Okuma görünümü

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.

Uzmanlar onsuz yapamıyorlar! Tam bir şifa kaynağı: Kelle paçanın faydaları

Sağlıklı yaşam kapsamında tüketicilere sık sık önerilerde bulunan uzmanlar son dönemlerde özellikle kelle paça çorbasının faydalarından bahsetmeye başladı. Keçi ya da dana kellesi ve ayaklarından yapılan ve bu özelliği ile bazı kişiler tarafından pek de sevilmeyen kelle paça çorbasının insan sağlığını çok çeşitli açılardan desteklediğini belirten uzmanlar, konuya dair ayrıntıları aktardı. Vücut açısından bir hayli önemli olan kolajenin kelle paça çorbasında bol miktarda bulunduğunu belirten uzmanlar, bu çorbanın düzenli olarak tüketilmesinin önemli olduğunu ifade etti. Peki, kelle paça çorbası neye iyi gelir, faydaları neler? İşte konuya dair tüm merak edilenler… KELLE PAÇA ÇORBASININ FAYDALARIKelle paça çorbasının içeriğinde bol miktarda protein, vitamin ve mineral bulunmaktadır. Çorbanın öne çıkan faydaları ise şu şekildedir: Kolajen, kalsiyum ve magnezyum bakımından zengin olduğu için kemik gelişimine yardımcı olur. Kemik kırıklarının kısa süre içerisinde iyileşmesini sağlar.Eklem ağrılarını hafifletir.Çocuklarda kemik gelişimine yardımcı olur.Bağ dokusunu destekleyerek eklem rahatsızlıklarının belirtilerini hafifletir.Kolajen üretimini desteklediği için yaşlanma belirtilerini geciktirir.Antioksidan bakımından zengin olduğu için bağışıklık sistemini güçlendirir. Vücudu, soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklara karşı korur.Yüksek kalori ve yağ içerdiği için kilo alma sürecini sağlıklı bir yönden destekler.Ağız ve diş sağlığını destekler.Hücreleri onararak görme yetisini güçlendirir.Saç dökülmesini durdurur, saçların daha hızlı uzamasına yardımcı olur.Doku zedelenmesini önler.Sinir sistemini rahatlatır.Boğazı yumuşatır, öksürüğü hafifletir.Mide duvarlarını güçlendirir.KİMLER KELLE PAÇA ÇORBASI TÜKETMEMELİ?Cilt sağlığından kemik gelişimine, mide sağlığından sinir sistemine kadar vücut sağlığını çok çeşitli açılardan destekleyen kelle paça çorbası, bazı bünyeler için tehlikeli olabilir. Yüksek miktarda kolesterol içerdiği için kolesterol hastaları tarafından tüketilmemesi gereken bu çorba, ayrıca kalp ve damar rahatsızlıkları bulunan kişilerin sağlıklarını da tehlikeye atabilir. Ayrıca hali hazırda kilo problemi olan kişilerin de kelle paça çorbası tüketiminde miktara dikkat etmelerinde fayda vardır.

Bağırsakları rahatlatıyor, açlık hissini geciktiriyor! Hurma pekmezi nedir? Faydaları

Yetişkinlerde kilo kontrolünden sindirim sistemine kadar pek çok faydasının olduğu bilinen yaş hurma, pekmezi ile de birçok mutfağın baş köşesinde yer alıyor. Hurma pekmezinin bebeklerden yetişkinlere kadar her yaş grubu tarafından tüketilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, zengin içerikli bu besine ilişkin tüm merak edilenleri paylaştı. Ek gıdaya geçen bebeklerin yiyeceklerine katılan yanı sıra yetişkinler tarafından da aktif olarak tüketilen hurma pekmezinin insan sağlığını çok çeşitli açılardan desteklediğini belirten uzmanlar, özellikle bağışıklık sistemine dikkat çekti. Peki hurma pekmezi tüketimi neye/ nelere iyi gelir? İşte konuya dair ayrıntılar… HURMA PEKMEZİ NEDİR, FAYDALARI NELERDİR?Kurak iklimde yetişen hurmadan üretilen doğal bir tatlandırıcı olan hurma pekmezi, meyvenin uzun süre ve düşük ısıda kaynatılması ile elde edilir. Diğer pekmezlerde olduğu gibi yoğun bir kıvama sahip olan hurma pekmezi, yüksek besin değeri ile bilinir Hurma pekmezi vitamin ve mineraller bakımından zengin olduğu için vücudu doğal olarak korur. Pekmezin öne çıkan faydaları ise şu şekilde özetlenebilir: Diyet lifleri bakımından zengin olduğu için bağırsakları rahatlatır. Kabızlık ve hemoroid gibi sağlık sorunlarının önüne geçer.Yüksek enerji verici özelliktedir ve bu sayede de yorgunluk belirtilerini giderir.Açlık hissini geciktirir ve bu sayede de kilo kontrolüne yardımcı olur.Öksürüğü dindirir.Solunum yolunu rahatlatarak nefes darlığı semptomlarını giderir.Üreme hormonlarını destekler.Demir eksikliği belirtilerine iyi gelir.Beyin hücrelerinin gelişimini destekler.Bağışıklık sistemini güçlendirir.Unutkanlığa iyi gelir.Dolaşım sistemini güçlendirir.HURMA PEKMEZİ KİMLER TARAFINDAN TÜKETİLMEMELİ?Hurma pekmezi faydaları ile biliniyor olsa da fazla tüketilmesi halinde kan şekerinin aniden yükselmesine yol açabilir. Bu neden ile tansiyon ve şeker hastalarının bu pekmezi tüketirken aşırıya kaçmamaları gerekir. Ayrıca alerjik reaksiyonlara da sebep olabilen bu besin için özellikle bebeklere verilmeden önce bir hekime danışılmasında fayda vardır.

Sarımsak turşusu nedir, nasıl yapılır? Sarımsak turşunun faydaları nelerdir?

Bağışıklık sistemini güçlendirerek insan vücudunu hastalıklara karşı doğal olarak koruyan sarımsağın alternatif tıpta geniş bir yerinin olduğu bilinmektedir. İçerdiği vitaminler, antioksidanlar ve mineraller sayesinde vücudu çok çeşitli açılardan destekleyen bu besin, hekimlerin tavsiyelerine de sık sık konu olmaktadır. Sarımsağın bağışıklık sistemini güçlendirmenin dışında da birçok özelliğinin bulunduğunu belirten uzmanlar, son olarak bu besinin turşusuna dikkat çekti. Probiyotik bakımından zengin olan sarımsak turşusunun sindirim sistemine olumlu katkılarının bulunduğunu ifade eden uzmanlar, bu turşu türüne dair ayrıntıları aktardı. SARIMSAK TURŞUSU NASIL YAPILIR?Yetiştirilmesi son derece kolay olan sarımsak turşu formu ile de şifa dağıtıyor. Yapılışı son derece basit olan ve yemeklere katılabildiği gibi yemeklere eşlik de edebilen bu turşunun her mutfakta mutlaka bulunması gerekiyor. Sarımsak turşusunun yapım aşamaları şu şekilde özetlenebilir: Sarımsak dişlerini birbirlerinden ayırıp bir su içerisinde yaklaşık olarak 30 dakika dinlenmeye bırakın.30 dakikalık sürenin ardından sarımsakları yıkayın ve soyun.Sarımsakların tamamını bir kavanozun içerisine alın ve damak zevkinize göre tuzlayın. Kavanozun içerisine sirke ve içme suyu ilave edip kapağı kapatın.Serin bir yere kaldırdığınız sarımsak turşunuzu kısa süre sonra tüketebilirsiniz.SARIMSAK TURŞUSUNUN FAYDALARI NELER?Antioksidan bakımından zengin olan sarımsak turşusu, vücudu virüslere karşı korur. Hastalıkların daha kısa bir sürede atlatılmasına yardımcı olan bu turşu, enfeksiyonlara karşı doğal bir bariyer olarak görev alır. Kansere ve kalp hastalıklarına karşı da üst düzey bir koruma gerçekleştiren sarımsak turşusu, özellikle mevsim geçişlerinde ortaya çıkan rahatsızlıkların kişiyi pas geçmelerini sağlar. Cildi toksinlerden arındıran ve sivilce görünümünü büyük ölçüde azaltan sarımsak turşusu ayrıca yorgunluk belirtilerine de iyi gelir. Sarımsak turşusu meze olarak yemeklerin yanında veyahut da tek başına olacak şekilde tüketilebilir. Göz sağlığını da büyük ölçüde destekleyen bu besin, düşük tansiyon problemi yaşayanlar ve mide sıkıntıları olanlar tarafından bir hekime danışılmadan tüketilmemelidir.

Cilt sağlığınız için bu maddelere dikkat! Yazın cilt bakımı nasıl olmalı?

Havaların haziran ayının başı itibari ile aniden ısınması, gündelik hayat alışkanlıklarının da hızlı bir şekilde değişmesine yol açtı. Birçok kişi tek gecede kıştan yaza geçmenin şaşkınlığını yaşarken bu süreçte cilt uzmanlarından da önemli uyarılar geldi. Cildimizin her mevsim geçişinde normalden daha fazla bir ilgiye ihtiyaç duyduğunu belirten cilt uzmanları, güneşin zararlı ışınlarına dikkat çekti. Doğru korumanın yapılmaması halinde cildin zarar görme olasılığının çok yüksek olduğunu ifade eden uzmanlar, yaz mevsiminde cilt sağlığı adına dikkat edilmesi gerekenleri paylaştı. İLK İŞ YÜZ YIKAMAMevsimin değişmesi ile birlikte cilt sağlığının yakalanması adına yüz yıkama şeklinin de değişmesi gerektiğini belirten uzmanlar, yaz aylarında ciltten yağı emme özelliğine sahip ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. Uzmanlara göre kuru ya da karma cilt tiplerine sahip olan kişiler yaz mevsimi boyunca köpürmeyen bir yüz yıkama jeli tercih etmelilerdir. YAZ MEVSİMİNDE CİLT BAKIMININ PÜF NOKTALARIYaz mevsiminde cilt bakım rutinlerine mutlaka antioksidan bakımından zengin ürünlerin eklenmeleri gerektiğini belirten uzmanlar, bu sayede hem cildin nemlendirileceğini hem de çevrenin zararlı etkilerinden korunacağını ifade etti. Ek olarak narenciye, yeşil yaprakları sebzeler, fındık, kepekli tahıl ve yeşil çay gibi ürünlerin tüketimlerinin de artırılması gerektiğini belirten uzmanlar, ayrıca bol miktarda sıvı tüketilmesi gerektiğini de vurguladı. Yaz aylarında cilt adına yapılan en büyük hatalardan birinin de makyaj yapmak olduğunu belirten uzmanlar, cildin sıcak havalarda daha fazla nefes alması gerektiğini ve bu neden ile de özellikle pudra, fondöten gibi ürünlerin kullanılmaması gerektiğini ifade etti. Yaz mevsiminde en çok dikkat edilmesi gereken konulardan birinin de güneş kremi kullanımı olduğunu ifade eden uzmanlar, güneş kreminin evde iken dahi kullanılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca bu kremin yüz harici diğer bölgelerde de kullanılması gerektiğini belirten uzmanlar özellikle boyun bölgesinin atlanmaması gerektiğini ifade etti.

Hormonları düzenliyor, cildi ve saçları onarıyor! Kakao yağının faydaları

Sıklık ile tatlılarda kullanılan kakaonun yağ olarak da birçok alanda kullanılabileceği açıklandı. Hali hazırda birçok bakım ürününün içerisinde yer alan bu yağın vücut açısından son derece faydalı olduğunu belirten uzmanlar, konuya ilişkin ayrıntıları paylaştı. Orta Amerika ve Meksika kökenli bir bitki olan kakaonun çekirdeklerinden elde edilen kakao yağı, yenilebilir bir yağdır. Yanı sıra harici olarak da kullanıma açık olan bu yağın vücudu çok çeşitli açılardan desteklediği bilinmektedir. Peki, kakao yağı kullanımı neye/ nelere iyi gelir? Kakao yağı nasıl uygulanır? İşte detaylar… KAKAO YAĞI NEDİR, FAYDALARI NELERDİR?Tamamen bitkisel bir içeriğe sahip olan kakao yağı, kakao ağacının meyvesinin tohumlarından elde edilir. Çekirdekler fermente edilip kurutulur ardından da presleme yöntemi ile yağı çıkarılır. Kakao yağı hem sofralarda hem de kozmetik alanında aktif olarak kullanılan bitkisel bir yağdır. Bu yağın karbonhidrat ve protein bakımından zengin olduğu bilinir. Yanı sıra A, B ve E vitaminlerini de içeren yağda bol miktarda kafein ve antioksidan da bulunmaktadır. Vitaminler, mineraller ve antioksidanlar bakımından zengin olan kakao yağının öne çıkan faydaları şu şekilde sıralanabilir: Sağlıklı yağ asitleri içerdiği için enerji seviyesini yükseltir, kolesterolün düşürülmesine yardımcı olur.Antioksidan, demir, E vitamini ve magnezyum açısından zengin olduğu için bağışıklık sistemini güçlendirir.Kalp ve damar sağlığını destekler.Bağırsakları düzenler, hazımsızlık ve kabızlık gibi sorunların tedavilerine yardımcı olur.Ağız içi enfeksiyonları iyileştirir.İnflamasyonu azaltır.Bilişsel fonksiyonları geliştirir.Cildi nemlendirerek daha canlı görünmesini sağlar.Saç köklerini güçlendirir.Hormon dengesinin sağlanmasına yardımcı olur.Damar sertleşmesinin önüne geçer.KAKAO YAĞI CİLDE NASIL UYGULANIR?Kakao yağını yüz bakımında kullanmak isteyen kişilerin ölçülere dikkat etmeleri gerekir. Duş sonrasında ve cilt temizliği yapıldıktan sonra kullanılması gereken bu yağın birkaç damla uygulanması yeterlidir. Yağın herhangi bir içerik ile karıştırılmasına gerek yoktur, doğrudan cilde uygulanabilir.

İlk ölüm haberi geldi! Kuş gribi nedir, belirtileri nelerdir?

‘Kuş gribi’ olarak adlandırılan H5N2 virüsü, son günlerde gündemden düşmemeye başladı. Daha önce ülkemize 2005 yılının ekim ayında Kuzeybatı Anadolu’da yani Balıkesir Manyas’ta ilk kuş gribi vakası ile karşılaşılmış, etkin karantina ve itilaf yöntemi ile virüs kısa süre içerisinde kontrol altına alınmıştı. 2005 yılında bertaraf edilen H5N2 virüsü, mayıs ayında yeniden gündeme geldi. 23 Mayıs tarihinde Meksika’da H5N2 virüsüne yakalanan bir kişinin hayatını kaybettiği duyurulurken Dünya Sağlık Örgütü’nden de ‘pandemi’ uyarısı geldi. Pandemi ihtimaline karşı önlemlerin alınması gerektiğini belirten uzmanların ardından virüse ilişkin sorgulamalar hız kazandı. Peki, kuş gribi nedir, neden olur? Kuş gribinin belirtileri nelerdir? İşte konuya dair ayrıntılar… H5N2 VİRÜSÜ NEDİR?İnfluenza A virüsünün alt türü olarak kabul edilen H5N2 virüsü, yüksek derecede patojenik kuş gribi olarak tanımlanmaktadır. Hindi ve tavuk gibi kümes hayvanlarının yanı sıra devekuşları ve ördekleri de tehdit eden bu virüs, insanlara da bulaşabilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan son açıklamaya göre 59 yaşındaki Meksikalı bir kuş gribi vakası, ölümle sonuçlandı. Ek olarak Meksikalının kuşlar ile veyahut da herhangi bir kümes hayvanı ile temasının olmadığı da bildirildi. Bir süredir böbrek hastalığı ve tip 2 diyabet ile mücadele ettiği öğrenilen Meksikalı ile temas eden herkese kuş gribi testi için çağrı yapıldı. H5N2 VİRÜSÜNÜN BELİRTİLERİ NELERDİR?Meksika’dan gelen ölüm haberinin ardından vatandaşları yeni bir pandemi ihtimaline karşı uyaran Dünya Sağlık Örgütü, H5N2 virüsüne yakalanan kişilerde gözlenen belirtileri de paylaştı. Dünya Sağlık Örgütü tarafından açıklanmış olan kuş gribi belirtileri şu şekilde kayda geçti: Öksürük, ateş, nefes darlığı, halsizlik, ishal, mide bulantısı ve kusma.Yukarıda aktarmış olduğumuz belirtiler, kuş gribine yakalanan kişilerde gözlenen belirtiler arasındadır. Dünya Sağlık Örgütü bu belirtilerin kesin olarak kuş gribi özelinde gelişmediğini belirterek kümes hayvanları ile temas ettikten sonra bu belirtileri gözlemleyen kişilerin önlem amacı ile mutlaka bir hekime başvuruda bulunmaları gerektiğini ifade etti.

Diş sağlığını korumak isteyen o ürünü çöpe atmasın!

Birçok inanışta bereketin sembolü olan narın güçlü içeriği sayesinde insan sağlığını çok çeşitli açılardan desteklediği bilinmektedir. Narın yalnızca kendisinin değil kabuğunun da son derece faydalı olduğunu ve bu neden ile kabukların kesinlikle çöpe atılmamaları gerektiğini belirten uzmanlar, konuya dair merak edilenleri paylaştı. Lifli yapısı sayesinde sindirim sistemini düzenleyen narın kabuğunda da birçok vitaminin ve mineralin bulunduğu bildirildi. Peki, nar kabuğu nasıl tüketilir? Nar kabuğu neye/ nelere iyi gelir? İşte nar kabuğunun faydalarına dair ayrıntılar… NAR KABUĞUNUN FAYDALARI NELER?Nar kabuğunun faydalarına geçmeden önce besin değerleri ile ilgili bilgi vermek gerekir. Yapılan araştırmalar neticesinde nar kabuğunun besin değeri şu şekilde kayda geçmiştir: Protein: Yüzde 3,74Karbonhidrat: Yüzde 66,51Kalsiyum: 34 mgHam lif: Yüzde 17,31Fosfor: 118,3 mgSodyum: 64,63 mg Magnezyum: 148,64 mgMineral ve vitamin bakımından zengin olan nar kabuğunun öne çıkan faydaları şu şekilde sıralanabilir: Kemik kaybını önleyerek kemik sağlığını destekler.Beyin fonksiyonunun korunmasına yardımcı olur.Romatoid artritin tedavisini destekler.Diş sağlığını korur.İşitme kaybına karşı koruma sağlar.Kronik hastalıkların semptomlarını hafifletir.Cilt problemlerinin tedavilerini destekler.NAR KABUĞU NASIL TÜKETİLİR?Ciltten romatizmaya, beyin fonksiyonlarından diş sağlığına kadar vücudu çok çeşitli açılardan destekleyen nar kabuğunun nasıl tüketilmesi gerektiği merak edilmektedir. Nar kabuğu genel olarak toz formda tüketilebilir. Bunun için kabukların 2 ila 3 gün aralığında kurutulması gerekir. Kabuklar güneşte kurutulabilecekleri gibi düşük ısıda olma kaydı ile fırında da kurutulabilir. Kurutulan nar kabukları blenderden geçirilerek toz haline getirilmelidir. Elde edilen nar kabuğu tozu, isteğe bağlı ölçülerde suya eklenip cilde maske gibi doğrudan uygulanabilir. Yanı sıra toz çay şeklinde de tüketilebilir. Çay olarak tüketilmesi halinde diş sağlığını, beyin fonksiyonlarını ve kemikleri destekleyen nar kabuğu, su ile karıştırılarak macun haline getirilmesi durumunda da cilt sorunlarının semptomlarını hafifletir.

İçi fındıklı kurabiye nasıl yapılır? 8 adımda tarifi, püf noktaları

İçi fındıklı kurabiye hazırlamak için bir rehber arıyorsanız, bu yazıda size en lezzetli içi fındıklı kurabiye tarifini sunuyoruz! Bu tarif ile, evde kolay bir şekilde tarifi uygulayabileceksiniz. Hazırsanız, buyurun tarifimize geçelim! İçi Fındıklı Kurabiye Tarifi Malzemeleriİçi fındıklı kurabiye için ihtiyacınız olan malzemeler, işte şöyle:  2 adet yumurta (oda sıcaklığında bekletilmiş) 1 çay bardağı sıvı yağ Yarım kutu krema (100 ml) 1.5 çay bardağı pudra şekeri 1 paket kabartma tozu 1 paket vanilya özütü Bir portakalın rendelenmiş kabuğu  3 su bardağı un 1 tatlı kaşığı tarçın 1 avuç dolusu fındık içi 1 çay bardağı kurabiye çikolatasıİçi Fındıklı Kurabiye Tarifi Nasıl Yapılır?İçi fındıklı kurabiye yapımı için izleyeceğiniz 8 adım bulunuyor. Bu 8 adımı sırası ile uygulayabilirsiniz:  Yumurtaları, sıvı yağı, kremayı ve pudra şekerini bir kabın içinde çırpma teli aracılığı ile çırpın, güzelce karıştırın. Ardından; unu, tarçını, vanilyayı ve kabartma tozunu bu karışıma ekleyin ve iyice yoğurun. Hamurun pürüzsüz ve ele yapışmayan bir kıvam alana kadar yoğurmaya devam edin. Sonrasında, hamura rendelenmiş portakal kabuğu ve doğranmış fındık içini ekleyin, iyice karıştırın. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp, yuvarlayarak kurabiyeye şekil verin. Daha sonra fırın tepsisine, şekil verdiğiniz kurabiyeleri aralıklı olacak şekilde dizin. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, kurabiyeler altın rengini alıncaya kadar yaklaşık 20-25 dakika pişirin. Fırından çıkarıp, oda sıcaklığında soğumalarını bekleyin ve sonrasında servis edin. İçi fındıklı kurabiyeleriniz hazır! Afiyet olsun!İçi Fındıklı Kurabiyenin Püf Noktalarıİçi fındıklı kurabiyeyi en leziz hali ile hazırlayabilmek için püf noktalara dikkat etmek gerekiyor. Bu püf noktaları şu şekilde listeledik: Kabartma tozu, kurabiye hamurunuzun puf puf olmasını sağlar. Kurabiyelerinizin ağızda dağılmasını istiyorsanız, bir-iki damla sirke kullanabilirsiniz. Sirke, hamurun pürüzsüz ve kıyır kıyır dokusunu sağlar. Hamuru pürüzsüz bir kıvam alana dek yoğurmaya devam edin. Kurabiyelerinize ekstra lezzet katmak için farklı malzemeleri tercihinize göre ekleyebilirsiniz. Örneğin, kakaolu yapabilirsiniz. Kurabiyelerinizi fırına attıktan sonra kontrollü bir şekilde pişirmeye dikkat edin. Her fırının ısısı farklıdır; bu nedenle pişirme süresi değişkenlik gösterebilir. Kurabiyelerinizi fırından çıkardıktan sonra, dinlendirmeye özen gösterin. İlk sıcaklığı gittikten sonra kurabiyeleri servis edebilirsiniz.İçi Fındıklı Kurabiyenin Yanına Ne Gider?İçi fındıklı kurabiyenin yanına yakışacak en özel lezzetler şöyle:  Pratik hazırlanışı ve bol yeşillikli içeriği ile kısır, içi fındıklı kurabiyenin yanında harika gider. Üstelik kısır, içerisindeki bulgur sayesinde doyurucu bir atıştırmalık olacaktır. Çıtır çıtır dokusu ve pratik hazırlanışı ile sigara böreği, çay saatlerinin vazgeçilmezi. Herkesin seveceği bu lezzetli atıştırmalık, içi fındıklı kurabiyenin yanında, çay saatinde şahane gider! Daha doyurucu bir seçenek arıyorsanız, zeytinyağlı yaprak sarma tam size göre. Önceden hazırlanması gereken asma yaprakları ile biraz önceden kolları sıvayarak, içi fındıklı kurabiyenin yanına sarma yapabilirsiniz. İçi fındıklı kurabiyenin yanına daha tatlı bir alternatif arıyorsanız, çikolatalı ıslak kek hazırlayabilirsiniz.İçi Fındıklı Kurabiye Kaç Kalori?Bu verdiğimiz tarife göre, içi fındıklı kurabiyenin 1 tanesi yaklaşık olarak 94 kcal’dir. İçi fındıklı kurabiyeyi, ölçülü olarak tüketebilirsiniz. Fazla tüketimi, kilo alımına neden olabilir. Bu nedenle dikkatli bir şekilde tüketmek önemlidir.

Şanlıurfa'da 2 mahallede kuduz karantinası başladı! Valilik'ten sahipsiz köpek açıklaması

Şanlıurfa'nın Eyyübiye ilçesinde bulunan Kırsal Payamlı ve Batıkent Mahalleleri'nde, 2 sahipsiz köpekte kuduza rastlanması üzerine 2 mahallede karantina uygulaması başlatıldı. ŞANLIURFA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'NDEN AÇIKLAMABüyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamada, Batıkent Mahallesi'nde sahipsiz köpeğin ısırdığı kişinin ihbarıyla başlayan ve sonrasında yapılan kontrollerde söz konusu köpeğin kuduz testinin pozitif çıktığı bildirildi. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: "Bahse konu alan, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve Sağlık İl Müdürlüğü koordinesinde karantina bölgesi olarak ilan edilmiştir. Karantina bölgesinde veteriner eşliğinde toplanan sokak hayvanları rehabilitasyon merkezlerimize getirilerek özel alanlara alınmıştır. Karantina sürelerinin tamamlanmasıyla kısırlaştırma ve rehabilite süreçleri başlatılacaktır. Bize emanet edilen canlarımızın sağlığı için her an müdahaleye ve her türlü göreve hazırız. Haliliye ilçesi Bakımlı Mahallemizde yer alan Şanlıurfa Hayvan Rehabilitasyon Merkezimiz hayvanların akıbetini merak eden tüm hayvanseverlerin ziyaretine açıktır." BATIKENT MAHALLESİ'NDE NE OLMUŞTU?Batıkent Mahallesi'nde 4 Haziran’da sokakta yürüyen Mustafa Şahin'e sahipsiz köpek saldırmış, kol ve bacağından ısırılan Şahin, Balıklıgöl Devlet Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından taburcu edilmişti. Saldıran köpeğin ise kuduz testi pozitif çıkmıştı. KIRSAL PAYAMLI MAHALLESİ'NDE NE OLDU? 30 Mayıs'ta kırsal Payamlı Mahallesi'nde Ufuk Kılıç'a (16) saldıran sahipsiz köpekte kuduz tespit edildi. Karantina uygulaması başlatılan mahallenin girişine "Dikkat kuduz risk bölgesi" yazılı tabela asıldı. VALİLİK AÇIKLAMASIŞanlıurfa Valiliğinden yapılan açıklamada, kentte sahipsiz hayvanların toplanması, rehabilite edilmesi ve tedavi süreçleriyle ilgili toplantı yapıldığı bildirildi. Eyyübiye ilçesinde 2 sahipsiz köpekte kuduz vakasına rastlanması ve bu hayvanların vatandaşları ısırması konusunun da toplantıda gündeme geldiği aktarılan açıklamada, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile sağlık müdürlükleri tarafından her 2 vakanın yakından takip edildiği, yaralanan vatandaşların zamanında aşılama süreçlerinin başlatıldığı kaydedildi. Açıklamada görüşlerine yer verilen Vali Hasan Şıldak, kuduz vakalarının şehir merkezinde görülmesinin büyük risk oluşturduğunu, ilgili kamu kurumlarına ve bütün belediyelere "sokak hayvanlarının kuduz hastalığına karşı aşılanması konusunda seferberlik anlayışıyla çalışmaları" talimatı verdiğini aktardı. KUDUZ KÖPEKLER 4 FARKLI KİŞİYİ ISIRDIValilikten yapılan başka bir açıklamada ise Payamlı ve Batıkent mahallelerinde kuduz olduğu tespit edilen sahipsiz köpekler tarafından 4 kişinin ısırıldığının tespit edildiği belirtildi. Sahipsiz köpeklerin kontrol altına alınarak tecrit edildiği aktarılan açıklamada, "Vatandaşlarımızın ise hiçbir gecikmeye meydan verilmeden tedavilerine başlandığı ve aşılarının yapıldığı tespit edilmiştir. Meydana gelen her iki olaydan sonra Büyükşehir Belediyesi, Eyyübiye Belediyesi, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğünün ilgili birimleri tarafından gerekli çalışmaların yapıldığı belirlenmiştir." değerlendirmesi yapıldı.

Aralıklı oruç ve doğal beslenme önerileriyle bilinen Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu hayatını kaybetti

Aralıklı oruç ve doğal beslenme önerileriyle bilinen Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu hayatını kaybetti

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu hayatını kaybetti. 69 yaşındaki Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, aralıklı oruç ve doğal beslenme önerileriyle tanınıyordu.

Aralıklı oruç ve doğal beslenme önerileriyle bilinen Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu 69 yaşında vefat etti. Yörükoğlu'nun vefat haberi şu şekilde duyuruldu; "Sayın hocamız Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu'nun vefatını derin bir üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz. Türkiye'nin yetiştirdiği en değerli hekimlerden biri olan hocamız tıp bilimine olan katkıları ve toplum sağlığı adına yaptığı çalışmalarıyla hatırası daima kalbimizde yaşayacak. Yörükoğlu Ailesine ve sevenlerine sabırlar diliyoruz. Başımız sağ olsun..."DR. YAVUZ YÖRÜKOĞLU KİMDİR? 1955 yılında Ankara’da doğdu. Ülkemizin ünlü bilim adamlarından, Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı rahmetli Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu’nun oğludur.Çocukluk yılları ve ilkokulun ilk 3 senesi ABD’de geçti. İlkokul, ortaokul ve liseyi TED Ankara Koleji’nde okuyarak bitirdi. 1979 yılında İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Uzmanlık eğitimini Hacettepe Üniversitesi Kalp-Damar Cerrahisi Bölümü’nde tamamladı. Vatani görevini tamamladıktan sonra 1 yıl İngiltere’de Cambridge Üniversitesi, Papworth Hospital’da, 2 yıl da Londra St. Thomas Hastanesi’nde çalıştı. Yurda dönüşünde SSK Ankara Hastanesi’nde şef muavini ve şef olarak çalıştı. 1984 yılında Doçent oldu. SSK Etlik İhtisas Hastanesi’nde kurucu Başhekim olarak görev aldı. 1998 yılında ABD Alabama Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde misafir öğretim üyesi olarak çalıştı. Yurda dönüşünde mesleğine özel sektörde devam etti. 2005 yılında Ankara Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi ABD kurucu kadrosunda yer aldı, 2006 yılında Profesör oldu, 7 yıl bu üniversitede öğretim üyesi olarak görev aldı. Yörükoğlu, halen serbest çalışmaktadır. Prof. Yörükoğlu’nun 60’ın üzerinde yayınlanmış bilimsel çalışması bulunmaktadır.

Elma sirkesinin sağlığa beklenmedik 5 faydası!

Türk mutfağının olmazsa olmazları arasında yer alan sirke yemeklere lezzet katmakla beraber diğer faydalarıyla da öne çıkıyor. Evde kendi imkanlarınızla ya da marketlerden temin edebileceğiniz elma sirkesinin pek çok kullanım alanı bulunuyor. Bununla birlikte, elma sirkesinin olası sağlık yararları için kullanım miktarı oldukça önemlidir. İşte, elma sirkesinin sağlık üzerindeki beklenmedik 5 faydası

Karaciğer yağlanmasına dikkat: Uzman Dr. İlksoy İkibiroğlu uyarıyor!

Obezite, insülin direnci, hareketsizlik ve beslenme bozukluğu gibi modern yaşamın yaygın sorunları, karaciğer yağlanması riskini de beraberinde getiriyor. Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Yeniboğaziçi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanı Dr. İlksoy İkibiroğlu, bu konuda önemli uyarılarda bulunarak karaciğerimizi korumamız gerektiğini vurguladı. "SAĞLIKLI BİR KARACİĞER YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRIR"Vücudumuzdaki en büyük organ olan karaciğer, adeta bir detoks merkezi gibi çalışarak aldığımız tüm besinleri titizlikle kontrol ederek zararlı maddelerden arındırdığını dile getiren Dr. İlksoy İkibiroğlu, “Karaciğer, kişinin genel sağlık durumunu korur. Sağlıklı bir karaciğer yaşam kalitesini artırır. Karaciğer sağlığına risk teşkil eden rahatsızlıkların başında karaciğer yağlanması gelir” diye konuştu. "DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BELİRTİLER"Karaciğer yağlanmasına dikkat çeken temel belirtilerin başında halsizlik, yorgunluk, mide bulantısı, iştahsızlık, kilo kaybı, karın ağrısı ile zihin karışıklığı ve dalgınlık gibi problemlerin bulunduğunu ifade eden Dr. İkibiroğlu, konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Karaciğer yağlanmasına işaret eden bu ana belirtilerin yanında; ağız ve beden kokusu, şişkinlik, hemoroid, vücut ısısında artış, göz ve avuç içinde kızarıklık, ciltte kaşıntı ve kızarıklık gibi belirtiler de akla karaciğer yağlanmasını getirmelidir.” "ERKEN TEDAVİ ÖNEMLİ"Karaciğer yağlanmasının tedavisinin uzman bir doktor tarafından planlanması gerektiğini ve erken dönemde tanı konmasının iyileşme süreci için çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. İkibiroğlu, tedavi süreçlerinin, yağlanma nedenlerine bağlı olarak kişiden kişiye değişiklik gösterebileceğini ve bu sebeplerin de ancak bir iç hastalıkları uzmanının yapacağı tetkik ve muayenenin ardından belirlenebileceğini söyledi. "NASIL BESLENİLMELİ?"Karaciğer yağlanmasını önlemek için aşırı kalori içermeyen, doymuş ve trans yağların düşük olduğu, besin açısından zengin bir diyet ile beslenilmesi gerektiğini aktaran Dr. İkibiroğlu, alkol kullanımının sınırlanması ve kilo kontrolünün en etkili önlemler olduğunu, gerekiyorsa beslenme tarzında da değişiklik yapılması gerektiğini vurguladı. 

Havuz mu deniz mi? Uzmanı uyardı!

Havaların ısınmasıyla birlikte aileler soluğu denizde veya havuzlarda almaya başladı. Düzenli denetimler olsa dahi havuzlarda daha fazla bakterinin yer aldığına dikkat çeken Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, “Havuzlarda gözle görülebilir bir bulanıklık varsa ideali çocuğu o havuza sokmamak, kendimizin de girmemesidir. Bulunduğunuz tesiste havuz ve deniz aynı oranda ulaşılabilirse, deniz tercih edilmelidir” dedi

Sağlık Sinyalleri: Kafada Karıncalanma Nedenleri Ve Çözümler

Günlük hayatımızda çok fazla insan düzenli olarak kafada karıncalanma sorunu yaşıyor. Az ya da çok yoğun, değişken süreli, bu sorunlar günlük olarak çok engelleyici olabilir. Başınızın bir tarafında tek taraflı uyuşma olabilir. Bazen, başınızın tüm sağ veya sol tarafı etkilenir. Diğer durumlarda, şakak veya başınızın arkası gibi başın sağ veya sol tarafının yalnızca bir kısmıdır.

LÖSEV'den 10 binlerce aileye et yardımı

LÖSEV'in Mutlu Et Projesi kapsamında kanserle mücadele eden hastalar 12 ay boyunca taze kırmızı et ve et ürünleriyle destekleniyor. Kurban Bayramında yapılan vekâleten kurban bağışları sayesinde 81 ildeki kanser-lösemi hastaları bu hizmetten faydalanabiliyor. yıl boyunca hastalara ve onların ihtiyaç sahibi ailelerine et ve et ürünleri desteğini sürdürüyor. Geçen yıl Kurban Bayramı döneminde bir yıl boyunca ailelere yaklaşık 60 bin adet kırmızı et paketi dağıttıklarını belirten LÖSEV Sosyal Hizmetler Koordinatör Yardımcısı Ayşenur Bayazıt, "Bu yıl da on binlerce aileye et yardımı yapılacak" dedi

Bardak bardak zehir içiyormuşuz!

Bardak bardak zehir içiyormuşuz!

Gün içerisinde tükettiğiniz yiyecek ve içecekler vücudunuza doğrudan etki eder. Sağlıklı besinler tüketmek vücudunuz için yararlıdır. Ancak bunun yanı sıra sürekli tükettiğiniz bazı içecekler ya da yiyecekler vücut sağlığınızı farkında olmadan bozabilir.

Vücudu zehirleyebilecek içecekler genellikle sağlığa zararlı olan veya aşırı tüketildiğinde olumsuz etkilere neden olabilecek içeceklerdir. Bu içecekler farkında olmadan vücudunuzda şeker, tansiyon ya da kalp gibi ciddi hastalıkları tetikleyebilir.
Sağlıklı bir yaşam sürmek için uzak durmanız gereken içeceklerin listesini bu yazımızda bulabilirsiniz. Alkol aşırı tüketildiğinde karaciğer hasarına, bağışıklık sistemi zayıflığına, sinir sistemi bozukluklarına ve diğer sağlık sorunlarına neden olabilir.
Şekerli içecekleri tüketmeyi çok seviyor olabilirsiniz. Ancak yüksek miktarda şeker içeren içecekler, obeziteye, diyabete, kardiyovasküler hastalıklara ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir.
Kahve hem kokusuyla hem de tadıyla en sık tüketilen ve sevilen içecekler arasında yer alıyor. Aşırı kafein alımı, uykusuzluk, anksiyete, kalp çarpıntısı ve sindirim sorunları gibi sorunlara neden olabilir.
Yüksek miktarda şeker, kafein veya yapay tatlandırıcı içerebilirler ve aşırı tüketildiğinde sağlığa zararlı olabilirler. Yüksek kafein ve şeker içerirler ve aşırı tüketildiğinde kalp ritmi bozuklukları, yüksek tansiyon ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilirler.
Yüksek asit içeren içecekler, diş minesine zarar verebilir ve sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir. Alkol ve yüksek kafein içeriği, kalp rahatsızlıkları ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir. ÖNEMLİ! Bu içecekleri aşırı tüketmek veya düzenli olarak tüketmek sağlık açısından riskli olabilir. Dengeli ve sağlıklı bir yaşam tarzı için bu tür içeceklerin tüketimini sınırlamak önemlidir.

Çorum'da akrepin soktuğu çocuk zehirlendi

Çorum'da akrepin soktuğu çocuk zehirlendi

Çorum'da akrep sokması nedeniyle zehirlenen çocuk, hastanede tedavi altına alındı.

Muharrem G. (17), Mecitözü ilçesi Koyunağıl köyündeki ikametinde akrep sokması sonucu zehirlendi. Yakınları tarafından Mecitözü Devlet Hastanesi'ne götürülen Muharrem G, müdahalenin ardından Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.

Kozmetik jinekoloji

Kozmetik jinekoloji
Kadın ve doğum uzmanlığı alanının içinde bir dal daha gelişiyor. Bunun adı ‘Kozmetik jinekoloji’. Prof. Dr. İsmail Mete İtil, bu alanın jinekoloji bilim dalının içinde olması gerektiğini belirterek, “Merdiven...Devamı için tıklayınız

Alıç yaprağının faydaları nelerdir, nasıl kullanılır?

‘Akdiken’ ve ‘yemişen’ isimleri ile de bilinen alıç, çalı görünümlü bir meyvedir. Alıç ağacından elde edilen bu meyve içerik bakımından son derece zengindir. Son dönemlerde özellikle sirkesi ile adından söz ettiren alıcın yaprakları ile de şifa dağıttığı bilinmektedir. Vitaminler, mineraller ve antioksidanlar bakımından zengin olan alıç yaprağı, uzmanların tavsiyelerine de sık sık konu olmaktadır. Peki, alıç yaprağı ne işe yarar? Alıç yaprağı nasıl kullanılır? İşte konuya dair ayrıntılar… ALIÇ YAPRAĞININ FAYDALARI NELERDİR?Günümüzde modern tıp teknikleri kapsamında hastalıkların tedavilerine yönelik çok çeşitli yöntemler uygulanıyor olsa da birçok kişi için alternatif tıbbın yeri ayrıdır. Modern tıp yöntemlerini alternatif tıp yöntemleri ile desteklemeyi tercih eden birçok kişi özellikle alıç yaprağının mucizevi faydalarını sık sık gündeme getirir. Doğal olarak güçlü bir içeriğe sahip olan alıç yaprağı, vücudu çok çeşitli açılardan desteklemektedir. Bu kapsamda alıç yaprağının öne çıkan faydalarını şu şekilde sıralamak mümkündür: Antioksidan bakımından zengin olduğu için kanser hücrelerinin oluşmasını engeller. Hali hazırda vücutta bulunan kanserli hücrelerin de yayılmasını engeller. Kalp ve damar sağlığını destekler. İştah açar. Kan dolaşımı bozukluklarının tedavilerini destekler.Üst solunum yolunda oluşan hastalıkların belirtilerini hafifleterek tedavi sürecinin kısalmasına yardımcı olur.Mide duvarını güçlendirerek mide hastalıklarının belirtilerini hafifletir.Kansızlık semptomlarını giderir.Damar içlerinde plak oluşmasını engeller.Baş ağrısını giderir.Migren tedavisini doğal olarak destekler.ALIÇ YAPRAĞI NASIL KULLANILIR?Alıç yaprağının faydalarından nasiplenmek isteyen birçok kişi bu ürünün nasıl kullanıldığını merak etmektedir. Alıç yaprağının kullanım alanı bir hayli geniştir. Bu yaprak tıpkı ağacın meyvesinde olduğu gibi tüketime uygundur. Güzel bir şekilde yıkanıp temizlenen alıç yaprakları salatalarda kullanılabilir. Alıç yaprağını meyvesi ile birlikte çay şekilde demlemek de mümkündür. İçecek hem soğuk hem de sıcak olarak tüketilebilmektedir. Alıç yaprağının meyvesi ile birlikte sirke yapımında da kullanıldığı bilinmektedir. Hazırlanan alıç sirkesi salatalarda ve hamur işlerinde kullanılabilmektedir. Son olarak alıç yaprağının çeşitli takviyelerin içinde de bulunduğu bilinmektedir. Yaprağın toz ya sıvı formu, takviyelere eklenmektedir. ALIÇ YAPRAĞI ÇAYI NASIL YAPILIR?Alıç yaprağı en çok çay olarak tüketilmektedir. Alıç yaprağı çayının hazırlanışı ise son derece basittir. Alıç yaprağı çayı için bir su bardağı suya ve 1 tatlı kaşığı kuru alıç yaprağına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu aşamada eğer var ise yapraklara ek olarak kuru alıç meyvesi de kullanılabilmektedir.  Kaynattığınız 1 bardak suyun içine kuru alıç yapraklarını ve meyvelerini bırakın ve çayın 15- 20 dakika kadar demlenmesini sağlayın. Çay demlendikten sonra damak tadınıza bağlı olarak bal ve limon gibi tatlandırıcıları içeceğinize ekleyin. Afiyet olsun! ALIÇ YAPRAĞININ YAN ETKİLERİ VAR MI?Alıç yaprağı hem çiğ olarak hem de çay formu ile insan sağlığını birçok açıdan desteklemektedir. Özellikle alıç yaprağı çayının etkili bir detoks suyu olarak tüketildiği bilinmektedir. Faydalı olan her üründe olduğu gibi alıç yaprağında da tüketim miktarına dikkat edilmesi gerekmektedir. Özellikle kalp çarpıntısı gibi bir sorunu olan kişilerin çay tüketimini sınırlandırması tavsiye edilmektedir. Çünkü bu çayın en belirgin yan etkisi kalp çarpıntısı ve göğüs ağrısıdır. Ayrıca hamilelerin ve emziren annelerin de alıç yaprağını tüketmeden önce mutlaka hekimlerine danışmaları gerekmektedir.

❌