Sidefer damla, bebeklerin gelişimi ve sağlığı oldukça önemli bir madde olan Demir eksikliğine yönelik bir ilaçtır. Demir eksikliği; çocuklar, yaşlılar ve yetişkin bireylerde bile büyük problemlere yol açabilir. Bebeklerde ise Demir eksikliği yüzünden çok daha büyük problemler yaşanabilir. Bu yüzden bebeklerin Demir eksikliği yaşamamaları için güvenilir takviyeler kullanmaları iyi olabilir. Ancak, her türlü ilaçta olduğu gibi Sidefer damla gibi takviye ilaçlarda da doktorunuzun onayını almanız gerekir. Aksi taktirde bebeğiniz bu ilacın faydasından çok zararlarını görebilir.
2024 SİDEFER DAMLA FİYATI NE KADAR?Sidefer damlanın fiyatı, bu ürün takviye bir ilaç olduğu ve online satış sitelerinde de satıldığı için satıcıya ve gramaja göre değişkenlik gösterebilir. Sidefer damlanın fiyatı 279 TL ila 375 TL aralığındadır. Ancak, özellikle de online satış siteleri üzerinden Sidefer damla satın alırken ucuz fiyatlar ile alışveriş yapmak için sahte ürünlerle karşı karşıya kalmamaya dikkat etmeniz gerekir.
SİDEFER DAMLA NEDİR?Sidefer damlanın içerisinde ana madde olarak demir kullanılmıştır. Buna ek olarak damlada yardımcı maddeler olarak da potasyum sorbat, kıvam arttırıcı, sitrik asit ve süt aroması gibi maddeler kullanılmıştır. Bu içerik sayesinde Sidefer damla, bebeklerde gelişimi destekleyen bir takviye haline gelmektedir.
SİDEFER DAMLA NİÇİN KULLANILIR?Sidefer damlanın asıl kullanılma amacı, demir takviyesi sağlamaktır. Yani, Sidefer damla çoğunlukla demir eksikliği yaşayanlarda kullanılan bir takviyedir. Buna ek olarak Sidefer damlanın asıl hedef kitlesi bebeklerdir. Yani, ilacın içeriği ve içerdiği maddenin dozajlarından dolayı çocuklarda, erişkinlerde ve yaşlılarda etki göstermesi oldukça düşük bir ihtimaldir. Sidefer damla sayesinde bebeklerin gelişim süreci ve kan değerleri desteklenmiş olur. Bu sayede bebeğiniz daha sağlıklı, daha iyi gelmiş ve daha huzurlu bir bebek haline gelebilir.
SİDEFER DAMLA NASIL KULLANILIR?Sidefer damlanın nasıl kullanılması gerektiği, kullanacak olan bebeğin tıbbi geçmişine göre değişkenlik gösterebilir. Ancak, genel olarak Sidefer damla, 6 aylıktan büyük bebeklerde kullanılması gereken bir takviyedir. Bu ilacın günlük dozajı, bebeğinizin kilosu başına bir damla olacak şekilde ayarlanmalıdır. Yani, örnek olarak 1 yaşında bir bebeğiniz varsa ve bebeğiniz 7 kg ağırlığında ise günlük olarak 7 damla şeklinde Sidefer damla kullanabilir. 4 – 10 yaş aralığındaki çocuklarda ise Sidefer damla, günde 10 damla olacak şekilde kullanılabilir. Sidefer damlayı kullanmadan önce şişeyi iyice çalkalayarak maddelerin birbirine karışmasını sağlamanız gerekir. Buna ek olarak Sidefer damlanın 25 dereceyi aşmayan sıcaklığa sahip olan bir ortamda muhafaza edilmesi gerekir.
SİDEFER DAMLA YAN ETKİSİ VAR MI?Sidefer damla, takviye bir ürün olduğu için normal ilaçlara oranla yan etki gösterme ihtimali daha düşük olan bir damladır. Ancak, Sidefer damla da aşırı ve yersiz kullanım gibi sebeplerden dolayı yan etkilere yol açabilir. Sidefer damlanın olası yan etkileri başlıca şunlardır:
Dışkı renginde değişiklik (genellikle daha koyu renkli dışkılama normal kabul edilir)KabızlıkMide bulantısıMide ağrısıGözlerde kurulukYemek borusunda yanma hissiMide ekşimesiİştah artışıSidefer damla, çoğunlukla bebeklerde kullanılan bir takviye ürünü olduğu için bebeğinize Sidefer damla verdikten sonra yukarıdaki yan etkilerden mustarip olup olmadığını anlamak için bebeğinizi gözlemlemeniz gerekir. Yukarıdaki yan etkiler ile karşı karşıya kalma durumu söz konusu olursa acilen bir doktora danışmalısınız.
Fizik tedavi uzmanları son zamanlarda fizyoterapist kaşeli tetkik istekleri ve hatta reçetelerle karşılaşmaya başladılar. Doktorlar, bazı hastalarının fizyoterapist önerisiyle ilaçlarını dahi bıraktığını söylüyor. Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği, alanlarındaki yanlış uygulamaların giderek yaygınlaştığını belirtiyor. Öyle ki lazer epilasyon, makyaj, cilt bakımı kursu veren kurumlarda MR workshopu düzenleniyor.
Mersin Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi öğretim elemanları, Antalya'da düzenlenen 18. Nöroşirürji Hemşireliği Kongresi’nde 'Sözlü Bildiri İkincilik' ödülüne layık görüldü.Devamı için tıklayınız
İç Hastalıkları ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Timuçin Çil, kanserde immünoterapi tedavisinin başarı şansını yükselttiğini ve son 15 yılın çığır açan tedavi yöntemi olduğunu söyledi. 3. Kanserde İmmüno-Onkolojik...Devamı için tıklayınız
Sabahları uyanır uyanmaz cep telefonuna bakmayan yoktur! Cep telefonları sayesinde çoğu işimizi hallediyor, günün yorgunluğunu sosyal medyamızda atıyoruz. Zamanımızın çoğu, mavi ekran karşısında geçiyor. Bunun genel ve ruh sağlığımız üzerindeki bedelini uzmanlar açıklıyor ve günde 'sadece 2-3 saat kullanın' diyor. Peki ya cep telefonları sizin ne kadar vaktinizi alıyor? Habertürk'ten Demet Demirkır'ın haberi
Bu göz hastalığını hiç duydunuz mu? Adı ‘Keratokonus’… Anatomik olarak gözün en önünde yer alan kornea adı verilen saydam tabakanın incelmesi ve öne doğru dikleşmesi ile seyreden bir hastalık. Üstelik...Devamı için tıklayınız
Yaşam alanlarımızı dekore ederken oldukça özen gösteririz. Renk uyumu, eşyaların boyutları ve diğer objeler, bütünlüğün sağlanabilmesi açısından son derece önemlidir. Bu kapsamda son dönemlerde birçok kişinin yaşam alanlarının dekorasyonları için tuz lambasından da destek aldıkları görülmektedir. Bir dekorasyon ürününden çok daha fazlası olan tuz lambası, ayrıca insan sağlığına da çok çeşitli açılardan destek vermektedir.
Son dönemlerde hemen hemen herkesin evinde görmeye alıştığımız tuz lambası, yalnızca bir dekorasyon ürünü değildir. Tuz lambasının şaşırtıcı faydalarının olduğuna dikkat çeken birçok uzman, bu ürünün mümkün olduğunca evlerin her alanında olması gerektiğini ifade etti. Peki, tuz lambasını bu denli özel kılan şey nedir? İşte tuz lambasının faydalarına dair tüm merak edilenler…
TUZ LAMBASI NEDİR?Tuz lambasının asıl kullanım amacı şifasından yararlanmaktır. Bazı sağlık problemlerinden ötürü ortaya çıkan can sıkıcı semptomların giderilmesinde etkili olduğu söylenilen bu ürün için elektrik ve priz yeterlidir.
Tuz lambası evin her bölümünde kullanılabilir. Tuz kristallerinin birleşiminden ortaya çıkan bu özel lamba, ortamda bulunan negatif iyonları yok eder. Pozitif iyonlar yayan tuz lambası, meditasyonlarda da sık sık kullanılmaktadır.
TUZ LAMBASININ FAYDALARI NELERDİR?Oyulan kaya tuzunun içerisine lamba yerleştirilmesi ile tasarlanan tuz lambasının insan sağlığını çok çeşitli açıdan desteklediği bilinmektedir. Yürütülen araştırmalar neticesinde bu özel ürünün öne çıkan faydaları ise şu şekilde kayda geçmiştir:
Ortamın havasını yeniler.Stresi azaltır.Horlama sorununun önüne geçer.Astım rahatsızlığının tedavisini destekler.Alerjik sorunların etkilerini hafifletir.Enerji verir.Oksijen seviyesinin yükselmesini destekler.Depresyona girme olasılığını düşürür.Melatonin ve serotonin hormonlarının salgılanmalarını tetikler.Uyku kalitesini artırır.Ortamın nem oranını dengeler.Kas ve eklem ağrılarını dindirir.Konsantrasyonu artırır.
Gülgiller familyasının en sevilen üyelerinden olan erik, yaz aylarının vazgeçilmezleri arasında yer almaktadır. Birçok kişinin en sevdiği meyve olan erik, yalnızca lezzeti ile değil faydaları ile de uzmanların tavsiyelerine sık sık konu olmaktadır.
Ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’nde bol miktarda bulunan erik ağaçları, meyve yetiştiriciliği kategorisinde de büyük başarılara imza atılmasına aracılık etmiştir. Ek olarak kurak ve sıcak bölgelerde de bazı erik türlerinin yetiştirildikleri bilinmektedir.
Ülkemizin verimli topraklarının en çok tercih edilen ürünleri arasında yer alan erik, insan sağlığını da pek çok açıdan desteklemektedir. Özellikle kuru ve yeşil eriğe dikkat çeken uzmanlar, meyvenin bu türlerinin genel sağlık tablosunu iyileştirdiklerini ifade etti. İşte eriğin faydalarına dair tüm merak edilenler…
KURU ERİĞİN FAYDALARI NELERDİR?Başta demir eksikliği olmak üzere pek çok durum ile doğrudan ilişkili olan eriğin insan sağlığını birçok katkısı bulunmaktadır. Kuru eriğin diyet listelerinde yer almasına karşın diyete ihtiyaç duymayan kişiler tarafından da mutlaka tüketilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, meyvenin öne çıkan faydalarını şu şekilde sıraladı:
Kilo verme sürecini destekler.Metabolizmayı hızlandırır.Saç dökülmesi probleminin azalmasına yardımcı olarak saç sağlığını destekler.Kabızlık sorununa iyi gelir.Sindirim sistemini iyileştirir.Kalp sağlığının korunmasına katkıda bulunur.Kırışıklık oluşumunu geciktirir.YEŞİL ERİĞİN FAYDALARI NELERDİR?Yazın gelmesinin dört göz ile beklenmesine yol açan faktörlerin başında gelen yeşil erik lezzetinin yanı sıra faydaları ile de dikkat çekmektedir. Eriğin en çok tüketilen bu türünün öne çıkan faydaları ise şu şekilde sırlanabilir:
Kalp sağlığını destekler.Kalp kaslarının düzenli çalışmasına yardımcı olur.Yüksek kolesterolü düşürür.Kan basıncını dengeler.Damarları onarır.Bağışıklık sistemini güçlendirir.Kanser hücrelerine karşı aktif olarak savaşır.Beyin hasarlarının önüne geçer.Kilo dengesinin korunmasına yardımcı olur.Menopoz belirtilerini hafifletir.Magnezyum takviyesinde etkilidir.Kan üretimini artırır.Demir eksikliğine iyi gelir.
Bergamot ağacının meyvelerinden soğuk sıkım yöntemi ile elde edilen bergamot yağı, oldukça hoş bir kokuya sahiptir. Hoş kokusunun yanı sıra bergamot yağının acı bir tada sahip olduğunu da belirtmekte fayda olacaktır. Latince ismi ‘citrus aurantium bergamia’ olan bergamot, ılıman iklime sahip ülkelerde yetişir. Turunçgiller familyasının bir üyesi olan bergamotun kabuk kısmı limon sarısı, küre ya da armut formunda gelişir.
Aromatik bir yağın elde edilmesi için bergamotun kabukları soğuk presleme yöntemine tabi tutulur. Özellikle aromaterapide kullanımı tercih edilen bergamot yağının rahatlatıcı ve sakinleştirici bir etkisi vardır. Aynı zamanda bu doğal yağın antibakteriyel ve anti-inflamatuar özelliklere sahip olması da kullanım çerçevesinin bir hayli geniş olmasını sağlamaktadır.
Bergamot Yağını Faydaları Nelerdir?Günümüzde en çok tercih edilen doğal yağlardan biri olan bergamot yağı, cilt rahatsızlıklarını tedavi edici özellikleri ile ön plana çıkmaktadır. Özellikle sivilce ve akne sorunlarında başarılı olan bergamot yağı, ciltteki yaralarında iyileşme sürecini kısaltmaktadır. Bunların yanı sıra bergamot yağının bilinen diğer faydaları ise şu şekilde sıralanabilir;
Normal cilt tiplerinde sivilce ve akne sorunlarını tedavi ederAğrılı kistlere karşı etkilidirAkne oluşumunu azaltır, var olan sorunları tedavi ederBuhar yolu ile bergamot yağı koklanır ise endişe ve yorgunluğun geçmesini sağlarBeyne dopamin ve seratonin salarak; anksiyete, depresyon ve diğer duygudurum bozukluklarını giderirGıda zehirlenmesine karşı ektilidirYüksek kolesterolün düşmesini sağlarAğrı ve iltihapların azaltılmasını sağlarSaçların daha sağlıklı bir şekilde uzamasına yardımcı olurCildin nem dengesini sağlarCilt tonunu eşitlerCildin genç bir görünüme sahip olmasını sağlarAğız bakımında gargara olarak kullanılabilirDeride meydana gelen ufak yara izlerinin iyileşme sürecini hızlandırırBergamot Yağı Nasıl Kullanılır?Oldukça geniş bir kullanım alanına sahip olan bergamot yağının kullanım teknikleri ve dozajları şu şekilde sıralanabilir;
Cilt Bakımı İçin Kullanımı: Cilt bakımı için bergamot yağı kullanılacak ise karabiber, adaçayı, selvi, geranium, mandalina, portakal, biberiye, sandal ağacı, vetiver ya da ylang ylang yağlarından birinin sabit yağ olarak seçilmesi gerekir. 10 ml sabit yağın içerisine iki ya da üç damla bergamot yağı ilave edildikten sonra cilt bakımı için kullanılabilirMasaj Yağı Kullanımı: Bergamot yağı, masaj yağı olarak kullanılabilir. Bunun için yine sabit bir yağ ile bergamot yağının seyreltilmesi gerekir. 50 ml sabit yağın içerisinde beş ila on damla bergamot yağı ilave edildikten sonra masaj yağı olarak kullanım sağlanabilirSaç Bakımı İçin Kullanımı: Saç bakımı için bergamot yağı kullanılacak ise bu yağ saç bakım maskelerinin içerisine dahil edilebilir. Aynı zamanda şampuanların ya da saç kremlerinin içerisine de bergamot yağı eklenebilirBuhar Kullanımı: Bergamot yağının kokusundan yararlanmak için bir litre sıcak suyun içerisinde dört damla bergamot yağının eklenmesi yeterli olacaktırAğız Bakımı İçin Kullanımı: Ağız bakımı için bir çay bardağı suyun içerisine iki damla bergamot yağının ilave edilmesi ve bu su ile gargara yapılması yeterlidirBergamot Yağının Zararları Nelerdir?Bergamot yağının bilinen ve sağlığı tehdit eden bir zararı yoktur. Ancak alerjik bir bünyeye sahip olan kişilerin ve hassas bir cilde sahip olan kişilerin bergamot yağını kullanmadan önce cilt testi yapması tavsiye edilir. Bunun yanı sıra hamilelerin ve emzirme dönemindeki kadınların, düzenli ilaç kullananların ve kronik rahatsızlığı olan kişilerinde bergamot yağı kullanımından önce doktorlarına danışmasında fayda olacaktır.
Üzerlik, tüysüz ve çok yıllık bir bitkidir. Genel olarak kuzey yarım kürede yetişen üzerlik ya da üzerlik otu, Asya, Afrika ve Amerika gibi sıcak bölgelerde de yayılış göstermektedir. Türkiye’de ise doğal olarak yetişen bu bitki, Ankara, Kayseri, Erzincan, Konya ve Niğde illerimizde gelişir. Üzerlik Anadolu’da genel olarak tütsü olarak kullanılmaktadır. Bu sayede kişinin üzerindeki nazarın gittiğine inanılmaktadır.
Genel olarak üzerlik bitkisinin yaprakları, tohumları ve yağı insan sağlığı üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Geçmiş yıllardan beri şifa kaynağı olarak kullanılan doğal yağlar arasında bulunan üzerlik yağı, kansere karşı koruyuculuk sağlamaktadır.
Üzerlik Yağının Faydaları Nelerdir?Beden için oldukça besleyici içeriklere sahip olan üzerlik yağı, kişilerin hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlamaktadır. Alternatif tıpta oldukça sık tercih edilen üzerlik yağı; antikanser, antioksidan ve anti inflamatuar özelliklere sahiptir. Üzerlik yağının insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileri ise şu şekilde sıralanmaktadır;
Üzerlik yağı, vücuttaki immünü arttırır ve bu sayede vücudun hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlar
Bağışıklık sistemini güçlendirir
Ciltte meydana gelen tahrişi büyük oranda azaltırDüzenli olarak üzerlik yağı kullanılır ise vücudun savunma sistemleri optimize edilirKırışıklık ya da cilt sarkması gibi yaşlılık belirtilerinin meydana gelmesini geciktirirCilde doğal bir ışıltı kazandırırCildin daha genç bir görünüme sahip olmasını sağlarAntioksidan yönünden zengin olan üzerlik yağı, vücuttaki serbest radikaller ile savaşırHücrelerin hasar almasını engellerGenel vücut sağlığını destekler ve doğal detoksifikasyon süreçlerinin daha kolay geçmesine yardımcı olurVücuda enerji verirÜzerlik Yağı Nasıl Kullanılır?Üzerlik yağı cilt sağlığının korunması ve özellikle genel vücut sağlığının korunmasında olumlu etkilere sahiptir. Cilde uygulanabilen üzerlik yağı, harici kullanımların yanı sıra dahili kullanımlara da uygundur. Hem gıda takviyesi hem de kozmetik alanında tercih edilebilen üzerlik yağı, ihtiyaca uygun olacak şekilde günde en fazla bir ya da iki çay kaşığı kadar tüketilmelidir. Üzerlik yağının aç karnına içilmesine de özen gösterilmelidir.
Dahili olarak kullanıma uygun olan üzerlik yağı, saç ve cilt bakımı için tercih edilecek ise cilt bakım maskelerinin içerisine ya da saç maskelerinin içerisine ilave edilebilir. Üzerlik yağı cilt üzerine direkt olarak da uygulanabilir. Masaj yaparak uygulanacak olan üzerlik yağı, bölgedeki kan dolaşımının artması ile cilt tarafından daha hızlı bir şekilde emilecektir. Aynı zamanda üzerlik yağı her zaman kullanılan şampuanın ya da saç kreminin içerisine de eklenebilir. Bu kullanım tekniği ile de bu doğal yağın etkilerinden faydalanmak mümkün olacaktır.
Üzerlik Yağının Yan Etkileri Nelerdir?Üzerlik yağı birçok olumlu etkiye sahip olsa da bazı durumlarda yan etkilerini gösterebilir. Bu yağın yan etkilerinin meydana gelmesinin en önemli nedeni doz aşımıdır. Günde iki çay kaşığından fazla tüketilmesi halinde istenmeyen sağlık sorunları meydana gelebilir. Aynı zamanda alerjik bünyelere sahip olan kişiler ile hassas cilt yapısına sahip olan kişilerin de üzerlik yağı kullanmadan önce doktorlarına danışması gerekir. Aksi halde ciltte tahriş, kızarıklık, döküntü ve kaşıntı gibi alerjik reaksiyonlar meydana gelebilir.
Bunların yanı sıra hamilelik dönemindeki kadınların üzerlik yağı kullanımı tavsiye edilmemektedir. Kronik hastalığı olanların, düzenli ilaç kullananların ve mide sorunu yaşayan kişilerin de doktorlarına danıştıktan sonra üzerlik yağı kullanmasında fayda olacaktır.
Sandal ağacı, ‘santalaceae’ familyasının bir üyesi olup, tropik bir ağaç türüdür. Yapraklarını dökmeyen bu ağacın en dikkat çeken özelliklerinden biri yapraklarının birbiri ile karşılıklı olmasıdır. Oldukça hoş bir kokuya sahip olan sandal ağacı, tıbbi alandaki yararları ile geçmişten günümüze kadar kullanılmaya devam etmektedir.
Sandal ağacı yağı, ağacın odun kısımlarının distilasyonu ile elde edilir. Ağaçlar genel olarak ağır, sarı ve ince tanelidir. Diğer birçok aromatik ağacın aksine sandal ağacının kokusu onlarca yıl kendini korumayı başarır. Günümüzde sandal ağacı kozmetik sektöründe sıklıkla kullanılmaktadır. Özellikle vücut jellerinde ve şampuanlarda sandal ağacı özünün yer alır.
Sandal Ağacı Yağının Faydaları Nelerdir?Günümüzde en çok tercih edilen doğal yağlardan biri olan sandal ağacı yağı, cilt ve saç sağlığının korunması üzerinde oldukça etkilidir. Özellikle cilt bakımı için tercih edilen sandal ağacı yağının bilinen faydaları şu şekilde sıralanabilir;
Sandal ağacı yağı balgam sökme özelliğine sahiptirÖksürüğün kesilmesini sağlarSolunumu dengelerAntiseptik özelliği ile kişinin rahatlamasını ve yatışmasını sağlarAlerjik ciltlere zarar vermeden doğal bir antiseptik olarak cilt temizleme imkanı sunarDizanteri hastalığına iyi gelirBel soğukluğunu giderirUykusuzluk sorununu ortadan kaldırırYüksek stres seviyesini düşürürDepresyona iyi gelirSandal ağacı yağı, duyguların dengelenmesini sağlarRuh halini iyileştirirAfrodizyak etkisi vardırÜlser rahatsızlığında mideyi tedavi etmek aşmasına destek olurTerleme sorununa doğal çözüm sunarSindirim sistemini, solumun sistemini ve sinir sistemini güçlendirirSandal Ağacı Yağının Cilt Üzerindeki Etkileri Nelerdir?Sandal ağacı yağının cilt üzerindeki olumlu etkileri şu şekilde sıralanabilir;Yaşlılık ve güneş ışınlarından dolayı meydana gelen lekeleri yok ederSivilce, akne ve siyah nokta oluşumlarını tedavi ederKuru ciltlerin beslenmesini ve nem ihtiyacının karşılanmasını sağlarKuruyan, çatlayan ve yıpranmış olan ciltlerde düzenli olarak kullanılır ise cildi onarırCiltte biriken her türlü virüs ve bakterinin cilt yüzeyinden uzaklaştırılmasını sağlarÖlü derilerin ve kirin temizlenmesini sağlarSandal Ağacı Yağı Nasıl Kullanılır?Sandal ağacı yağının seyreltildikten sonra kullanılması gerekir. Bunun için tercih edilebilecek taşıyıcı yağlara arasında adaçayı yağı, geranium yağı, ylang ylang yağı, galbanum yağı, lavanta yağı ve sığla yağı yer alır. Bu yağlardan herhangi birini seçtikten sora her 10 ml için iki ila üç damla sandal ağacı yağının ilave edilmesi gerekir. Bu karışım ile cilt bakımı ve vücut bakımı yapılabilir. Masaj için sandal ağacı yağı kullanımlarında 50 ml için beş ila on damla kadar sandal ağacı yağının, sabit yağın içerisine eklenmesi gerekir. Saç bakımı için sandal ağacı yağı direkt olarak şampuanların ya da saç kremlileri ile saç maskelerinin içerisine eklenebilir. Bu yağ ile ağız bakımı yapmak için bir çay bardağı suya iki damla sandal ağacı yağının eklenmesi yeterli olacaktır. Aynı zamanda bir litre sıcak suyun içerisine dört damla sandal ağacı yağı ekleyerek, bulunan ortamın havasının değişmesine ve aynı zamanda bu yağın buharından yararlanılması da tercih edilebilir.
Sandal Ağacı Yağının Zararları Var Mıdır?Sandal ağacı yağının doğru ve düzenli olarak kullanılması halinde bilinen bir yan ektisi yoktur. Ancak aşırı kullanımlarda ya da alerjik bünyeye sahip kişilerde baş dönmesi, mide bulantısı, kaşıntı, tahriş ya da döküntü gibi semptomlar meydana gelebilir.
Eski zamanlardan beri doğal bir şifa kaynağı olarak kullanılan menengiç özellikle kas ağrıları ve eklem ağrıları üzerindeki etkisi ile dikkat çekmektedir. Sıklıkla kahve ve sabun formunda karşımıza çıkan bu doğal şifa kaynağı, yağ formunda da insan sağlığına olumlu etkiler sunar. Menengiç, genel olarak Akdeniz Bölgesi ve Orta Doğu’da kendiliğinden yetişir.
Menengicin Latince ismi ‘pistacia terebinthus’tur. Menengiç ağacı genel olarak dört ile on metre yüksekliğine ulaşabilir. Ülkemizde de sık sık üretilen bu bitki yaban fıstığı, çıtmık, çitlembik ya da bıttım olarak da anılmaktadır. Bu yazımızda, tohumlarından soğuk presleme yöntemi ile elde edilen menengiç yağının, insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini sizler için bir araya getirdik.
Menengiç Yağının Faydaları Nelerdir?Menengiç yağı günümüzde en çok tercih edilen doğal yağlar arasında yer alır. Bazı kişiler ise menengiç yağının ne işe yaradığını ve nasıl kullanılması gerektiğini araştırmaktadır. İlk kez menengiç yağı kullanacak kişiler bu doğal yağın saçlar üzerindeki ve cilt sağlığı üzerindeki etkilerini merak etmektedir. O halde hemen menengiç yağının faydalarına geçelim;
Menengiç yağı, iştah açıcı özelliğe sahiptir. Bu nedenle kilo alma konusunda sorun yaşayan kişiler tarafından sıklıkla tercih edilirMenengiç yağı, karın bölgesine masaj yaparak sürüldüğünde karın ağrını giderirSaç derisinde meydana gelen kaşıntıyı ortadan kaldırırDüzenli kullanımı ile saçların erkenden beyazlamasını engellerSaçların beslenmesini ve daha hızlı bir şekilde uzamasına destek verirCiltte meydana gelen kızarıklıkları iyileştirirEgzama ve sedef hastalığına iyi gelirCildin daha pürüzsüz ve canlı bir görünüme sahip olmasını sağlarCiltte meydana gelen sivilce ve siyah nokta oluşumlarını giderir. Düzenli kullanım sağlanması halinde bu sorunların yeniden meydana gelme riskini minimum seviyeye indirirKadınların regl döneminde yaşadıkları ağrı ve krampların şiddetini azaltırGut hastalığının tedavisinde kullanılırFDA, osteoartrit, romatoid artrit tedavisinde aktif rol alırKan dolaşımına destek olurMenengiç Yağı Nasıl Kullanılır?Menengiç yağının kullanımı, kullanım amacına ve uygulama bölgesine göre değişiklik gösterir. Artrit, kas ağrıları ya da sırt ağrıları için kullanılabileceği gibi gerilim tipi baş ağrılarının geçmesi ve iltihap ile burkulmaların tedavisi için de tercih edilebilir. Eklem ve kas ağrıları ile regl dönemi ağrıları için menengiç yağı direkt olarak ağrılı bölgeye masaj yaparak uygulanabilir. Kilo sorunu yaşayan kişiler ise bir bardak suyun içerisinde iki damla menengiç yağı ilave ederek tüketebilir. Cilt için kullanımlarda da yine menengiç yağı tek başına kullanılabileceği gibi farklı yağlar ile bir kür hazırlanarak da kullanılabilir.
Menengiç Yağı Kullanımında Dikkat Edilmesi GerekenlerMenengiç yağı genel olarak insan sağlığı için olumlu etkilere sahip olsa da potansiyel risklere sahip olan bir doğal yağ türüdür. Yanlış ve fazla kullanılması, iltihap ve kızarıklıklara neden olabilir. Aynı zamanda dahili tüketimi böbreklere ve karaciğere zarar verebilir. Cilt tahrişi ve iltihaplanma durumu genel olarak alerjik bünyelere sahip kişilerde kendini gösterse de menengiç yağı kullanacak olan kişilerin doktorlarına danışması gerekir.
Öte yandan kronik hastalıkları olanların, düzenli ilaç kullananların, mide sorunu yaşayanların, hamile ve emzirme döneminde olan kadınların, kan sulandırıcı ilaç kullananların ve aşırı kilo sorunu olan kişilerin menengiç yağı kullanımını mutlaka doktorlarına danışması gerekir.
Malulen emeklilik maaşı, 2024 yılı emeklilik zammı ile birlikte yükselmiştir. Bu yazıda, malulen emeklilik maaşının ne kadar olduğuna değinecek, malulen emekliliğin başvuru ve şartlarını sizlere aktaracağız.
Malulen Emeklilik Maaşı Ne Kadar Oldu?Malulen emekli maaşının hesaplanmasında, bireyin prim ödeme miktarı önemli bir etken olarak kabul edilir. Maluliyet derecesi de aylık maaşın belirlenmesinde önemli bir faktördür; daha yüksek bir maluliyet derecesine sahip kişiler için daha yüksek maaş ödenir.
Malulen emekli maaşları, genel emekli maaşlarına yapılan zam oranlarına bağlı olarak artar. 2024 yılı itibarı ile emeklilere ödenen en düşük maaş 10.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Fakat; malulen emekli olan bir kişi yeniden çalışmaya başlarsa, kendisine yapılan ödemeler durdurulur.
Malulen Emeklilik Şartları Nelerdir?Malulen emeklilik için belirlenen şartlara göre, sigortalının;
Malul kabul edilmesi gerekmektedir.Sigortalı, en az on yıl boyunca sigortalı olarak çalışmış olmalı ve toplamda 1800 gün prim ödemiş olmalıdır. Sürekli bakıma muhtaç derecede malul olanlar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün prim ödenmiş olması yeterlidir.
Maluliyet nedeni ile sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan ya da iş yerini kapattıktan ya da devrettikten sonra, malulen emeklilik için yazılı başvuruda bulunmalıdır.
Malulen Emeklilik Başvurusu İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?Malulen emeklilik başvurusu için talep edilen belgeler şöyledir:SSK'lılar (4/A) ve Bağ-Kur'lu (4/B) sigortalılar için:İşten ayrılma bildirgesi (işten ayrıldıktan sonraki 10 gün içinde başvuranlar için)Tahsis başvuru ve taahhüt belgesiEmekli Sandığı'na bağlı olanlar (4/C) için:
Açıkta olanlar için şahsen başvuru yapmalarıMalulen emekliliğe sevk onayıSağlık kurulu raporuÇalışanların kurumları aracılığıyla başvuru yapmalarıMalulen Emeklilik Başvurusu Nasıl Yapılır?Malulen emekli olma başvurusu, sigortalının ilgili olduğu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü ya da Sosyal Güvenlik Merkezi'nden yapılır. Bu başvuru yazılı olarak gerçekleştirilir.
Başvuru dilekçesi, sigortalının kendi el yazısıyla ya da vekilinin imzasıyla yazılır. Dilekçede, sigortalının adı, soyadı, TC kimlik numarası, doğum tarihi, adresi, sigortalılığına dair bilgiler ve malulen emeklilik talebi yer alır. Başvuruyu bizzat yapanlar, belgeleri ilgili birime teslim eder. Posta yolu ile yapılan başvurularda, belgelerin onaylı birer kopyası gönderilmelidir.
SGK, başvuruyu değerlendirir ve malulen emeklilik talebinin kabul ya da reddine karar verir. Talep kabul edilir ise, sigortalıya malullük aylığı bağlanır.Başvuru yapılırken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar şunlardır:Belgelerin eksiksiz olarak hazırlanması önemlidir.Sağlık kurulu raporunda çalışma gücünün en az %60'ını kaybettiğinizin tespit edilmesi gerekmektedir.Başvurunun takip edilmesi önemlidir.Malulen Emekliliğin Faydaları Nelerdir?Malulen emekliler, çalışma kapasitelerini en az %60 oranında kaybetmeleri durumunda Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kendilerine bağlanan aylığı alırlar. Bu aylık, sigortalının prim ödemeleri ve çalışma süresi gibi unsurlar göz önünde bulundurularak hesaplanır.
Emekli olduktan sonra işsiz kalan malulen emekliler, işsizlik ödeneğinden yararlanabilirler. Bu ödeneğin miktarı, son 3 yıldaki çalışma süreleri ve prim ödeme gün sayıları gibi faktörlere bağlı olarak belirlenir.SGK tarafından sağlanan sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanabilirler. Rehabilitasyon, engelli araçları, evde bakım gibi hizmetler de dahildir.Malulen emekliler, malullük aylıklarına ek olarak her ay 1.100 TL ek ödeme alırlar. Bu ek ödeme, her yıl Ocak ayında enflasyon oranında artırılır.İhtiyaç halinde çeşitli yardımlardan faydalanabilirler. Yakacak yardımı, gıda yardımı, kira yardımı gibi çeşitli yardımlar bu kapsamda yer alır.
İncirin anavatanı Akdeniz ve Güneybatı Asya olarak bilinir. Ağaç ya da ağaççık olarak nitelendirilen bu bitkinin meyvesi ise hemen hemen herkes tarafından sevilerek tüketilir. İncirin iç kısmında yer alan minik yapıdaki çekirdekler ise incirin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerinin kaynağıdır. Kabuklu ya da kabuksuz olarak tüketilebilen bu meyve, kurutularak da tüketilmektedir. Aynı zamanda incir, farklı tatlıların içerisine eklenebildiği gibi özellikle reçel yapımında da sıklıkla tercih edilir.
İncirin içerisinde yer alan çekirdeklerden elde edilen incir yağı ise son yıllarda oldukça fazla tercih edilmektedir. Kadınlar tarafından cilt bakımı ve saç bakımı için kullanılan incir yağı, erkekler tarafından da kullanılmaktadır. Özellikle antioksidan bakımından zengin olan bu yağ, ciltte meydana gelen lekelerin giderilmesinde oldukça etkilidir.
İncir Yağının Faydaları Nelerdir?Son yıllarda özellikle cildinde ve saçına kimyasal içerikli ürün kullanmak istemeyen kişiler, doğal yağlara yönelmiştir. Doğal yağlar, oldukça eski zamanlardan beri şifa kaynağı olarak kullanılmaktadır. Günümüzde de sadece saç ve cilt bakımı için değil aynı zamanda belli başlı hastalıkların tedavisi için de doğal yağ kullanımları tercih edilmektedir. Bu yağlar arasında bulunan incir yağının insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileri ise şu şekilde sıralanabilir;
Ağız ve ellerde oluşan çatlaklardaki hücreleri onararak dokunun iyileşmesini sağlarKadınlarda doğum sonrası oluşan çatlakların giderilmesini sağlarSoğuk ve kuru havalardan dolayı ciltte meydana gelen çatlakları onarırAkne ve uçuk gibi cilt sorunlarını iyileştirirSinir ve beyin sistemini kontrol altına alırMetabolizmanın çalışmasını sağlarBağırsak sağlığını korurKanserli hücrelerin yayılmasını engellerPotasyum bakımından zengin olan incir yağı, diyabete iyi gelirKabızlık sorununu giderirGöz çevresinde meydana gelen koyu halkaların giderilmesini sağlarUyku düzenine etki ederDaha canlı bir cilde sahip olunmasını sağlarGöz çevresindeki morlukları giderirİncir Yağının Saç Üzerindeki Etkileri Nelerdir?Cilt sağlığı ve genel vücut sağlığı üzerinde etkili olan incir yağı, saçların bakımı için de tercih edilebilir. Düzenli ve doğru kullanım ile incir yağı saçların onarılmasını sağlar. Saçların dış etkenlere karşı korunmasına imkan sunan bu doğal yağ aynı zamanda kuru saçların nem ihtiyacını da giderir. Aynı zamanda saçlardaki dökülme sorunlarını azaltır. Saçların daha parlak bir görünüme sahip olmasını ve daha sağlıklı bir şekilde uzamasını sağlar.
İncir Yağı Nasıl Kullanılır?İncir yağı geniş bir kullanım alanına sahip olduğu için kullanım yöntemleri de buna göre değişiklik göstermektedir. Yüz bölgesi ve tüm vücut için kullanılacak olan incir yağı, direkt olarak cilde temas ettirilebilir. Sorunun olduğu bölgeye masaj yaparak uygulanması, o bölgedeki kan akışını hızlandıracağı için incir yağının cilt tarafından daha hızlı emilmesini sağlayacaktır. Saç bakımı için incir yağı kullanılacak ise saç kremlerinin ya da şampuanların içesinde on ila yirmi damla incir yağının ilave edilmesi tercih edilebilir. Aynı zamanda direkt olarak saç derisine masaj yaparak uygulanması da tercih edilebilir.
İncir Yağının Zararlarıİncir yağının bilinen bir yan etkisi ya da zararı bulunamamaktadır. Ancak hassas ciltlerde ve alerjik bünyelerde farklı reaksiyonların meydana gelmesini önlemek için kullanımdan hemen önce cilt testi yapılması tavsiye edilir. Aynı zamanda kronik hastaların, düzenli ilaç kullananların, hamile ve emzirme döneminde olan kadınların da doktorlarına danıştıktan sonra incir yağı kullanımına başlaması önerilmektedir.
Doğal yağların kullanımı her ne kadar son yıllarda popülerliğini arttırmış olsa da aslında oldukça eski zamanlardan beri şifa kaynağı olarak kullanılmaktadır. Antik çağlarda insanların yaşadığı birçok sağlık sorununun tedavisi, bitkilerden elde edilen yağlar ile çözülmüştür. Bu yağlar arasında en çok bilineni ve hala kullanımına devam edileni ise zeytinyağıdır. Zeytinyağı gibi farklı birçok bitkiden de doğal yağlar elde edilmektedir.
Acı kavun yağı, acı kavunun tohumlarından elde edilir. Tohumların preslenmesi ile oluşan yağ, birçok sağlık sorunu için kullanılmaktadır. Özellikle saç ve cilt bakımı için tercih edilen acı kavun yağı aynı zamanda genel vücut sağlığı için de oldukça etkilidir. Farklı birçok satış yerinden temin edilebilen acı kavun yağı alırken, güvenilir ve bilinen satış noktalarının tercih edilmesi, gerçek acı kavun yağına ulaşımı kolaylaştıracaktır.
Acı Kavun Yağının Faydaları Nelerdir?Diğer tüm doğal yağlar gibi acı kavun yağıda pek çok farklı sağlık sorunu üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Günümüzde doğal yağlar sıklıkla saç bakımı ve cilt bakımı için tercih edilmektedir. Aynı zamanda soğuk algınlığı ya da ağrı kesici özelliklere karşı etkili olan doğal yağlar da sıklıkla kullanılmaktadır. Bunun en temel nedeni ise insanların kimyasal içerikli ürünler ve ilaç kullanmak istememesidir. Bu nedenle doğanın sunduğu şifa kaynakları artık daha çok tercih edilmektedir. Acı kavun yağının bilinen faydaları şu şekilde sıralanabilir;
Acı kavun yağı doğal bir iltihap sökücüdürKulak arkasına masaj yapıldığı taktirde, kulak çınlaması sorunlarını giderirRahim temizliği için oldukça idealdirVajinal mantar sorunlarının tedavisinde kullanılırSaçkıran hastalığına iyi gelirAğrıyan eklemlere sürüldüğünde ağrının şiddetini kısa sürede azaltırSarılık ve epilepsi için yetişkinlerde kullanımı uygundurAğrıyan dişlere acı kavun yağı sürmek, diş ağrısını azaltırDiş etlerinin daha güçlü olmasını sağlarDiş çekimini kolaylaştırırAğrıyan kemiklere ve ağrı hissedilen herhangi bir bölgeye acı kavun yağı uygulanabilirYan bağlar ve özellikle menüsküs için oldukça faydalıdırKas ağrılarını giderirFelce ve özellikle yüz felcine iyi gelirDüzenli olarak acı kavun yağı ile masaj yapmak; sinir, eklem, siyatik, gut ve kulunç ağrılarına, böbrek ve idrar yollarına iyi gelirFil hastalığı ve cüzzamın ilerlemesini durdururBaş ağrılarının geçmesini sağlarFibromiyaljide lokal olarak kullanılabilirHemoroid tedavisinde iltihabın giderilmesi için tercih edilirKanama olan bölgeye uygulandığında kanamayı keserAcı Kavun Yağı Nasıl Kullanılır?Acı kavun yağı; MS, felç, Alzheimer, romatizma ve omurga hasatlıklarında tercih edilebilir. Bunun için bütün omurgayı kaplayacak büyüklükte uzun pamuklu bir bezin acı kavun yağına batırılması gerekir. Fazla yağ sıkıldıktan sonra ense kökünden kuyruk sokumuna kadar omurga üzerine yerleştirilir. Üzerine yağlı kağıt kapatılır ve bantlanır. Sonrasında havlu kağıt konulur ve sıkı bir atlet ya da tişört giyilmesi gerekir. Akşam yatmandan önce yapılması gereken bu işlem ile sabaha kadar acı kavun yağının omurga üzerinde beklemesi sağlanır.
Rahim temizliği için bir parça toz zencefil ve toz bal ile karanfil acı kavun yağı ile karıştırılır. Elde edilen karışım gazlı bez yardımı ile vajinaya yerleştirilir ve üç ila dört saat bekledikten sonra gazlı bez alınır. Bu uygulama ayda bir olacak şekilde yapılır.
Sinüzit problemlerinde ise ağrılı bölgeye acı kavun yağı ile masaj yapılması gerekir. Aynı zamanda zeytinyağı ile acı kavun yağı karıştırılıp karın bölgesine sürülür ise karın ağrısının geçmesini sağlar.
Acı Kavun Yağının ZararlarıAcı kavun yağının hamileler tarafından kullanılmaması gerekir. Aynı zamanda hassas ve alerjik cilt yapısına sahip olan kişilerinde bu yağı kullanmadan önce cilt testi yapması gerekir. Kronik hastaların ve düzenli ilaç kullanan kişilerin de yine doktorlarına danıştıktan sonra acı kavun yağını kullanması önerilir.
Deve dikeni yağı, deve dikeni bitişinden elde edilmektedir. Deve dikeni Akdeniz Bölgesi başta olmak üzere dünyanın çeşitli lokasyonlarında yetişebilen, dikenli bir bitkidir. Papatyagiller familyasının bir üyesi olan deve dikeninin Latince adı Asteraceae’dir. Boyu otuz santimetreden iki metreye kadar ulaşabilen bu bitkinin yaprakları ise beyaz renkte ve damarlıdır.
Deve dikeni bitkisinde C vitamini, magnezyum, kalsiyum, potasyum, selenyum ve proteinler ile doymamış yağ asitleri ve lifler yer alır. Aynı zamanda kampesterol gibi çeşitli fitosteroller, silimarin, uçucu yağlar, tyramin, flavonit, histamin, reçine, amine, albümin ve agmantinde içermektedir. Sağlık açısından oldukça faydalı olan deve dikeni yağı özellikle karaciğer sağlığının korunmasında etkilidir.
Deve Dikeni Yağının Faydaları Nelerdir?Doğal yağlar içerisinde yer alan deve dikeni yağı, günümüzde birçok kişi tarafından sıklıkla tercih edilmektedir. Cilt sağlığı üzerinde olumlu etkilere sahip olan bu doğal yağ aynı zamanda birçok hastalığı da iyi gelmektedir. Deve dikeni yağının öne çıkan faydaları şu şekilde sıralanabilir;
İçeriğinde yer alan aktif bileşenler, antioksidan ve anti-enflamatuar ile karaciğer sağlığının korunmasını sağlarSindirim sistemini düzenlerKolesterol düzeyini dengelerBağışıklık sistemini güçlendirirSafra üretimini arttırır ve bu sayede gaz, şişkinlik ve diğer sindirim sorunlarının giderilmesini sağlarVücudu serbest radikallere karşı korurSerbest radikallerin neden olduğu oksidatif stresin etkilerini azaltırHücre sağlığını korurGenel vücut sağlığını desteklerEnfeksiyonlara karşı koruyucudurCiltteki inflamasyonu azaltırSedef hastalığı ve egzamaya iyi gelirAkne ve sivilce sorunlarını tedavi ederCildin nem dengesini sağlarCilt kuruluğunu ve buna bağlı olarak meydana gelen kaşıntıyı hafifletirDeve Dikeni Yağı Nasıl Kullanılır?Deve dikeni yağının nelere iyi geldiği birçok kişi tarafından merak edildiği gibi bu doğal yağın nasıl kullanılacağı da en çok araştırılan konu başlıkları arasında yer alıyor. Deve dikeni yağının kullanım alanları ve kullanım teknikleri şu şekilde sıralanabilir;
Cilt İçin Deve Dikeni Yağı Kullanımı: Cilt için deve dikeni yağı kullanılacak ise direkt olarak yağın cilde uygulanması tercih edilebilir. Ancak ilk olarak küçük bir cilt bölgesinde, cilt testinin yapılmasında fayda olacaktırSaç Bakımı İçin Deve Dikeni Yağı Kullanımı: Saç bakımı için deve dikeni yağı kullanılacak ise saç diplerine parmak uçları ile masaj yapılması tercih edilebilir. Aynı zamanda deve dikeni yağ, saç maskelerinin içerisine de ilave edilebilir. Uygulamadan sonra ortalama olarak yirmi ila otuz dakika beklenmesi ve saçların durulanması gerekirDahili Kullanımı: Deve dikeni yağı bazı yiyecek ve içeceklere karıştırılabilir. Özellikle salata soslarında ya da smoothielerde kullanılabilir. Ancak deve dikeni yağının ısıtma işlemlerine maruz bırakılmaması ve belirli bir dozajda besinlere dahil edilmesi gerekirDeve Dikeni Yağının ZararlarıDeve dikeni yağı genel olarak güvenli bir kullanım sunar. Ancak hassas ve alerjik ciltlerde kullanıldığında, cildin reaksiyon vermesine neden olabilir. Bu gibi durumlarda; kaşıntı, kızarıklık, döküntü ya da farklı alerjik reaksiyonlar meydana gelebilir. Bunların önüne geçmek için deve dikeni yağının ilk olarak küçük bir cilt bölgesine sürülmesi ve yirmi dört saat beklenmesi gerekir.
Deve dikeni yağı bazı kişilerde mide sorunlarına neden olabilir. Mide bulantısı, hazımsızlık, karın ağrısı ya da ishal görülebilecek yan etkiler arasında yer alır. Hormon dengesi hassas olanların, kan sulandırıcı ilaç kullananların, kronik hastalığı olanların, düzenli ilaç kullananların ve hamile ile emzirme döneminde olan kadınların deve dikeni yağı kullanmadan önce mutlaka doktorlarına danışması gerekir.
Ballıbabagiller familyasının bir üyesi olan melisa bitkisi, Akdeniz ülkelerinde ve Güney Alplerde yayılış göstermektedir. Altmış ila yüz santimetre arasında bir boya sahip olan bu bitki, iki yıllık ve çok yıllık odunsu bitkiler ya da çalılar olarak kabul edilir. Arıcılıkta oğul çekmede etkili olmasın nedeni ile halk arasında melisa bitkisine oğul otu da denilmektedir.
Özellikle uykusuzluk tedavisinde sıklıkla tercih edilen melisa yağı, melisa bitkisinin çiçeklerinden elde edilmektedir. Oldukça geniş bir kullanım alanına sahip olan bu doğal yağ, günümüzde en çok saç ve cilt bakımları için tercih edilmektedir.
Melisa Yağının Faydaları Nelerdir?Melisa yağı, en çok kullanılan doğal yağlar arasında bulunur. Hem kadınların hem de erkeklerin kullanımına ağrılık verdiği doğal yağlar, saç ve cilt sorunlarının yanı sıra genel sağlık sisteminde meydana gelen hastalıkların tedavisinde de sıklıkla tercih ediliyor. Kimyasal içerikli ürünler kullanmak yerine doğal yağları tercih eden kişiler olduğu gibi aynı zamanda ilaç kullanımını tercih etmeyen kişiler de doğal yağların insanlara sunduğu şifalardan yararlanmayı tercih ediyor. Melisa yağının insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileri ise şu şekilde sıralanabilir;
Cilt hücrelerinin yenilenmesi ve onarılmasını sağlarSivilce ve akne sorunlarının tedavisinde etkin rol alırAntibakteriyel ve antifungal özelliği ile küçük yaraların hızlı bir şekilde iyileşmesini sağlarMasaj uygulamalarında melisa yağının kullanılması, kadınların regl döneminde yaşadığı krampların ve regl öncesi meydana gelen semptomların azaltılmasını sağlarAnksiyete ataklarına iyi gelirBağ ağrısını geçirirStres seviyesinin düşmesini sağlarKorku ve heyecan gibi duyguların yatıştırılmasını sağlarHuzursuzluk ve uykusuzluk sorunlarını hafifletirRahatlatıcı bir özelliğe sahip olan melisa yağı, kişilerin gerginliğinin geçmesini ve kaslarının rahatlamasını sağlarMelisa Yağının Saç Üzerindeki Olumlu Etkileri Nelerdir?Melisa yağı genel sağlık sistemi üzerinde ve özellikle cilt sağlığı üzerindeki olumlu etkileri ile ön plana çıkmaktadır. Bunların yanı sıra melisa yağının saç üzerindeki olumlu etkileri de şu şekilde sıralanabilir;
Saç dökülmelerinin önüne geçerSaç derisindeki kan dolaşımını hızlandırırSaç köklerinin güçlenmesini sağlarSaçlarda meydana gelen kırılma ve kopmaları engellerCansız saç yapılarının yeniden güçlenmesine yardımcı olurMelisa Yağı Nasıl Kullanılır?Melisa yağının kullanımı, uygulama bölgesine göre değişiklik göstermektedir. Genel olarak harici kullanımlar için tercih edilen melisa yağı; lavanta yağı, geranium yağı, sığla yağı, fesleğen yağı ve papatya yağları ile birlikte kullanıma uygundur. Cilt bakımı için melisa yağı tercih edilecek ise sabit bir yağ ile her 10 ml’ye iki ila üç damla melisa yağının eklenmesi ve cilde uygulanması gerekir.
Vücut masajı için melisa yağı tercih edilecek ise yine sabit bir yağın belirlenmesi ve her 50 ml’ye beş ila on damla melisa yağının eklenmesi gerekir. Saç bakımı için melisa yağı, saç kremi ya da şampuanlarının içerisinde eklenebilir. Bu kullanımda 100 ml’ye beş ila on damla melisa yağı yeterli olacaktır. Ağız bakımı için ise bir çay bardağı sıcak suya iki damla melisa yağı eklenebilir. Aynı zamanda bir litre sıcak suyun içerisinde üç ila dört damla melisa yağı ekleyerek, buharında da yararlanılabilir.
Melisa Yağı Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?Melisa yağı dahili kullanımlar için tavsiye edilmemektedir. Yüz bölgesine yapılacak uygulamalarda, göz çevresine çok fazla temas ettirilmemesi gerekir. Hamile kadınlar ile emzirme dönemindeki kadınların melisa yağı kullanımı tavsiye edilmemektedir. Aynı zamanda açık yara ya da yanık olan bölgelere de bu yağ kullanılmamalıdır. KOAH ya da astım hastalarının da bu yağı kullanmadan önce doktorlarına danışması gerekir.
Çam yağı, çan ağacının iğnelerinden, tomurcuklarından ya da odunsu kısımlarından elde edilen doğal bir uçucu yağdır. Damıtma ve soğuk presleme yöntemleri ile elde edilen çam yağı, çam ağacının doğal özlerini bünyesinde barındırır. Üretilen çam ağacına göre farkşı aromalara sahip olan çam yağının bileşiminde genel olarak alfa-pinen, beta-pinen, kamfen, limonen ve diğer uçucu bileşenler yer alır. Genel olarak aromaterapi, masaj yağları, cilt bakımı ve temizlik ürünleri gibi geniş kullanım alanlarında tercih edilir.
Çam yağı, antiseptik özelliği ile yara bakımlarında ve temizlik ürünlerinde sıklıkla karşımıza çıkar. Bunu yanı sıra çam yağı, saç bakımı ve cilt bakımı üzerinde de oldukça etkilidir. Çam yağının kullanımından önce özellikle hassas ve alerjik cilt yapısına sahip olan kişilerin, ciltlerinin küçük bir bölümünde test etmesi gerekir. Yirmi dört saatin sonunda cilt çam yağına karşı bir reaksiyon göstermez ise bu doğal yağın kullanımı tercih edilebilir.
Çam Yağının Faydaları Nelerdir?Çam yağı; saç derisi temizliği, yara pansumanları ya da cilt bakımlarında tercih edilebilir. Günümüzde en çok tercih edilen doğal yağlardan biri olan çam yağı aynı zamanda hoş kokusu ile yüksek stres seviyesinin düşmesini ve kişilerin rahatlamasını da sağlamaktadır. Tüm bunların yanı sıra çam yağının bilinen diğer faydaları ise şu şekilde sıralanabilir;
Antioksidan özelliği ile serbest radikaller ile savaşırKişiye enerji verir ve ruh halini iyileştirirKas ağrılarına iyi gelirVücuttaki inflamasyonu azaltırÇam yağı; limon yağı ya da bergamot yağı ile karıştırıldığında anksiyete sorunlarına iyi gelir Hafızanın güçlenmesin ve kişinin odaklanma yetisini arttırırÇam yağı havanın temizlenmesi için kullanılabilir Kokusu ile soğuk algınlığına iyi gelirBaş ağrısını geçirirGribe karşı etkilidirSirke ve su ile çam yağı karıştırılır ise ayna ve cam temizliği için tercih edilebilirSindirim sistemine dahil olan organları uyaran çam yağı, doğal bir karaciğer temizleyicisidir. Detoks içeceklerine limon ve bal ile ilave edilen çam yağı, toksinlerin vücuttan kolay bir şekilde atılmasını sağlarCilt sorunlarını giderilmesini sağlarSaçlarda meydana gelen kepek sorunlarını giderirKas ağrılarına ve eklem ağrılarına iyi gelirÇam Yağı Nasıl Kullanılır?Çam yağı, cilde masaj tekniği ile uygulanabilir. Bu sayede eklem ve kas ağrılarının geçmesini sağlayacaktır. Aynı zamanda cilt üzerinde kullanılması ile cildin daha parlak ve pürüzsüz bir görünüme sahip olmasına imkan sunar. Bunun için sedir ağacı yağı, okaliptus yağı, lavanta yağı, biberiye yağı ya da adaçayı yağı ile çam yağının karıştırılması gerekir. Cilt bakımı için sabit bir yağ ile her 50 ml’ye beş ila on damla çam yağı eklenmesi yeterli olacaktır. Masaj uygulamalarında ise her 100 ml’ye bel ila on damla çam yağı eklenmelidir.
Saç bakımı için çam yağı şampuanların ya da saç kremlerinin içerisine ilave edilebilir. Bunun için her 100 ml’ye yine beş ila on damla çam yağının eklemesi yeterli olacaktır.
Çam Yağının Yan Etkisi Var Mıdır?Çam yağının doğru ve düzenli bir şekilde kullanılması halinde bilinen ciddi bir yan etkisi yoktur. Ancak yine de kronik rahatsızlığı olanların, hamile ve emziren annelerin, düzenli olarak ilaç kullananların çam yağı kullanmadan önce doktorlarına danışması tavsiye edilmektedir.
Halk arasında "kurdeşen" olarak bilinen ürtiker, kronikleştiği zaman hayatı zehredebiliyor. Hastalık 6 haftadan uzun sürdüğünde kronik spontan ürtiker olarak adlandırılıyor ve aylarca sürebilen kaşıntı ve kabarmalar, bir süre sonra hastada anksiyete, depresyon, hatta intihar riskinin artmasına dahi yol açabiliyor. Uzmanlar, hastaların çaresiz hissedip eş dosttan duyduğu bitkisel tedavilere başvurabildiğini, bunun da ani karaciğer yetmezliği ile ölüme dahi neden olabildiğini vurguluyor. Ürtiker, kronik hale gelse dahi hastalar doğru tedaviye eriştiğinde iyi sonuçlar alınabiliyor
Tavuk etine gelen fahiş zamlara rağmen kırmızı ete oranla daha uygun olduğu için yine de dar gelirlilerin tercihi olmaya devam ediyor. Özellikle yaz aylarında mangalcıların vazgeçilmezi olan tavuk etinin bozulup bozulmadığını nasıl anlarız? Tavuk etini alırken ve tüketirken nelere dikkat etmemiz gerekir? Gıda zehirlenmesinin önüne geçmek için dikkat etmeniz gereken bazı hususlar var. Yazımızda bozmuş tavuk etini anlamanın pratik yollarını ve taze tavuğun nasıl korunması gerektiğini işledik.
Sofralardan eksik olmayan tavukta tüketiciler, hayvanın helal yemle beslenmesinden helal kesime, hijyen koşullarından soğuk zincirin korunmasına ve ambalaja kadar birçok konuya dikkat etmesi gerekiyor.
Günümüzde en fazla yenen et türlerinin başında gelen tavuk etini alırken ve tüketirken nelere dikkat etmemiz gerekir. Sofralardan eksik olmayan tavukta tüketiciler, hayvanın helal yemle beslenmesinden helal kesime, hijyen koşullarından soğuk zincirin korunmasına ve ambalaja kadar birçok konuya dikkat etmesi gerekiyor. Bu dosyamızda tavuk alırken nelere dikkat etmeniz gerektiği konusunu işledik. Unutmayın! Ne kadar bilinçli bir tüketici olursak firmalar da bize o kadar helal ve kaliteli ürün sunar… Özellikle yaz aylarında kolay bozulmaya uğrayan tavuğun kesinlikle kesimden pişirmeye kadar soğuk zincirin iyi korunması gerekiyor... Helal kesim ve helal yemle beslenme olmazsa olmaz şart...
İLK BAŞTA HELAL BESLENME, SONRASINDA HELAL KESİMTavukla ilgili ilk dikkat edilmesi gereken tavuğun beslenirken helal yemlerle beslenip beslenmediği hususudur. Zira helal olmayan, şüpheli yemlerle beslenen bir tavuk haliyle helalliği konusunda da şüpheler oluşturacaktır. Diğer bir olmazsa olmaz ise helal kesim. Zira helal beslenmeyen ve kesilmeyen tavuk ne kadar hijyen kurallarına uyulursa uyulsun helal olmaz. Tüm bunlar göz önüne alındığında tüketiciler tavuk alırken muhakkak araştırmalı, helal sertifikalı tavukları tercih etmelidir. Daha sonra diğer hususlara dikkat edilmelidir. Yani tavukta dikkat edilmesi gerekli öncelik helalliktir.
SOĞUK ZİNCİRİN BOZULMAMASI ÇOK ÖNEMLİTavuk eti uygun koşullar altında korunmazsa özelikle yaz aylarında çok çabuk bozulabilir. Bu nedenle tavuk etinin satış yerlerine hangi koşullarda getirildiği ve satıldığı yerdeki depolama ve saklama koşulları son derece önem arz eder. Tavuk etinin üreticiden tüketiciye ulaşıncaya kadar tüm safhalarda, sağlıklı ve hijyenik koşullarda korunmasını sağlayan “soğuk zincir” asla bozulmamalıdır. Soğuk zincirin herhangi bir aşamada soğuk zincirde kırılma olursa; ette bozulmaya neden olur.
ŞOKLAMA YÖNTEMİ KULLANILMALITavuklar helal bir şekilde kesildikten sonra hemen şoklama yöntemi ile soğutulması ve mutfakta tencereye girene kadar bu soğuk zincir korunmalı. Zira soğuk zincirin bozulması tavuk etinde mikrop üremesine neden olur. Ülkemizdeki gelişmiş helal tesislerde kesilen tavuklar -18 derecede şoklandıktan sonra paketlenerek satış noktalarına sevk ediliyor. Bunların satış noktalarında da +4 derece soğukluktaki buzdolaplarında muhafaza edilmesi gerekiyor.
YAZ AYLARINDA BOZULMAYA DİKKAT!Yaz aylarının sıcak geçtiği ülkemizde, üretimden tüketime kadar tavuğun korunması gereken soğuk zincir pek çok noktada maalesef kopabiliyor. Kesildikten sonra şoklanarak soğutulmayan ve ya soğutulsa bile yolda, satış noktasında gerektiği gibi korunmayan tavuklar bozuluyor. Bunlar, hafif veya şiddetli seyreden gıda zehirlenmelerine hatta tifo ve dizanteri gibi hastalıklara dahi yol açabiliyor. Tavuk etinde soğuk zincirin bozulmamasına dikkat edilmeli.
KOKUSUNA DA DİKKAT EDİNMarketlerin birçoğu, tavuk etini maalesef yeteri kadar soğutmayan buzdolaplarında tutuyor. Öte yandan masrafı azaltmak için ambalajsız satılan tavuklar ise üretim yerlerinden satış noktalarına varıncaya kadar dış etkilere açık kalıyor ve mikrop üretiyor. Esasında Gıda Kodeksi ve öteki mevzuata göre ambalajsız tavuk satışı yasak ancak bu kurala uyulmuyor.
AMBALAJSIZSA ALMAYINTavuk eti satın alırken; aldığınız ürünün ambalajının sağlamlığını kontrol edin. Son kullanma tarihine bakın, taze et ürünlerin en fazla +4 derecede muhafaza edilmesi gerektiğini unutmayın. (Donuk et ürünleri de mutlaka -18 derecede korunmalıdır.) Evde muhafaza ederken; çiğ et ürünlerini diğer gıdalarla temas etmeyecek şekilde muhafaza etmelisiniz. Taze et ürünlerini son kullanma tarihine kadar, en fazla +4 derecede, donmuş olarak aldığınız et ürünlerini de -18 derecede saklayın. Taze et ürünlerini, son kullanma tarihi gelmeden önce dondurursanız -18 derece soğuklukta 1 ay saklayabilirsiniz. Donmuş eti çözerken; donmuş gıda ürünlerini, en güvenli şekilde çözmenin yolu, buzdolabında +4 derecede bekletmektir. 1 gün sürebilen bu yöntem, en sağlıklı olan yöntemdir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BAZI HUSUSLAR Alacağınız tavuk etinin helal kesim ve helal yemle beslenip beslenmediğine dikkat edin.
Ürünün Tarım ve Köyişleri Bakanlığı izni olmalı Güvenilirliğinden emin olunan ambalajlı ürünler tercih edilmeli Ambalajın üzerindeki üretim ve son kullanma tarihlerine dikkat edilmeli. Ürün ambalajı açılmamış olmalı ve yırtık olmamalı. Satış koşulları temiz olmalı. Ambalaj üzerindeki saklama ve pişirme koşullarını mutlaka okunmalı. Satın alınan ürün en kısa sürede buzdolabına konulmalı. Uzmanların tavsiyesi alışverişinizi yaparken tavuk etinin en sana bırakılması. Böylece buzdolabına konana kadar geçen zamanı kısaltmış olursunuz.
BOZULMUŞ TAVUK ETİNİ ANLAMANIN YOLLARITavuk etinde bozulma varsa morarır, kızarır ve hafiften kokar. Bozulma başlayınca da küçük lekeler oluşur. Tavuk eti satın alırken çoğumuzun dikkat etmediği hafif morumsu, kül rengi minik lekeler, soğuk zincir kuralına uyulmadığının göstergesidir. Tavuğun derisinde herhangi bir leke olmadığı müddetçe, derisinin koyu sarıdan beyaza kadar renk çeşitliliği göstermesi normaldir. Tavuk etinin rengi, besin değerini, lezzetini, tazeliğini veya yağ oranını göstermez, tamamen beslenme şekliyle alakalıdır.
Uluslararası Estetik Cerrahi Derneği İnsani Yardım Programı Başkanı Doç. Dr. Tunç Tiryaki'nin de aralarında bulunduğu farklı ülkelerden 8 bilim insanı, dana kordon kanından elde ettikleri eksozom teknolojisiyle rejeneratif tıp alanında yeni bir çalışma geliştirdi
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan,10’uncu Ulusal Rekonstrüktif Mikrocerrahi Kongresi ve 3’üncü Ulusal Acil El Cerrahisi ve Mikrocerrahi Kongresi’nde Akdeniz Üniversitesi tarafından dünyada...Devamı için tıklayınız
Giriş
