Okuma görünümü

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.

Ekmek fiyatlarını etkileyecek! Buğday fiyatlarına dair tahminler belli oldu

Türkiye'de yeni sezonda buğday arzıyla ilgili sıkıntı beklenmiyor. Hububat Tedarikçileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gülfem Eren, "Türkiye geçen seneden iyi bir stokla sezona giriyor. Dolayısıyla yeni sezonda arzla ilgili hiçbir sıkıntımız olmayacağını düşünüyoruz" dedi. Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tezcan ise "Ülkemiz açısından bereketli bir sezon olacağını umut ediyorum. Türkiye'nin elindeki buğday bu yılki un üretimi için yeterli seviyede" şeklinde konuştu.

Azalan arı popülasyonu gıda güvenliğini tehdit ediyor

Azalan arı popülasyonu gıda güvenliğini tehdit ediyor

Arıların ve diğer tozlayıcıların popülasyonunun tehlike altında olması nedeniyle meyveler, kabuklu yemişler ve sebze ürünleri gibi besleyici yiyeceklerin yerini pirinç, mısır ve patates gibi ürünlere bırakmasıyla dengesiz beslenme ortaya çıkarıyor.

Dünyada arı popülasyonunun azalması konusunda farkındalık yaratmak için 2017'den bu yana 20 Mayıs "Dünya Arı Günü" olarak kutlanıyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, bitkilerin tohum ve meyve üretebilmeleri için çiçeklerin tozlaşmasını sağlayan baş aktör olan arılar, besin zincirinde büyük öneme sahip bulunuyor. Ekosistemi dengeleyen arılar ve benzer tozlayıcılar, dünya çapında mahsul üretiminin yüzde 35'ini etkiliyor. Beslenmenin yüzde 90'ından fazlasını oluşturan 100 bitki türünden dörtte üçü, arıların polinasyonu (tozlaşma) sayesinde elde ediliyor. Polinasyon, meyve ve tohum üretimini sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda daha fazla çeşitlilik ve verim sağlıyor. Arılar, tozlayıcılar ve diğer pek çok böceğin popülasyonunda azalma görülüyor. Dünya Arı Günü, tozlayıcıları ve yaşam alanlarını koruyacak ve geliştirecek, bolluk ve çeşitliliklerini artıracak ve arıcılığın sürdürülebilir gelişimini destekleyecek eylemleri teşvik etmek için fırsat sunuyor. Bu yıl "Arılar Gençlerle Birlikte" temasıyla kutlanan Dünya Arı Günü, arıların ve diğer tozlayıcıların insan varlığı için önemine dikkati çekiyor.

20 BİNDEN FAZLA ARI TEHDİT ALTINDA Dünya çapında tarımı ve biyoçeşitliliği sürdüren 20 binden fazla arı türü ve diğer çeşitli yabani polen taşıyıcıların varlığı, habitat kaybı, pestisit kullanımı ve iklim değişikliği gibi insan faaliyetlerinden kaynaklanan nedenlerle tehdit altında bulunuyor. Arı ve diğer tozlayıcıların popülasyonunu tehdit eden unsurların ele alınmasında gençlerin oynayabileceği önemli rolün bilinciyle, "Arılar Gençlerle Birlikte" teması, gençleri çevrenin gelecekteki koruyucuları olarak kabul ederek, arıcılık koruma çabalarına dahil etmenin önemini vurguluyor. Dünya Arı Günü, arıların ve tozlayıcıların tarım, ekolojik denge ve biyolojik çeşitliliğin korunmasındaki temel rolü hakkında gençler ve diğer paydaşlar arasında farkındalık yaratmayı amaçlıyor. FAO'ya göre gençler, arıcılık faaliyetleri ile eğitim girişimlerine dahil edilerek, yeni nesil çevre liderlerine ilham verebilir ve dünya üzerinde olumlu etki yaratabilir. Daha çeşitli tarım sistemlerinin teşvik edilmesi ve zehirli kimyasallara olan bağımlılığın azaltılması tozlaşmanın artmasını kolaylaştıracağından, söz konusu yöntemlerin teşvik edilmesiyle gıda kalitesinin ve miktarının artırılarak hem insan nüfusuna hem de ekosisteme fayda sağlaması öngörülüyor. Mevcut tozlayıcı türlerinin yok olma oranları, insan etkileri nedeniyle normalden 100 ila 1000 kat daha yüksek seviyede bulunuyor. Başta arılar ve kelebekler olmak üzere omurgasız polen taşıyıcıların yaklaşık yüzde 35'i ve yarasalar gibi omurgalı polen taşıyıcıların yaklaşık yüzde 17'sinin küresel çapta yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Arıların ve diğer tozlayıcıların tehlike altındaki popülasyonu, meyveler, kabuklu yemişler ve birçok sebze ürünü gibi besleyici yiyeceklerin yerini pirinç, mısır ve patates gibi temel ürünlere bırakmasıyla dengesiz beslenme ortaya çıkarıyor. Yoğun tarım uygulamaları, arazi kullanımındaki değişim, tek ürün yetiştirme, böcek ilaçları ve iklim değişikliğine bağlı olarak artan sıcaklıklar, arı popülasyonları ve buna bağlı olarak yetiştirilen gıdanın kalitesi için sorun teşkil ediyor. Tozlaşma krizinin boyutlarını ve bunun biyolojik çeşitlilik ve insan geçim kaynakları ile olan bağlantılarını kabul eden Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, tozlayıcıların korunması ve sürdürülebilir kullanımını öncelik haline getiriyor. FAO, Uluslararası Tozlayıcı Girişimi'ni (IPI) koordine etmenin yanı sıra arı yetiştiriciliğinden suni tohumlamaya, bal üretimi ve ihracat pazarlaması için sürdürülebilir çözümlere kadar çeşitli konularda ülkelere teknik destek sağlıyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan taşra teşkilatlarına tasarruf ayarı

Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan taşra teşkilatlarına tasarruf ayarı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, tasarruf tedbirleri kapsamında taşra teşkilatlarında yeniden yapılandırma çalışmalarına başladı. Bakan Mehmet Şimşek, İlk aşamada 100, ikinci aşamada da 200 olmak üzere toplam 300 malmüdürlüğünün kapatılacağını duyurdu.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, tasarruf tedbirlerine ilişkin Cumhurbaşkanı Genelgesi'yle Bakanlığına bağlı malmüdürlüklerinin yeniden yapılandırılması talimatını verdiğini belirterek, "İlk aşamada 100, ikinci aşamada da 200 olmak üzere 300 malmüdürlüğünün kapatılması sağlanacak." dedi. Şimşek, kamuda tasarruf ve verimlilik çalışmaları kapsamında malmüdürlüklerinde yapılacak çalışmaya ilişkin değerlendirmede bulundu. Bakanlığının taşra teşkilatlardan birisi olan malmüdürlüklerinin, muhasebe ve diğer saymanlık hizmetleri sunduğunu anımsatan Şimşek, "Tasarruf tedbirlerine ilişkin Cumhurbaşkanı Genelgesi'yle birlikte Bakanlığıma bağlı malmüdürlüklerinin yeniden yapılandırılması talimatını verdim. İlk aşamada 100, ikinci aşamada da 200 olmak üzere 300 malmüdürlüğünün kapatılması sağlanacak. Malmüdürlüklerinin yaptığı görevler, bundan böyle hizmet birleştirilmesiyle il merkezlerinden veya belirli kriterlere göre seçilmiş başka bir malmüdürlüğümüz tarafından yerine getirilecek." diye konuştu. Bakan Şimşek, bakanlığının taşra teşkilatlarının yeniden yapılandırılması kapsamında yapılacak bu değişiklikle kamuda kaynak kullanımında etkinlik sağlanması, hizmet kalitesinin artırılması, teknolojik dönüşüm ve dijitalleşme ile personel ve iş gücü yönetimi gibi hedeflere ulaşılmasının amaçlandığını ifade etti. "GEREKSİZ HARCAMALAR ÖNLENECEK" Atılan adımla, taşra teşkilatlarına tahsis edilen kaynaklarda önemli bir tasarruf sağlanacağına işaret eden Şimşek, "Kaynaklar daha verimli kullanılacak, gereksiz harcamalar önlenecek. Hizmet kalitesinin artırılması kapsamında muhasebe hizmetlerinin merkezden, modern bilişim teknolojileri kullanılarak yürütülmesi, iş süreçlerin hızlanmasını ve hata oranlarının azalmasını sağlayacak. Böylece vatandaşlarımıza sunulan kamu hizmeti kalitesi daha da yükselecektir." değerlendirmesini yaptı. Şimşek, yeni teknolojik sistemlerle kamu mali yönetiminde dijital dönüşümü hızlandıracak ve bilişim teknolojilerinin etkin kullanımını teşvik edeceklerini aktarırken, bu dönüşümün, kamu hizmetlerinin daha şeffaf ve izlenebilir olmasına önemli katkı sağlayacağını vurguladı. "HİZMET KALİTESİNDEN ÖDÜN YOK" Bu kapsamda iş gücü yönetiminin önemine de dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti: "Yeni düzenlemeyle personel kaynaklarımız daha verimli kullanılacak ve çalışanlarımızın yetkinliklerine uygun alanlarda istihdam edilmesi mümkün olacak. Böylece iş gücü verimliliği daha da artırılacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak taşra teşkilatlarımızın yeniden yapılandırılmasıyla ülkemiz kamu mali yönetim sistemine önemli katkılar sağlanacağına inanıyoruz. Tasarruf tedbirlerine ilişkin genelge kapsamında kamu hizmetlerinde etkinlik ve verimlilik için biz de Bakanlık olarak önemli bir adım atmış olduk. Bakanlığım bünyesindeki bu faaliyetlere devam edeceğim. Teknoloji ile kamuyu küçültürken, hizmet kalitesinden de ödün vermeyeceğiz, müdürlüklerimizin bugüne kadar yürüttüğü hizmetlerde hiçbir şekilde aksama olmayacak."

Çiftçilerin çeltik mesaisi başladı!

Yılda ortalama 30 bin ton pirincin üretildiği ve Türkiye'nin önemli pirinç üretim merkezleri arasında yer alan Çankırı'da, çiftçilerin çeltik mesaisi başladı.

Havaların ısınması ile birlikte Ilgaz ilçesindeki pirinç üreticileri, bölümlere ayırdıkları tarlalara Ilgaz Dağı'ndan gelen kar sularını verdi. Devrez Çayı çevresindeki köylerdeki tarlalar, su verilmesinin ardından “sarıkılçık” çeltiği ile buluşturulmaya başlandı.

Çiftçiler, dizlerine kadar suyun içine girerek, Türkiye'nin en iyi pirincini yetiştirmek için ter döküyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren mesaiye başlayan çiftçiler, elleri ile tohumları çeltik tarlalarına serpiyor. Mayıs ayının sonuna kadar ekimi tamamlanacak olan çeltiğin hasadının ise Eylül ve Ekim ayları içerisinde yapılması planlanıyor.

Ilgaz ilçesinde yaşayan çiftçiler, şeker oranı diğer pirinçlere göre daha düşük olan ve lezzetinden vazgeçilmeyen sarıkılçık pirincinin ana üretim merkezinin Ilgaz ilçesi olduğunu belirterek, diğer illerde yetiştirilen sarıkılçık pirincinin daha kaliteli olamayacağını söyledi.

“GENİ İLE OYNANMAYAN TEK PİRİNÇ, SARIKILÇIK PİRİNCİ”

Ilgaz ilçesinde çocukluğundan beri pirinç üretimi yapan Hüseyin Çelik, “Doğduğumdan beri bu işi yapıyorum. Bizim geçim kaynağımız çeltik. Eskiden hayvancılık yapardık, onu da bıraktılar. Biz de pirinç üretiyoruz. Bu yetiştirdiğimiz pirinç, sarıkılçık pirincidir. Biz bunun Ilgaz sarıkılçık pirinci olarak tanınmasını istiyoruz. Sarıkılçık pirinci atadan, deden gelen tohumumuz. Sürekli olarak her yıl yetiştirdiğimiz ürünle tohumluk yaparız. Geni ile oynanmayan tek pirinç, sarıkılçık pirinci. Bunun şeker oranı çok düşük. Farklı yerlerde de sarıkılçık pirinci olarak satılıyor. Ama bunu almak isteyenler üreticiden almaya çalışsınlar. Toptancılarda yüzde 100 orijinali olmuyor. Alıcılar Ilgaz sarıkılçık pirincini tercih etsin. Kastamonu'nun Ilgaz ilçesi de sarıkılçık pirincini benimsedi. Ama kesinlikle Ilgaz'ın dört köyünde yetişir. Onun haricinde hiçbir yerde yetişmez. Biz burada 21 çeşit çeltik denedik ama hiçbirinden verim alamadık. Ama bizim dededen kalan bu pirincimizin özelliği Ilgaz Dağı'ndan gelen suyla oluyor. 1 kilo sarıkılçık pirinci ile 10 kişi doyurursunuz. Diğer normal pirinçle 5 kişi doyuramazsınız. Bu pirincin bir diğer adı da tencere patlatandır. Bunun piştiği tencere geniş olacak. Artışı çok fazla” dedi.

“BİZ ILGAZ'IN SARIKILÇIK PİRİNCİNİ TÜM DÜNYAYA DUYURACAĞIZ”

Ilgaz sarıkılçık pirincini tüm dünyaya duyurmak istediklerini belirten Çelik, “Ilgaz Belediye Başkanımız gerekli girişimlerde bulundu. İnşallah burada bir çeltik fabrikası kuracağız. Onu kurduktan sonra bizim pazarla işimiz olmayacak. Biz Ilgaz'ın sarıkılçık pirincini tüm dünyaya duyuracağız. Biz sadece Ilgaz ile kalmasın istiyoruz. Vatandaşlar bunu Tosya pirinci olarak biliyor, çünkü biz bunu tanıtamadık. Bu pirinç sadece Ilgaz'daki dört köyde yetişir. Başka yerde yetişmez. Tosya'da yetişse dahi burası daha çok tercih ediliyor. Türkiye'nin en kaliteli sarıkılçık pirinci Ilgaz'da yetiştirilir. Diğer yerlerde sarıkılçık olarak satılan pirinç Ilgaz pirinci değildir. Alıcılarımızdan direkt üreticiden alsınlar” diye konuştu.

Borsada yatırımcı sayısında yükseliş sürdü

MKK'nın açıkladığı yatırımcı ve hesap sayılarına göre pay senedi yatırımcı sayısı 17 Mayıs ile sona eren haftada bir önceki haftaya göre 193 bin 552 kişi arttı.

Böylece pay senedi yatırımcı sayısı 8 milyon 570 bin 847 seviyesinden 8 milyon 614 bin 243'e çıktı.

Aynı hafta pay senedi değeri ise 14,28 trilyon TL'den 14,59 trilyon TL'ye yükseldi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan 19 Mayıs mesajı: Güçlü yarınları inşa etmeye devam ediyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın sosyal medya üzerinden yaptığı 19 Mayıs paylaşımı şu şekilde: "Milletimizin bağımsızlık ve özgürlüğü için harekete geçtiği gün olan 19 Mayıs 1919 tarihi, milli birlik ve beraberliğimizin gücünü tüm dünyaya gösterdiğimiz en önemli simgelerden biridir.

Tarihimizden ve ecdadımızdan aldığımız bu güce inanan, kahraman, cesur ve vatanı için canını hiçe sayarak mücadele etmeyi vazife bilen aziz milletimiz, dün olduğu gibi bugün ve yarın da ay yıldızlı al bayrağımızı yeni zirvelere taşımaya hep devam edecektir.

105 yıl önce olduğu gibi bugün de aynı ruh, aynı heyecan ve aynı kararlılıkla Cumhurbaşkanımız Sayın
@RTErdogan
liderliğinde çalışmaya, üretmeye ve güçlü yarınları inşa etmeye devam ediyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 19 Mayıs mesajı

Geleceğimizin teminatı olan gençlerimize armağan edilen bu anlamlı gün vesilesiyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, bu toprakları bize vatan kılan tüm kahraman şehit ve gazilerimizi saygı, şükran, rahmet ve minnetle yad ediyorum.

105’inci yılında 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun... 🇹🇷"

Milletimizin bağımsızlık ve özgürlüğü için harekete geçtiği gün olan 19 Mayıs 1919 tarihi, milli birlik ve beraberliğimizin gücünü tüm dünyaya gösterdiğimiz en önemli simgelerden biridir.

Tarihimizden ve ecdadımızdan aldığımız bu güce inanan, kahraman, cesur ve vatanı için… pic.twitter.com/zVCrHBwQNb

— Cevdet Yılmaz (@_cevdetyilmaz) May 19, 2024

Meclis'te fahiş fiyat mesaisi! Kapatma cezası gündemde

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, fahiş fiyat uygulamalarının önlenmesine yönelik mesai sürüyor. Kanun teklifinin görüşmelerine Meclis Genel Kurulu'nda devam edilecek.

Türk Ticaret Kanunu'nda değişiklik öngören 23 maddelik kanun teklifi ile piyasa dengesini bozan işletmelere ağır cezalar verilecek.

TRT Haber'de yer alan habere göre fahiş fiyat uygulayanlara yönelik ceza 100 bin liradan 1 milyon liraya, stokçuluk yapanlara uygulanan ceza da 1 milyon liradan 12 milyon liraya çıkarılacak.

STOKÇUYA KAPATMA CEZASI VERİLECEK

Stokçuluk yaptığı için bir yılda 3 kez ceza alan işletmeye de 6 güne kadar kepenk kapatma cezası verilebilecek.

Görüşmelerin bu hafta tamamlanması halinde Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı'nın kurulmasına ilişkin kanun teklifi de Genel Kurul'un gündemine gelecek.

EĞİTİMCİYE ŞİDDETE CEZA ARTIYOR

Okullarda şiddetin cezalarını artıracak kanun teklifinin de bu hafta Meclis gündemine gelmesi bekleniyor.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırladığı taslak üzerinde, AK Parti grubunda değerlendirme yapılacak.

Düzenlemeye göre; tüm eğitim çalışanlarına yönelik tehdit, hakaret, direnme ve saldırı gibi suçlarda cezalar yüzde 50 oranında artacak.

Şiddet olaylarında hapis cezası ertelenemeyecek, bu suçlar doğrudan tutuklama sebebi sayılarak tutuksuz yargılama yolu kapatılacak.

AK Parti grubu bu hafta 2 ayrı kanun teklifini Meclis Başkanlığı'na sunmayı planlıyor. Milli Savunma Bakanlığı'nın teşkilat yapılanmasında değişiklikler içeren düzenleme yaklaşık 50 maddeden oluşacak.

Ulaştırma Bakanlığı'nın hazırladığı kanun teklifi ile de limanlara yönelik uygulamalarda değişiklik yapılacak.

Yıl sonu tahminleri belli oldu! Dolar mı, mevduat mı?

Son zamanlarda döviz kurları ve mevduat faizlerinde yaşanan hareketlilik, ekonomi gündeminin en çok konuşulan konuları arasında yer alıyor. Döviz kurunun ve mevduat faizlerinin seyrine ilişkin Ekonomist Emrah Lafçı değerlendirmeler de bulundu. Lafçı, dolar/TL kuruna dair yıl sonu beklentilerini paylaşırken mevduat faizlerinde de son durumu aktardı.

Elektrikte son durum ne oldu? TEİAŞ, 18 Mayıs üretim ve tüketim verilerini açıkladı!

Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) verilerine göre, dün en yüksek elektrik tüketimi 40 bin 378 megavatsaatle saat 12.00'de, en düşük tüketim ise 28 bin 879 megavatsaatle 07.00'de gerçekleşti. ELEKTRİK VERİLERİNDE SON DURUMTürkiye'de dün günlük bazda 856 bin 335 megavatsaat elektrik üretildi, tüketim ise 866 bin 240 megavatsaat oldu. Günlük bazda dün 856 bin 335 megavatsaat elektrik üretildi, tüketim ise 866 bin 240 megavatsaat olarak kayıtlara geçti. Üretimde ilk sırada yüzde 21,5 payla barajlı hidroelektrik santralleri yer aldı. Bunu yüzde 17,5 ile ithal kömür ve yüzde 13,9 ile doğal gaz santralleri izledi. Türkiye, dün 4 bin 745 megavatsaat elektrik ihracatı, 14 bin 650 megavatsaat elektrik ithalatı yaptı.

2024 Zabıt kâtibi maaşları ne kadar?

Adliyelerde çalışan katipler, yani zabıt katipleri, maaşlarını eğitim seviyelerine ve çalışma sürelerine göre belirlenir. 2024 yılında, yeni başlayan bir zabıt katibinin aylık maaşı 34.415 TL ile 35.000 TL arasında değişmektedir. Ancak; kıdeme ve dereceye göre ilerleyen zabıt katipleri için bu miktar 41.400 TL'ye kadar yükselebilmektedir. Bu yazıda, zabıt katiplerinin maaşları ile ilgili detaylı bilgiler aktaracak, bu mesleğin görev ve sorumluluklarını sizinle paylaşacağız. Zabıt Katibi Nedir?Zabıt katibi, adli süreçlerde merkezi bir rol oynayan bir görevlidir. Bu görev, adliyelerdeki dava süreçlerinin yönetimi, seçim kurulları ve icra dairelerindeki yazışmaların ve dosyalamanın yanı sıra dava tutanaklarının hazırlanması gibi işleri kapsar. Zabıt katipleri, bu tür kalem işlerinden sorumlu olan devlet memurlarıdır. Zabıt katiplerinin atama ve yerleştirme işlemleri Adalet Bakanlığı tarafından yürütülür. Zabıt katibi, adli süreçlerin düzenli ve etkin bir şekilde ilerlemesini sağlamak için gereken belgelerin hazırlanması ve saklanması gibi önemli görevleri yerine getirir. Zabıt Katibi Olmak İçin Gerekenler Nelerdir?Zabıt katibi olabilmek için şu yollar izlenebilir: Zabıt katibi olmak isteyenler, adalet alanına bağlı olan mesleki teknik liselerin "Zabıt Katipliği" bölümünde eğitim alabilirler.Adalet alanında eğitim veren yüksek okulların ön lisans bölümlerini tamamlayanlar da zabıt katibi olabilirler.Herhangi bir orta öğretim, ön lisans ya da lisans programından mezun olanlar, KPSS sınavından 70 puan alarak Adalet Bakanlığı tarafından yapılan zabıt katibi alımlarına başvuruda bulunabilirler.Zabıt Katibinin Görevleri Nelerdir?Zabıt katiplerinin görevleri aşağıda listelenmiştir: Kamu kurumlarında istihdam edilen zabıt katipleri, hukuk ve ceza yargılaması ile ilgili görevlerini yerine getirirler.Resmi yazışmaların hazırlanmasında görev alırlar.Mahkemeye gelen şikayet ve dilekçeleri kabul eder ve ilgili işlemleri başlatırlar.Ferdi dosyaları zamanında doldurur ve güncellerler.Mahkeme kararlarının icra edilmesine destek olurlar.Cevap alınamayan davaların tebliğini yapar ve dava dosyaları için gereken evrakları hazırlarlar.Dosya ve kayıtları düzenler ve tutarlar, tutanakları ve verilen kararları bilgisayar ortamına aktarırlar.Duruşma tutanaklarını tutar ve dosyaların evrak işlerini yürütürler.Katiplerin Çalışma Alanları Neresidir?Katiplerin çalışma alanları Adalet Bakanlığı'na bağlı birimlerdir. Son dönemde yapılan düzenlemeler ile birlikte, katipler artık bakanlık bünyesinde de sözleşmeli personel olarak görev yapmaktadır. Temel olarak; adliye saraylarında, bölgesel ve yerel mahkemelerde, seçim kurullarında ve çeşitli büro işlerinde çalışırlar. Katipler, adli süreçlerin yönetiminde ve belgelerin düzenlenmesinde önemli bir rol oynarlar. Bu nedenle, genel olarak adliyelerde ve hukuk kurumlarında görev alırlar. Hizmet Süresine Göre Zabıt Katibi Maaşları Ne Kadar?Çalıştıkları yıla göre zabıt katiplerinin maaşları ortalama olarak aşağıda listelenmiştir: 1 sene hizmet süresi için maaş: 34.215 TL5 sene hizmet süresi için maaş: 35.000 TL10 sene hizmet süresi için maaş: 36.500 TL15 sene hizmet süresi için maaş: 37.000 TL20 sene hizmet süresi için maaş: 38.500 TL22 ve üstü sene hizmet süresi için maaş: 41.400 TLKadrolu Zabıt Katibi Maaşı Ne Kadar?Zabıt katibi olarak çalışanların maaşları, sahip oldukları eğitim düzeyine göre değişiklik gösterir. 2024 yılında, güncel zam oranları göz önünde bulundurulduğunda, net maaş tutarı 34.500 TL olarak belirlenmiştir. Bu maaş miktarı, evli olmayan ve çocuğu bulunmayan zabıt katipleri için geçerlidir.

5400 günden emeklilik maaşı ne kadar oldu? 2024

Emekli maaşının hesaplanmasında; sigortalılık süresi, yaş ve prim ödeme gün sayısı gibi faktörler önemlidir. Hangi dönemde sigortalı olunduğu, emeklilik yaşını ve alınacak maaşı etkiler. Tüm koşulları sağlayan bireyler, belirlenen şartlara göre emeklilik hakkı kazanırlar. Türkiye'de üç farklı sigorta sistemi bulunur ve bunlar kapsamında 4A, 4B, 4C sigorta kolları yer alır. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), bu sigorta kollarına göre çeşitli emeklilik hesaplamaları yapmaktadır. SGK'nın işveren sisteminde yer alan emeklilik hesaplama robotu ile ne zaman emekli olunabileceği ve emekli olunduğunda alınacak maaş miktarı kolayca hesaplanabilir. Bu sisteme T.C. kimlik numarası, baba adı, doğum tarihi ve SGK sicil numarası gibi bilgileri girerek, emeklilik tarihi ve maaş miktarı otomatik olarak öğrenilebilir. Emeklilik maaşı sorgulama işlemleri SGK ve E-Devlet platformları üzerinden de yapılabilir. 2024 yılı itibarı ile, 5400 prim günü üzerinden emeklilik maaşının ne kadar olduğu merak edilen bir konudur. Bu makalede, 5400 prim gününden emeklilik hakkında detaylı bilgiler vereceğiz. 5400 Günden Emeklilik Yaşı Kaçtır?5400 prim günü üzerinden emeklilik, yalnızca prim gün sayısına değil, aynı zamanda yaş kriterine de bağlıdır. Bu nedenle, 5400 günden emeklilik hakkı kazanmak isteyen kişilerin belirli bir prim gün sayısını tamamlamalarının yanı sıra, gerekli yaş şartını da sağlamaları gerekmektedir. Yaş şartı, sigorta giriş tarihine göre değişiklik göstermektedir: 8 Eylül 1999 öncesi: Erkekler: 58 yaşKadınlar: 56 yaş8 Eylül 1999 – 30 Nisan 2008 arası: Erkekler: 62 yaşKadınlar: 60 yaş1 Mayıs 2008 ve sonrası: Erkekler: 63 yaşKadınlar: 61 yaş5400 Günden Emeklilik Maaşı 2024’te Ne Kadar?5400 günden emeklilik hakkı kazananların alacakları emekli maaşı, 2024 Ocak ayı zammı sonrasında netleşti. Farklı sigorta türlerine göre değişen emekli maaşı ortalaması, artık 10.000 TL ile 18.000 TL bandındadır. Güncellenen 5400 günden emeklilik maaşları şu şekilde listelenmiştir: Tarım ve çiftçi emeklileri (4B): Ortalama 10.000 TL ile 12.000 TL arasındaEsnaf ve şirket ortaklığı emeklileri (4B): Ortalama 10.000 TL ile 12.000 TL arasındaMemur emeklileri (4C): Ortalama 16.000 TL ile 18.000 TL arasındaİşçi emeklileri (4A): Ortalama 10.000 TL ile 12.000 TL arasında5400 Günden Emeklilik ile 7200 Günden Emeklilik Farkı Nedir?5400 günden emeklilik ve 7200 günden emeklilik arasında maaş açısından belirgin bir fark bulunmaktadır. SGK, 5400 günden emekli olanlara, 4A kapsamında emekli olanlardan yüzde 20 ila 25 arasında daha düşük bir maaş ödemektedir. Farklı Sigorta Kollarında Emeklilik MaaşıSSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı gibi farklı sigorta kollarında emeklilik maaşı hesaplama yöntemleri farklılık gösterir. Bu sigorta kollarına göre emeklilik maaşları şu şekilde hesaplanır: SSK: SSK’lılar, 3600, 4500 ya da 5400 prim günü ile emekli olabilirler. Emekli maaşı hesaplaması, SSK’lıların prime esas kazançlarının %65’i üzerinden yapılır.Bağ-Kur: Bağ-Kur’lular, en az 5400 prim günü ile emekli olabilirler. Emekli maaşı hesaplama yöntemi, Bağ-Kur’luların prime esas kazançlarının %35’i üzerinden gerçekleştirilir.Emekli Sandığı: Emekli Sandığı'na tabi olanlar da 3600, 4500 ya da 5400 prim günü ile emekli olabilirler. Emekli maaşı hesaplama yöntemi ise Emekli Sandığı üyelerinin prime esas kazançlarının %75’i üzerinden yapılır.

Otomobil markaları Mayıs'ta faizleri sıfırladı

Otomobil satışları, 20 ayın ardından ilk kez Nisan ayında yavaşladı. Bu gelişmenin üzerine, otomobil markaları hazırladıkları kampanyaları ardı ardına duyurmaya başladı. Markaların kampanyalarında yüzde sıfır faizli kredi seçenekleri ve çeşitli indirimler dikkat çekiyor. Otomobil markalarının Mayıs ayına özel hazırladıkları kampanyaların detayları haberimizde...

Konut fiyatları düşecek mi? Uzmanı tarih verdi

Endeksa'nın Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Görkem Öğüt, bir süredir durgunluk görülen konut piyasasında 2022'deki yükseliş dalgasının gelecek iki senede gerileyebileceğini ifade etti. Öğüt, İstanbul'un Esenyurt ilçesi ile Antalya'daki düşüşe dikkat çekti.

19 Mayıs benzin ve motorin fiyatları

Küresel gelişmelerin etkisi ile akaryakıt fiyatlarındaki dalgalanma devam ediyor. Brent petrol fiyatları benzin ve motorin fiyatlarını da doğrudan etkiliyor. Peki 19 Mayıs 2024 akaryakıt fiyatları ne kadar? Benzin yada motorine zam geldi mi? GÜNCEL AKARYAKIT FİYATLARIİşte İstanbul, Ankara ve İzmir güncel benzin ve motorin fiyat listesi: İstanbul akaryakıt fiyatlarıBenzin litre fiyatı: 42.65 TLMotorin litre fiyatı: 40.17 TLLPG litre fiyatı: 20.97 TLAnkara akaryakıt fiyatlarıBenzin litre fiyatı: 43.54 TLMotorin litre fiyatı: 41.09 TLLPG litre fiyatı: 20.87 TLİzmir akaryakıt fiyatlarıBenzin litre fiyatı: 43.79 TLMotorin litre fiyatı: 41.34 TLLPG litre fiyatı: 20.51 TL

Su fiyatları aileleri zorluyor: 1 bardak su neredeyse 1 TL!

Temel gıda ürünlerine yapılan zamlar yetmiyormuş gibi, mutfağın vazgeçilmezi damacana su fiyatları da bütçeyi zorlamaya başladı. Son zamlarla birlikte fiyatlar bir yılda neredeyse iki katına çıktı. Bazı markalarda damacana suyun fiyatı 100 liraya yaklaşırken, bu durum vatandaşları oldukça zor durumda bıraktı. 1 BARDAK SU NEREDEYSE  1 TL'YE YAKLAŞTI!Damacana su fiyatlarındaki artışın arkasında yatan temel etkenler arasında enflasyon ve artan maliyetler, damacana suyun da maliyetini önemli ölçüde etkiledi. 19 litrelik damacanadan ortalama 95 bardak su elde edildiği hesaplandığında 1 bardak suyun fiyatı ise neredeyse 1 TL’ye çıktı. Halk arasında yaygın olarak kullanılan bir başka markaya bakıldığında ise fiyatlar 99.90 TL’ye ulaştı. 2023 Mayıs’ta 74 TL olan bir markanın damacanası ise yüzde 29’luk zamla bir yılda 96 TL’ye ulaştı. Sektördeki fiyat aralığı ise genel olarak 85 TL ile 100 TL arasında değişiyor. AYLIK 5 DAMACANA SUYUN GİDERİ 500 TL!Aylık ortalama 5 damacana su tüketen bir ailenin sadece içme suyu gideri 500 TL'yi aştı. Cam ambalaj içinde piyasada satılan markaya ait 19 litrelik bir damacana suyun fiyatı 2022 yılının sonunda 39.5 TL iken, 2023'ün başında %8.8'lik zam ile 43 TL'ye dayandı. Yıl içinde 48.5 TL'ye yükselen fiyat, yıl sonunda ise 77 TL'ye ulaştı. Geçen yıl Mayıs ayında 48.5 TL olan damacana suyun fiyatı ise 2024 Mayıs ayında %95.8 zam ile 95 TL'ye fırladı. Kaynak: Sözcü

Hububata ‘şemsiye kurum’ önerisi geldi

Meltem Güneş - Toprak Mahsulleri Ofisi’nin bu yılki hububat alım fiyatları merak konusuyken, iklim değişikliği nedeniyle bazı bölgelerde hasat erken başladı. Hububat Tedarikçileri Derneği’nce Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu, Dr. Kemalettin Ağızan ve İsmail Kemaloğlu’nun katkılarıyla “Türkiye Tahıl Arz Güvenliğini Tehdit Eden Hususlar ve Çözüm Önerileri” raporu hazırlandı. Raporda, arazilerin bölünerek küçülmesi, su kısıtı, kırsaldan göç, girdi maliyetleri Türkiye’nin tarımsal dezavantajları olarak sıralanırken, tarımsal istihdamın son 20 yılda 7 milyon kişiden 4.5 milyon kişiye gerilediği aktarıldı.

Maliyet azalır, verim artar

Raporda, parçalı, dağınık ve ölçekten uzak araziler için “yönetimin toplulaştırılması” modelinin uygulanması önerilirken, “Anadolu’nun bazı bölgelerinde geçmiş yıllarda uygulanan, yöntem ile ilkeleri belirlenmiş, denetim ve kontrolü yapılabilen, çiftçinin rahatlıkla sisteme dahil olacağı yeni bir sözleşmeli üretim yaklaşımı hayata geçirilmeli. Bu sistemde çiftçinin bir şirkete ortak olması veya arazisini vermesi gerekmiyor. Halen çiftçilik yapanlarla hasıla paylaşım esaslı sözleşme, arazisi boş olanlarla uzun dönemli kiralama sözleşmesi, kiralama/ortaklık yöntemi ile çalışanlarla girdi ve çıktılarda birlikte üretim yaklaşımı ile verim ve kaliteyi artırmak amaçlanmalı” denildi. Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü hesaplamalarına göre bu modelin etkin olarak uygulanmasıyla maliyetlerde minimum yüzde 20 azalma, verimlilikte ise yüzde 25-30 artış yaşanabileceğine işaret edildi.

Raporda, et ve süt ile tahıl ve yem ürünleri dahil bütün tarım piyasalarında arz ve talep dengesini bütüncül bir yaklaşımla sevk ve idare edecek ve tarımsal düzenleme kurumlarını çatısında bulunduracak şemsiye bir düzenleme kurumu olarak “Tarım Ürünleri Piyasa Düzenleme Kurumu”nun kurulması gerektiğine de dikkat çekildi. Gelir koruma sigortasının da artan iklim ve piyasa risklerinin telafisi açısından etkin kullanılması gerektiği belirtildi.

Makarnalık buğdaya ayrımcılık

Sulu tarım yapılan ve alternatif ürün yetiştirme imkânı olan Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, İç Anadolu gibi bölgelerde makarnalık buğday için pozitif ayrımcılık yapılarak ekim alanlarının yaygınlaştırılması da önerilen raporda, “Makarnalık buğdayın uluslararası piyasada üreticisi sınırlı olduğu gibi dünyanın en kaliteli üretimini yapabilen ülkesiyiz. Görev zararları yapmadan ihracat imkânı yanında makarna sanayinin yerli buğday ile mamul ihracat potansiyelini artırabiliriz” denildi.

Sillyon’da tarihe saygı projesi

16 Mayıs Perşembe günü Kültür ve Turizm Bakanlığı’yla ortak bir protokol imzalayan OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten ÖZtürk, “Kültürel mirasa olan katkımızı bir adım daha ileriye taşıyoruz” diye konuştu. Antalya’nın Serik ilçesinde bulunan Sillyon Antik Kenti, Troya Savaşı’ndan sonra bu bölgeye gelen Mopsos ve Calchas adlı kahramanlar tarafından kuruldu. Çanakkale’de pek çok yenileme çalışmasına imza atan OPET’in, Troya’nın izini takip ederek bu projeye karar verdiği belirtildi. -BURAK DEMİRBAŞ Antalya

Yenilenebilir enerji sertifikası aldı

Konuyla ilgili açıklamada, “TAB Gıda, dijital yeşil enerji ticaret platformu olan grup şirketi ATP’nin GreenX platformu aracılığıyla restoranlarının elektrik tüketimini yeşil enerjiye dönüştürüyor” denildi. - EKONOMİ SERVİSİ

❌