Normal görünüm

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.
Bugün — 28 Mayıs 2024Sağlık

Nesil tehlike altında

28 Mayıs 2024 at 04:30
Ülkemizde doğum oranı hızla düşüyor. TÜİK’in açıkladığı rakamlara göre 2001 yılında 2,38 olan doğurganlık hızı 2023’de 1,51’e kadar düştü. Türkiye’de neslin geleceği açısından ciddi bir tehlike olan doğurganlık hızının düşüşü ciddi endişelere sebep oluyor. Doğurganlık hızındaki bu düşüşün altında yatan en büyük sebep ise kısırlık olarak gösteriliyor. Öyle ki Türkiye’de 30 yıl önce erkeklerde kısırlık oranı yüzde 25’ken günümüzde yapılan araştırmalara göre 45’e kadar dayandı. Aynı şekilde kadınlarda sıkça rastlanan kısırlık nedeniyle ülkemizde her 6 çiftten birinin çocuğu olmuyor. Bu bağlamda Türkiye’de her yıl yaklaşık 100 bin çift tüp bebek tedavisi olmak için sağlık kuruluşlarına başvuru yapıyor. Peki kısırlığın önlenemeyen artışının sebepleri nelerdir? Millî Gazete olarak erkeklerde ve kadınlarda artan kısırlık oranlarının nedenlerini haberimizde derledik… GENETİĞİ İLE OYNANMIŞ GIDALAR KISIRLIĞA YOL AÇIYORTürkiye’de 30 yıl önce erkeklerde kısırlık oranı yüzde 25 seviyelerindeyken 2023 yılında yapılan araştırmalara göre bu oranın yüzde 45’e kadar yükseldiği ortaya kondu. Artan kısırlık oranlarında en önemli sebep yediğimiz-içtiğimiz şeyler göze çarpıyor. Genetiği ile oynanmış gıdalar birçok sağlık sorununa sebep olurken aynı zamanda insan vücudunda da ciddi hormonal bozukluklara sebep oluyor. Özellikle de dünya çapında en çok tüketilen gıda olan tavuk ve yumurtanın başta kısırlık olmak üzere ciddi sağlık sorunlarını tetikleyebileceği ortaya kondu. Yapılan araştırmalara göre tavuk ve yumurta üretiminde verimi artırmak için kullanılan östrojen hormonu erkeklerde kısırlığa neden oluyor. Tavuk ve yumurta gibi genetiği ile oynanmış birçok hileli gıda hem erkekte hem de kadında ciddi hormonel bozukluklara sebep olabiliyor. ELEKTROMANYETİK ALAN, ÜREME SİSTEMİ ÜZERİNDE ETKİLİTeknolojinin giderek gelişmesiyle gün içinde daha fazla elektromanyetik radyasyona maruz kalıyoruz. Öyle ki yapılan araştırmalara göre başta telefon kullanımı olmak üzere elektromanyetik alan yayan birçok teknolojik ürünün vücudun üreme sistemi üzerinde ciddi etkilere sebep olduğu birçok araştırmayla ortaya konulmuş durumda. Değişen hayat şartları ve toplumumuzda artan stresin de psikolojik nedenlere bağlı olarak kısırlığı tetiklediği yapılan araştırmalarla ortaya konulmuş durumda. Öte yandan artan sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımının da ciddi sağlık sorunlarına neden olmasıyla birlikte kısırlığa yol açtığı biliniyor.

Haruniye kaplıcaları nerede, otel ve pansiyon ücretleri ne kadar?

28 Mayıs 2024 at 02:05
Haruniye Kaplıcaları Osmaniye ilinde yer alan bir termal su kaynağıdır. Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde yer alan bu kaplıcalar, her derde deva olma özelliği ile bilinmektedir. Bu yazıda, bu kaplıcalara dair detaylı bilgiler sunacağız. Haruniye Kaplıcaları Nerede?Haruniye Kaplıcaları, Türkiye'nin Osmaniye iline bağlı Düziçi ilçesinin Kuşçu Köyü sınırları içinde, Düdül Dağı eteklerinde yer almaktadır. Bu kaplıca alanı, Osmaniye şehir merkezine 57 km, Adana'ya ise 143 km mesafede bulunmaktadır. Bu kaplıcalara ulaşım yolları ise şöyledir: Haruniye Kaplıcaları'na kara yolu ile ulaşabilirsiniz. TEM Otoyolu ve D-400 Karayolu'nun kesişim noktasında bulunması sayesinde, hem özel araçlarla hem de otobüsler aracılığı ile rahat bir şekilde kaplıcaya ulaşabilirsiniz.Demir yolu ile seyahat etmeyi tercih ediyorsanız, Osmaniye il merkezinden geçen demir yolunu kullanabilirsiniz. Osmaniye'ye tren aracılığı ile geldikten sonra, araç kiralayarak ya da taksi kullanarak kaplıcalara ulaşabilirsiniz.Hava yolunu tercih edenler için, Haruniye Kaplıcaları Adana ve Gaziantep havaalanlarına yaklaşık bir saatlik mesafededir. Bu havaalanlarından Osmaniye'ye düzenli giden servisler ve otobüsler bulunmaktadır. Hava yolu ile gelen ziyaretçiler, bu servisleri kullanarak kolayca kaplıcaya ulaşabilirler.Haruniye Kaplıcaları Ne Amaçla Yapıldı?Haruniye Kaplıcaları, binlerce yıllık geçmişi ile, termal suların sağlık açısından faydalı olduğuna inanılarak, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmak üzere yapılmıştır. İnsanların termal suların rahatlatıcı ve dinlendirici özelliklerinden faydalanması ve stresten arınması amacı taşımıştır. Termal suların doğal olarak yeryüzüne çıktığı bu coğrafyada, bu şifalı sulardan yararlanmak için bu tesisler kurulmuştur. Haruniye Kaplıcaları’nın Suyu Kaç Derece?Osmaniye'nin doğal güzelliklerinden biri olan Haruniye Kaplıcaları, şifalı sularıyla ziyaretçilerine çeşitli tedaviler sunmaktadır. Bu kaplıcada bulunan suyun sıcaklığı, 32°C olarak ölçülmüştür. Haruniye Kaplıcaları'nın suyu, hem dinlendirici hem de şifalıdır. Suyun sıcaklığı, vücudu rahatlatan ve kas ağrılarını hafifleten etkisi ile bilinir. Ayrıca, cilt hastalıkları, romatizmal rahatsızlıklar ve çeşitli eklem problemlerine iyi geldiği bilinmektedir. Haruniye Kaplıcaları Neye İyi Gelir?Haruniye Kaplıcaları, içerdiği mineraller ve sıcaklık değeri ile pek çok rahatsızlığa iyi gelmektedir. Bu rahatsızlıklar şöyledir: RomatizmaMide hastalıklarıBağırsak rahatsızlıklarıBeslenme bozukluklarıSinirsel hastalıklarKadın hastalıklarıKaraciğer rahatsızlıklarıSafra kesesi problemleriDeri hastalıklarıHaruniye Kaplıcaları’nın ÖzellikleriHaruniye Kaplıcaları, Osmaniye ilinin Düziçi ilçesine 15 km mesafede, Kuşçu Köyü sınırları içerisindeki Düldül Dağı eteklerinde yer almaktadır. Bu kaplıcaların özellikleri şu şekilde listelenmiştir: Kaplıca sularının sıcaklığı 32°C civarındadır; bu sıcaklık hem rahatlatıcı hem de tedavi edicidir.Suyun pH değeri 6,0 ile 7,0 arasında değişiklik gösterir; bu da suyun hafif asidik ile nötr arasında olduğunu gösterir.Haruniye Kaplıcalarının suyu, 1150 mg/lt ile 1190 mg/lt arasında değişen toplam mineralizasyon değerine sahiptir.Haruniye Kaplıcaları, kalsiyum, bikarbonat, sülfür ve magnezyum gibi çeşitli mineraller içerir.Suyun içinde bulunan 332 mg/lt karbondioksit ve 4 mg/lt florür sayesinde radyoaktif özellik gösterir.Haruniye Kaplıcaları’nda Otel ve Pansiyon Ücretleri - 2024Haruniye Kaplıcalarını ziyaret eden misafirler için çeşitli konaklama seçenekleri bulunmaktadır. Bu seçenekler şöyledir: Haruniye Kaplıcaları TesisleriErzin Artemis OtelBüyük Osmaniye OteliKaratepe Park OtelBahçe Park OtelHattusa Vacation Thermal ClubFourway Hotel SPA & RestaurantKaracalar Suit OtelMiba HotelOsmaniye Hanedan OtelRoyalton HotelBu otellerin ücretleri; kaç gün konaklama yapılacağına, oda türüne ve kişi sayısına bağlı olarak değişiklik gösterecektir. Bu nedenle, güncel ücret bilgisi için bu oteller ile iletişime geçmeniz önerilmektedir.

Dün — 27 Mayıs 2024Sağlık

Uzmanından uyarı: “Fazla kilolularda diz kireçlenmesi riski yüksek”

27 Mayıs 2024 at 20:18
Diz kireçlenmesinde risk altında olan bireylere dikkat çeken Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Hakan Dur, “Genellikle 50 yaş sonrası diz kireçlenmesi görülme sıklığı artar. Ancak geçirilmiş travma öyküsü olan, altta yatan romatizmal rahatsızlığı olan ve aşırı kilolu olan hastalarda daha erken yaşlarda görülebilir” dedi.

Doğru sanıp yaptığımız 10 diyet hatası!

27 Mayıs 2024 at 12:33
Yaz aylarına girerken diyetle çoğu kişi fazla kilolarından kurtulmaya çalışırken, uyguladığı diyet sırasında kulaktan dolma, güvenilir olmayan yöntemler tercih edebiliyor. Anca kilo verirken uygulanan diyete dikkat etmek gerekiyor. İşte doğru sanıp yaptığımız 10 diyet hatası

Sağlık Bakanlığı 36 bin personel alımı başvuruları başladı mı, ne zaman başlayacak? Sağlık Bakanlığı personel alımında son durum

Tarafından: NTV
27 Mayıs 2024 at 10:43
Sağlık Bakanlığı 36 bin personel alımı başvuruları başladı mı, ne zaman başlayacak? Sağlık Bakanlığı personel alımında son durum

Sağlık Bakanlığı kontenjan ve kadro sayıları geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete'de yayımlandı. Sağlık Bakanlığı tarafından ihtiyaç doğrultusunda belirlenen kadro ve branşlar doğrultusunda alımlar yapılacak. Peki, Sağlık Bakanlığı 36 bin personel alımı başvuruları başladı mı, ne zaman başlayacak?

Sağlık Bakanlığı'na sözleşmeli 36 bin sağlık personeli istihdamı kapsamındaki sağlık birimlerinin yeniden belirlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzalı karar Resmi Gazete'de yayımlandı.
Buna göre; Yıl sonuna kadar uygulanmak üzere, eleman temininde güçlük çekilen yerlerde ve hizmet dallarında sağlık hizmetlerinin etkili ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi amacıyla sözleşmeli sağlık personeli istihdam edilecek hizmet birimleri yeniden belirlendi.
Sağlık Bakanlığı tarafından ihtiyaç doğrultusunda belirlenen kadro ve branşlar sonrasında, 1 diyetisyen, 9 ebe, 2 hemşire, 25 sağlık memuru, 1 sağlık teknikeri, 3 bin 498 tabip, 32 bin 464 de uzman tabip istihdam edilecek.
Başvuru sürecinin ÖSYM tarafından yayınlanacak başvuru kılavuzu ile birlikte başlaması bekleniyor. Sağlık Bakanlığı başvuru kılavuzunda son başvuru tarihi, adayların yerine getirmesi gereken özel-genel şartlar, eğitim, yaş ve sınav gibi kriterler yer alacak.

Uzman Klinik Psikolog Kerime Begüm Özkaya: Teşhircilik bir sergi bozukluğudur!

27 Mayıs 2024 at 11:30
Medicana Sivas Hastanesinde görevli Uzman Klinik Psikolog Kerime Begüm Özkaya, sürekli artan çıplaklık hakkında açıklamalarda bulundu.  "TEŞHİRCİLİK BİR SERGİ BOZUKLUĞUDUR"Teşhirciliğin bir sergi bozukluğu olduğunu dile getiren Özkaya, konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Karşısındaki kişiyle mahrem bir ilişkisi olmadığı için bu durum psikoloji, cinsel sapma, cinsel sapkınlık olarak değerlendirilmekte. Teşhircilik, sergi bozukluğu olan kişilerde ciddi anlamda kişilik bozukluğuna denk geliyoruz. On sekiz yaşından sonra başlıyor. Genel tam bir kaynak olmamakla beraber erkeklerde daha fazla olduğu görülmekte ama son yıllarda sosyal medyada görüyoruz ki kadınlar erkeklerin oranını geçti. Teşhircilik yapan kişilerde depresyon, kaygı, endişe, kendini gösterme, dikkat çekme çabası gibi olumsuz duygular var. Bu durum bizim karşımıza çok fazla çıkıyor. Bu duruma en büyük neden de psikolojik sebepler. Teşhirciliğin nedeni çok fazla belli değil aslında ama kişinin yetiştirilme şekli, kişilik özellikleri çok fazla etkili.”“TEŞHİRCİLİK ASLINDA BİR RUH HASTALIĞIDIR"Teşhircilik fiilinde bulunan şahısların en önemli nedenleri arasında kendi güç ve kontrolünü karşı tarafa gösterme isteği taşımasının veya geçmişte yaşadığı taciz tecavüz tarzı olayların etkili olabileceğini söyleyen Özkaya, şu şekilde konuştu: “Anne, baba veya önceki kuşaklardan bir genetik aktarım olabilir. Anneden babadan gördüğü şeyleri karşı tarafı ileri yaşta gösterme ihtiyacı olabilir. Beğenilme arzusu olabilir. Annenin çocuğuna hamileyken o hamilelik sırasına geçirmiş olduğu travmatik olaylar, yas, deprem, ağır köpek saldırısı gibi durumların, travmatik boyutları anne karnında bebeğe negatif duygularla yansıyabilir. Bazı ailelerin yetiştirilme şekli olarak sen erkeksin. Şunu yapabilirsin. Erkekler böyledir. Kadınlar böyledir. Erkek değil misin? Cinsel organını göster, özel bölgeni aç göster tarzında olumsuz söylemlerle çocuk yetişiyor. Yetiştiği günden itibaren aslında bunun normal olduğunu görerek sosyal medyada, kendi hayatında bunu göstermeye çalışıyor. Son yıllarda sosyal medyada bu tarz davranışlar olumsuz tutumlar çok fazla. Tabii ki hiçbirini onaylamıyoruz. Hiçbirini tasvip etmiyoruz. Hepsi psikolojik bir vaka olarak aslında değerlendirilmesi gerekebilir. Teşhircilik aslında bir ruh hastalığı. Şöyle bir ruh hastalığı. Cinsel sapkınlığın alanına giren bir hastalık. Çünkü ne yapıyor kişi? Kendini gösteriyor. Cinsel sapma, cinsel işte hastalıkların altında cinsel sapma kategorisine giren bir hastalık ve tedavisi mümkün. Önemli olan düzenli bir ilaç tedavisi, kişiye düzenli bir psikoterapiyle tedavi almasını öneriyoruz. Eğer bu kişide ciddi anlamda kişilik bozukluğu varsa ve bunu kişilik bozukluğundan kaynaklı yapıyorsa orada ciddi anlamda tedavi almasını biz öneriyoruz ve tedavi oranı oldukça yüksek.“Kaynak: İHA

Z kuşağı daha hızlı yaşlanıyor!

27 Mayıs 2024 at 10:10
Son yapılan çalışmalara göre Z kuşağı olarak bilinen genç kuşaktaki kişilerin daha erken yaşlandığını belirten Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yakup Çil, "Erken yaşlarda makyaj ve kimyasal kremlerin kullanılmaya başlanması sonucu, cildin daha erken yaşlandığını görebilmekteyiz. Vücudun genç gelişme yaşlarında çok fazla estetik kimyasal ürünüyle karşılaşması da erkenden yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilmektedir" dedi

İşte gençlerde mutluluk oranı!

27 Mayıs 2024 at 09:39
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; 15-24 yaş aralığındaki genç nüfusta obezite oranı arttı. Genç nüfus içerisinde obezite oranı yıllar içerisinde artarak 2022'de yüzde 5 seviyesine yükseldi. Genç nüfusun yüzde 2,5'i hiç meyve tüketmezken; yüzde 8,1'i haftada bir kereden az, yüzde 32'si haftada 1 ila 3 kere meyve tüketiyor

Diyaliz sonrası fenalaşan 14 hasta entübe edildi!

27 Mayıs 2024 at 08:27
Burdur Devlet Hastanesi'nde önceki gün diyaliz sonrası evde fenalaşan ve tedbir kapsamında hastaneye çağrılan hastaların tedavisi, çevredeki il ve ilçelerde sürüyor. 33 hastadan 18'nin durumunun ağır olduğu, bunlardan 14'ünün de entübe edildiği öğrenildi. Entübe edilen hastalardan bazılarının durumunun iyiye gittiği belirtildi

Radyoterapi mezunu ne iş yapar? İş imkânları, çalışma şartları, maaşları

27 Mayıs 2024 at 03:30
Radyoterapi mezununun ana görevi doktorun talebi üzerine hastanın belirli vücut bölümünün filmini çekmektir. Kanser hastalığının teşhisi için bilgisayarlı tomografi çekmek de bu mesleğin iş tanımında yer alır. Aynı zamanda ışın tedavisi görecek olan kanser hastaları için aygıtları hazır hale getirir. Kanser hastalarının tedavi sürecinde etkili rol oynar. Gerekirse doktorla ilgili tedavi süreci hakkında görüşür. Radyoterapistlerin diğer görev ve sorumlulukları şu şekildedir:  Radyoterapi cihazlarını talimatına göre kullanmak, Görev yaptığı cihazda hastaların günlük randevularını düzenlemek, Hasta dosyasındaki bilgileri cihazın tedavi bilgileriyle karşılaştırmak, gerekirse uyumsuzluk yaşanan bir konuda doktora bilgi vermek, Hastanın planlanan tedavi sürecini gerçekleştirmek, Verifikasyon filmini çekmek ve ilgili doktora bununla ilgili bildirimde bulunmak, Tedavinin hasta üzerinde yaratacağı etkilere dair doktora dönüş yapmak ve gerekirse doktorla bu etkileri çözmek, Günlük tedavisi uygulanan radyoterapi hastalarının tedavi dosyasını güncellemek, Sorumlu olduğu cihazlar için sağlık fizikçisi ve cihazın genel bakımlarından sorumlu firma yetkilisi ile iletişime geçmek, Görev yaptığı tedavi ünitesinin temizliğini ve düzenini sağlamak, Beklenmeyen bir tehlike halinde Acil Durum Planında yer alan prosedürleri uygulamak, Radyasyon güvenliği ve kalite kontrol departman alanında oluşabilecek herhangi bir radyasyon sızıntısına karşı gerekli tedbirleri almak, Görev yaptığı simülatör cihazlarını talimatına uygun bir şekilde kullanmak, Onkologun talimatları doğrultusunda hastanın konvansiyonel simülatör ya da BT simülatör masasına yatışını gerçekleştirmek, Doktorun yöneltmiş olduğu hastaya gereken immobilizasyonu gerçekleştirmek, Doktorun belirlemiş olduğu bölgenin filmini çekmek ya da söz konusu bölgenin BT kesitlerini almak, Hastadaki tedavi bölgelerini belirlemek konusunda doktorla iş birliği yapmak, Yatış durumu gündeme gelen hastayla ilgili pozisyon bilgilerini dosyaya geçirmek, Hastaya yapılması planlanan tedavilerle ilgili bilgi aktarmaktır.Radyoterapist İş İmkanları Nelerdir?Radyoterapi mezunları hem devlet kurumlarında hem özel sektörde hizmet veren sağlık kuruluşlarında iş bulabilir. Radyasyon onkolojisi bölümünde yalnız radyoterapi bölümü mezunları çalışır. Bu durum radyoterapi mezunlarının daha çok iş bulabilmesi anlamını taşır. Radyoterapistlerin iş bulabileceği kurumların başında özel hastaneler, devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri, eğitim ve araştırma hastaneleri gelir. Özel klinik ve polikliniklerde de iş imkanı bulabilir. Radyoterapistlerin Çalışma Şartları Nasıldır?Radyoterapi mezunları günde 8 saat çalışır. Haftada toplam 40 saat mesai yapmak durumundadır. Cumartesi ve pazar olmak üzere haftada iki gün tatil hakları vardır. Çalışma saatleri içinde günde 1 saat mola verebilir. Yıllık izni toplam 14 gündür. Buna ek olarak 45 gün radyasyon izni bulunur. Radyoterapistlerin fazla mesai seçeneği kuruma bağlı olarak değişiklik gösterir. Radyoterapist Maaşları Ne Kadar?Devlet hastanesinde görev yapan terapistler sabit bir maaşa sahiptir. Buna bağlı olarak kıdem ve fazla mesai gibi etkenler alınan maaş üzerinde etkili olur. Yeni atanan bir radyoterapist 2024 yılında 34.000 TL maaş alır. Çalışma yılı arttıkça bu maaş miktarı 37.500 TL’ye kadar çıkabilir. Özel hastanede çalışan radyoterapistlerin maaş miktarı pek çok etkene bağlıdır. Kurumun politikasına ek olarak eğitim ve tecrübe gibi etkenlere göre maaş verilir. İşe yeni başlayan bir radyoterapist özel kurumlarda 22,500 TL ile 27.000 TL arasında maaş alır. Deneyim sahibi radyoterapistlerin alacağı maaş miktarı ise 28.500 TL ile 35.000 TL düzeyindedir.

1 kaşığı sütü altına çeviriyor! Altın süt nedir, faydaları nelerdir? Altın süt nasıl hazırlanır?

27 Mayıs 2024 at 00:08
‘Altın süt’ olarak bilinen içeceğin insan sağlığına bir açıdan katkı sunduğu bilinmektedir. Özellikle sağlıklı yaşam tarzını benimseyen ve hastalıklardan doğal yollar ile korunmak isteyen birçok kişi, altın süte dair sık sık sorgulamalarda bulunur. Altın süt, son dönemlerde arama motorlarına da bir hayli konu olmaya başlamıştır. Peki, altın süt tam olarak nedir, nasıl yapılır? İşte altın süte dair tüm merak edilenler… ALTIN SÜT NASIL HAZIRLANIR?Altın süt, inek sütü başta olmak üzere birçok süt türü kullanılarak hazırlanabilmektedir. Altın süte hem rengini hem de ismini veren ana madde ise zerdeçaldır. Altın süt yapımında taze zerdeçal kullanılmaktadır. Yanı sıra hava geçirmeyen ambalajlarda bulunan zerdeçal da süt yapımında tercih edilebilir. 10 çay kaşığı zerdeçal ile 1 çay kaşığı öğütülmüş karabiberi karıştırın. Ardından ise hazırladığınız toz karışımı kaynamış suya ekleyin. Bunun için yarım bardak su yeterli olacaktır. Kısık ateşte kıvamı koyulaşıncaya kadar pişirdiğiniz karışımı, 30 gün boyunca bozulmadan saklayabilirsiniz. Hazırladığınız macunu 1 bardak süte 1 çay kaşığı olacak şekilde ekleyin. Bu aşamada zeytinyağı gibi bitkisel bir yağdan da eser miktarda süte ekleyebilirsiniz. Tüm malzemeleri karıştırdıktan sonra sütü ısıtın ve tüketin. Altın sütü tatlandırmak için karışıma bal da ekleyebilirsiniz. ALTIN SÜTÜN FAYDALARI NELERDİR?Hem süt hem zerdeçal hem de karabiberin güçlü içeriği ile insan sağlığını pek çok açıdan katkıda bulunan altın sütün öne çıkan faydaları şu şekilde sıralanabilir: Bağışıklık sistemini güçlendirir.Hafızayı ve konsantrasyon durumunu geliştirir. Kurkumin içerdiği için beyin kaynaklı nörotrofik faktör düzeylerini artırır.Kalp sağlığını destekler. Kalp krizi geçirme olasılığını düşürür.Sindirim sistemini destekler. Safra üretimini artırdığı için sindirim sorunlarının önüne geçmede etkilidir.Vücut içi inflamasyonu azaltır. Kronik hastalıklarda etkili olan iltihabı bastırır.Özellikle çocuklarda soğuk algınlığı veyahut da boğaz ağrısına bağlı olarak gelişen semptomları hafifletir.

Saçı güçlendiriyor, hormonları düzenliyor! Kestane balının mucizevi faydaları

26 Mayıs 2024 at 23:59
Geçmiş dönemlerde hastalıkların tedavilerinde kullanılan, bugün ise hem tüketimde hem de yine alternatif tıpta önemini korumayı sürdüren kestane balı, arama motorlarına da sık sık konu olmaktadır. Kestane balının insan sağlığını olumlu yönde etkileyen güçlü bir içeriğe sahip olduğunu belirten uzmanlar, tüketim dozuna dikkat edilmesi halinde bu balın bağışıklık sistemini güçlendirebileceğini vurguladı. Peki, kestane balı tam olarak nedir, faydaları nelerdir? İşte kestane balına dair tüm merak edilenler… KESTANE BALI NEDİR?Kestane balı, arıların kestane ağaçlarının çiçek kısımlarından polen toplayarak ürettikleri doğal bir besin kaynağıdır. İçeriğinde bol miktarda vitamin ve mineral barındıran kestane bağlı, doğal bir şeker kaynağı olarak da tanımlanmaktadır. KESTANE BALININ FAYDALARI NELERDİR?Kestane balı vitamin ve minerallerin yanı sıra antioksidan bakımından da son derece güçlüdür. Balın bu içeriği, insan sağlığını olumlu yönde etkilemektedir. Kestane balının öne çıkan faydaları şu şekilde sıralanabilir: Potasyum, kalsiyum, demir, B vitamini ve magnezyum bakımından zengindir.Antioksidan bakımından zengin olduğu için hücre hasarına neden olabilen serbest radikalleri etkisiz hale getirir.Bağışıklık sistemini güçlendirir. Vücudu enfeksiyonlara karşı koruyarak hastalıklara yakalanma olasılığını düşürür.Fenolik asit bakımından zengin olduğu için vücut içi inflamasyon oranının düşürülmesinde etkilidir.Üst solunum yolları hastalıklarının tedavilerini destekler.Bağırsak florasını iyileştirerek sindirim sistemini düzenler.Hormanal fonksiyonların düzenlenmesinde etkilidir. Özellikle menopoz döneminde gözlenen sıcak basmaları, uyku hali ve ruh hali değişimlerinin etkilerini hafifletir.Saç köklerini besler. Saçı ihtiyaç duyduğu neme kavuşturarak daha parlak ve yumuşak bir görünümün yakalanmasını sağlar.Kestane balı doğrudan tüketilebildiği gibi farklı besinler ile karıştırılarak da tüketilebilmektedir. Bu balda önemli olan tüketim dozudur. Tüketimde aşırıya kaçılması halinde kan şekeri hızla yükselebilir ve dolayısı ile de istenmeyen tablolar ortaya çıkabilir.

Kavun mevsimi geldi çattı! Kavun nasıl seçilir? Kavun seçerken nelere dikkat edilmeli?

26 Mayıs 2024 at 23:45
Havaların ısınmaya başlaması ile birlikte yaz meyveleri de tezgahlarda yerlerini almaya başladı. Bu kapsamda özellikle kavun tutkunları, en tatlı kavunu bulabilmek adına market reyonlarını ve manav tezgahlarını ziyaret etmeye başladı. Kabakgiller familyasının üyelerinden olan kavun, sarı renkli ve hoş kokulu bir meyvedir. Özellikle çocuklar tarafından oldukça sevilen kavunun sulu ve tatlı olanı makbuldür. Türkiye’nin birçok bölgesinde yetişen bu meyvenin ‘kelek’ çıkmaması için ise satın alma esnasında bazı püf noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir. Peki, kavun nasıl ve neye göre seçilmelidir? İşte konuya dair ayrıntılar… KAVUN TÜRLERİÜlkemizde sıklık ile satışa sunulan kavun türleri Galia, Hasanbey ve Kırkağaçtır. Bu türlerin özellikleri ise genel olarak şu şekilde sıralanabilir: Galita tipi kavun: Yaz mevsiminin ilk kavunlarındandır. Sarı renkli ve yuvarlaktır. Bu tür kavunlar tatlı ve suludur.Kırkağaç tipi kavun: Yazın ilerleyen dönemlerinde tezgahlarda yerini almaya başlar. Şeker oranı Galia tipi kavuna göre daha düşüktür ancak aroması son derece kuvvetlidir. Bu kavun türü kesilmediği sürece çok uzun bir süre boyunca tazeliğini koruyabilir.Hasanbey kavunu: Yazın son dönemlerinde çıkan bu kavun tipi koyu yeşil renktedir. Yoğun kokusu ile fark edilen Hasanbey kavunu, tatlı ve suludur.KAVUN SEÇERKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?Tatlı ve sulu kavun seçebilmek için bazı püf noktalara dikkat edilmesi gerekir. O noktalar genel olarak şu şekilde sıralanabilir: Kabuğun sert olmaması gerekir. Sert kabuk, kavunun henüz olgunlaşmadığını gösterir.Dip kısmının yumuşak olması gerekir. Bu, o kavunun tatlı olduğunu gösterir.Daha ağır kavunları tercih etmeye özen gösterin. Kavunlarda ağırlık, şeker oranı ile doğru orantılıdır.Dibini koklayın. Kavunun dibinden hoş bir koku geliyor ise o kavunun içi tatlıdır.Sap kısmını kontrol edin. Sapı hemen kopuyorsa o kavun olgunlaşmış ve yemeğe hazır hale gelmiştir.  

Dünden önceki günSağlık

O besinleri tüketenler hastanenin yolunu unutacak! Bağışıklık sistemini güçlendiren yiyecekler

26 Mayıs 2024 at 23:03
Bağışıklık sistemi, vücudun hastalıklardan korunmasını ve mevcut hastalıkların daha hafif etkiler ile atlatılmasını sağlayan bir sistemdir. Bu sistemin dışarıdan desteklenmesi, hastalıklara yakalanma olasılığını düşürür. Hem hafif hem de ciddi hastalıklardan korunabilmek için bağışıklık sistemimizin güçlü olması gerekir. Bu sistem doğal besinler ile olduğu kadar çeşitli takviyeler ile de doğrudan desteklenebilir. Uzmanlara göre bağışıklık sistemini güçlendirmek için başta meyve ve sebze tüketiminin mevsimlerinde yapılması gerekir. Yanı sıra uyku düzenine dikkat edilmesi ve kötü alışkanlıklardan uzak durulması da bağışıklık sistemini güçlendiren başlıca faktörler arasında yer almaktadır. Bizler de bu içeriğimizde genel sağlık tablomuzda büyük bir öneme sahip olan bağışıklık sistemini destekleyen yiyecek, içecek ve vitaminlere yer verdik. BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ NASIL GÜÇLENİR?Bağışıklık sisteminin güçlenebilmesi için doğru ve düzenli uygulamaların hayat akışına dahil edilmesi gerekmektedir. Bağışıklık sistemini doğrudan güçlendiren bazı adımlar ise şu yönde atılabilir: Sağlıklı beslenme,Kötü alışkanlıklardan uzak durma,Düzenli olarak egzersiz yapma,Kişisel hijyene dikkat etme,Stresten uzak durma,Bağışıklığı güçlendiren besin ve takviyeleri alma,Bol su içme,Kaliteli uyku.BAĞIŞIKLIK SİTEMİNİ GÜÇLENDİREN YİYECEK, İÇECEK VE VİTAMİNLERBağışıklık sistemini doğrudan güçlendiren bazı besinler şu şekilde sıralanabilir: Balık, yoğurt, kırmızı biber, brokoli, ıspanak, lahana, zerdeçal, zencefil, sarımsak, domates, karpuz, çilek, kivi, yaban mersini, ahududu, mango, portakal, mandalina, limon, greyfurt, bitter çikolata, mürver, lahana turşusu, tatlı patates, badem, ay çekirdeği, kaju.Bağışıklık sistemini güçlendiren bazı içecekler şu şekilde:Karanfil çayı, papatya çayı, zencefil çayı, yeşil çay, havuç suyu, çilek suyu, yeşil elma suyu, nar suyu, greyfurt suyu, limon suyu, portakal suyu,Bağışıklık sistemini güçlendiren bazı vitaminler ve takviyeler şu şekilde sıralanabilir:Kara mürver, magnezyum, selenyum, çinko, E vitamini, D vitamini, C vitamini, B6 vitamini, A vitamini, propolis.

Sivilce ve akne oluşumunu önlemek mümkün! Acı elma yağı ile cildiniz ışıl ışıl olacak

26 Mayıs 2024 at 22:58
Doğal aksesuarlarımızdan olan cildimiz, birçoğumuz için son derece önemlidir. Aynaya baktığımızda kendimizi nasıl hissedeceğimiz noktasında bir hayli etkili olan cilt sağlığı, arama motorlarına da sık sık konu olmaktadır. Her birimizin cilt tipi farklıdır ve bu neden ile oluşturacağımız cilt bakım rutinlerimizde kendi cilt tipimize hitap eden ürünlerden destek almamız gerekmektedir. Günümüz gelişen kozmetik sektörü sayesinde toniklerden serumlara, kremlerden temizleyicilere kadar birçok cilt ürününe erişim sağlamak mümkün olsa da doğal içerikli ürünler her daim ilk tercihlerimiz arasında yer almalıdır. Cildin iyi temizlenmesi, cilt sağlığının korunması noktasında atılması gereken ilk adımdır. Sonrasında ise cilt tipine uygun olan ürünlerin doğru ve düzenli bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Bu noktada acı elma yağına dikkat çeken cilt uzmanları, bu doğal yağın özellikle yağlı ciltler için onarıcı görevde olduğunu vurguladı. Peki, acı elma yağının cilde faydaları neler? Acı elma yağı cilde nasıl uygulanır? İşte konuya dair ayrıntılar… ACI ELMA YAĞI NEDİR, NASIL ELDE EDİLİR?Acı elma yağı, adaçayı ile elde edilen bir tür yağdır. Bu yağ halk arasında ‘adaçayı yağı’ ismi ile de bilinmektedir. Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde bulunan bu yağ, özellikle Fethiye ve Muğla çevrelerinde bir hayli kullanılmaktadır. Acı elma yağının yapımında adaçayı yapraklarından destek alınmaktadır. Özel işlemlerden geçen adaçayı yaprakları, geleneksel yöntemler ile acı elma yağına dönüştürülür. Bu yağın özellikle sağlık ve kozmetik sektörlerinde geniş bir kullanım alanı bulunmaktadır. ACI ELMA YAĞININ FAYDALARI NELERDİR?Antibakteriyel özellikte olan acı elma yağı, cilt üzerinde son derece büyük bir etkiye sahiptir. Bu yağın özellikle yağlı cilt tiplerine sahip olan kişiler tarafından kullanılması önerilmektedir. Acı elma yağını uygulamadan önce cildin temizlenmesi gerekir. Nazik bir temizleyici ile cilt temizlendikten sonra hafif bir şekilde kurulanmalıdır.  Ardından birkaç damla acı elma yağı, cilt tipinize uygun sabit bir yağ ile karıştırılmalı ve cilde doğrudan uygulanmalıdır. Bu sayede mevcut sivilceler hızla kuruyacak ve yeni sivilce oluşumunun önüne geçilecektir. Acı elma yağının cildin yanı sıra saç sağlığını da desteklediği bilinmektedir. Birkaç damla acı elma yağının sabit bir yağ ile karıştırılarak saç diplerine uygulanması halinde kepek oluşumunun önüne geçilecek ve saç kökleri güçlenecektir. Yağ uygulamasının ardından saçların durulanması gerekmektedir.

❌
❌