31 Mart yerel seçimleri için ara veren Meclis'te, seçim sonrası gündeme gelmesi planlanan kripto varlık düzenlemesi için çalışmalar sürüyor. AK Parti Grup Başkanı Güler, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın kripto varlıklara ilişkin çalışmalarını tamamlamasının ardından AK Parti TBMM Grup Başkanlığı olarak yasa teklifi hazırlıklarına başladıklarını söyledi. Güler, AK Parti Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri ve bu alanda uzmanlığı olan kişileri ile çalışma yürüttüklerini ifade etti. DÜZENLEME  BAYRAMI SONRASI MECLİS'TEGüler, çalışmaların Ramazan Bayramı sonrası tamamlanmasını hedeflediklerini ve ardından kripto varlıklara ilişkin yasa teklifini TBMM Başkanlığına sunacaklarını açıkladı.  DÜZENLEMENİN AMACI NE?Kripto varlıkları geniş anlamda tanımlayacak düzenlemeyle, kripto varlık alım satım platformlarına Sermaye Piyasası Kurulu tarafından lisans verilmesi; finansal kuruluşlara benzer şekilde asgari faaliyet şartları zorunluluğu getirilmesi planlanıyor.  Kripto varlıklarla ilgili düzenlemenin yasalaşması ve kripto varlık hizmet sağlayıcıların lisanslanmaya başlanmasıyla, Mali Eylem Görev Gücünün (FATF) 15 No'lu teknik standardı kapsamında getirilen eleştirilerin bertaraf edilmesi ve Türkiye'nin "kısmi uyumlu" kategorisinden çıkması öngörülüyor. DİYANET'TEN KRİPTO PARA FETVASIÖte yandan Diyanet İşleri Başkanlığı merkeziyetiz olarak tanımlanan kripto varlıklar ile ilgili yayınladığı fetvada coinlerin caiz olmadığını vurgulamıştı.  Başkanlık tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verilmişti: "Kullanıcılar arasında değişim ya da kıymet ölçüsü olarak genel kabul gören, kaynağı itibariyle kullanıcılara güven veren her türlü paranın kullanımı caizdir.Bu noktada önemli olan husus, para olarak bilinen değişim aracının kendi özünde yani üretim şeklinde, sürüm aşamalarında ve muhataplık niteliğinde büyük belirsizlik (garar) içerip içermemesi, bir aldatma (tağrir) aracı olarak kullanılıp kullanılmaması ve belli bir kesimin haksız ve sebepsiz zenginleşmesine vesile olup-olmamasıdır.Son yıllarda ortaya çıkan ve birçok çeşidi bulunan kripto paralardan her birini kullanmanın hükmünü yukarıdaki genel ilkeler doğrultusunda değerlendirmek gerekir.Buna göre kendi özünde ciddi belirsizlikler taşıyan, aldanma ve aldatma riski ileri düzeyde olan, dolayısıyla herhangi bir güvencesi bulunmayan ve kamuoyunda saadet zinciri olarak bilinen uygulamalar gibi belirli kesimlerin haksız ve sebepsiz zenginleşmesine yol açan kripto­ paraların kullanımı caiz değildir."

Meclis Genel Kurulu, bütçe görüşmeleri ara vermeden çalışmalarına devam ediyor. Çalışan emeklilere 5 bin lira ödeme sağlayan düzenleme içeren kanun teklifinin yılbaşından önce yasalaşması hedefleniyor. ÇALIŞMALAR ARALIKSIZ SÜRECEK AK Parti kaynaklarından aldığı bilgiye göre, Genel Kurul, 2024 yılı Merkez Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin görüşmelerinin ardından çalışmalarına ara vermeyecek. 86 MADDENİN GÖRÜŞMESİ SÜRDÜRÜLECEKBütçe maratonunun 25 Aralık'ta tamamlanacağı Genel Kurulda, ekonomiye ilişkin düzenlemeler içeren Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmelerine devam edilecek. Genel Kurul, bütçe görüşmelerinden önce 43 maddesi kabul edilen 86 maddelik teklifin diğer maddelerini ele alacak. ÇALIŞAN EMEKLİLERE 5 BİN LİRA ÖDENECEKTeklif, çalışan emeklilere de 5 bin lira ödenmesine yönelik düzenlemeyi de içeriyor. TBMM Genel Kurulunda, yeni yıldan önce teklifin yasalaşması ve çalışan emeklilere 5 bin lira ödenmesine ilişkin düzenlemenin de uygulamaya alınması bekleniyor. Genel Kurulun, bu teklifin yasalaşmasının ardından çalışmalarına ara vermesi planlanıyor.

Gürer, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de 4 milyondan fazla hanenin sosyal yardımla ayakta durduğunu söyledi. Ekonomik sorunlar nedeniyle vatandaşların yaşam standardının gittikçe düştüğünü belirten Gürer, yoksul kesimlerin, temel ihtiyaçlarını karşılamakta dahi zorlandığını savundu. Vergi ve gelir adaleti ile geçinilebilir bir ücretin her kesim için sağlanması gerektiğini dile getiren Gürer, çalışanların enflasyona ezdirildiğini, asgari ücretin "ortalama ücrete" dönüştüğünü ifade etti. Gürer, "Asgari ücretin ne olduğu değil, alım gücü önemlidir. Asgari ücret, geçinilebilir bir ücret olmalıdır." dedi. Gürer, asgari ücret görüşmelerinin 11 Aralık'ta başlayacağını ve 4 toplantı sonunda belirleneceğini belirterek, "Esas kararı verecek Cumhurbaşkanı'dır. Asgari ücretle ilgili düzenleme yapılırken asgari ücretin temel ücrete dönüştüğü unutulmamalıdır. Asgari ücret korunmadığı takdirde yoksulluk artacaktır." diye konuştu. CHP'li Gürer, asgari ücretin 4 ayda bir belirlenmesine yönelik kanun teklifini TBMM Başkanlığına sunduklarını da bildirerek, "Yılın ilk 4 ayı için asgari ücretin en az net 22 bin lira olmasını öneriyorum. 4 aylık enflasyona karşı korunacak bir uygulamaya geçilirse net 22 bin lira önemli bir tutar olacak. Bu, en düşük kamu aylığı ve memur maaşı üzerinden saptadığım bir rakamdır." ifadelerini kullandı.

AKP Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri, kripto varlıklarla ilgili bir taslak hazırlığının bulunduğunu belirterek, "Yenilikçi teknolojiler alanında, gerek blokzincir gerek yapay zeka, Türkiye'nin söz sahibi ülkelerden biri olacağına inanıyorum. Bu istikametteki yürüyüşümüz devam ediyor." dedi. AA muhabirine konuşan İleri, blokzincir dünyasında önemli kuruluşları buluşturan etkinliklerde sektörün önde gelenleriyle bir araya geldiklerini belirterek, "Hakikaten mutluluk duyuyorlar. Bizim toplumumuzda daha çok kripto varlıklar vesilesiyle bilinen ama aslına bakacak olursanız kripto varlıkların çok ötesinde bir teknoloji alanı bu. Bu, lojistikten tutun sağlık yönetimine kadar dünyayı dönüştürebilecek bir teknolojik bakış açısıdır." diye konuştu. "Merkeziyetsiz" denilen, ortada bir otorite kalmadan tamamen toplumsal güven esasıyla hareket edebilen, akıllı sözleşmeler yoluyla birçok sürecin hızlandığı, otomatikleştiği bir yapıdan bahsettiklerini kaydeden İleri, "Bunun Türkiye için ne kadar kritik olduğunu gördüğümüzü sevinerek karşılıyorlar. Bize, Türkiye'nin bu anlamda önemli söz sahibi olabileceğini, ciddi avantajları olduğunu anlatıyorlar." değerlendirmesinde bulundu. Onların görüşlerini gerekli yerlere ilettiklerini anlatan İleri, yasama sürecinde de bunların dikkate alındığını dile getirdi. Gerek insan kaynağı gerek yenilikçi iş kültürü gerekse coğrafi lokasyonunun, Türkiye'yi bu süreçlerde stratejik bir konuma getirdiğini belirten İleri, siyasetçilere düşenin de bu konunun ne kadar kritik olduğunu sürekli gündemde tutmak olduğunu söyledi. AKP'nin, işin detayına girebilecek düzeyde uzman kadrosuyla çalıştıklarını anlatan İleri, "Yenilikçi teknolojiler alanında, gerek blokzincir gerek yapay zeka olsun, Türkiye'nin söz sahibi ülkelerden biri olacağına inanıyorum. Bu istikametteki yürüyüşümüz devam ediyor." ifadelerini kullandı. "YASAMA SÜRECİYLE TEKNOLOJİK GELİŞMENİN BİRBİRİNDEN KOPUK OLMAMASINA ÖNEM VERİYORUZ"Kripto varlıklar konusuna da değinen İleri, bu alanın gelişmiş ülkelerde dahi yeni yeni olgunlaşmaya başlayan bir alan olduğunu, Avrupa Birliği (AB) Kripto Varlıkları Yönetmeliği'nin (MiCA) 2024'te devreye gireceğini söyledi. ABD'de bu konuda federal anlamda kapsayıcı bir uygulama olmadığını dile getiren İleri, "Türkiye, bu anlamda hızlı hareket eden ülkelerden biri. Geçtiğimiz yıllarda bir çalışma başlattık. Ben de sürecin bir kısmında vardım. Kripto varlıklar noktasında ciddi bir toplumsal ilgi var. Burada vatandaşımızı korumak, vatandaşımızın güvenliğini sağlamak ama bir yandan da blokzincir zihniyetinin önünü açmak, onun önünü kapatmamak noktasında çalışmalarımız oldu, oluyor. Bu kapsamda sektörle de iletişim halindeyiz. İlgili kurumlar çalışmalarını yapıyorlar. İlerleyen süreçlerde bu konu tekrar gündeme gelecek." bilgisini paylaştı. AKP Genel Başkan Yardımcısı İleri, bir taslak üzerinde çalışıldığını bildirdi. "YENİ BİR KAVRAM ORTAYA ATIYORUZ: DİJİTALİN SİYASETİ"Teknolojinin nasıl kullanıldığından ziyade nasıl tasarlandığının önem taşıdığını dile getiren İleri, "Tasarım, kendi kullanım kültürünü oluşturuyor; o kullanım kültürü de eninde sonunda toplumu derinden etkiliyor." dedi. İleri, "Siyasetçilerin buradaki duruşu ne olmalı?" sorusunu şöyle yanıtladı: "Biz, burada AKP olarak yeni bir kavram ortaya atıyoruz: Dijitalin siyaseti. Bu kavramla şunu ifade etmeye çalışıyoruz: Siyasetçinin teknolojiyle ilişkisi aslında iki boyutlu; bir taraftan teknolojiyi son derece etkin bir şekilde kullanması gerekiyor ama diğer yandan da teknolojiyi kullanmakla yetinmemeli, teknolojinin doğru istikamette ilerlemesine de vesile olmalı. Madem tasarım aşaması dahi bu işte belirleyici hale geldi, işte o tasarım aşamasında toplumsal hassasiyetleri doğru bir şekilde bu tasarımları yapan gruplara aktarmak gerekiyor. Dijitalin siyaseti aslında bu iki kavramın birbiriyle adeta el ele ilerlemesi süreci. Aslında bunun güzel örneklerinden biri yapay zeka süreci." "Yapay zeka doğru yönde mi gidiyor?" tartışmasına da değinen İleri, "Günün sonunda teknolojiyi nasıl kullandığınız önemli ama daha da önemlisi teknolojiyi doğru şekilde en baştan kurgulamak. Biz buna 'adil teknoloji' diyoruz. Seçim beyannamemizde de 'insan odaklı dijital dönüşüm' ifadesi var." diye konuştu. "BİZLER, İNSANLIĞA YARARLI TEKNOLOJİLERİ HEP BERABER GELİŞTİRİYOR OLACAĞIZ"Türkiye olarak "Türkiye'nin Yüzyılı" sürecinde daha da iddialı olduklarını ifade eden İleri, "'Daha adil bir dünya mümkün; Dünya 5'ten büyüktür' bakışını hayata geçireceksek, son gelişmelerde de çok net görüyoruz ki dünyada bunu hayata geçirecek bir ülke varsa o da Türkiye'dir. Bunu yapmak için sadece rutin teknoloji geliştiren değil yeni bir yaklaşım, yeni bir tarz, yeni bir ekol geliştiren ülke olmamız lazım. İşte buna 'insan odaklı teknoloji' de 'adil teknoloji' de diyebiliriz. Bu coğrafyadan çıkan sistemler, platformlar, ürünler ileride insanlığa hizmet edecek ürünler olacaktır." yorumunu yaptı. Sosyal medyadaki dezenformasyon probleminin de internetteki siber güvenlik probleminin de tasarımsal bir problem olduğunun altını çizen İleri, "Bizler, insanlığa yararlı teknolojileri hep beraber geliştiriyor olacağız." dedi.  "TÜRKİYE YÜZYILI'NIN EN ÖNEMLİ YAPI TAŞLARINDAN BİRİ DE 'DİJİTALİN YÜZYILI'"Türkiye'nin son 21 yılda sistematik bir şekilde dijital dönüşümünü gerçekleştirdiğini anlatan İleri, yapay zeka, Milli Uzay Programı, AR-GE merkezleri, teknoparklar, savunma sanayindeki gelişmeleri örnek gösterdi. Her alanda ciddi bir atılım içinde olduklarını vurgulayan İleri, "Çok önemli bir aşamaya geldik. Bu aşamaya gelmek, sistemli bir çalışmanın, Cumhurbaşkanı'mızın siyasi iradesinin sonucudur. Kendim de eski bir savunma sanayi çalışanı olarak size rahatlıkla söyleyebilirim ki bu ülkede hiçbir zaman kaliteli mühendis eksiği yoktu, bu ülkede hiçbir zaman teknik yetenek eksiği yoktu ama bu ülkede siyasi irade eksikliği vardı." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin artık sadece teknoloji geliştiren değil yeni kavramları literatüre sokan bir ülke haline geldiğini söyleyen İleri, Türkiye'nin yerli üretimi ilk SİHA gemisi TCG Anadolu'yu bu alanda örnek gösterdi. Türkiye'nin bu yürüyüşünün hızlanarak devam edeceğini kaydeden İleri, uzun yıllar süren ihmallerin oluşturduğu eksikliklerin giderildiğini, devlet-millet kaynaşmasının sağlandığını, vesayet odaklarını yendiklerini anlattı. Koşmaya hazır bir Türkiye olduğunu ifade eden İleri, "Türkiye Yüzyılı'nın en önemli yapı taşlarından biri de 'dijitalin yüzyılı'. Bu yüzyılda Türkiye her alanda ciddi atılımlar yapacak. En önemli atılımlardan birini de kendine özgü teknolojileri, ürünleri geliştirmek anlamında yapacak." ifadelerini kullandı. Siyasetçinin mutlaka bu konulara kafa yorması gerektiğini kaydeden İleri, "'Orada bir teknoloji gelişiyor alalım, kullanalım' değil de o teknolojinin en baştan doğru istikamette geliştiğine emin olalım, bunu sağlayalım. En azından kendi ülkemizde doğru istikametteki alternatifleri ortaya koyalım. Bu da tabii ki bir siyasi sonuçtur. Türkiye'de bu yeni bir siyaset anlayışıdır, bu kapıyı da AKP araladı." değerlendirmesinde bulundu.  "SİYASİ SÜREÇ YÖNETİM SİSTEMİ DİYE LİTERATÜRE YENİ BİR KAVRAM KATTIK"AKP'nin dijital sistemlerinin çıtasını oldukça yükselttiklerini bu konuda iddialı olduklarını vurgulayan İleri, AK PARTİ'M Mobil Uygulaması ve Dijital Platformu'nun dünyada türünün ilk örneği olduğunu ve çok ciddi bir mühendislik sonucu ortaya çıktığını anlattı. İleri, bu uygulamanın "Siyasi Süreç Yönetim Sistemi" diye literatüre yeni bir kavram kattığını aktardı. AKP Bilgi ve İletişim Teknolojileri Başkanlığı tarafından düzenlenen "Blokzincir İstanbul" etkinliği ile Forum Metaverse etkinliğinde dünya çapında akademisyenler ile bu konuları tartıştıklarını belirten İleri, bunları tartışarak toplumda farkındalık oluşturduklarını ve bir anlamda istikamet çizdiklerini söyledi. AKP Genel Başkan Yardımcısı İleri, Forum Metaverse etkinliğinde "Bu teknolojiler, Türkiye'ye ne gibi açılımlar getiriyor, Türkiye'nin bu alandaki avantajları neler?" gibi konuları tartıştıklarını ve verimli konuşmalar yaptıklarını, bu istikamette AKP olarak görüşlerini oluşturduklarını söyledi. Bu sektörlerle iletişim kurduklarında çok olumlu karşılandıklarını anlatan İleri, "Biz, teker teker yeni yeni ortaya çıkan alanları da çöze çöze ilerliyoruz. Yeri geliyor yürütmemize iletiyoruz, yeri geliyor kendi önerilerimizi geliştiriyoruz, bunları iletiyoruz, yeri geliyor vizyon çalışmaları yapıyoruz." bilgisini verdi. Türkiye'nin aynı iş günü içerisinde Uzak Doğu'yla da Güney Amerika'yla görüşebilen bir coğrafya olduğunu kaydeden İleri, "Ülkemiz, dijital çağda ürün geliştirme merkezlerinden biri olabilir. Ülkemiz bu anlamda bu avantajlarını kullanarak çok önemli bir tasarım merkezi de olacaktır." dedi.

Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, toplam yaklaşık 1,8 milyar lira yaşlı aylığı, yaklaşık 1,4 milyar lira da engelli aylığı ödemesi yaptıklarını belirtti. Engelli ve yaşlılara yönelik kapsayıcı ve düzenli sosyal yardım programları geliştirdiklerini bildiren Göktaş, "Engelli ve yaşlı vatandaşların toplumsal hayata tam ve etkin katılımları ile bağımsız şekilde yaşayabilmeleri için eğitimden sağlığa, ekonomiden sosyal hayata her alanda yanındayız. Bu doğrultuda kasım ayına ilişkin 3,2 milyar lira tutarındaki yaşlı ve engelli aylıklarını hak sahiplerinin hesaplarına yatırdık." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz emeklilerin beklediği maaş düzenlemesi hakkında bilgi verdi. Yılmaz konuşmasında emekli maaşlarıyle ilgili "Düşük alanları destekleyici mahiyette bir yaklaşımımız olacak" ifadesini kullandı. Kanal 7 canlı yayına katılan  Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz gündeme dair merak edilen soruları cevaplarken emekli maaşlarıyla ilgili gelen sorulara da cevap verdi. "DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI ALANLARI DESTEKLEYECEĞİZ"Programda emekli maaşlarına ne zaman düzenleme yapılacağı ve bu konuda yapılan çalışmalar hakkında gelen soruya  Yılmaz ,Yılbaşı itibarıyla memurların maaşlarında enflasyon oranına göre bir artış olacağını, bu artışın memur emeklilerine de yansıyacağını aktardı. Yılmaz, "İşçi emeklileri, Bağ-Kur emeklileri ve asgari emekli aylığı alanlara ilişkin oransal artışlar ve enflasyon farkı olacak. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla bu kesimlere dönük dengeleyici bir çalışmayı sürdürüyoruz. Çalışmayı yıl sonuna kadar tamamlayarak emeklimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Düşük alanları destekleyici mahiyette bir yaklaşımımız olacak." dedi.

Metrobüslerin hizmete alınması dolayısıyla Edirnekapı İETT Garajı’nda düzenlenen törene, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yanı sıra İYİ Parti İBB Meclis Grup Başkanvekili İbrahim Özkan ve İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, İETT Genel Müdürü Buğra Gökce, metrobüs firmalarının yöneticileri katıldı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘300 Günde 300 Proje’ kapsamında hizmete alınan 25 metrobüs aracının sahaya çıkış törenine katıldı. Edirnekapı Metrobüs Garajı’nda gerçekleşen programda İmamoğlu, özetle şunları söyledi: "METROBÜS FİLO YAŞIMIZ 2023’TE 8'E İNMİŞ OLACAK“İETT toplam ulaşım ağımız da en büyük role sahip diyebiliriz. İstanbul'da günde, 55 bin farklı otobüs seferi, yılda bir milyar 250 milyon yolculuk gerçekleştiriliyor. Metrobüs hattımız ise bunun dinamosu diyebiliriz. 684 metrobüs aracımız hizmet veriyor. 2023 yılında 92 adet yüksek yolcu kapasiteli yeni yerli ve güçlü metrobüsü daha İstanbul'a kazandıracağız. Bu konuda arkadaşlarım etkin bir çalışma içerisinde. Böylece son 2 yılda filoya yeni katılan metrobüs sayımız tam 252 olmuş olacak. Metrobüs filosunun yüzde 40'ını bizim bu dönemimizde yenilemiş olacağız. Metrobüs filo yaşı 2022 yıl başında 11 iken, 2023 yılında 8 yaşa inmiş olacak. Yeni gelecek araçlarla birlikte metrobüs hattından dış hatlara kaydıracağımız araçlar sayesinde ihtiyaç olan hatlarda da daha fazla otobüsle daha fazla sefer yapma şansına erişeceğiz. Bu yıl filomuza katılan 92 tanesinden 25 metre uzunluğunda ve 280 yolcu kapasiteli. Bu tabi aynı zamanda duraktaki birikmeleri de engelleyen önemli bir avantaj sağlıyor. Akia marka yerli üretim yerli üretim araçlar. 20 tanesi ise 21 metre uzunluğunda ve 200 yolcu kapasiteli. O da yerli bir marka Otokar marka. Dolayısıyla İstanbul'a hem çok daha nitelikli, kaliteli hizmet verecek hem de İstanbulluların toplu ulaşımda konforunu artıracak özelliklere sahip gelişmiş araçlar olduğunu da halkımıza duyurmak isterim. “İSTANBULLULARIN BU ACİL SORUNUNU ÇÖZMEMİZİ UYGUN GÖRMEDİ SAYIN CUMHURBAŞKANI”Biz bu araçların tamamını öz kaynaklarımızı kullanarak İstanbul'a kazandırıyoruz. Biliyorsunuz gelir gelmez göreve buradaki acil ihtiyacı, yaşlanmışlığı hızla tespit ederek hızlıca 2020 yılı Kasım ayında dış borçlanmayla 300 Metrobüs alımı için İstanbul Büyükşehir Belediyesinden oy birliğiyle onay almıştı meclisinden. Özellikle ifade ediyorum bu meclisteki çıkan karar oy birliğiyle çıkmıştır. Yani burada amacımız aslında tek seferde metrobüs ihtiyacını tümden karşılayıp İstanbul'u tek kalemde rahatlatmak ve iç kaynaklardan, kendi kaynaklarımızdan yaptığımız yatırımlarla da diğer eksikliklerini gidermek idi. Ancak ne yazık ki bu yatırımın dış borçlanma onayı Cumhurbaşkanlığınca bekletildi. Hiçbir yatırım programını o günden bugüne alınmadı. Yani İstanbul'un bu acil ihtiyacını gidermemiz, İstanbulluların sorununu çözmemiz Cumhurbaşkanlığı tarafından uygun görülmedi işin özeti bu. İBB Meclisi'nin oy birliğiyle karar verdiği, bakın o mecliste Sayın Cumhurbaşkanı'nın mensubu olduğu ve her projeyi parti projesi diye anlattığı bir ortamda kendisi meclisin onay verdiği bir sürece onay vermediği gibi o günden bugüne 2021 yılının başından itibaren ne yazık ki yatırım planına alınmasını da uygun görmedi. Yani tekrar ifade ediyorum, İstanbulluların bu acil sorununu çözmemizi uygun görmedi Sayın Cumhurbaşkanı.”