Fizik Mühendisliği, son dönemin en popüler meslek dallarındandır. Bu yazıda, bu mühendislik dalına ilişkin ayrıntılı bilgiler sunacağız. Bu bilgileri inceleyerek, bu bölüm için uygun olup olmadığınıza karar verebilirsiniz. Fizik Mühendisliği Bölümü Nedir?Fizik Mühendisliği, doğa bilimlerinden, özellikle fizik ve kimyadan elde edilen temel bulguların ve araştırma sonuçlarının teknik yeniliklere dönüştürülmesi ile ilgilenen bir alandır. Fizik Mühendisliği; Makine Mühendisliği, Elektrik Mühendisliği ve diğer mühendislik bilimleri gibi alanlar ile yakından ilişkilidir. Fizik Mühendisleri Ne İş Yaparlar?Fizik Mühendisliği bölümü mezunları, mühendislik alanında ortaya çıkan teknik problemleri çözmek için fizik bilgisini kullanarak çözümler üretirler. Bu kapsamda, olası sorunları analiz eder ve çeşitli yöntemler ile ortadan kaldırmak için çalışırlar. Ayrıca, süreçlerin verimini artırmak amacı ile gerekli araştırmaları yaparlar. Bu doğrultuda, teknolojik yeniliklerin geliştirilmesine katkıda bulunurlar. Fizik Mühendislerinin İş İmkanlarıFizik Mühendisliği bölümü mezunları, çeşitli iş olanaklarına sahiptir. Mesleklerini icra ederken bilimsel ve teknolojik gelişimin farklı alanlarında yer alırlar. Kişisel ilgi ve yeteneklerine göre; araştırma enstitülerinde, şirketlerin Ar-Ge birimlerinde, üretim, planlama, satış ve servis departmanlarında görev alabilirler. Fizik mühendisleri; otomotiv ve havacılık endüstrisi, makine mühendisliği, yarı iletken endüstrisi, iletişim teknolojisi, optik endüstrisi, lazer teknolojisi ve tıp teknolojisi gibi farklı sektörlerde çalışma imkanına sahiptirler. Fizik Mühendislerinin Çalışma ŞartlarıFizik Mühendisliği, herkes için uygun bir meslek değildir. Bu nedenle bu mesleğin çalışma koşullarını gözden geçirmek faydalı olacaktır. Fizik mühendislerinin çalışma şartları şöyledir: Fizik mühendisleri genelde laboratuvar ortamında çalışırlar. Bu ortam, sakin ve rahattır.Meslektaşları ile, çalıştıkları alanda diğer meslektaşları ile; enerji, nükleer, bilgisayar, elektronik, ısı, ışık, ses gibi konularda iletişim halindedirler.Ayrıca, işin planlanması ve yürütülmesinden sorumlu yöneticiler ile de sürekli iletişim halindedirler.Fizik mühendisleri çalışmalarında makine ve malzemeler ile uğraşırlar. Tasarım yapma, gözlem yapma ve rapor yazma gibi faaliyetlerde bulunurlar.Fizik Mühendislerinin Görev ve SorumluluklarıFizik mühendislerinin görev ve sorumlulukları şöyledir: Yaptıkları araştırma bulgularını nesnel bir yaklaşım ile yayımlarlar.Laboratuvar ortamında belirli maddeleri çeşitli koşullar altında gözlemler, değişimleri ölçüm aletleri ile belirler ve elde edilen verileri kaydederler.Çalışmalarının günlük yaşama nasıl uygulanabileceğini araştırır, yeni teknolojiler üzerinde çalışır ve geliştirme faaliyetlerinde bulunurlar.Teknolojide kullanılan malzemelerin laboratuvar testleri gerçekleştirirler.Alanları ile ilgili önceki çalışmaları inceler ve yapılacak araştırmalar için bir plan oluştururlar.Fizik Mühendislerinin MaaşlarıFizik mühendisleri için maaşlar; deneyim süresi, çalışılan firma ve sektördeki konumu gibi bir dizi faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. 2024 itibarı ile, Fizik mühendislerinin ortalama maaşı yaklaşık olarak 45.500 TL civarındadır. En düşük fizik mühendisi maaşı 29.900 TL iken, en yüksek maaşlar ise 70.700 TL'ye kadar çıkabilmektedir. Yıllara Göre Fizik Mühendislerinin MaaşlarıFizik mühendislerinin yıllara göre maaşları aşağıdaki gibi listelenmiştir: 2017: En düşük maaş: 2.600 TLOrtalama maaş: 4.136 TLEn yüksek maaş: 6.800 TL2018: En düşük maaş: 2.900 TLOrtalama maaş: 4.752 TLEn yüksek maaş: 7.900 TL2019: En düşük maaş: 3.700 TLOrtalama maaş: 6.028 TLEn yüksek maaş: 10.000 TL2020: En düşük maaş: 4.300 TLOrtalama maaş: 7.040 TLEn yüksek maaş: 11.700 TL2021: En düşük maaş: 5.200 TLOrtalama maaş: 8.580 TLEn yüksek maaş: 14.300 TL2022: En düşük maaş: 7.600 TLOrtalama maaş: 12.936 TLEn yüksek maaş: 21.800 TL2023: En düşük maaş: 17.000 TLOrtalama maaş: 27.280 TLEn yüksek maaş: 45.000 TL2024: En düşük maaş: 29.900 TLOrtalama maaş: 45.500 TLEn yüksek maaş: 70.700 TL

Meslek grupları çerçevesinde düzenlenen bazı belgeler kişinin hem kariyeri açısından hem de sunduğu hizmetler açısından son derece önemlidir. Bazı belgeler kişinin inisiyatifinde olup tamamen kendini geliştirmek isteğine bağlı olarak düzenlenirlerken bazıları ise çeşitli yasal düzenlemeler ile zorunlu tutulmuşlardır. Son dönemlerde hakkında sorgulamalarda bulunulan belgelerin başında emlakçılık belgesinin geldiği bilinmektedir. Peki, emlakçılık belgesi tam olarak nedir, ne işe yarar? Emlakçılık belgesi nereden ve nasıl alınır? İşte konuya dair ayrıntılar… EMLAKÇILIK BELGESİ NEDİR?‘Emlak yetki belgesi’ ve ‘gayrimenkul yetki belgesi’ isimleri ile de bilinen emlakçılık belgesi, emlak ofisi açmak isteyen kişiler için zorunlu tutulmuş olan bir belgedir. EMLAKÇILIK BELGESİ ZORUNLU MU?Emlakçılık belgesi; 5 Haziran 2021 tarihinde yayımlanmış olana Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik ile 5 Eylül 2021 tarihi itibari ile zorunlu hale getirilmiştir. O tarihten bu yana emlak yetki belgesi bulunmadan taşınmaz ticareti yapan tüm işletmeler ruhsatsız olarak kabul edilmekte ve cezai uygulamalara tabi tutulmaktalardır. EMLAKÇILIK YETKİ BELGESİ NEREDEN VE NASIL ALINIR?Emlakçılık yetki belgesinin alınabilmesi için Ticaret İL Müdürlüklerine başvuruda bulunulması gerekmektedir. Bu başvurudan önce ise emlak mesleki yeterlilik belgesinin alınmış olması gerekmektedir. Emlakçılık yetki belgesine sahip olmak isteyenler için izlenilmesi gereken adımlar sırası ile şu şekildedir: Emlak mesleki yeterlilik belgesi için MYK tarafından yetkilendirilmiş olan bir kuruluşa başvurulması ve ardında da teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamalı sınava girilmesi gerekmektedir.Mesleki yeterlilik sınavında başarılı olan kişiler, emlak mesleki yeterlilik belgesini almaya hak kazanır.Emlak mesleki yeterlilik belgesi alındıktan sonra emlak yetki belgesi için Ticaret İl Müdürlüklerine şahsen başvuru yapılması gerekmektedir.EMLAKÇILIK YETKİ BELGESİ BAŞVUSU İÇİN GEREKEN EVRAKLAREmlakçılık belgesi başvurusu esnasında Ticaret İl Müdürlüklerine ibraz edilmeleri gereken evraklar şu şekildedir: Vergi levhasıOda kayıt belgesiÖğrenim durumunu gösteren diplomaEmlak danışmanlığı sertifikası (en az 100 saatlik)Adli sicil kaydıİmza sirküleriTicaret Sicil Gazetesi fotokopisiMesleki yeterlilik belgesi (seviye 5)EMLAKÇILIK BELGESİNİ KİMLER ALABİLİR?Emlakçılık belgesi için belirlenmiş olan başvuru şartları şu şekildedir: İşyerinin gerekli şartları sağlıyor olması,Gelir ve kurumlar vergisine mükellef olunması,Meslek odasına kayıtlı olunması,18 yaşından büyük olunması,En az ilkokul mezuniyetine sahip olunması,Konkordato ilan edilmemiş olması,Kasten işlenen bir suçtan ötürü hüküm giyilmemiş olunması.EMLAKÇILIK BELGESİNİN SÜRESİ NE KADAR?Emlakçılık belgesi, süreli bir evraktır. Yani bu belgenin alındıktan sonra belirli bir süreliğine kullanım izni bulunmaktadır. Ticaret İl Müdürlükleri tarafından kişiye özel olarak düzenlenen belgenin geçerlilik süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir. Bu sürenin tamamlanmasının ardından ilgili belgenin yenilenmesi için yeni bir başvurunun oluşturulması gerekmektedir. EMLAKÇILIK BELGESİ GÜNCEL ÜCRETİ NE KADAR? 2024Emlakçılık belgesi için mesleki yeterlilik belgesine sahip olunması gerekmektedir. İki aşamalı sınavın başarılı bir şekilde tamamlanması halinde kişiye teslime dilen mesleki yeterlilik belgesi, ücrete tabidir. Bu ödemeler yapılmadan mesleki yeterlilik belgesi ve dolayısı ile de emlakçılık belgesi alınamamaktadır. Güncel bilgilere göre sorumlu emlak danışmanı seviye 5 ücreti 4 bin 500 TL’dir. Sınavı başarılı bir şekilde tamamlayan adayların, sonuçların açıklanmasını takiben 700 TL’lik belge ücretini yatırmaları gerekmektedir. Ücretlerin ödenmesi ve sınavlarında başarılı bir şekilde tamamlanması halinde mesleki yeterlilik belgesi ilgili kişi için özel olarak düzenlenecektir.

Otomobil dünyasında devrim yaratan Fiat, piyasaya sürdüğü yeni modeli Topolino ile elektrikli araç sektöründe çığır açıyor. Bu yenilikçi adım, Fiat’ın otomobil piyasasındaki köklü değişikliklere ayak uydurduğunu ve alternatif modellerle pazarda fark yarattığını gösteriyor.Şehir içi kullanım için ideal olan bu yüzde 100 elektrikli araç, hem çevreci hem de ekonomik oluşuyla dikkat çekiyor. ELEKTRİKLİ VE EKONOMİK: FİAT TOPOLİNOTopolino, 75 km’lik menzili ve saatte maksimum 45 km hız kapasitesiyle özellikle şehir içi kullanım için tasarlanmış bir araç. Klasik otomobillerden farklı olarak, küçük boyutları ve elektrikli motoru sayesinde işletmeler tarafından servis aracı olarak tercih ediliyor. Marketler ve küçük esnaflar için vazgeçilmez bir araç haline gelen Topolino, 4 saat gibi kısa bir sürede yüzde 100 şarj olabiliyor ve tam şarjla 75 km yol alabiliyor. Evlerdeki standart duvar prizleriyle şarj edilebilen bu araç, kullanıcılarına büyük kolaylık sağlıyor. YENİLİKÇİ TASARIM VE KULLANICI DOSTU ÖZELLİKLERFiat, Topolino’nun dış tasarımını tamamen yenilerken, iç tasarımına da kullanıcı dostu eklemeler yaptı. Akıllı telefon tutucu ve çanta taşıyıcı gibi yeniliklerle donatılan araç, işletmelerin günlük servis ihtiyaçlarını karşılarken kullanıcılarına konfor sunuyor. UYGUN FİYAT, YÜKSEK TALEPFiat Topolino’nun 2024 modeli için belirlenen fiyat, 449 bin 900 TL olarak açıklandı. Plus donanım seçeneği ise 479 bin 900 TL’den satışa sunuluyor. Fiat, şimdiye kadar üretilen araçların büyük bir kısmını satmayı başardı ve yüksek talep nedeniyle stoklarda sınırlı sayıda araç kaldı. Yeni üretilecek Topolino araçları için müşterilerin kısa bir süre beklemesi gerekecek. Topolino, hem işletmeler hem de bireysel kullanıcılar için ideal bir seçenek olarak öne çıkıyor. Fiat, bu hamlesiyle elektrikli araç sektöründe yeni bir sayfa açıyor ve sürdürülebilir bir geleceğe doğru emin adımlarla ilerliyor.

Fındık fiyatları uzun süredir üreticinin yüzünü güldürmüyor. İki komşu şehir Ordu ve Giresun'da fındık fiyatı farklılık gösteriyor. Mayıs ayı başlarında kısa süreli bir artış gösteren fındık fiyatları ardından tekrar düşmüştü. Yeni sezona kısa bir zaman kala fiyatlar durağan bir hal aldı. Üretici, önümüzdeki sezon için karar kara düşünüyor. Böyle giderse yeni sezonda fındık fiyatlarının beklenenin altında olacağı konuşuluyor. ORDU VE GİRESUN'DA FINDIK FİYATLARI FARKLI Ordu ile Giresun'da da fındık fiyatlarının farklı olması dikkat çekiyor. Ordu'da palaz, kara ve çakıldak fındık üretiliyor. Giresun'da genel olarak Giresun Yağlısı yetişiyor. Böyle olunca iki ilde de fındık fiyatı farklı olabiliyor. Ordu'da 50 randıman kabuklu fındık en düşük 113 en yüksek 115 TL'den işlem görüyor. Giresun'da ise 50 randıman fındık en düşük 114 en yüksek 117 TL'den alıcı buluyor.

Kapalıçarşı'da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 2,81 azalışla 2 bin 421 liraya, cumhuriyet altınının satış fiyatı ise yüzde 1,99 azalarak 15 bin 977 liraya geriledi. Geçen hafta sonu 4 bin 90 lira olan çeyrek altının satış fiyatı, 4 bin 10 liraya indi.

Kurban Bayramı yaklaşırken Adana'da kurbanlık canlı kilo fiyatları açıklandı. Küçükbaş koyunlar ve büyükbaş tosunlar 250 TL, keçilerin fiyatı 200 TL, keçi ve düvelerin fiyatı ise 230 TL olarak belirlendi. Kesim ücretleri ve kıyma çekme hizmetinin fiyatı da açıklandı. Kurbanlık kesim hizmetleri de belli oldu. Küçükbaş hayvanlar için 500 lira, büyükbaş hayvanlar için ise 4 bin lira olarak belirlenen kesim ücretleri, dörde bölünmek şartıyla bayram hazırlıkları açısından önemli bilgiler verdi. Kıyma çekme hizmetinin kilogram başına maliyeti 15 lira olarak açıklandı. KURBAN BAYRAMI TARİHLERİDiyanet İşleri Başkanlığı'nın resmi takvimine göre Kurban Bayramı arifesi olan 15 Haziran Cumartesi gününe denk geliyor. Tatilin ilk günü 16 Haziran Pazar, ikinci günü 17 Haziran Pazartesi, üçüncü günü 18 Haziran Salı, dördüncü ve son günü ise Çarşamba olarak kayıtlara geçti. 19 Haziran. Kurban Bayramı tatillerinin dokuz gün olup olmayacağına ilişkin henüz bir bilgi bulunmuyor. Resmi açıklama bekleniyor.

Maliye bölümünden mezun olanlar, finansal karar alma ve yönetme süreçlerinden sorumludurlar. Bu mezunlar, genelde kamu sektöründe çalışma imkanı bulurlar. Özel sektörde de çeşitli pozisyonlarda iş bulabilmektedirler. Bu yazıda, Maliye bölümü mezunlarına ilişkin çeşitli bilgiler sunacağız. Maliye Bölümü Nedir?Maliye, paranın yönetimi ve kullanımına dair yapılan çalışmaların tümünü kapsayan bir alandır. Maliye bölümü ise, ekonomi üzerine araştırmalar yaparak ortaya çıkan sorunları çözmeyi hedefleyen ve devlet politikaları doğrultusunda mali faaliyetleri yürütecek uzmanları yetiştiren bir akademik programdır. Maliye Bölümü Eğitim Süresi Kaç Yıldır?Maliye bölümü, eğitim süresi açısından iki farklı program sunar: 2 yıllık ön lisans ve 4 yıllık lisans eğitimi. Her iki program da; ekonomi, hukuk, muhasebe ve maliye gibi temel derslere odaklanır. İki yıllık maliye ön lisans programı, öğrencilere temel maliye bilgilerini sağlamayı amaçlar. Bu programdan mezun olmak için, öğrencilerin zorunlu ve seçmeli dersleri başarı ile tamamlamaları gerekmektedir. Mezunlar, Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ile 4 yıllık lisans programlarına geçiş yapma imkanına sahiptir. DGS ile geçiş yapılabilecek bölümler arasında; Maliye, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, İktisat, İşletme, Uluslararası İlişkiler, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık, Kamu Yönetimi gibi bölümler bulunur. Bu geçiş için öğrencilerin, üniversitelerin belirlediği taban puanı elde etmeleri gerekmektedir. Dört yıllık maliye lisans programı ise daha kapsamlı bir eğitim sunar. Lisans öğrencilerinin mezun olabilmesi için 240 AKTS kredisini tamamlamaları ve genel akademik not ortalamalarının en az 2.00 olması gerekmektedir. Maliye Bölümü Mezunları Ne İş Yaparlar?Maliye bölümü mezunları, hem kamu hem de özel sektörde çalışabilirler. Kamu sektöründe; Maliye Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı gibi devlet kurumlarında görev alabilirler. Burada, kamu gelirlerinin toplanması ve harcamaların kontrolü gibi görevler üstlenirler.Özel sektörde ise; mali danışman, serbest muhasebeci, mali müşavir, yeminli mali müşavir ve gümrük müşaviri gibi pozisyonlarda çalışabilirler. Bu alanlarda, şirketlerin; mali yönetimi, vergi planlaması, finansal raporlama ve bütçeleme gibi görevleri yerine getirirlerMaliye Bölümü Mezunları İş İmkanları Lisans mezunları için iş imkanları şöyledir: Vergi müfettişliğiDeğerlendirme uzmanlığıKaymakamlıkMerkez Bankası uzmanlığıDenetmenlik ve kontrolörlükİdari hakimlikSPK uzmanıMali müşavirlikSayıştay denetçiliğiGelir uzmanlığıÖn linans mezunları için ise iş imkanları şöyledir:DefterdarlıkGümrük bakanlığıKamu bankaları ve özel bankalarEkonomi ve finans kuruluşlarıMal müdürlükleriKamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT)Sosyal Sigortalar Kurumu (SGK)Vergi daireleriMaliye Bölümü Mezunlarının Çalışma ŞartlarıMaliye bölümü mezunları, genelde hafta için her gün sabah saat 08.30 ile 12.30 öğleden sonra ise 13.30 ile 17.30 saatleri arasında çalışmalarını sürdürürler. Hafta sonu çalışmazlar. Maliye Mezunlarının MaaşlarıMaliye bölümü mezunlarının ortalama maaşları 2024 Ocak itibarı ile 34.200 TL’dir. Deneyim ve çalışılan yere göre bu maaş yükselebilir ya da azalabilir. Maliye mezunlarının maaşları yıllara göre şu şekilde değişkenlik göstermiştir: Ocak 2017: En düşük maaş: 2.500 TLOrtalama maaş: 3.080 TLEn yüksek maaş: 4.500 TLOcak 2018: En düşük maaş: 2.700 TLOrtalama maaş: 3.476 TLEn yüksek maaş: 5.200 TLOcak 2019: En düşük maaş: 3.500 TLOrtalama maaş: 4.488 TLEn yüksek maaş: 6.700 TLOcak 2020: En düşük maaş: 4.000 TLOrtalama maaş: 5.192 TLEn yüksek maaş: 7.800 TLOcak 2021: En düşük maaş: 4.900 TLOrtalama maaş: 6.336 TLEn yüksek maaş: 9.500 TLOcak 2022: En düşük maaş: 7.200 TLOrtalama maaş: 9.548 TLEn yüksek maaş: 14.500 TLOcak 2023: En düşük maaş: 16.000 TLOrtalama maaş: 20.240 TLEn yüksek maaş: 30.000 TLOcak 2024: En düşük maaş: 28.200 TLOrtalama maaş: 34.200 TLEn yüksek maaş: 49.200 TL

Artan kiralar nedeniyle uygun fiyatlı ev arayışında olan vatandaşlar, dolandırıcıların tuzağına düşüyor. Bu konuda vatandaşları uyaran İzmir Emlak Komisyoncuları Odası (İZEKO) Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Güleroğlu özellikle yetki belgesi olmayan kişilerden konut kiralama ya da satın alma işlemleri yapılmaması gerektiğini belirtti. Güleroğlu ayrıca "Sosyal medyadan konut alışverişi yapılmamalı" diye kolnuştu. İzmir Emlak Komisyoncuları OdasıYönetim Kurulu Başkanı Mesut Güleroğlu, son dönemde konut satış ve kiralamalarında artan dolandırıcılık olaylarına dikkat çekerek vatandaşları uyardı. YETKİ BELESİ MUTLAKA KONTROL EDİLMELİÖzellikle öğrenciler hedef alınarak, cazip kiralık ya da satılık ev ilanlarıyla 'kapora' adı altında para alınıyor ve dolandırıcılar ortadan kayboluyor. Güleroğlu, yetki belgesinin önemine vurgu yaparak, son dönemde birçok kişinin konut satış ve kiralamalarında mağdur olduğunu belirtti. Yetki belgesi olmadan emlakçılık yapan kişilere karşı dikkatli olunması gerektiğini ifade eden Güleroğlu, "Ticaret Bakanlığı, internet siteleri ve sosyal medyada konut ilanı vererek vatandaşları dolandıranlara karşı önemli tedbirler aldı. Emlakçılık yapmak için yetki belgesi alma şartı getirildi. Bu belge olmadan emlakçılık yapılamaz. Belge sorgulanmadan yapılan işlemler dolandırıcılığa yol açabiliyor. İzmir öğrenci şehri olduğu için uygun fiyata kiralık ev ilanları veriliyor ve kaporalar alınıp kayboluyorlar. Yetki belgesi alan emlakçıların dolandırıcılık yapması mümkün değil çünkü belgesi iptal ediliyor. Vatandaşlar, 'yapı' veya inşaat şirketi adı altında emlakçılık yapan kişilere karşı dikkatli olmalı," dedi. "Emlakçının yetki belgesi kontrol edilmeli" diyen Güleroğlu, vatandaşların kiralık veya satılık ev ararken dikkat etmeleri gereken hususları belirtti. Emlakçıların sitelerinden ve Ticaret Bakanlığı'ndan yetki belgesi sorgulanmalıdır. Belgesi olmayan kişilerle kesinlikle kapora gönderilmemeli ve iletişime geçilmemelidir. Örneğin, farklı şehirlerden İzmir'deki üniversitelere gelen öğrenciler kaliteli fotoğraflarla cazip görünen, ucuz kiralık ev ilanlarına dikkat etmelidirler. Uygun fiyatlı ilanlar her zaman güvenilir olmayabilir. SOSYAL MEDYADAN KONUT ALINMAMALIGüleroğlu, "Sosyal medyadan konut alışverişi yapılmamalı" diyerek, sosyal medyada yayımlanan ilanlarla yapılan alışverişlere karşı olduğunu ifade etti. Emlakçılar, yetki belgesine sahip olmadan siteye ilan veremez. Bu belgeye sahip olmayan firmalar dolandırıcılık yapabiliyor. İzmir'in Buca ilçesinde 1 milyon 800 bin veya 2 milyon TL değerinde olan evlerin ilana 800 bin TL olarak verilmesi gibi durumlarla karşılaşılıyor. Bu nedenle vatandaşlar dikkatli olmalı ve ilanları karşılaştırarak hareket etmelidir," ifadelerini kullandı

Türkiye genelinde Kurban bayramına yaklaştıkça kurbanlık fiyatları da illere göre açıklanıyor. Son yapılan açıklamaya göre Adana kurbanlık fiyatları duyuruldu.  Adana’da Büyükbaş ve Küçükbaş Kurbanlık Fiyat Belirleme Komisyonu tarafından yapılan toplantı sonrasında küçükbaş koyunun kilogram fiyatını 250 TL, keçinin 200 TL, tekenin 230 TL, büyük baş tosunun 250 TL, düvenin ise 230 TL olarak belirledi. KIYMA ÇEKME FİYATI 15 LİRA OLDUToplantı sonrasında ayrıca kesim fiyatı ise küçük baş için 500 TL, büyük baş için ise 4 parçaya bölünmek şartıyla 4 bin TL olarak açıklandı. Kıyma çekiminin kilogram fiyatı ise 15 TL oldu.

Türkiye genelinde ekonomik sorunlar nedeniyle birçok vatandaş geçimini sağlamak için ek gelir arayışına girdi. Manisa’nın ilçelerinde üzüm üreticilerinin yeni gelir sağladığı sektör asma yaprakları oldu. Önceleri yeteri kadar talep görmeyen asma yaprakları şimdi ise yarım gün çalışarak 1500 TL kazanıyorlar. YÜKSEK GELİR KAYNAĞI SAĞLIYOREski dönemlerde pek fazla değer görülmeyen asma yaprakları son zamanlarda üzüm üreticilerinin en büyük gelir kaynaklarından biri haline geldi. Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde, sabah erken saatlerde başlayan yaprak toplama işi, birçok ailenin ekonomisine önemli katkılar sağlıyor. Aileler ve çalışanlar sabahın erken saatlerinde bağlara giderek asma yaprağı topluyor.  Günde 50-60 kilo civarında toplanan yapraklar, kilosu 25 TL’den alıcı bulunan yapraklar  peşin olarak satılıyor. YAPRAK SEZONU EYLÜL AYINA KADAR DEVAM EDECEK Sarıgöllü üzüm üreticisi Serhat Akkaya, "Taze bağ yaprağı Sarıgöl ve çevresinde son 15 yıldan bu yana önemli gelir kapısı haline geldi. Evlerde ihtiyacımız olan salamura yaprakları hazırlıyoruz. Fazlası ise tüccarlara satılıyor. Eylül ayının sonuna kadar devam etmekte. Bir kişi bağlardan ortalama olarak 50-60 kilo taze yaprak toplayabilir. Bağların aralaması da ailece yapılmış oluyor." şeklinde konuştu.

Türkiye genelinde yaşanan enflasyon birçok kalemde zamları da arkasından getirdi. Serbest piyasada yaşanan fiyat artışı ilk hasatlara yansıdı. Aydın'da bu yıl kirazda 120 bin ton rekolte ve 300 milyon dolar ihracat geliri beklenirken,  Türkiye genelinde iç piyasada tüketilmesi için piyasaya sürülen kirazların toptan kilosu 50-60 TL, ihracata giden ürünlerin ise 100-200 TL arasında satılıyor. Kiraz üreticileri için son yıllardaki en iyi sezonlardan biri olarak vurgulandı. ÜRETİCİLER İŞÇİ BULMAKTA ZORLANDIKLARI AÇIKLADIKiraz mevsiminin açılmasıyla hasat başladı. Üreticiler ise tarım sektöründe işçi bulmakta zorlandıklarını aktardı. Kiraz hasadında, çalışanların yevmiyeleri 800 TL ile 1,200 TL arasında değişirken, iyi bir işçi günde 100 kilogram kiraz toplayabiliyor. KİRAZ FİYATLARI AÇIKLANDI Kiraz piyasasının açıklanmasıyla güncel fiyatlar belli oldu. Kiraz sezonun iyi geçtiğini aktaran Ahmet Nuri Demir, “Bu yıl işler çok şükür iyi. Erkenci kiraz hasadına başladık. Bir hafta, 10 gün sonra ihracata gidecek kirazların hasadı başlayacak. Şu anda ihracata giden kirazların fiyatı 150-200 TL arasında. 10 gün sonra 80-100 TL’ye düşer. Biz kirazı 80-100 TL’ye satarsak bile yüzümüz güler. Mevsimsel etkilerden dolayı verim biraz düşük, bu yüzden fiyatlar yüksek” dedi.

Türkiye'de yaşanan enflasyon artışı emekli maaş ve ikramiyelerinin erimesine neden oldu. Milyonlarca emekli vatandaş ise kurban bayramı öncesi emekli ikramiyesinin yatırılacağı tarihi merak ediyor. Yıl başında yapılan enflasyon zammıyla birlikte bayram ikramiyeleri 3 bin liraya yükseltilmişti.  Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, katıldığı programda emeklilerin bayram ikramiyeleri ile Emeklilikte Yaşa Takılanlarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Işıkhan, kurban bayramı ikramiyelerinin kurban bayramı öncesi hesaplara geçeceğini açıkladı. EMEKLİ İKRAMİYELERİ NE ZAMAN YATACAK? Geçtiğimiz günlerde bayram ikramiyelerinin 15 hazirana kadar hesaplara geçeceğini aktarılmıştı. Bakan Işıkhan, yaptığı açıklamada şunları aktardı,  “Takvimlendirme çalışması devam ediyor, bayramdan önce vereceğiz. Bu konudaki çalışmalarımızı sürdürüyoruz, yakın zamanda takvim açıklanacak. En düşük memur emeklisi maaşı şu an için 14 bin 600 lira. Kök aylığı ise 10 bin liranın altında olan 4 milyon emeklimiz var. Bunların dışında özellikle sosyal hayata dair, emeklilerimizin yararlanabilecekleri hizmetler için dinamik ve kullanışlı bir altyapı oluşturacağız.”EYT DÜNZELMESİNE DİKKAT ÇEKTİBakan Işıkhan, EYT ile emekli olan vatandaşlar hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Işıkhan, yaklaşık 2 milyona yakın kişinin emekli olduğunu belirterek, 2,5 milyon kişinin de 5 yılda sisteme dahil olacağını açıkladı. KURBAN BAYRAMI İKRAMİYE TARİHİ BELLİ OLDUMilyonlarca emeklinin beklediği kurban bayramı ikramiyesinin hesaplara geçeceği tarih ise 10- 15 haziran olarak bekleniyor.  Yaşanacak aksaklıkların önlenmesi amacıyla ikramiyeler T.C kimlik numarasına göre hesaplara yatacak  Emekli ödemelerin ilk olarak Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) emeklilerine yapılacak.  Ardından Bağ-Kur ve son olarak Emekli Sandığı mensuplarına ödemeler gerçekleştirilecek.

Son dönemde fiyatıyla üreticinin en büyük gider kalemlerinden biri olan gübre fiyatlarına ilişkin dikkat çeken rakamlar duyuruldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 Mart ayı gübre ithalat rakamlarını duyurdu. Mart ayı boyunca 374 bin 254 ton üre gübresi ithal edilirken, ithalata 130 milyon 462 bin dolar ödendi. Ürenin ithalat fiyatı dolar bazında 348 dolara karşılık gelirken, TL bazında ise 11 bin 100 liraya gübre ithal edildi. İTHAL GÜBRE FİYATLARI ÜÇ AYDIR SABİTTürkiye’nin ilk üç aylık gübre ithalat rakamları incelendiğinde ithalat tarafında fiyatların sakin bir seyir izlediği görülüyor. Üre ithalatı ortalama Ocak ayında tonu 344 dolar, Şubat ayında 347 dolar ve Mart ayında 348 dolar olarak gerçekleşti. MART AYINDA EN ÇOK GÜBRE İTHALATI UMMAN'DAN YAPILDITürkiye Mart ayında en çok üre ithalatını Umman’dan yaptı. Bu ülkeden toplam 274 bin 225 ton üre ithal edilirken, bunun karşılığında 92 milyon 498 bin dolar ödendi. Umman’dan ithal edilen ürenin tonu 337 dolara geldi. Diğer yandan Mısır’dan 62 bin 453 ton, Azerbaycan’dan ise 18 bin 993 ton üre ithal edildi. İlk üç aylık ithalat verilerine göre ithalat tarafında fiyatların fazla değişmediği görülüyor.

Dünya piyasalarından altın fiyatları düşüş seyrini sürdürürken yatırımcıları rahatlatacak haber dünyaca ünlü bankadan geldi. İsviçre bankası olan UBS, altın yatırımcıları için kritik açıklamalarda bulundu. UBS'nin yaptığı son beklentisine göre, altın fiyatlarının yıl sonuna kadar ons başına 2.600 dolara yükseleceğini duyurdu.  ALTIN FİYATLARININ YÜKSELİŞ NEDENLERİ SIRALANDIDünyaca ünlü UBS bankası altın fiyatlarındaki yaşanacak yükselmenin nedenleri açıkladı.  Fed'den Faiz indirimi beklentisi: ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirimi yapacağı beklentisi, doların değer kaybetmesine ve altının değer kazanmasına neden oluyor. Faizlerin düşmesiyle birlikte yatırımcılar, güvenli liman olarak görülen altına yöneliyor. Merkez Bankalarının Altın talebi artıyor:  Dünya genelinde merkez bankaları, rezervlerini çeşitlendirmek amacıyla altın alımlarını artırıyor. Özellikle Çin Merkez Bankası'nın altın alımlarındaki artış dikkat çekiyor. Bu durum, altın talebinin yükselmesine ve dolayısıyla fiyatların artmasına yol açıyor. Son dönemde yaşanacak olan ABD seçimleri, Orta Doğu ve Ukrayna'daki çatışmalar ve ABD-Çin ticaret gerilimleri gibi jeopolitik riskler, yatırımcıları güvenli yatırım aracı olarak görünen altına yönelmesine  neden oluyor.

Türkiye'de döviz kurlarının sabit kalması ve Brent petrol fiyatlarının düşmesinden dolayı benzin fiyatlarına 1,38 indirim yapıldı. Akaryakıt fiyatlarındaki dalgalanmalar da devam ederken gece yarısı alınan karar ile birlikten benzinde indirim gerçekleşti. Motorin ve LPG fiyatında ise fiyat değişikliğine gidilmedi.  BENZİN VE MOTORİN TEK FİYATAN SATILIYOREnerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) farklılaştırılmış akaryakıt ürünlerinin istasyonlarda aynı fiyata satılmasına ilişkin Kurul kararı geçen hafta geçerli olmuştu. Tek fiyat uygulaması tabelalara yansıdı. Akaryakıt istasyonlarında benzin ve motorin fiyatları aynı olarak verildi. Ancak bazı yerlerde fiyat değişiklikleri görüldü. Son olarak benzin ve motorin fiyatları birbirine sabitlenmesi bekleniyor. GÜNCEL AKARYAKIT FİYATLARINDA SON DURUMİstanbul güncel Benzin, Motorin ve LPG fiyat ListesiBenzin fiyatı: 41,38 TL satılıyorMotorin fiyatı: 40,25 TL  satılıyorLPG fiyatı: 22,25 TL satılıyorAnkara Benzin, Motorin ve LPG fiyat ListesiBenzin fiyatı: 42,37 TL  satılıyorMotorin fiyatı: 41,24 TL satılıyorLPG fiyatı: 22,26 TL satılıyorİzmir benzin, Motorin ve LPG fiyat ListesiBenzin fiyatı: 42,61 TL  satılıyorMotorin fiyatı: 41,54 TL satılıyorLPG fiyatı: 22,19 TL satılıyor

Asgari ücret zammı hem çalışanı hem de işvereni doğrudan etkiliyor. Geçtiğimiz Ocak ayında yapılan yüzde 49’luk zam ile beraber asgari ücret 17 bin 2 lira olmuştu. Temmuz ayında emekli ve memur maaşları yeniden belirlenecek. Bu sebeple gözler asgari ücrete çevrilirken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, ara zam yapılmayacağını duyurmuştu. Enflasyon rakamlarının artmaya devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Aziz Çelik, asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığını hatırlatarak, geçim soruna karşı artışın gerekli olduğunu belirtti. ASGARİ ÜCRET, ORTALAMA ÜCRET SEVİYESİ HALİNE GELDİYükselen enflasyon verilerinin karşısında asgari ücretin alım gücünün ciddi seviyede düştüğünün altını çizen Çelik, yapılan araştırmalara dikkat çekerek, “Araştırmalar, asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığını gösteriyor. Resmi enflasyonun tartışmalı olması sebebiyle ortaya konulan verilerde tartışmalara neden oluyor. Temmuz ayında asgari ücretin yeniden düzenlenmesi gerekli. Asgari ücret ortalama ücret seviyesi haline geldi. Asgari ücrete yapılan artış tüm gelir oranlarını etkiliyor. Bu yüzden sadece asgari ücret tüm vatandaşı etkiliyor. Artmazsa toplumun büyük bir bölümü açlık sınırının altında kalacak” dedi. TOPLUMSAL VE SİYASAL BASKI YOK, BU YÜZDEN ARA ZAM İHTİMALİ DAHA DA ZAYIFLIYORHükümetin ara zamma sıcak bakmadığını belirten Çelik, tavır nedeniyle bir ara zam beklemediğini belirterek, “Ekonomi politikası, temelden sıkalım anlayışına dayalı bundan dolayı asgari ücretin yükseltilmesine ilişkin bir beklentim yok. Hükümetin, Merkez Bankası’nın ve bakanlığın tutumu da bu yönde. Toplumsal ve siyasal baskı gözükmüyor bu ise ara zam ihtimalini daha da zayıflatıyor” diye konuştu. EMEKLİLER VE MEMURLARA EK DÜZENLEME DE YAPILACAK GİBİ DURMUYORGeçtiğimiz yıllarda yapılan ara zamların seçim konjonktüründen dolayı olduğunu belirten Çelik, iki sene içerisinde iki kez ara zam ile asgari ücretin artırıldığını anımsatarak, önümüzde bir seçim olmamasından dolayı ekonomi politikalarından da vazgeçilmeyeceğini belirtti. Çelik, emeklilerin ve memurların da durumuna vurgu yaparak, “Emekliler ile ilgili de bir iyileştirme olmayacak. Enflasyon oranında bir düzenleme olacak ama bu artış yasal düzenlemeden dolayı. Emekliler ile ilgili, memurlar ile ilgili enflasyon kaybına karşı düzenlemeler kısmen de olsa yapılıyordu ancak bu sene böyle bir düzenleme beklemiyorum. Emekliler, resmi enflasyonun altında bir artış ile kalacak gibi görünüyor” ifadelerini kullandı. ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE ÇALIŞANLARIN DURUMU ZOR OLACAĞA BENZİYORSeçimler dolayısıyla bekletilen zamların olduğunu belirten Çelik, özellikle doğalgaz ve elektrik konusunda Temmuz ayından sonra bir artışa gideceklerini düşündüğünü ifade ederek, “Temmuz sonrasında maaşlarda enflasyon altında artışlar ve inanılmaz zamlar bekliyorum. Ekonomik tablo sıkıntılı olacak gibi duruyor. Önümüzdeki süreçte çalışanların durumu zor olacağa benziyor. Bütün göstergeler bu yönde. Genel politika gelir arttıralım, gider arttırmayalım olunca vatandaşın sırtına binen yük artacaktır” dedi.

Ülkelerin ekonomileri başta olmak üzere pek çok kategoride aktif olarak sorumluluk alan havacılık sektörü, üniversite tercihlerini de etkilemeye başladı. Birçok öğrenci son dönemlerde havacılık yönetimi bölümüne yönelik sorgulamalarda bulunmaya başladı. Havacılık yönetimi bölümünün popülerlik kazanmaya başladığı şu günlerde bizler de bu içeriğimizde lisans programına dair önemli bilgilere yer verdik. HAVALIK YÖNETİMİ BÖLÜMÜ NEDİR?Havacılık yönetimi bölümü, havacılık sektörünün farklı alanlarında çalışacak nitelikli personel yetiştirmeyi hedefleyen bir bölümdür. Bu bölüm dahilinde öğrencilere; hava taşımacılığı, havaalanı işletmeciliği, uçak bakım- onarım ve modifikasyonu, hava taşımacılığı güvenliği, havacılık turizmi ve hava trafik yönetimi alanlarına yönelik eğitimler verilmektedir. HAVACILIK YÖNETİMİ BÖLÜMÜNDE HANGİ DERSLER VAR?Havalık yönetimi bölümünün temel dersleri şu şekilde sıralanabilir: Havacılık turizmHava taşımacılığı güvenliğiHava trafik kontrolüUçak bakım ve onarımUçak mühendisliğiHavacılık pazarıHavacılık psikolojisiHavacılık işletmeciliğiHavacılık ekonomisiHavacılık hukukuHAVACILIK YÖNETİMİ BÖLÜMÜNDEN MEZUN OLANLAR NE İŞ YAPAR?Havacılık yönetimi bölümü, ders içerikleri bakımından son derece kapsamlı olduğu için bu bölümden mezun olan kişiler birçok alanda aktif olarak çalışabilirler. Mezunların dahil olabilecekleri başlıca alanlar ise şu şekilde sıralanabilir: Havayolu şirketleriHavaalanı işletmeleriHavacılık turizm şirketleriHavacılık sigortacılığı şirketleriHavacılık danışmanlık şirketleriUçak bakım ve onarım şirketleriHAVACILIK YÖNETİMİ BÖLÜMÜNÜN GELECEĞİ VAR MI?Günümüzde gelişen teknolojinin de etkisi ile işgücüne olan ihtiyacın zaman içerisinde bir hayli azalacağı tahmin edilmektedir. Robotların fabrikalarda çalışmaya başladıkları şu günlerde havacılık yönetimi bölümünün önünün açık olup olmadığı da henüz kariyerinin başında olanlar tarafından bir hayli merak edilmektedir. Uzmanlara göre havacılık yönetimi bölümünün önü bir hayli açıktır. Bu görüşün dayandırıldığı bazı temel noktalar ise şu şekildedir: Havacılık sektörünün dünyanın en hızlı büyüyen sektörlerinden biri olması,Havacılık sektörünün istihdam potansiyelinin yüksek olması,Havacılık yönetimi bölümünün birçok farklı alanı içinde barındırıyor olması.HAVACILIK YÖNETİMİ BÖLÜMÜNDEN MEZUN OLAN KİŞİLER NE KADAR MAAŞ ALIR?Havacılık yönetimi bölümünden mezun olan kişiler; havayolu pilotu, kabin memuru, havacılık turizmi uzmanı, havacılık güvenliği uzmanı, hava trafik kontrolörü, uçak teknisyeni, uçak mühendisi, havalimanı müdür, havayolu yöneticisi gibi pozisyonlarda çalışabildikleri için aylık kazançları da pozisyonlarına göre farklılıklar göstermektedir. Havacılık yönetimi mezunlarının maaşları; deneyim, eğitim, sorumluluk seviyesi ve bazı kişisel özelliklere (dışa dönüklük, dil vb.) göre değişiklik göstermektedir. Ancak genel olarak bakıldığında havacılık yönetimi bölümünden mezun olmuş olan bir kişinin birçok meslek dalına oran ile daha yüksek tutarlarda kazanç elde ettiklerini söylemek mümkündür. Örnek vermek gerekir ise 2024 yılı için en düşük havacılık müdürü maaşı 34 bin 600 TL, ortalama havacılık müdürü maaşı 47 bin 100 TL ve en yüksek havacılık müdürü maaşı 69 bin 500 TL şeklindedir. HAVACILIK YÖNETİMİ MEZUNLARININ DAHA YÜKSEK MAAŞ ALMALARI İÇİN NE YAPMALARI GEREKİR?Yukarıda, havacılık yönetimi mezunlarının maaşlarını etkileyen temel faktörlere değinmiştik. Bu başlıkta ise o faktörleri biraz daha ayrıntılı bir şekilde ele alacağız. Havacılık yönetiminden mezun olan kişilerin aylık kazançlarını etkileyen temel faktörler şu şekilde sıralanabilir: Deneyim: Deneyimli havacılık yönetimi mezunları, deneyimsiz veyahut da kendilerine göre daha az deneyimli olan meslektaşlarına göre daha yüksek maaş alırlar.Eğitim: Havacılık yönetimi bölümünü bitirdikten sonra alan üzerine yüksek lisans ve doktora yapan kişiler, lisans mezunlarına kıyas ile daha yüksek maaş alırlar.Sektör: Havacılık yönetimi bölümünden mezun olan kişilerin aylık kazançları, çalıştıkları sektörlere göre farklılaşır.Sorumluluk seviyesi: Sektöre bağlı olarak sorumluluk seviyesi daha yüksek olan kişi, diğer meslektaşlarından çok daha yüksek maaş alır.

Doğal besinler ile beslenmek isteyen birçok kişi yoğurttan peynire kadar birçok içeriği evinde yapmayı tercih eder. Bu besinleri evlerinde yapacak kabiliyetleri veyahut da zamanları olmayanlar ise sıklık ile doğal ürünler satan yerlerden alışveriş yaparlar. Evde yapılan her ürün, içeriğinde ne olduğu bilindiği için paketli gıdalara nazaran çok daha sağlıklıdır. Ayrıca kişiye güven de aşılayan ev yapımı tarifler, arama motorlarında da sık sık sorgulanmaktadır. Bu kapsamda havaların ısınması ve tezgahların renklenmeye başlanması ile birlikte salça yapımı da sık sık sorgulanan tarifler arasında yer almaktadır. Peki, evde salça nasıl yapılır? Evde salça yapımının püf noktaları nelerdir? İşte konuya ilişkin ayrıntılar… EVDE SALÇA TARİFİSalça, hemen hemen her yemeği tatlandıran aynı zamanda et marinelerinde ve soslarında da kullanılan bir üründür. Mutfakların vazgeçilmezlerinden olan salça marketlerde satılıyor olsa da doğallık açısından birçok kişinin aklında soru işareti oluşturmaktadır. Bu neden ile imkanı olanlar, salçalarını kendileri yapmayı tercih etmektelerdir. Salça yapımı sanılanın aksine son derece basittir. Bu tarifin tek dezavantajı hazırlık sürecinin uzun sürmesi olabilir. Domates salçası yapımında ihtiyaç duyulan malzemeler domates ve tuzdur. Bu iki malzeme ile salça hazırlamak için takip edilmesi gereken yapım aşamaları ise şu şekildedir: Domatesleri güzelce yıkayın ve her bir domatese birkaç çizik atarak kaynar suda birkaç dakika bekletin.Sıcak sudan çıkardığınız domatesleri soğuk su dolu bir kaba alın. Böylelikle kabuklar çok daha kolay bir şekilde soyulabileceklerdir.Kabukları soyulan domatesleri ezerek püre haline getirin.Domates püresini tencereye alın ve kısık ateşte pişmeye bırakın.Pürenin kıvamı arzu edilen yoğunluğa ulaşınca ocağın altını kapatın ve karışımınızı bir blender yardımı ile pürüzsüz hale getirin.Son olarak tuzu da ekledikten sonra domates püresini kavanozlara doldurun.Kavanozların kapaklarını sıkıca kapattıktan sonra ters çevirin.Domates salçanızı serin ve kuru ortamda saklayın.EV YAPIMI DOMATES SALÇASI NE KADAR SÜRE TAZE KALIR?Kavanozlara bölüştürdüğünüz domates salçası, serin ve kuru ortamda saklanıldığı sürece aylarca bozulmadan kalabilir. Burada kapakların sıkıca kapatılması ve kavanozların ters çevrilmesi son derece önemlidir. Bu şekilde kapaklar vakumlanmış olur. Böylelikle de hazırladığınız salçanız hava ile temas etmez.

Otomobil piyasasının nabzını tutanlar ve yeni bir araç sahibi olmayı düşünenler için Suzuki’nin 2024 Mayıs ayı fiyat listesi büyük bir merak konusu. Özellikle ekonomik koşullar ve piyasadaki dalgalanmalar, sıfır kilometre bir araç satın almayı planlayanları yakından ilgilendiriyor. Bu yazımızda, Türkiye’de otomobil severlerin beğenisine sunulan Suzuki modellerinin güncel fiyatlarını ve özelliklerini inceleyeceğiz. İşte tüm detaylar. SUZUKİ SWİFT: EKONOMİK VE ÇEVRECİ BİR SEÇİMSuzuki'nin açıkladığı 2024 Mayıs ayı fiyat listesi, otomobil sahibi olmayı düşünenler için umut verici. Farklı modeller ve donanım seçenekleriyle geniş bir yelpaze sunan Suzuki, her bütçeye uygun bir otomobil bulmayı kolaylaştırıyor. Suzuki’nin en popüler modellerinden biri olan Swift, hem fiyatı hem de hibrit motor seçeneği ile dikkat çekiyor. Suzuki Swift, şehir içi kullanım için ideal bir seçenek olarak öne çıkarken, hibrit teknolojisi sayesinde yakıt tüketiminde de tasarruf sağlıyor. Mayıs 2024 itibarıyla Suzuki Swift’in fiyatları şu şekilde: 1.2 MHEV CVT GL Techno (Tek Renk) modeli, otomatik vites ve benzinli motor seçeneği ile 83 PS gücünde ve 4x2 çekiş sistemine sahip olarak 1.107.000 TL’den başlayan fiyatlarla satıştaAynı modelin çift renk seçeneği ise 1.127.000 TL olarak belirlenmiş.Daha üst donanım paketi olan 1.2 MHEV CVT GLX Premium (Tek Renk) ise 1.207.000 TL’den, çift renk seçeneği ile 1.227.000 TL’den alıcılarını bekliyor.SUZUKİ JİMNY: MACERA TUTKUNLARININ VAZGEÇİLMEZİSuzuki Jimny, her türlü arazi koşulunda güvenilir bir performans sunuyor. 1.5 Allgrip 4AT GLX modeli, 102 PS güç üreten benzinli motoru ve 4x4 çekiş sistemi ile macera arayanların tercihi olmaya devam ediyor. Aracın tek renk seçeneği için belirlenen fiyat 1.788.000 TL iken, çift renk seçeneği için bu fiyat 1.798.000 TL olarak karşımıza çıkıyor. SUZUKİ VİTARA: ŞEHİRLİ VE ŞIKSuzuki’nin SUV segmentindeki iddialı modeli Vitara, hem şehir içinde hem de şehir dışında konforlu bir sürüş deneyimi sunuyor. Hibrit motor seçeneği ile hem çevreci hem de ekonomik bir alternatif olan Vitara’nın Mayıs 2024 fiyat listesi şu şekilde: 1.4 MHEV 6AT GL Elegance (Tek Renk) otomatik vites ve benzinli motor ile 129 PS güç ve 4x2 çekiş sistemi 1.548.000 TL’den,Çift renk seçeneği 1.578.000 TL’den başlıyor.4x4 çekiş sistemine sahip modeller ise 1.660.000 TL ve 1.690.000 TL arasında değişen fiyatlar ile sunuluyor.SUZUKİ S-CROSS: GENİŞ İÇ HACİM VE YÜKSEK PERFORMANSSuzuki S-Cross, geniş iç hacmi ve yüksek performansı ile dikkat çekiyor. 1.4 MHEV 6AT motor seçeneği ile 129 PS güç üreten S-Cross, hem 4x2 hem de 4x4 çekiş sistemleri ile tercih edilebiliyor. Fiyatlar ise 1.644.000 TL’den başlayıp, 1.848.000 TL’ye kadar çıkıyor. Yukarıda belirtilen fiyatlar, Suzuki tarafından tavsiye edilen anahtar teslim fiyatlarıdır ve kampanya veya opsiyonel tercihlere göre değişiklik gösterebilir. Güncel ve detaylı bilgi için en yakın Suzuki bayisini ziyaret etmeniz önerilir. Otomobil almayı düşünenler için Suzuki modelleri, hem ekonomik hem de teknolojik açıdan cazip seçenekler sunuyor. Piyasadaki dalgalanmalara rağmen, Suzuki’nin fiyat performans dengesi ve sunduğu modeller, otomobil tutkunlarının hayallerini ertelememesi için güçlü bir neden oluşturuyor.

Kâr haddi meselesi esas itibariyle ekonomik ve sosyal şartlara göre yeniden düzenlemesi yapılabilecek hususlardan biridir. Bu konuda, münferit uygulamalardan hareketle bir genelleme yapmak ve sabit bir kural geliştirmek isabetli bir yol olarak düşünülemez. Bunun yerine ekonomik şartlar muvacehesinde genel ilkelerden hareketle zamana ve zemine göre değişen bir politika izlenmesi herhalde daha doğrudur.Gerek Kur’an ve Sünnet’te gerekse sahâbe uygulamalarında kâr için belirli bir oran getirilmemiş ve bu husus kural olarak fert veya toplum olarak Müslümanlara bırakılmıştır. Çünkü böyle sabit bir oran her zaman, her yerde ve bütün mallar açısından adaleti gerçekleştirmeyebilir. Dosyamızda Diyanet ilmihalinden yararlanılarak İslam'da kâr haddi ve devlet fiyatlara müdahale edebilir mi bu konuları işledik. PEYGAMBER EFENDİMİZİN BİR HADİSİHz. Peygamber’in bu yöndeki uygulamaları gözden geçirilirse, Resûlullah’ın fiyatlara müdahaleden kaçındığı ve piyasanın arz-talep dengesine bağlı olarak doğal bir biçimde kendiliğinden oluşmasını istediği açıkça görülür. Meselâ, Hz. Peygamber’in tasvibini kazanan şöyle bir uygulama vardır: Resûl-i Ekrem, Hakîm b. Hizâm’a 1 dinar vererek, kendisine kurbanlık bir koyun alması için göndermiş, o da bu parayla iki koyun satın almış ve birini tekrar 1 dinara satarak 1 dinar ve bir koyunla Resûlullah’ın yanına gelmiştir. Hz. Peygamber, Hakîm b. Hizâm’a hayır duada bulunmuştur. (Ebû Dâvûd, “Büyu’”, 28; Tirmizî, “Büyu’”, 34) Bu durumda, yaklaşık olarak yüzde 100’lük bir kâr elde edilmiş olmaktadır ve Resûl-i Ekrem buna karşı çıkmamıştır. SERBEST PİYASA ÖLÇÜSÜYine bunu destekleyici mahiyette olmak üzere Resûlullah’ın fiyat belirlemeye (tes‘îr) yanaşmadığı da hatırlanabilir. Bu iki uygulama esas alınırsa, İslâm hukukunda muayyen bir kâr haddi anlayışının getirilmediği ve bunun yerine arz ve talep kanunları doğrultusunda ve serbest piyasa ortamı içerisinde oluşacak fiyatların ölçü alındığı, bu konuda bir düzenleme yapmak gerekiyorsa onun da Müslüman toplumların inisiyatiflerine bırakıldığı sonucuna gidilebilir. KÂR İÇİN HELAL TİCARET ŞART!Prensip bu olmakla birlikte, sunî müdahaleler sebebiyle arz ve talep dengesinin bozulmasından doğan sakıncaları gidermek ve tüketicinin ihtiyaçlarının istismarını önlemek amacıyla yerine göre birtakım tedbirlere başvurulabilir. Burada kâr haddi ile gabin arasındaki ilişkiyi ortaya koymakta yarar vardır. Bazı araştırmacılar kâr haddi ile gabin arasında doğrudan bir ilişki kurarak, ana paranın üçte birlik kısmından fazla olan kârı gabn-ı fâhiş saymışlar ve bunun câiz olmadığına hükmetmişlerdir. Halbuki, gabin başka şeydir, kâr haddi başka şeydir. Aralarında doğrudan bir bağlantı da yoktur. Çünkü tâcir yüzde 50 veya yüzde 100 kâr ettiği halde gabin yapmış olmayabilir. Bununla birlikte, ölçüsü ne olursa olsun kârın meşrû olabilmesi için aldatma, ihtikâr, zulüm ve kandırma ile hiçbir surette birlikte olmaması, o konuda yasal bir düzenleme ve sınırlama varsa ona aykırı olmaması şarttır. ALDATICI REKLAM KÂRI HARAM YAPARMalın bir kusurunu gizleyerek veya aldatıcı reklamlarla etkileyerek yapılan satımlarda bir haksızlık söz konusu olabilir. Kârın helâl olabilmesi için, ticarî işlemlerde haramlardan kaçınmak şarttır. Eğer herhangi bir surette harama bulaşılmışsa, meselâ ticareti haram olan malların ticareti yapılmışsa, faiz, karaborsa, aldatma, kandırma yapılmışsa veya müşterinin bilgisizliğinden ve zor durumda olmasından istifade edilmişse bu takdirde elde edilecek kâr helâl olmaz. DEVLET GEREKTİĞİNDE FİYATLARA MÜDAHALE EDERÖte yandan, gerekli gördüğü takdirde devletin fiyatlara müdahale ederek, kâr için belirli bir ölçü getirmesi de mümkündür ve o takdirde kamu yararı için alınmış olan bu sınırlamaya uymak gerekir. Böyle olunca, İslâm’ın iki aslî kaynağında kâr haddi için bir sınırlandırmanın öngörülmemiş, serbest piyasa ekonomisinin esas alınmış olması, devletin ticarî hayatı tabii seyrine oturtmak için gerekli sosyal ve yasal tedbirleri alması kaydına bağlı bir serbesti mahiyetindedir. TEKELLEŞMENİN MEYDANA GELDİĞİ ALANLARDA MÜDAHALE EDİLEBİLİRİmtiyazların ve gizli bir tekelleşmenin meydana geldiği alanlarda devletin bu sosyal amaçlı müdahalesine daha çok ihiyaç duyulmaktadır. Bu itibarla örf ve âdetteki mâkul ölçüleri, yasal sınırlamaları göz ardı ederek, insanların bilgisizliğinden/güveninden de yararlanarak malların mümkün olan en yüksek kârla satışa sunulması, ayrıca bu davranışa “İslâm’da kâr haddi yoktur” anlayışıyla meşruiyet atfedilmesi doğru olmaz. Piyasanın ve fiyatların hür irade ve sebest rekabet ortamında oluşması için kâr haddinin önceden belirlenmemiş olması, ticarî hayatta kamu yararını hedef alan hukukî düzenlemelerin olmayacağı anlamına gelmez. Sonuç olarak belirtmek gerekirse, İslâm’da kâr için belirli bir alt veya üst sınır konmamış, bu tabii ve ahlâkî şartlara, gerekiyorsa yasal düzenlemelere bırakılmıştır.  FAHİŞ FİYAT ARTIŞI VE STOKÇULUĞA KARŞI SERT YAPTIRIMLARTürk Ticaret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda kabul edildi. TBMM'de kabul edilen yasaya göre fahiş fiyat artışı ve stokçuluğa karşı sert yaptırımlar geliyor. Yeni düzenleme ile üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapılması durumunda, her bir aykırılık için 100 bin liradan 1 milyon liraya kadar idari para cezası uygulanacak. Üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulması da yasak. Bu hükme aykırı hareket edenlere her bir aykırılık için 1 milyon liradan 12 milyon liraya kadar ceza verilebilecek.  Ticaret Bakanlığı, bu hükme bir takvim yılı içinde en az 3 defa aykırı hareket ederek idari para cezası uygulanan üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerin iş yerlerini 6 güne kadar kapatmaya yetkili olacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonomiyle yönelik yaptığı konuşmada geçtiğimiz dönemde sık sık tekrarladığı yastık altın altınların bozdurulması noktasında başarılı olamadıklarını itiraf etti. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda “Albaraka İslami Finans Zirvesi”nde konuştu. Ekonomiye yönelik önemli mesajlar ve açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan bir de özeleştiri yaptı. Döviz kurlarının sert yükseliş gerçekleştirdiği dönemlerde vatandaşa yastık altı altınların bozdurulması talebinde bulunduğunu hatırlatan Erdoğan bu konuda başarılı olamadıklarını dile getirdi. VATANDAŞI ALTIN BOZDURMASI NOKTASINDA İKNA EDEMEDİKKurumların vatandaşı ikna edici çalışmalar yapamadığını söyleyen Erdoğan”Biz yastık altı denilen sistem dışı tasarruf kültürüne sahibiz. Bizim insanımız zor günlerinde gelirinin bir kısmını biriktirir, tasarruf eder. Bunu da altın ve maalesef dövizle yapar. Yastık altında altın ve dövizin ekonomiye aktif katkısı olmadığını hepimiz biliyoruz. Yastık altı tasarrufların ekonomiye kazandırılmasını hep arzu ettik. Çağrıda bulunduk ama bunda tam anlamıyla muvaffak olamadık. Yastık altı altınların ekonomiye kazandırılmasında kurumlarımız ikna edici ürünler geliştiremedi. Katılım finansa yönelik önyargılar kırılmadı.” Diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda “Albaraka İslami Finans Zirvesi”nde enflasyona dair değerlendirmelerde bulundu. İşte Merkez Bankası Başkanı Karahan'ın açıklamaları şöyle:  Manşet enflasyonun Mayıs ayında tepe noktasına ulaşacağını, sonrasında belirgin düşüşe geçeceğini belirtmiştik. Geldiğimiz noktada dezenflasyonun eşiğindeyiz. Tahmin patikamızda yaz aylarından itibaren yıllık enflasyonun hızlıca gerileyeceği, süreklilik kazanacağını öngörmekteyiz. Aylık enflasyonun ana eğiliminde seviyesi yüksek olmakla birlikte bir zayıflama görmekten memnunuz. Dezenflasyon sürecinde belirgin düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri tahminlere yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşumuzu sürdüreceğiz.Maliye politikalarının dezenflasyon sürecini destekleyeceğini düşünüyoruz. Dezenflasyon için gerekli kararlılığı sürdürmeye devam edeceğiz. İstikrarlı ve kaynakları itibarıyla sürdürülebilir büyüme fiyat istikrarıyla sağlanabilir. Öngörülebilirliğin arttığı ortamda düşen risk primi sayesinde büyüme için finansal kaynaklar da düşünülecektir. TL cinsi varlıklara artan talep ile TL'de istikrarlı süreç olacaktır.Türkiye'de katılım finansın daha rekabetçi bir yapıya kavuşturulması için özel öneme sahip olduğunu düşünüyoruz. Katılım finans sektörünün güçlü altyapıya kavuşması azami önemlidir.

Olivtech 11. Zeytin, Zeytinyağı, Süt Ürünleri, Şarap ve Teknolojileri Fuarı kapılarını açtı, yurdun değişik yerlerinden çok sayıda firma zeytinyağı, zeytin ve sabunlarını tanıtmak için stant kurdu. Fuarda zeytin ve zeytinyağı makineleri de yer aldı. Fuarı ziyaret eden Tariş Zeytinyağı Birliği Başkanı Fikret Akova, zeytinde var yılı olduğunu belirtti, dökme zeytinyağı ihracatının serbest bırakılmasını istedi, aksi halde sıkıntı yaşanacağını anlattı. "Tüketim fazlası stokla giriyoruz"Tariş Zeytinyağı Birliği Başkanı Fikret Akova şunları söyledi: "Zeytinyağını seven, zeytini seven herkes burada. Burası her anlamda buluşma yeri olmuş. Burada zeytin konuşuluyor, zeytinyağı konuşuluyor ve sorunları konuşuluyor. Sorunlar deyince, bu yılla ilgili olarak birkaç cümle söylemek isterim. Bu yıl dökme zeytinyağı ihracatındaki kısıtlama kalkmazsa şayet, önümüzdeki yıl var yılı. Çok mahsul görünüyor. Geçtiğimiz yıldan da bu yıla tüketim fazlası stokla giriyoruz. O da görünüyor ortada. Eğer bu kısıtlama kalkmazsa  sıkıntılar olacak diye görüyoruz. Bu anlamda yetkililere sizin aracılığınızla seslenmek istiyorum; önümüzdeki yılı riske atmayalım. Şimdiden ihracat firmaları bu bağlantıları yapmak istiyorlar. Bu bağlantıları yapsınlar. İhracatın önü  açılsın ki, önümüzdeki  sezon üreticiler zeytinlerini toplayabilsinler. Yağlarını elde edebilsinler. Bu anlamda hepimize bir görev düşüyor." "Toskana zeytinyağlarına eş değer bir üretim var"Üretici İbrahim Tuna da şunları söyledi: "25 yıldan beri İzmir Fuarına katılıyorum. Edremit Körfezinin tanıtımı için elimizden geleni firmamız olarak yapıyoruz. Dünya'nın en kaliteli zeytinyağları Ayvalık, Edremit Burhaniye, Küçükkuyu tarafında üretiliyor. Bu dünya çapında İtalya Toskana bölgesinin yağlarına eş değer yağlardır. Butik işletmelerin sayısı her geçen gün artıyor.  Böylece Türkiye’nin kişi başı zeytinyağı tüketimi de 2 kilonun  üstüne çıktı. Tabi biz diğer Akdeniz ülkeleri  zeytin üretici ülkeler 12 kilo gibi tüketirken,  zeytinyağı tüketimini ileriki yıllarda en az kişi başı 5- 6 kiloya çıkması gerekir. Önümüzde güzel bir sezon bekleniyor." Alperen Dürük ise, "Bu tarz fuarların olması sayesinde aslında markamızı ilk kez buraya getirdik. Sayesinde burada ürünümüzü tanıtıyoruz. Umarım böyle fuarlar daha çok olur. Biz de daha çok gelir burada tecrübe edinir, ürünümüzü rahat tanıtabiliriz" dedi.  

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ''açık veya örtülü bir kur hedefinin bulunmadığını ve ekonomi politikası başarıya ulaştıkça Türkiye'ye kaynak girişinin hızlandığını'' belirtti. Şimşek'in açıklaması şöyle: "Programımızın ana hedefi dezenflasyondur. Açık veya örtülü bir kur hedefimiz bulunmamaktadır. Ülke tecrübeleri, başarılı dezenflasyon programlarında kurun reel olarak değerlendiğini gösteriyor. Kural bazlı ve öngörülebilir politikalarımız başarıya ulaştıkça güven daha da artıyor, portföy tercihleri TL’ye yöneliyor ve ülkemize kaynak girişi hızlanıyor. TL varlıklara yabancı ilgisi artarken, bankalarımız ve reel sektörümüz yurtdışından uzun vadeli ve daha uygun koşullu kaynak sağlıyor. Çok taraflı bankalardan dış finansman imkânlarımız da artıyor. Bu kaynaklar sadece kısa vadeli finansal yatırıma değil üretim ve ihracata da yöneliyor. Programımızın olumlu sonuçları görülmeye devam ettikçe uluslararası sermaye girişinin vadesi daha da uzayacaktır. Türkiye’de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin portföy tercihleri ve artan dış kaynak girişi rezervlerimizin güçlenmesine önemli katkı sağlıyor. Program hedeflerimiz doğrultusunda makro finansal istikrarı koruyacak ve güçlendirecek adımları atmaya devam edeceğiz."