemek gerekmemektedir. Bazı durumlarda kişiler GSS kapsamı dışında kalabilirler. GSS kapsamı dışında kalan kişiler, GSS kapsamını sorguladıklarında “GSS kapsam dışı” bildirimini alırlar. Peki, GSS kapsam dışı ne anlama gelir ve kimleri kapsar? 2024 yılına dair GSS kapsam dışı grupları hangileridir? Gelin, tüm bu soruların cevaplarını ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.
GSS KAPSAM DIŞI NE ANLAMA GELİYOR?Genel Sağlık Sigortası (GSS) sorgulaması yapan bazı kişiler, "GSS kapsam dışı" bildirimini alırlar. Bu, onların zorunlu olan GSS kapsamına girmediğini gösterir. GSS kapsamı dışında olmak, bu kişilerin GSS primi ödemesi gerekmediği ve bu primlerden kaynaklanabilecek borçların faizlerinden sorumlu olmadıkları anlamına gelir. GSS, geniş bir kesimi kapsadığı için, kapsam dışında kalanlar yalnızca belirli gruplardır.
GSS KAPSAM DIŞI OLAN GRUPLAR HANGİLERİDİR?Genel sağlık sigortası (GSS), zorunlu olmasına rağmen bazı durumlarda bazı kişiler için zorunlu tutulmamaktadır. Bu kişiler, GSS kapsamı dışında kalan grup olarak adlandırılmaktadır. GSS kapsamı dışında kalan gruplar şu şekilde listelenmiştir:
Anayasa Mahkemesi üyeleri,Sigorta şirketleri,Tutuklu & hükümlüler,Meslek odaları,Dış işlerinde sözleşmeli olarak çalışanlar,Er, erbaş ve yedek subay okullarındaki öğrenciler,Bankalar.GSS ZORUNLU OLAN KİŞİLER KİMLERDİR?Genel Sağlık Sigortası (GSS), belirli durumlar ve gruplar için zorunlu olarak uygulanır ve primler her zaman kişilerin kendileri tarafından ödenmez. Örneğin, devlet memurları ve başkası adına çalışanların GSS primleri, sigorta ödemeleri içinde yer aldığından bu kişiler prim ödemesi yapmazlar. Ancak; bu kapsam dışında kalanlar, GSS primlerini kendileri ödemek zorundadır. GSS kapsamına girmesi zorunlu olan kişiler sırası ile şu şekilde listelenmiştir:
18 yaşından küçük engellilerİşsizlik maaşı alanlarLise ve dengi öğrenimde 20, yükseköğrenimde 25 yaşını aşmış sigortasız kişiler65 yaş aylığı alan yaşlılarDevlet memurlarıStajyer avukatlık yapanlarŞeref aylığı almaya hak kazananlarTerörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlarÜcretli, maaşlı ya da bağımsız çalışan kimselerDul veya yetim aylığı alanlarEmekli maaşı alanlar ya da emeklilik hakkından gelir elde edenlerEngelli aylığı alan kişilerİsteğe bağlı sigortalı olanlarKısa çalışma ödeneğinden yararlananlarGSS HANGİ DURUMLARDA DEVLET TARAFINDAN KARŞILANIYOR?Genel sağlık sigortası (GSS), bazı durumlarda devlet tarafından karşılanmaktadır. Bu gruplar şöyle listelenmiştir:
18 yaş altı çocuklar, GSS kapsamında olup prim ödemek zorunda değillerdir.Hanede kişi başı gelirin asgari ücretin üçte birinden az olduğunu belgeleyen kişilerin GSS primleri devlet tarafından karşılanır.Lise düzeyinde eğitim gören 20 yaş altı öğrenciler, GSS primlerini ödemek zorunda değillerdir.Yükseköğrenim düzeyinde eğitim gören 25 yaş altı öğrenciler, GSS primlerini ödemek zorunda değiller.2024 GSS PRİMİ NE KADAR?Genel sağlık sigortası (GSS) kapsamında ödenen primler, her yıl asgari ücret miktarına göre belirlenmektedir. Bu yıl için belirlenen asgari ücret 17.002 TL net olarak belirlenmiş olup, brüt asgari ücret miktarı ise 20.000 TL'yi aşmaktadır. 2024 yılında alınan GSS prim tutarı, brüt asgari ücretin %3'üne denk gelerek 600 TL 8 kuruş olarak ödenmektedir. Gelir testi yaptırmak sureti ile, gelirlerinin yetersiz olduğunu belgeleyen kişiler bu primi ödemek zorunda kalmazlar.
Türkiye’de uygulanan Genel Sağlık Sigortası (GSS), kişilerin belirli bir prim ödeyerek sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanmasını sağlar. Emekli olmayı planlayan ve GSS primi ödeyen kişiler, emeklilik sonrasında bu primlerin otomatik olarak iptal edilip edilmeyeceğini merak ediyor. 2024 yılı itibarı ile, emekli olunduğunda GSS'nin durumu hakkındaki güncel bilgileri ve detayları bu yazıda bulabilirsiniz.
EMEKLİ OLMAK İÇİN GSS İPTAL EDİLMELİ Mİ?Genel Sağlık Sigortası (GSS) kapsamında prim ödeyenlerin emeklilik sürecinde dikkat etmeleri gereken önemli bir konu, GSS primlerinin iptalidir. Emeklilik için başvuruda bulunacak kişilerin, Genel Sağlık Sigortası primlerini durdurmaları gerekmektedir. Aksi halde, bu kişiler sigortalı olarak görünmeye devam eder ve emekli olamazlar.
EMEKLİ OLMAK İÇİN GSS OTOMATİK İPTAL OLUR MU?Emekli olduklarında Genel Sağlık Sigortası (GSS) primlerinin otomatik olarak iptal edileceğini sananlar yanılıyor. Nasıl ki BAĞKUR ödemelerini durdurmak gerekiyor ise, aynı şekilde GSS prim ödemelerinin de emeklilikten önce durdurulması şarttır. Genel Sağlık Sigortası, emekli olunduğunda otomatik olarak iptal edilmediğinden, emekli olacak kişilerin bir başvuru yaparak GSS prim ödemesini iptal etmeleri gerekmektedir.
EMEKLİLİK İÇİN GSS NASIL İPTAL EDİLİR?GSS prim ödemesini emeklilik için iptal etmek isteyenler, aşağıdaki adımları takip etmelidir:
İlk adım olarak, GSS prim ödemesinin iptalini talep eden bir dilekçe hazırlanır.Hazırlanan dilekçe, SGK’nın en yakın il ya da ilçe merkezine teslim edilir.Dilekçe, emeklilik başlangıç tarihinden bir gün önce işleme alınır.Dilekçe işleme alındıktan sonra, kişinin GSS prim ödemesi iptal edilir. Bu iptal işlemi ile emeklilik süreci tamamlanır ve kişi emeklilik haklarından yararlanmaya başlar.GSS İNTERNET ÜZERİNDEN İPTAL EDİLEBİLİR Mİ?GSS prim ödemesini iptal etmek isteyenlerin, Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) şahsen başvurmaları gerekmektedir. GSS prim ödemesi iptali, henüz online olarak, yani internet üzerinden yapılabilen bir hizmet değildir. Bu nedenle, bu yıl da önceki yıllarda olduğu gibi, iptal işlemi için dilekçeli başvuru şartı devam etmektedir. Emekli olmak isteyen kişilerin, Genel Sağlık Sigortası prim ödemesini iptal etmek için SGK'ya bir dilekçe yazmaları ve bu dilekçeyi fiziksel olarak teslim etmeleri gerekmektedir. Bu dilekçeyi SGK’nın en yakın il ya da ilçe merkezine elden teslim ederek, GSS prim ödemesinin iptalini sağlamaları mümkündür.
GSS BORCU EMEKLİ OLUNCA SİLİNİR Mİ?Gelir testine girmeyenlerin ya da gelir testine girip de istenilen tutarın üzerinde geliri olanların ödemesi gereken GSS primleri, ödenmediğinde borç olarak birikmektedir. Bu borçlar, zaman zaman yapılandırma kapsamına alınsa da ya da belirli bir tutarın altında olması durumunda devlet tarafından silinse de, emeklilik durumu bu borcun otomatik olarak silinmesi anlamına gelmez.
Emeklilik sürecinde sadece aylık başlangıç tarihi ile çakışan GSS tescili varsa, devlet bu borcu silebilmektedir. Fakat; bunun dışında kalan GSS borçları, kişinin emeklilik durumuna bakılmaksızın dönemin koşullarına uygun bir şekilde tahsil edilir. Yani, emekli olduktan sonra bile geçmiş döneme ait GSS borçlarının ödenmesi gerekmektedir.
GSS EMEKLİ OLDUKTAN SONRA ÖDENİR Mİ?Genel Sağlık Sigortası (GSS), kişilerin sağlık hizmetlerinden devlet güvencesi ile ücretsiz yararlanmasını sağlamaktadır. Emekli olan kişiler ise bu ücretsiz sağlık hizmetlerinden otomatik olarak yararlanmaktadır. Bu nedenle, emekli olduktan sonra GSS primi ödemeye gerek kalmamaktadır.
Emekliler, banka değiştirme ve maaşlarını istedikleri bankadan alma hakkına sahiptirler. Banka aracılığı ile gerçekleştirilen işlemler arasında; EFT, havale ve diğer ödemeler bulunur ve emekliler bu avantajlardan yararlanabilirler. Emeklilik bankası değişikliği için farklı seçenekler mevcuttur. Emekli Sandığı'ndan emekli olanlar, emeklilik dilekçesi ile kuruma başvurarak maaşlarının hangi bankaya yatırılmasını istediklerini bildirebilirler. BAĞKUR ya da SGK'dan emekli olanlar ise E-Devlet sistemini kullanarak başvuru işlemlerini kolayca gerçekleştirebilirler. Bu yazıda, emekli maaşı taşıma işlemlerinin nasıl gerçekleştirileceğine, bu işlem için hangi evrakların gerektiğine ve emekli maaşına taşıma işleminin avantajlarına ilişkin detaylı bir rehber sunacağız.
EMEKLİ MAAŞI NASIL TAŞINIR?Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), emekli maaşı taşıma işlemlerinde emeklilere üç farklı yöntem sunmaktadır. Bu yöntemler şöyledir:
Emeklilik maaşını taşımak isteyen kişiler, doğrudan SGK’ya bir dilekçe ile başvurarak işlemlerini SGK nezdinde takip edebilirler.Emeklilik maaşını taşımak için en pratik yollardan biri E-Devlet sistemini kullanmaktır. E-Devlet üzerinden başvuru yaparak banka değişikliği işlemi kolay bir şekilde gerçekleştirilebilir.İnternet üzerinden işlem yapmak istemeyen kişiler, emeklilik maaşını taşımak için doğrudan bankalara başvurabilirler. Eğer banka ile SGK arasında bir protokol mevcutsa, emekliler maaşlarını taşımak istedikleri bankaya giderek başvuru yapabilirler.EMEKLİ MAAŞI TAŞIMA İŞLEMİ İÇİN GEREKLİ EVRAKLAR NELERDİR?Emekli maaşı banka değişikliği yaparken belirli evrakların hazır bulundurulması gerekmektedir. Bu evraklar şu şekilde listelenmiştir:
Kimlik belgesiBaşvuru formuE-Devlet şifresiEmekliler, emeli maaşı taşıma işlemi için bu evraklar ile başvuruda bulunabilirler.EMEKLİLİK MAAŞI TAŞIMA İŞLEMİNE DAİR DETAYLAREmekli maaşı taşıma işlemi için öncelikle emekli olmanın gerekliliği vardır.Emeklilik maaşı taşıma işlemi emeklilerin tercihine bağlıdır. E-devlet üzerinden başvurular ve belge talepleri kolaylık ile gerçekleştirilebilir.Emeklilik maaşı taşıma işlemi sonrasında, ödemelerin her ay ya da 3 ayda bir banka hesabına yapılması devam eder. Ama; emekliler istedikleri zaman maaşlarını başka bir bankaya taşıma talebinde bulunabilirler.Emekli maaşı taşıma işlemi için emeklilerin tercih ettikleri bankanın, Sosyal Güvenlik Kurumu ile protokol imzalamış olması gerekmektedir. (Ödemelerin sorunsuz bir şekilde gerçekleşebilmesi için anlaşmanın olması gereklidir.)Emekli maaşı taşıma işlemi ile ilgili olarak en çok merak edilen konulardan biri, taşıma işleminin son günüdür. Bu konuda her bankanın farklı bir uygulaması olduğundan, taşıma işleminin son günü bankadan bankaya değişiklik gösterecektir.EMEKLİ MAAŞINI TAŞIMANIN AVANTAJLARI NELERDİR?Emekli maaşını taşıma işleminin pek çok avantajı bulunmaktadır. Bu avantajlar, sırası ile şu şekilde listelenmiştir:
Maaşlarını başka bir bankaya taşıyan emekliler, belirlenen farklı tutarlarda promosyon alma hakkı kazanırlar. Bu promosyonlar, emeklilerin ek gelir elde etmelerini sağlar. Ancak, emeklilerin promosyon avantajından yararlanabilmeleri için taşıdıkları bankaya belirli bir süre taahhüt etmeleri gerekmektedir.Emekli maaşı taşıma işlemi ile birlikte, emekliler ayda birden fazla olmak üzere banka ATM'lerinden ücretsiz para çekme imkanından da faydalanabilirler.Emekli maaşı başka bir bankaya taşıyan kişiler, yeni bankalarının sunduğu avantajlardan da yararlanabilirler. Örneğin, bankaların internet şubelerinden ücretsiz olarak EFT ve havale işlemleri gerçekleştirebilirler.Emekliler bankaların sunduğu kredi avantajlarından da faydalanabilirler. Örneğin, indirimli tüketici kredisi gibi farklı ihtiyaçlar için uygun faiz oranlarından yararlanabilirler.Emeklilik maaşı hesabını başka bir bankaya taşıma işlemi, kolay ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilir. Emekliler, bu işlemi zaman kaybı olmadan tamamlayabilirler.
Stajyer maaşları, Ocak 2024 zammı ile birlikte yükselmiştir. Bu makalede, güncel stajyer maaşına ve stajyer maaşına ilişkin detaylara yer vereceğiz.
Stajyer Nedir?Stajyer, belirli bir iş alanında pratik bilgi ve deneyim kazanmak amacı ile bir şirket ya da kuruluşta belirli bir süre çalışan kişidir. Stajyerlik, öğrencilerin ya da yeni mezunların teorik bilgilerini pratiğe dökmelerine ve kariyer hedeflerine daha yakından ulaşabilmelerine olanak tanır.
Stajyer Maaşı Nasıl Hesaplanır?Stajyerlerin maaşı, o yılın net asgari ücretine dayanarak hesaplanır. Yılın asgari ücretinin %30'u şeklinde gerçekleşir. Stajyer maaşı hesaplaması şu formülle yapılır:
Net Asgari Ücret x %30Bu ücret, işletmenin stajyer için ödemesi gereken yasal minimum tutarı ifade eder. İşveren isteğe bağlı olarak stajyer öğrenciye daha yüksek bir maaş verebilir; ama yasal olarak belirlenen tutarın altında bir ödeme yapamaz.
2024 Stajyer Maaşı Ne Kadar?2024 Ocak ayında yapılan zam ile birlikte asgari ücret, brüt maaş bazında 13.414,50 TL'den 20.002,50 TL'ye yükseltilmiştir.
Net asgari ücretin 17.002,12 TL olarak güncellenmesi ile birlikte, stajyer maaşı da değişmiştir. Yeni asgari ücret üzerinden hesaplanan stajyer maaşı, 17.002,12 TL'nin %30'u olan 5.100,64 TL olarak belirlenmiştir. Stajyer maaşları şöyle listelenmiştir:
20+ çalışanı olan iş yerlerinde: 5.100,64 TL20'den az çalışanı olan iş yerlerinde: 2.550,32 TLMühendislik Fakültesinde: 5.950,74 TLMesleki Eğitim Merkezi 12. sınıf öğrencisi: 8.501,06 TLÇırak ve aday çırak: 5.100,64 TLGönüllü Staj ve Zorunlu Staj Maaşı Aynı Mıdır?Zorunlu ve gönüllü staj olmak üzere iki farklı türde staj bulunmaktadır. Yükseköğretim kurumları, öğrencilerin mezuniyet şartlarını yerine getirebilmeleri için mesleki eğitim merkezlerinde staj yapmalarını zorunlu kılar. Bu zorunlu staj sürecinde öğrenciler, işletmelerde belirli bir süre staj yapmak zorundadır ve bu süre boyunca öğrenciye asgari ücretin %30'u oranında maaş ödenmesi gerekmektedir. Zorunlu staj sürecinde, öğrencinin sigorta primleri de okul tarafından karşılanır.
Diğer bir staj türü olan gönüllü stajda ise öğrencilerin staj yapması zorunlu değildir. Bu tür staj, öğrencilerin deneyim kazanmaları amacı ile gerçekleştirilir. Gönüllü staj sürecinde stajyerin maaşı yasal olarak belirlenmez; çünkü bu bir zorunluluk değildir.
Stajyer Maaşlarında Devlet Desteği Ne Kadar?Stajyer maaşları, işletmedeki personel sayısına göre devlet tarafından desteklenmektedir. İşletmedeki personel sayısı, devletin sağlayacağı desteği belirleyen önemli bir faktördür. 25 Aralık 2021 tarihinde kabul edilen 7346 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelere göre, stajyer maaşlarına devlet katkısı şu şekilde belirlenmiştir:
Eğer işletmede çalışan personel sayısı 20'den azsa, devlet stajyer maaşının 2/3'ünü karşılar. 20 ya da daha fazla çalışanı olan işletmelerde ise stajyer maaşının 1/3'ü kadar devlet desteklemesi sağlanır.Mesleki eğitim merkezi öğrencilerine sağlanacak maaşın tamamı devlet tarafından karşılanırken, diğer eğitim kurumlarında öğrenim gören ya da işletmelerde staj yapacak öğrencilere verilecek olan destek miktarı, iş yerlerinde çalışan personel sayısına göre değişiklik göstermektedir.
Stajyerlere Maaş Vermek Zorunlu Mudur?Stajyerlere maaş ödemesi, belirli yasal düzenlemelere tabidir. Mesleki eğitim programları kapsamında, çalışan sayısı on ya da daha fazla olan işletmelerin yüzde 5'i kadar stajyer çalıştırma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu kapsamda, çırak ve stajyerlere 3208 Sayılı Kanun uyarınca maaş ödenmesi zorunludur.
Stajyerlerin maaş haklarının ihlal edilmesi durumunda yasal haklarını kullanmaları mümkündür. Staj parası alamayan öğrenciler, çalıştıkları kuruma karşı yasal yollara başvurabilir.
Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) girişi 2000-2008 yılları arasında olan SSK ve Bağ-Kur'lu milyonlarca çalışan, kademeli emeklilik yasasını beklemekte olup, ne zaman emekli olacaklarını merak ediyorlar. Bu yazıda bu konudaki detaylara yer vereceğiz.
Emeklilik Şartları Nelerdir?5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda yapılan değişiklik öncesinde, kadınlar için emeklilik şartlarından biri 20 yıl sigortalılık süresi iken, erkekler için bu süre 25 yıldı. Fakat; 8 Eylül 1999'da kabul edilen 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu ile kadınlar için emeklilik yaşı 58'e, erkekler için ise 60'a yükseltildi. 2008 yılında ise ilk kez sigortalı olarak işe başlayanlar için emeklilik yaşı 65'e çıkarıldı.
2000’den Sonra İşe Başlayanlar
2000'den sonra işe giriş yapanlar için yeni bir düzenleme geliyor. Bu düzenleme ile birlikte prim gün sayısında indirim yapılacak ve tamamlayanlar için kademeli emeklilik uygulanacak. Bu değişiklik, EYT kapsamında olmayanlar için bir avantaj sağlayacak. Bu şekilde, 8 Eylül 1999 sonrasında işe başlayanlar için emeklilik süreci başlayacak.
Kademeli Emeklilik Nedir?Kademeli emeklilik, 8 Eylül 1999'dan 30 Nisan 2008'e kadar olan dönemde çalışmaya başlayanların emeklilik yaşlarının belirlenmesinde geçerli olan bir sistemdir. Bu sistemde, çalışanların emeklilik yaşları, sigorta türüne ve başlangıç tarihine göre farklılık göstermektedir.
Önceden, 8 Eylül 1999 öncesinde çalışmaya başlayanlar için belirli bir kademeli yaş vardı ve prim günlerini dolduran herkes emekli olabiliyordu. Ancak; bu yaş kademeli emeklilik sistemi kapsamında kaldırıldı. Bunun sonucunda, 9 Eylül 1999'dan sonra işe başlayanlar ile bir gün sonra başlayanlar arasında emeklilik yaşında 17 yıla yakın bir fark ortaya çıktı.
Bu durum, 9 Eylül 1999'dan sonra işe girenlerin daha ileri yaşlarda emekli olmalarını gerektiriyordu. Bu nedenle, bu gruptaki kişiler, kademeli emeklilik hakkı talep ettiler. Kademeli emeklilik, bu dönemde işe girenlerin emeklilik yaşlarının daha adil bir şekilde belirlenmesini amaçlamaktadır.
Kademeli Emeklilik Tablosu
9 Eylül 1999'dan sonra SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınlar için 43 yaş ve 6.250 prim günü, erkekler için 45 yaş ve 6.250 prim günü gerekmektedir.2000 yılından sonra SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınların 43 yaşını doldurmuş olmaları ve 6.325 prim gününü tamamlamaları, erkeklerin ise 45 yaşında olup 6.325 prim gününü tamamlamaları şarttır.2001 yılından itibaren SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınlar için 43 yaş ve 6.400 prim günü, erkekler için 45 yaş ve 6.400 prim günü koşulu aranır.2002 yılından sonra SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınların 43 yaşında ve 6.475 prim gününü doldurmuş olmaları, erkeklerin ise 45 yaşında ve 6.475 prim gününü tamamlamış olmaları gereklidir.2003 yılından itibaren SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınlar için 44 yaş ve 6.550 prim günü, erkekler için 46 yaş ve 6.550 prim günü gerekmektedir.2004 yılından sonra SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınların 45 yaşını doldurmuş olmaları ve 6.625 prim gününü tamamlamış olmaları, erkeklerin ise 47 yaşında ve 6.625 prim gününü tamamlamış olmaları gerekmektedir.2005 yılından itibaren SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınlar için 46 yaş ve 6.700 prim günü, erkekler için 48 yaş ve 6.700 prim günü şartı aranır.2006 yılından sonra SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınların 47 yaşında ve 6.775 prim gününü doldurmuş olmaları, erkeklerin ise 49 yaşında ve 6.775 prim gününü tamamlamış olmaları gereklidir.2007 yılından itibaren SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınlar için 48 yaş ve 6.850 prim günü, erkekler için 50 yaş ve 6.850 prim günü koşulu aranır.2008 yılından sonra SGK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'na giriş yapan kadınların 49 yaşını doldurmuş olmaları ve 6.925 prim gününü tamamlamış olmaları, erkeklerin ise 51 yaşında ve 6.925 prim gününü tamamlamış olmaları gerekmektedir.
SGK, bazı koşullar sağlandığı takdirde yol parasını karşılamakta ve PTT hesaplarına yatırmaktadır. Bu yazıda, SGK’nın yol parasını karşıladığı durumlardan bahsedecek, yol parası şartlarını ve yol parasının nasıl alınacağını kapsamlı bir şekilde açıklayacağız.
SGK Yol Parasını Karşılıyor Mu?5510 sayılı Kanun kapsamında genel sağlık sigortası bulunanlar ve bu kişilerin bakmak ile yükümlü oldukları kişiler, Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) çerçevesinde belirli koşulları sağladıklarında tedavi için yol, gündelik ve refakatçi giderlerinin SGK tarafından karşılanmasından yararlanabilirler. Bu giderler, belirlenen şartlar doğrultusunda SGK tarafından uygun görüldüğünde ödenir.
SGK Yol Parası Ne Kadar?SGK yol parası, 2024 yılında; tedaviye, tedavi süresine ve kişinin refakatçisi olup olmadığına bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Bu yıl için net bir ücret belirtilmemiştir. Yol parası ödemesi, tedavinin tamamlanmasının ardından elektronik ortamda yapılan başvurunun ardından SGK tarafından hesaplanarak ödenmektedir.
SGK Yol Parası Nasıl Hesaplanır?SGK yol parasının hesaplanması, tedavi türüne ve tedavi süresine bağlı olarak gerçekleştirilmektedir:
Ayakta yapılan tedavilerde, sevk edilen kuruluşa başvuru tarihinden tedavinin sona erdiği tarihe kadar oluşan gündelik masraflar SGK tarafından karşılanır.Yatarak yapılan tedavilerde, hastanın gidiş ve dönüş tarihleri için gündelik ödeme yapılırken, yatış süresi boyunca hasta ve refakatçisinin yatak ve yemek giderleri de SGK tarafından karşılanır.Eğer sevk edilen kuruluşta yatak bulunmaz ise; fakat tedavinin yatarak yapılmasının uygun olmasının belgelenmesi durumunda, SGK 5 günü geçmemek üzere gündelik ödeme yapar.SGK’dan Yol Parası Nasıl Alınır?SGK'dan yol parası almak için öncelikle sevk işlemlerinin yapılması gerekmektedir. Bu sevkler, teşhis ya da tedavinin sağlanabileceği en yakın sağlık kuruluşuna yapılmalıdır. Ayrıca, sevklerin ikinci ya da üçüncü basamak sağlık kuruluşuna yapılması da gerekmektedir. SGK, bu sevkler üzerine kişi ve refakatçisinin yol ve gündelik masraflarını tedavi süresince karşılamaktadır.
Sevk işlemi yapıldıktan sonra, en geç 5 gün içinde başvuru yapılması gerekmektedir. Başvurunun ardından, ödeme kişinin adına PTT'ye yatırılarak ödenmektedir. Bu ödeme, kişinin E-Devlet sistemi üzerinden sorgulanabilir ve 'Şahıs Ödemeleri Sorgulama' hizmeti aracılığı ile görülebilir.
SGK Yol Parası Şartları Nelerdir?SGK'dan yol parası talep etmek için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir:
Yol parası talebinde bulunabilmek için ilk adım, tedavi amaçlı bir sevk işleminin gerçekleşmiş olmasıdır. Bu sevk işlemi, sağlık kuruluşundaki bir doktor tarafından yapılmış olmalıdır.Sevk işlemi, SUT kapsamında ve yönetmeliklere uygun bir şekilde belgelenmiş olmalıdır. Bu belge, sağlık kuruluşundaki hekim tarafından imzalanmalı ve kaşelenmelidir.Başvuran kişi, kendisi ile birlikte refakat eden kişilerin de yol, gündelik giderleri gibi masraflarını talep edebilir. Bu durumda, başvuru sahibi ve refakatçilerin taleplerini birlikte belgelemeleri gerekmektedir.Sevk edilen hastanın, sevk işlemi yapıldığı gün dahil olmak üzere en geç 5 iş günü içerisinde yol parası için müracaat etmiş olması gerekmektedir.Kişinin yerleşim yeri dışındaki bir sağlık kuruluşuna sevk edilmesinin zorunlu nedenler ile gerçekleşmiş olması gerekmektedir.SGK Hangi Durumlarda Yol Parası Ödemiyor?SGK, bazı durumlarda yol parasını karşılamamaktadır:
Kişinin ikamet ettiği yerleşim yeri içindeki nakillerde SGK yol parası ödemez.Resmi sevk yapılmaksızın gerçekleştirilen yerleşim yeri dışındaki nakillerde SGK yol parası karşılamaz.SGK ile sözleşmesi olmayan sağlık hizmeti sunucuları tarafından yapılan nakillerde yol parası ödemesi yapılmaz.Bu hallerde, sigortalıların ve bakmak ile yükümlü oldukları kişilerin yol parası talep etme hakkı bulunmamaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapılan emeklilik başvuruları için yapılan işlemlere tahsis talebi adı verilir. Tahsis talebi ile Sosyal Güvenlik Kurumu’nun kapısını çalan kişilerin birtakım belgeleri beraberinde getirmesi istenir. Söz konusu talep Sosyal Güvenlik Kurumu il ya da ilçe müdürlüklerinden yapılabildiği gibi e-Devlet üzerinden de gerçekleştirilebilir. Kurum tarafından tahsis talebinde bulunan vatandaşlara bir adet numara verilir. Tahsis talebi numarası ile e-Devlet üzerinden emekli maaş ayrıntıları açılabilir.
Tahsis Talebi Kimler Tarafından Gerçekleştirilebilir?Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kimlerin tahsis talebinde bulunabileceği belirlenmiştir. Emeklilik şartlarının başında sigorta giriş tarihi, prim ödeme gün sayısı ve yaş gelir. Emeklilik başvurusu yapmak isteyen kişiler SGK’nın resmi internet sitesi üzerinden bu bilgilerin detaylarını görüntüleyebilir. Şartları karşılayan emekli adaylarından talep edilen belgelerin teslim edilmesi büyük bir önem taşır. Gelir aylık belgesi, ödenek talep belgesi ve başvuru formu gibi belgeler akla ilk gelenlerdir. Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapılan başvurularda gerekli belgelerle ilgili detaylı bilgi alınabilir.
Tahsis Talebi İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?Tahsis talebi için gereken şartları karşılayan kişilerden bazı belgeleri teslim etmesi beklenir. Resmi işlemlerin sorunsuz bir şekilde yürütülebilmesi için belgeler hayati önem arz eder Sosyal Güvenlik Kurumu il ya da ilçe müdürlüklerinden ya da e-Devlet’ten yapılan taleplerde bu belgeler sunulur. Tahsis talebi için gerekli belgelerin tamamı aşağıdaki listede yer alıyor:
Bir adet T.C kimlik kartı ya da pasaport fotokopisiHizmet döküm belgesiEngeli mevcut olan vatandaşlardan malullük belgesiAile üyelerine dair bilgilerin bulunduğu nüfus kayıt örneğiEvlenip boşanmış kişilerden boşanma ilamıEşini kaybeden kişilerden ölüm ilanıBaşvuru yapan erkek vatandaşlarda bulunuyorsa terhis belgesi ya da askerlik borçlanma belgesiÇocuğu olan kişilerde varsa doğum borçlanma belgesiGelir ve gider durumunu belgeleyen gelir belgesi ya da ödenek talep belgesiTahsis Talebi Ne Zaman Sonuçlanır?Tahsis talebinin sonuçlanması başvuru tarihi ile ilgilidir. Aynı zamanda başvuru türü önemli bir etkendir. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun iş yoğunluğuna bağlı olarak 60 ile 90 gün arasında tahsis talebi sonuçlanır. Taleplerin yoğun olduğu dönemde sistemlere aşırı yüklenme gerçekleşebileceğinden süre 90 günü aşabilir.
Tahsis Talebi Sorgulama Nasıl Yapılır?Tahsis talebinin sorgulamanın en kestirme yolu e-Devlet hizmetini kullanmaktır. Bu işlem için PTT’den e-Devlet şifresi temin etmek gerekir. Elinde şifresi olan kişiler sisteme giriş yaptıktan sonra ilk olarak arama motoruna “Emeklilik Hizmeti” yazıp çıkan sonuca tıklamalıdır. Ardından buradaki seçeneklerden “Tahsis Talebi” seçilir. Böylece sorgulama tamamlanır.
Sosyal Güvenlik Kurumu il ya da ilçe müdürlükleri aracılığıyla da tahsis talebi sorgulanabilir. T.C. kimlik kartı ile yapılan başvurularla kısa sürede tahsis talebi sonucu öğrenilebilir. Bu işlemin öncesinde internet üzerinden randevu alınması gerekir. Alternatif olarak ALO 170 çağrı merkezi üzerinden tahsis talebi ile ilgili detaylara ulaşılabilir.
Tahsis Talebi Onaylanırsa Ne Olur?Tahsis talebinin onaylanması halinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından başvuru yapan kişiye bir adet tahsis numarası gönderilir. Emekli maaşının ödeneceği bankayı ifade eden bu numara ile işlem tamamlanmış olur. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından verilen yanıtı takiben 15 ya da 20 gün içinde maaş bağlanır. Kurumun iş yoğunluğuna bağlı olarak söz konusu süre 30 günü bulabilir.
SGK kontrol muayenesi, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereği malullük durumu olan bireylere uygulanır. Malullük, vazife malullüğü ve iş göremezlik maaşı alan kişilerin söz konusu muayeneye katılması zorunludur. Kontrol muayenesi, SGK tarafından yapılır. Muayene esnasında yapılan tüm işlemler ilgili kanunun 94’ün maddesine göre düzenlenmiştir.
Malullük, vazife malullüğü aylığı veya sürekli iş göremezlik vasıfları nedeniyle ödeme alan kişilerin kontrol muayenesine girmesi gerekir. Kontrol muayenesinin hangi tarihte yapılacağı SGK tarafından duyurulur. Duyurulan tarihte ilgili sağlık merkezine gitmeyen kişilere çeşitli yaptırımlar uygulanır. Bu kişiler aldıkları maaşları ve yardımları kaybeder.
Malullüğü ve sürekli iş göremezliği olan bireyler SGK’nın belirlediği tarihte muayene olduktan sonra sonuçların açıklanmasını beklemelidir. Muayene sonucunda çalışma gücünde eksiklik olduğu tespit edilen kişilere yapılan ödemenin devam etmesine karar verilir. Öte yandan ödemesi kesilen kişilere raporun başlama tarihi baz alınarak tekrar ödeme yapılır.
SGK Kontrol Muayenesi Sorgulama Nasıl Yapılır?SGK tarafından yapılan kontrol muayenesini sorgulama işlemi e-Devlet üzerinden yapılır. Kontrol muayenesi işleminin sonuçları belirli bir süre sonra sisteme aktarılır. Bu işlem için e-Devlet şifresine ihtiyaç duyulur. Şifresi olmayan kişiler en yakın PTT şubesine başvurup satın almalıdır.
Kontrol muayenesi sorgulama işlemi şu şekilde yapılır:
Tarayıcıdan ya da uygulamadan e-Devlet’e giriş yapın.Sistemdeki seçenekler içinden “Kurumlar” yazısına tıklayın.E-Devlet üzerinden hizmet sağlayan kurumların adı listelenecektir. Bunlar içinden Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilerleyin.Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hizmetleri ekranda gelecektir. Bunlar içinde yer alan “Sosyal Güvenlik Kurumu DYS Evrak Takip” seçeneğiyle işleme devam edin.SGK tarafından yapılan kontrol muayenesinin sonuçları ekrana yansıyacaktır.Kontrol Muayenesi Değerlendirmesi Nasıl Yapılır?Malul ve iş göremez durumdaki vatandaşlar için uygulanan kontrol muayenesinin sonuçları yaklaşık 3 ay sonra açıklanır. Sonuca bağlı olarak muayeneden geçen vatandaşların iş göremezlik halinin devam ettiği ya da ortadan kalktığı konusunda nihai bir karar verilir.
Kontrol muayenesi sonrası malullük halinin sona erdiği tespit edilirse yapılan ödeme anında kesilir. Malullük durumu devam eden kişiler için ise kararın açıklanmasından sonra aylıklar tekrar ödenmeye başlar. Aylık kesintisi ve rapor verilmesi arasında kalan süre için herhangi bir ödeme gerçekleştirilmez.
SGK Kimleri Malul Olarak Kabul Eder?SGK tarafından bir sigortalının malul olarak kabul edilmesi için çalışma gücünün en az %60’ını yitirmesi gerekir. Bu durum iş kazası ya da meslek hastalığı sonucu meydana gelmelidir. Meslekte kazanma gücü kaybının malul kişi tarafından belgelenmesi gerekir. Sigortalı ya da işveren tarafından bunun için başvuru yapılmalıdır. Başvuruyu takiben Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından belirlenen sağlık kurulları gerekli incelemeleri yapar. Yapılan test ve tetkiklerin ardından malullük durumu tespit edilir.
Maluliyet Başvurusu Nasıl Yapılır?Maluliyet başvurusu için sigortalının ya da işverenin ikamet ettiği bölgedeki Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü ya da Merkezine gitmesi gerekir. Başvurunun yazılı bir şekilde yapılması önem taşır. Sosyal Güvenlik Kurumu başvurunun ardından sağlık raporu vermeye yetkisi olan tam teşekküllü bir hastaneye sevk işlemini gerçekleştirir.
Maluliyet Testi Kim Tarafından Gerçekleştirilir?Maluliyet testi dahil olmak üzere bu süreçte tüm muayene işlemleri sağlık kurulu tarafından yapılır. Alanında uzman doktorlardan oluşan sağlık kurulu tarafından yapılan inceleme sonucu malullük durumuna karar verilir.
SGK’nın çalışan anneler için destek programı bulunmaktadır. Bu kapsamda, çeşitli kriterleri sağlayan anneler, bu destek programından faydalanabilir. Bu yazıda, SGK çalışan annelere destek programı ile ilgili detaylar aktarılacak, destek ödemesinin ne kadar olduğu ile ilgili bilgi verilecek.
SGK Çalışan Annelere Destek Ödemesi İçin Başvuru Nasıl Yapılır?SGK'nın çalışan annelere sunduğu destek başvurusu işlemi oldukça kolaydır ve E-Devlet üzerinden gerçekleştirilir. Başvuruda bulunmak isteyen kişiler, T.C. kimlik numaraları ve şifreleri ile E-Devlet sistemine giriş yaparak SGK hizmetlerine erişirler. SGK hizmetleri arasında yer alan "çalışan anne destek başvurusu" seçeneği tercih edilir ve başvuru süreci başlatılır. Bu süreçte ise aşağıdaki bilgilerin girilmesi gerekmektedir:
Çalışılan iş,İşten ayrılma sebebi,Toplam çalışma yılı sayısı,Sigortalı çalışılan yıl sayısı,Çocuk sayısı,Çocuğun bakılması için tercih edilen yer,Meslek bilgisi,Ailenin aylık geliri,Başvuru yapılan çocuğun yaşı,Bakıcı tercihinde dikkate alınan kriterler,Bakıcının eğitim durumu,Bakıcının çocuk bakımı için sertifika durumu,Bakıcının diğer sorumlulukları.Gerekli bilgiler girildikten sonra başvuruya ilişkin e-posta bilgisi yazılır ve çocuğun T.C. kimlik numarası da eklenerek işlem tamamlanır. Belirlenen randevu tarihinde başvuru bürosuna gidilerek işlemler tamamlanır.
SGK Çalışan Annelere Destek Başvurusu İçin Şartlar - 2024SGK tarafından çalışan annelere destek ödemesi için belirlenen şartlar şu şekildedir:
Anne, raporun geçerli olduğu süre boyunca işyerinde aktif olarak çalışmamalıdır.Doğum tarihinden önceki son 1 yıl içinde en az 90 gün prim ödemesi yapmış olunmalıdır.Rapor alan annenin sigortalılık durumu kesintiye uğramamalıdır.Anne, bu destekten yararlanmak için doğum yapmalıdır.Bu destekten faydalanmak isteyen annelerin, gerekli bildirimleri zamanında yapmaları önemlidir. Daha ayrıntılı bilgi ve başvuru koşulları için SGK’nın resmi web sitesini inceleyebilir ya da bizzat fiziksel olarak ziyaret edebilirsiniz.
SGK Çalışan Annelere Destek Ödemesi Ne Kadar?SGK'nın çalışan annelere sunduğu destek ödemesi, annenin kendi maaşına göre belirlenir. Bu nedenle, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan destek ödemeleri her anne için farklıdır. Asgari ücret ile çalışan anneler için ise alınacak miktar belirlenmiştir. Asgari ücretin 17 bin 2 TL olduğu göz önüne alındığında, 112 günlük izin süresi boyunca annelere ödenecek tutar 49 bin 782 TL'dir.
SGK Çalışan Annelere Destek Ödemesi Nasıl Hesaplanır?Çalışan annelere sağlanan destek ödemesi, annenin günlük brüt ücreti baz alınarak hesaplanır. Normal doğum yapan bir anne için doğum izni süresi toplamda 16 hafta, yani 112 gündür (8 hafta doğum öncesi ve 8 hafta doğum sonrası). Çoklu doğum durumunda ise bu süre 18 hafta, yani 126 gündür.
Doğum izni süresine denk gelen gün sayısı, günlük brüt ücretle çarpılarak toplam destek miktarı bulunur. Örneğin, normal doğum için: 666,73 TL (günlük brüt ücret) x 112 gün = 74.673,76 TL.
Sosyal Güvenlik Kurumu, hesaplanan toplam destek miktarının üçte ikisini anneye öder. Yani, 74.673,76 TL’nin üçte ikisi hesaplanır: 74.673,76 TL x (2/3) = 49.782,51 TL.
SGK Çalışan Annelere Destek Ödemesi SüreciSGK tarafından yapılan ödemeler, annenin doğum iznine ayrıldığı tarihten itibaren doğum izni süresi boyunca düzenli olarak yapılır. Bu destek ödemesinden faydalanmak için, annenin çalıştığı iş yerinin doğum izni başlangıcında gerekli bildirimleri SGK’ya yapması gerekmektedir.
Emekli günlük ödeme, SGK tarafından yapılan ve emekli olan ya da emeklilik için başvuruda bulunan kişilerin hesaplarına aktarılan bir ödemedir. Bu ödeme, emeklilik için gerekli olan prim gün sayısına ve kişinin emekli olduğu ya da emekli olmak için başvurduğu tarihe göre hesaplanır. Yani, emekli günlük ödeme miktarı, emeklilik prim gün sayısına ve emekli olduğu tarihe bağlı olarak değişkenlik gösterir. Emekli, günlük ödeme miktarını öğrenmek için ise SGK'nın resmi web sitesinden ya da SGK müdürlüklerinden oldukça kolay bir şekilde sorgulama yapılabilir. Bu yazıda, emekli günlük ödemenin ne olduğundan bahsedecek, nasıl hesaplandığını ve nasıl sorgulandığını sizler ile detaylı bir şekilde paylaşacağız.
Emekli Günlük Ödeme Nedir?Emekli günlük ödeme, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından her ay düzenli olarak ödenen emekli aylığı veya gelirin, belirli bir süreçte hesaba aktarıldığı miktarı ifade eder. Emekli maaşı günleri, kişinin SSK (4A), Bağ-Kur (4B), Emekli Sandığı (4C) gibi farklı emeklilik türlerinden hangisine tabi olduğuna bağlı olarak belirlenir. Bu süreçte, ödeme isteğe bağlı olarak aylık ya da peşin olarak gerçekleşir. Örneğin, memurlar gibi peşin ödeme alan emekliler, maaşlarını aldıkları günün ardından bir sonraki ödeme tarihine kadar olan süreyi kapsayan miktarı alırlar. Emekli maaşının ödendiği tarihe kadar geçen süre için ödenen miktar, emekli günlük ödemesi olarak adlandırılır.
Emekli Günlük Ödeme Nasıl Hesaplanır?Emekli günlük ödemesinin hesaplanmasında kişinin günlük maaşı ve bu maaşın ödenmesi gereken süre çarpılır; bu şekilde tutar belirlenir. Örneğin, 1 Şubat 2023 tarihinde emekli olan bir kişi için, emeklilik başvurusunun 3 ila 31 Ocak tarihleri arasında yapılması gerekmektedir. Başvuru onaylandıktan sonra emekli maaşı hakkı verilir ve ödeme işlemi başlatılır. Bu durumda, SSK emeklisi için emekli maaşı 18 Şubat tarihinde ödenir. SGK, emekli maaşını hesaplarken, ayın 1'inden 18'ine kadar olan 17 günlük süreyi dikkate alarak ödeme yapar. Örneğin, Şubat ayında emekli olan bir kişi için, ilk maaş ödemesi 30 gün yerine 47 gün olarak hesaplanır.
Emekli Maaşı ve Günlük Ödeme Neye Göre Hesaplanır?SGK, emekli maaşı hesaplama sürecinde, sigortalının çalışma süresi ve ödediği prim gün sayısına dayalı olarak bir kat sayı sistemi kullanır. Bu hesaplama sürecinde, sigortalının evli olup olmadığı, bakmak ile yükümlü olduğu çocukların varlığı gibi faktörler de maaşın belirlenmesinde etkilidir.
Son yıllarda ödenen primlerin de hesaba katıldığı bu süreçte, emekli maaşı günlük olarak hesaplanır ve bu günlük tutar, emekli günlük ödemesi için kullanılır. Maaş ne kadar yüksek ise, emekli günlük ödemesi de o kadar yüksek olur. Bu nedenle, emekli maaşı ve günlük ödemesi, sigortalının çalışma hayatındaki katkıları ve prim ödemeleri temel alınarak belirlenir.
Emekli Günlük Ödeme Sorgulaması Nasıl Yapılır?Emekli günlük ödeme sorgulaması, online olarak E-Devlet kapısı üzerinden kolaylık ile gerçekleştirilebilmektedir. Bu işlemi yapmak için izlenmesi gereken adımlar şunlardır:
Emekli olmuş kişi, E-Devlet kapısı uygulamasına giriş yapar.E-Devlet kapısına, emekli kişinin şifresi ve T.C. kimlik numarası ile giriş yapılır.Arama bölümüne "Emekli Günlük Ödeme Sorgulama" yazılır.SGK'nın sağladığı hizmetler arasından ilgili ekran seçilir.Sorgulama işlemi gerçekleştirilir ve emekli günlük ödemesi ile ilgili detaylar görüntülenir.
Sigortalı olan ve belirli bir prim ödemiş olan kişiler, vefat etmeleri durumunda geride kalan eş ya da çocuklarına bir maaş bırakabilmektedir. Halk arasında "dul ve yetim aylığı" olarak bilinen bu maaşlar, ölen babadan alındığında yetim aylığı, ölen eşten alındığında ise dul aylığı olarak ödenmektedir.
Ölen eşten ya da ölen anne/babadan SGK'lı olmaları ve belirli şartları taşımaları durumunda alınabilen bu maaşlar, zamlı bir şekilde ödenmektedir. Bekar olan çocukların çalışmaması halinde alabileceği bu maaş, dul kalan kadınların dul kaldıkları süre boyunca da yararlanabilecekleri bir maaş türüdür. Bu yazıda, ölen babadan dul kızına maaşın ne kadar olduğunu güncel olarak açıklayacağız.
Dul Maaşı Başvurusu Nereden Yapılır?Dul maaşı başvurusu, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan bizzat ya da online olarak gerçekleştirilir. Kişiler, doğrudan ilgili belgeler ile birlikte Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvurmalıdır. Babadan dul kızına maaş başvuruları E-Devlet kapısı üzerinden online olarak da yapılabilmektedir.
Vefat Eden Babadan Maaş Alabilmek İçin ŞartlarBabadan maaş alabilmek için belirli şartların karşılanması gerekmektedir. Vefat eden babanın sosyal güvencesi olmalı ve bu güvenceyi sağlayan bir kurumda düzenli olarak çalışmış olması gerekmektedir.
18 yaşından küçük çocuklar herhangi bir şart aranmaksızın yetim aylığı alabilirler. Ölen babanın kız çocukları, evlenmemiş olsalar bile babalarının maaşını talep edebilirler. Fakat; kız çocuklarının evlenmesi durumunda bu hak düşer. Boşanan kız çocukları ise yeniden yetim aylığı alabilirler.
Babalarının vefatından sonra maaşlarını talep edebilmek için kişilerin bu koşulları karşılamaları gerekmektedir. Bu şartları sağlayan kişiler, babalarının maaşlarını talep etmek için gerekli belgeler ile birlikte Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvurabilirler.
Vefat Eden Babanın Maaşını Kimler Alabilir?Vefat eden babanın maaşını alabilecek kişiler şöyledir:
Eş18 yaş altı çocuklar18 yaşını tamamlamış ancak lise eğitimine devam eden ve 20 yaşını tamamlamamış çocuklar18 yaşını tamamlamış ancak üniversitede eğitimine devam eden ve 25 yaşını tamamlamamış çocuklarSGK heyeti tarafından malul olduğuna karar verilen malul çocuklarAnne ya da babaVefat Eden Babadan Dul Kızına Maaş Ne Kadardır? 2024Son kabine toplantısından sonra emekli maaşlarına ek zam kararı alındı ve en düşük emekli maaşının 10 bin TL'ye yükseltildi. Yapılan ek zam, yüzde 42,60 oranında gerçekleşti ve emeklilerin maaşlarında artış sağladı. Bu zam ile birlikte, dul ve yetim aylıklarında da artış meydana geldi. Yüzde 24 ile yüzde 75 arasında değişen oranlarda bağlanabilen bu aylıklar, hisse payına göre farklılık göstermektedir. Dolayısı ile en düşük emekli maaşı olan 10 bin TL'lik bir maaştan yüzde 25 hisse ile maaş alan bir dul kadın, 2 bin 500 TL ödeme alırken, yüzde 50 hisse ile maaş alması halinde 5 bin TL, yüzde 75 hisse ile maaş alması durumunda ise 7 bin 500 TL ölüm aylığı alacaktır.
Ölen Babanın Maaşından Çalışan Kızı Faydalanabilir Mi?Ölen babanın maaşından bazı özel durumlarda sigortalı çalışan kız çocukları da faydalanabilir. Bu kapsamda;
Üniversite eğitimi gören ve 25 yaşını doldurmamış olan çocuklar, sigortalı çalışsalar dahi emekli maaşları kesilmez.
Emekli Sandığı kapsamında yetim maaşı alan kız çocukları için öğrenim şartı aranmaz. Bu çocuklar, Emekli Sandığı kapsamında çalışmadıkları ya da evlenmedikleri sürece aylık almaya devam edebilirler. Primler SSK ya da Bağ-Kur kapsamında ödense bile aylık kesilmez.
Giriş
