Normal görünüm

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.
Bugün — 20 Mayıs 2024Sağlık

Hamilelikte stres erkek çocukta IQ düşüklüğüne neden oluyor

Tarafından: NTV
20 Mayıs 2024 at 12:14
Hamilelikte stres erkek çocukta IQ düşüklüğüne neden oluyor

Yeni bir araştırma, hamilelikte stres hormonuna çok fazla maruz kalmanın erkek çocukların IQ'larını düşürebileceğini ortaya çıkardı. Buna göre anne hamilelikte stres hormonları salgıladığında, erkek çocukta IQ düşüklüğü gözlemlenebiliyor.

Hamilelik sırasında stresin bebek için iyi olmayacağı bilim dünyasında kabul gören bir gerçek. Ancak yeni araştırmalar stres hormonunun erkek ve kız çocukları üzerinde farklı etkileri olduğunu ve hatta kız çocuklarının IQ puanlarının daha yüksek olmasına yol açabileceğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, çocuklar yedi yaşına geldiklerinde, annelerinin hamilelik sırasında yaşadıkları stresin kız ve erkek çocukların IQ'larını farklı şekilde etkileyebileceğini düşünüyor. Danimarka'daki Odense Üniversite Hastanesi'nden araştırmacılar stres hormonunun erken dil gelişimini ilerletebileceğiniortaya çıkarmıştı.

BİLİŞSEL İŞLEVİ ETKİLİYOR Şimdi aynı ekip, hamileliğin üçüncü üç aylık döneminde (yaklaşık 37-42 hafta arası) stres hormonunun yaşamın ilerleyen dönemlerinde bilişsel işlevi etkileyebileceğini söylüyor. Araştırmalarını Stockholm'de düzenlenen 26. Avrupa Endokrinoloji Kongresi'nde sunan araştırmacılar, plasentanın oynadığı rol nedeniyle kız çocuklarının kortizol maruziyetine daha az duyarlı olabileceğini öne sürdü.

İKİ CİNSİYETTE FARKLI SONUÇ Hamilelik sırasında kız çocuk taşıyan kadınlar daha fazla kortizol salgılama eğilimindedir, ancak plasentadaki bir enzim bunun ne kadarının fetüse ulaşacağını kontrol eder. Araştırmacılar, erkek çocukların kortizol maruziyetine karşı daha savunmasız olabileceğini, koruyucu enzimin faydalarına sahip olmadıklarını düşünüyor.

943 ANNE VE ÇOCUK GÖZLEMLENDİ Yeni çalışma için araştırmacılar 943 hamile kadının kortizol ve kortizon seviyelerini ölçtüler. Çocuklar doğduktan sonra bu seviyeleri, yedi yıl sonra ölçülen IQ'ları ile karşılaştırdılar. Anne karnında daha yüksek kortizol seviyelerine maruz kalan erkek çocukların IQ puanlarının daha düşük olduğu ortaya çıktı. Ancak araştırmacılar, kortizol kanda değil de idrar örneklerinde bulunduğunda kızların IQ'larının daha yüksek olduğunu fark etti.

Bu da demek oluyor ki stres hormonu erkeğe ulaştığında IQ düşüklüğüne neden olurken kız çocuğa ulaştığında IQ'nun yükselmesini sağlayabiliyor.

İngiltere'de enfekte kan skandalı: Soruşturma raporu yayınlanacak

Tarafından: NTV
20 Mayıs 2024 at 11:17
İngiltere'de enfekte kan skandalı: Soruşturma raporu yayınlanacak

İngiltere'de 1970'li ve 1980'li yıllarda hastaların HIV veya Hepatit C bulaşmış kanla tedavi edilmesine yönelik açılan kamu soruşturmasına ilişkin rapor bugün yayınlanacak. Bu yıllar arasında tahminen 30 bin kişiye kontamine kan verildi, hastaların yaklaşık 3 bininin öldüğüne inanılıyor. Bugün yayınlanacak soruşturma raporunda kontamine tedavilerin durdurulma süreci ve sorunun örtbas edilmeye çalışılıp çalışılmadığı gibi sorular cevap bulacak.

İngiltere'yi sarsan enfekte kan skandalına ilişkin açılan kamu soruşturmasının raporu bugün yayınalanacak. İngiltere'de 1970'li ve 1980'li yıllarda yaklaşık 30 bin kişi HIV veya Hepatit C bulaşmış kanla tedavi edildi. Bu hastaların yaklaşık 3 bini öldü. Rapor, yirmi yılı aşkın bir süre boyunca 30 binden fazla hemofili hastasının veya kan nakline ihtiyaç duyan kişinin HIV ve hepatit C ile enfekte oluşunu ele alıyor. İNGİLTERE TARİHİNİN EN KÖTÜ TEDAVİ FELAKETİ Skandal, İngiltere Sağlık Bakanlığı tarihindeki en kötü tedavi felaketi olarak tanımlandı. 1970'li ve 1990'lı yıllar arasında tedavi edilen kişiler, "faktör VIII" kan ürünleri verildiğinde kirli kana maruz kaldı. Bağışlanan kan, 1986 yılına kadar HIV açısından taranmadı ve 1991 yılına kadar da hepatit C açısından test edilmedi. HÜKÜMET YANIT VERECEK Hükümet, Rishi Sunak'ın kurbanlardan ve ailelerinden resmi bir özür dilemesinin ardından bu hafta içinde rapora ayrıntılı bir yanıt sunacak. İngiltere, 1970'li ve 1980'li yıllarda HIV veya Hepatit C bulaşmış kanla tedavi gören binlerce kişiye tazminat ödemek için 10 milyar sterlinden yani 12,70 milyar dolardan fazla para harcayacak.

Neden bebek dişlerimizi kaybederiz?

19 Mayıs 2024 at 23:18
Her insanın yaşamında önemli bir dönüm noktası olan diş değişimi, bebeklik döneminde başlayan süt dişlerinin yerini kalıcı dişlere bırakmasıyla gerçekleşir. Bu süreç, genellikle 6 yaş civarında başlar ve çocukluktan ergenliğe kadar devam eder. Peki neden dişlerimizi yenileme ihtiyacı duyarız? İşte cevabı...

Çoğu okul çağında! 26 bin tip 1 diyabetli...

20 Mayıs 2024 at 09:56
İstanbul’da Okulda Diyabet Programı Millî Eğitim Bakanlığı İl Sağlık Hizmetleri SorumlularıToplantısı gerçekleşti. Toplantıda konuşan Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Hatun, "Türkiye'de 26 bin civarında tip 1 diyabetli var ve bunların büyük çoğunluğu okul çağında. Yüzde 65’i de ilköğretim çağında yani 15 bin civarında. Dolayısıyla özellikle ilköğretim çağındaki çocukların bakımını desteklemek için bu toplantıyı düzenledik" dedi

Avokado maskesi nedir, nasıl yapılır? Faydaları

20 Mayıs 2024 at 05:40
Avokado içindeki zengin değerler sayesinde piyasada satılan çok sayıda cilt kreminin içinde yer alan bir meyvedir. Yaşlanmayı geciktirmesi ve cilt sorunlarını ortadan kaldırması yüz maskesi içine ilave edilmesini sağlar. Ev ortamında hazırlanan yüz maskesinin içine avokado ilave edilmesi cildin iyi bir şekilde temizlenmesini sağlar. Aynı zamanda sorunlu ciltlerin kısa bir süre içinde iyileşmesine yardımcı olur. Avokado maskesi düzenli bir şekilde uygulanabilir. AVOKADO MASKESİ NASIL YAPILIR?Avokado maskesi az malzeme gereksinimi ile ev ortamında kolayca hazırlanabilir. Tercihe bağlı olarak avokado maskesinin yapımında kullanılan malzemeler zenginleştirilebilir. Maskeyi ilk defa yapacakların içeriği sadece tutması yararlı olur. Bu sayede maskenin etkileri net olarak gözlemlenebileceği gibi alerjik etkilerden kaçılmış olur. Avokado maskesi için gerekli olan malzemeler şunlardır: 1 adet büyük boy avokado1 çorba kaşığı balAvokado maskesi şu şekilde hazırlanır: Büyük boy avokadoyu ortadan ikiye bölün. Ardından orta kısmında yer alan çekirdeği çıkarın.Bir çatal yardımıyla avokadonun içindeki yumuşak kısmı iyice ezin. Avokado püre kıvamına gelene kadar bu işlemi sürdürün.Bir çorba kaşığı balı püre kıvamındaki avokadonun üzerine ilave edin.Avokado ve balı homojen bir kıvam alana kadar karıştırın. Yüz kremi kıvamı alana kadar bu işleme devam edin.Kıvamını alan avokado maskesini yüzünüze uygulayın. Cildinize iyice yedirdiğinizden emin olun.Avokado maskesini ilk defa uyguluyorsanız yaklaşık 15 dakika yüzünüzde bekletmeniz yeterli olacaktır. Sürenin ardından yüzünüzü bol su ile yıkayın.AVOKADO MASKESİ HANGİ FAYDALARA SAHİPTİR?Avokado maskesi bünyesinde çok sayıda yararlı besin içeriği barındırır. Cildin mineraller ile buluşması sağlıklı bir yapıya kavuşmasını sağlar. Meyvenin içindeki vitaminler de maske aracılığıyla alınmış olur. Sivilce ve akne sorunu olanlar bu maske sayesinde canlı ve sağlıklı cilde sahip olabilir. Avokado maskesinin başlıca faydaları şöyledir: İçindeki mineral ve vitamin değerleri sayesinde vücudu hem içeriden hem dışarıdan besler.Cilt yüzeyinin sağlıklı bir görüntüye kavuşmasını sağlar.Cildin kaybettiği yağ oranının kazanmada etkili bir sonuç verir.Cildi nemlendirir.Cilt yapısının yumuşak olmasını sağlar.Ciltteki yanıkları, yaraları ve kesikleri hızlı bir şekilde iyileştirir.Antioksidan açısından zengin olduğundan ciltteki yaşlanma etkilerini ortadan kaldırır.İltihaplanmayı azaltmada etkilidir. Bu sayede sivilcenin iz bırakmasının önüne geçer.Ölü cilt hücrelerini uzaklaştırarak cilde ferah ve genç bir görünüm kazandırır.AVOKADO MASKESİ HANGİ SIKLIKLA YAPILMALIDIR?Avokado maskesi cilde haftada 1 uygulanabilir. Hassas bir cildi olan kişilerde maskenin sık uygulanması kızarıklık ve kaşıntı sorunlarını beraberinde getirebilir. Böyle bir durumda avokado maskesinin 2 ya da 3 haftada bir yapılması tavsiye edilir. AVOKADO MASKESİ HANGİ YAN ETKİLERE SAHİPTİR?Avokado maskesi çok sayıda faydaya sahip olsa da çeşitli yan etkileri de mevcuttur. Herkeste kendini göstermeyen bu yan etkiler bazı cilt tiplerinde ortaya çıkar. Hassas ve alerjik reaksiyon göstermeye müsait cilt yapısına sahip olan kişilerin maskeyi dikkatli kullanması önemlidir. Aynı zamanda maskenin içine ilave edilen malzemelerin doğal olmaması alerjik reaksiyon riskini arttırır. Avokado maskesinin yan etkileri şunlardır: Avokadoya ya da maskenin içindeki diğer ürünlere karşı alerjisi olan kişiler alerjik reaksiyon gösterebilir.Hassas cildi olan kişilerde maske uygulamasını takiben kaşıntı ve kızarıklık oluşabilir.Astım hastaları avokado maskesini uygulamadan önce doktora danışmalıdır.

Bodur mahmut otunun faydaları nelerdir, nasıl kullanılır?

20 Mayıs 2024 at 05:30
Bodur mahmut otu çok sayıda hastalığı önlemede ve tedavi etmede kullanılan bir bitkidir. Alternatif tıpta kendine sıklıkla yer bulmayı başaran bodur mahmut otu çeşitli hastalıklara iyi gelir. Bu nedenle çeşitli hastalıkların tedavisine yardımcı olmak amacıyla sıklıkla kullanılır. Bodur mahmut otunun bilinen bir yan etkisi olmadığı için herkese uygulanabilir. Bodur mahmut otunun öne çıkan faydaları şu şekildedir: Nefes darlığına iyi gelir.İştah açma etkisi vardır.Sindirim sorunlarını giderir ve hazmı kolaylaştırır.Gazı geçirmede etkili bir doğal yöntemdir. Bu yanıyla özellikle bebeklerde gaz sorununu ortadan kaldırmada işe yarar.Vücut direncini arttırarak hastalıklara karşı koruma sağlar.Kabızlık sorununu doğal yoldan çözer.Bağırsakta oluşan parazitleri ortadan kaldırır.Yaraların iyileşmesinde etkisi büyüktür.Kan basıncını düzenleme özelliği bulunur.Kan temizleyicidir.Kanamaları durdurmak amacıyla tampon niyetine kullanılabilir.Siyatik ve romatizma ağrılarını hafifletmeye yardımcı olur.İdrar söktürücü olarak kullanılabilir.Saçlara sağlıklı bir yapı kazandırır.Baş, omuz ve kulunç bölgelerinde meydana gelen ağrıları önemli ölçüde azaltır.Karaciğer ve midenin işlevini sağlıklı bir şekilde getirmesinde önemli rol oynar.Hemoroit için tedavi edici içeriklere sahiptir.Ödem atmak için gönül rahatlığıyla kullanılabilir.Sara hastalığının tedavisinde olumlu etki gösterir.Nefes darlığı şikâyeti olan hastalar tarafından düzenli olarak çay formatında tüketilebilir.Âdet kanaması sorununa karşı kaynatılarak tüketilebilir.BODUR MAHMUT OTU NASIL KULLANILIR?Bodur mahmut otunun etkisini üst düzeyde göstermesi için taze bir şekilde kullanılması gerekir. Evde muhafaza edilen bodur mahmut otunun zarar görmemesi için en iyi yöntem cam kavanoz kullanmaktır. Yavşan otunun yararlı etkilerinden faydalanmak için çiğnemek yeterli olur. Ciddi sağlık sorunu olan kişiler bodur mahmut otundan çay yapıp içmelidir. Taze bodur mahmut otu bulamayan kişiler toz olarak satın alabilir. Bodur mahmut otu belirli hastalıklara karşı aşağıdaki şekilde kullanılmalıdır: Nefes darlığı hastalığına sahip olan kişiler bodur mahmut otunu sinirli otla kaynatıp tüketmelidir.Bağırsak ve mesane hastalıkları için kaynatıp tüketilmesi gereken otun üzerine bir tatlı kaşığı bal ilave edilmesi etkisini arttırır.Siyatik ağrıları olan kişiler bodur mahmut otunu ve sinamikiyi karıştırarak tüketebilir.Bodur mahmut otu bağırsak ve boşaltım sistemi için kullanılacaksa biberiye ile kaynatılmalıdır.BODUR MAHMUT OTU ÇAYI NASIL YAPILIR?Bodur mahmut otu çayı yapmak için taze bitki kullanılmalıdır. Kurutulmuş ya da toz halindeki bodur mahmut çayı gereken içeriği sağlamadığı gibi içmek için fazla acı olur. Bodur mahmut otu çayı şu şekilde yapılır: Bir bardak suyu ocakta kaynatın.Kaynayan suyun içine 1 ya da 2 tatlı kaşığı bodur mahmut otu ekleyin. Çayın yoğunluğunu damak zevkinize göre belirleyebilirsiniz.Bodur mahmut otu çayının demlenmesi için 10 dakika boyunca dinlendirin.Sürenin ardından çayı süzüp sıcak bir şekilde içebilirsiniz.Bodur mahmut otu çayını tüketmeden önce içine bir tatlı kaşığı bal ilave edebilirsiniz. Bu sayede acılığını bastırmış olursunuz.Bodur mahmut otunun yararının arttırmak için başka şifalı otlarla kaynatabilirsiniz.BODUR MAHMUT OTU ÇAYI NE SIKLIKLA İÇİLİR?Bodur mahmut otu çayı haftada bir kere içilmelidir. Sık içilirse bünyede zararlı etkiler oluşturabilir. BODUR MAHMUT OTU ÇAYI VÜCUTTA NASIL KULLANILIR?Bodur mahmut çayını vücutta kullanmak için iyice kaynatmak gerekir. Ardından sorunlu bölgeye uygulanabilir.

Demir suyunun faydaları nelerdir, neye iyi gelir?

20 Mayıs 2024 at 05:25
Demir suyu içindeki mineral oranı sayesinde insan sağlığına iyi gelir. İçinde vücut için çok önemli bir mineral olan demiri bulunduran bu içecek düzenli olarak içilebilir. Her yaştan insanın gerekli miktarda demir alması oldukça önemlidir. Demirli su söz konusu minerali bünyesinde barındırdığı için insan sağlığı açısından gereklidir. Demir vücutta üretilmediği için dışarıdan alınmak zorunda kalınan bir mineraldir. Demir suyunun öne çıkan faydaları şu şekildedir: Vücuttaki mineral eksikliğini doğal yoldan giderir.Halsizlik şikayetini kısa sürede ortadan kaldırır.Aşırı yorgunluk çekenlere rahatlama sağlar.Mide ve bağırsak bölgesinde ortaya çıkan sorunların tedavisine yardımcı olur.İştahsızlığı gidermeye yardımcı olur.Sık idrara çıkma sorunu olanlar tarafından içilebilir.Konsantrasyon bozukluğunun önüne geçer.Siniri ve gerginliği azaltmada etkilidir.Cinsel isteksizliği olanlara fayda sağlar.DEMİR SUYU NEYE İYİ GELİR?Demir suyu, demir bakımından zengin bir içecektir. Vücutta kendiliğinden oluşmayan demirin dışarıdan alınması gerekir. Bazı kişilerde çeşitli sebeplerle yeteri miktarda demir oluşumu sağlanamaz. Böyle bir durumda demirin dışarıdan alınmalıdır. Vücudunda yeteri kadar demir olmayan kişilerde çeşitli rahatsızlar baş gösterir. Demir suyu bu rahatsızlıklara iyi gelir. Demir suyunun iyi geldiği durumlar şunlardır: Demir Eksikliği: Demir eksikliği ülkemizde sık görülen bir durumdur. Özellikle çocukların, gebelerin ve düzenli adet gören kadınların şikayetlerinin başında gelir. Demir eksikliği olan kişiler yorgunluk, nefes darlığı ve baş dönmesi gibi sağlık sorunlarına sahip olur. Günde belirli bir miktarda demir suyu tüketmekBağışıklık Sistemi Hastalıkları: Bağışıklık sistemi, insan vücudunun hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı dirençli olmasını sağlar. Çeşitli sağlık sorunlarına sahip olan inanların bağışıklık sistemi zayıfladığı için hastalıklara karşı savunmasız kalırlar. Demir doğal olarak bağışıklık sistemini güçlendirir.Bitkinlik: Yetersiz uyku, dengesiz beslenme, stres ve çeşitli hastalıklar günlük hayat içinde bitkinliğe yol açar. Bitkinliğin giderilmesinin en iyi yollarından biri demir takviyesi almaktır. Demir suyu bu takviyeyi vücuda almak için en iyi yollardan biridir.Zihinsel Performans Eksikliği: Demirin insan vücudundaki görevlerinden biri beyne oksijen taşımaya yarayan kırmızı kan hücrelerini oluşturmasıdır. Beyne oksijen gitmediği taktirde zihin yorgun düşer. Zihnin yorgun düşmesi konsantrasyon eksikliği ve hafıza sorunlarını ortaya çıkarır. Düzenli olarak demir suyu tüketmek söz konusu sorunu ortadan kaldırmaya yarar.Gebelik: Demir hem gebe kadınlar hem bebekleri için önemli bir mineraldir. Gebelik esnasında vücut normalden daha fazla demir ihtiyacı duyar. Demir seviyesi düşük olan gebelerde düşük doğrum ve doğum sonrası depresyon riski fazladır. Bu nedenle gebelerin düzenli demir suyu içmesi iyi olur.DEMİRLİ SU NE SIKLIKLA TÜKETİLMELİDİR?Demirli suyun tüketilme sıklığı bir doktor tarafından belirlenmelidir. Özellikle çocuklarda ve gebelerde gereğinden fazla tüketilen demirli su yan etkilerini açığa çıkarabilir. Dolayısıyla demirli su tüketmeden önce en yakın sağlık kuruluşuna gidip doktor tavsiyesi almak önemlidir. DEMİR SUYU KULLANIM DOZAJI NASIL AYARLANIR?Demirli suyun dozajı vücuttaki demir eksikliğine göre ayarlanır. Demir eksikliği yaşayan kişiler gün içinde birkaç bardak demirli su tüketebilir. Öte yandan sadece sağlığını korumak için demir suyu içenlerin dozajı buna göre ayarlaması tavsiye edilir. DEMİR SUYUNUN YAN ETKİLERİ NELERDİR?Demir suyunun aşırı tüketilmesinde yan etkileri ortaya çıkar. Bünyeye göre ortaya çıkan yan etkilerin arasında en sık görülenler mide bulantısı, kusma ve sindirim sorunlarıdır.

Yeşil kartlılar özel hastaneye gidebilir mi? Şartları 2024

20 Mayıs 2024 at 05:00
Yeşil kart sahipleri, devlet hastanelerinden aldıkları sağlık hizmetlerinde ücret ödemezken, özel hastanelerden faydalanabilmek için belirli koşulları karşılamaları gerekir. Aksi takdirde, yeşil kart sahipleri özel hastanelerden ücretsiz sağlık hizmeti alamazlar. Ancak; yeşil kartlıların özel hastanelere gidebilmesi için belirli şartları yerine getirmesi gerekmektedir. Bu şartlar, 2024 yılında da geçerlidir. Yeşil kart sahiplerinin özel sağlık kuruluşlarından faydalanabilme şartlarını merak ediyorsanız, doğru adrestesiniz. Bu yazıda, yeşil kartlıların özel hastaneye gidebilme şartlarını detaylıca ele alacağız. Yeşil Kartlılar Özel Hastaneye Gidebilir Mi?Yeşil kart sahiplerinin özel hastanelere başvurabilmesi için belirli koşulların sağlanması gerekmektedir. Yeşil kartlı hastaların özel sağlık kuruluşlarından yararlanabilme şartları, 5510 sayılı kanunun ilgili maddelerinde açıkça belirtilmiştir. Fakat; özel hastanede tedavi olabilme durumları sınırlıdır. Yeşil kartlıların özel hastaneye başvurabilme koşulları arasında yer alan bazı durumlar şöyledir: Acil durumlar: Ani beliren sağlık sorunları ya da hayati tehlike arz eden durumlar, yeşil kart sahiplerinin özel hastanelere başvurmasını gerektirebilir. Acil tedavi gerektiren durumlarda, yeşil kartlılar özel sağlık kuruluşlarında hizmet alabilirler.Yoğun bakım ihtiyacı: Özel yoğun bakım hizmetine ihtiyaç duyan yeşil kart sahipleri, özel hastanelere başvurabilirler.Radyoterapi tedavisi: Belirli kanser türlerinin tedavisinde kullanılan radyoterapi, yeşil kart sahiplerinin özel hastanelere başvurmasını gerektirebilir. Aynı il içerisinde tedavinin sağlanabileceği bir radyoterapi merkezi bulunmuyor ise, özel hastanelere başvurulabilir.Hiperbarik oksijen tedavisi: Belirli tıbbi durumlar için gerekli olan hiperbarik oksijen tedavisi, yeşil kart sahiplerinin özel hastanelere başvurabilmesini sağlayabilir.Trafik kazaları: Trafik kazaları sonucu yaralanan ya da acil tıbbi müdahaleye ihtiyaç duyan yeşil kart sahipleri, özel hastanelere başvurabilirler. Yeşil Kartlıların Çocukları Özel Hastaneye Gidebilir Mi?Yeşil kart sahibi olan hastaların çocukları da sağlık hizmetlerinden yararlanabilirler. Fakat; çocukların özel hastanelerde tedavi görebilmesi belirli koşullara bağlıdır. Mevzuata göre, çocukların özel sağlık hizmeti alabilmesi için öncelikle bir sevk işlemi gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu sevk işlemi, 5510 sayılı Kanun'un ilgili maddelerine uygun olarak yapılmalıdır. Fakat; acil bir durum söz konusu olduğunda, doğrudan özel sağlık kuruluşlarına başvurulabilir. Acil durumlar arasında ise şunlar yer almaktadır: Ani gelişen hastalıklarKaza ya da yaralanma durumlarıHayati tehlike oluşturabilecek durumlarBu durumlarda, yeşil kartlı çocuklar özel hastanelerde tedavi görebilirler. Yeşil Kartlılar Üniversitelerde Tedavi Olabilir Mi?Yeşil kart sahipleri, özel hastanelerde tedavi alabilmek için belirli koşulları sağlamak zorundadır. Fakat; Sağlık Bakanlığı'na bağlı üniversite hastaneleri için bu kural geçerli değildir. Üniversite hastaneleri, genelde Sağlık Bakanlığı'na bağlıdır ve yeşil kartlı hastalar için özel bir düzenleme yapmışlardır. Bu hastaneler, yeşil kart sahiplerine, acil bir durum olmadan ya da sevk edilmeksizin, belirli bir ücret karşılığında sağlık hizmeti sunarlar. Ancak, vakıf üniversitelerine bağlı hastaneler, bu durumda farklılık gösterebilir ve acil bir durum ya da sevk edilmiş olma şartı ararlar. Yeşil Kart Sahipleri Katılım Payı Ödemelerini Geri Alabilir Mi?Yeşil kart sahipleri, sağlık hizmetleri için katılım payı ödemeleri durumunda, bu ödemeler sigortalılardan farklı bir şekilde maaşlarından kesilerek tahsil edilmez. Yasalara göre, yeşil kart sahipleri, ödedikleri katılım paylarını geri alabilirler. Bunun için 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu'nun hükümlerine göre başvuru yapmaları gerekmektedir. Bu katılım paylarını geri ödeyen kurum ise Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarıdır.

Yupass numarası nedir, nasıl alınır? Sorgulama

20 Mayıs 2024 at 04:55
Gurbetçilerin Türkiye'deki sağlık ve tedavi işlemleri, anlaşmalı ülkelerde ikamet edenler için belirli prosedürlere tabidir. Bu kişiler, Türkiye'ye gelmeden önce Türkiye'de geçerli olan sağlık sözleşme belgelerinden birini temin ederek, Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvurarak Yupass numarası alabilirler. Fakat; son yapılan düzenleme ile birlikte, bazı belge türleri dışında, sadece acil durumlarda tedavi masrafları karşılanmaktadır. Bu yazıda; Yupass numarasının ne olduğundan, nasıl sorgulanabileceğinden, nereden alınacağından, ne zamana kadar geçerli olduğundan, hangi ülkeler ile anlaşmalı olunduğundan bahsedeceğiz. Yupass Nedir?Yupass, Türkiye’nin kısa vadeli sağlık anlaşmaları çerçevesinde, belirli ülkelerde yaşayan kişilerin sağlık hizmetlerine erişimini sağlayan bir sistemdir. Türkiye'de, Türk vatandaşları nasıl kimlik numaraları ile sağlık hizmeti alabiliyor ise, anlaşmalı ülkelerde ikamet eden kişiler de Yupass numarası ile muayene olabilir ve ilaçlarını temin edebilirler. Yupass, "Yurt dışı Provizyon Aktivasyon Sağlık Sistemi" kelimelerinin baş harflerinden oluşmaktadır ve aynı zamanda bu sistemin adıdır. Bu sistem, uluslararası sağlık hizmetleri kapsamında önemli bir rol oynamaktadır. Yupass Numarası Nasıl Sorgulanır?Yupass numaranızı bilmiyorsanız, en yakın Sosyal Güvenlik Merkezi'ne başvurarak bu numarayı alabilirsiniz. Başka türlü online kanallardan Yupass numarası sorgulama işlemi mümkün değildir. Yupass Numarası Nereden Alınır?Yupass numarasına ilk kez başvuracaklar, ellerinde bulunan Sosyal Güvenlik sağlık sözleşmesi belgesi ile Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) başvurmalıdır. İlk başvurunun yapılmasının ardından, sistemde adınıza kayıt açılır ve size Yupass numarası verilir. Bu numara, sağlık hizmetlerinden yararlanmanız için gereklidir ve tüm hastanelerde ve eczanelerde bu numara ile tedavi olabilirsiniz. Yupass Numarası Kaybedildiyse Nereden Alınır?Eğer Yupass numaranızı kaybettiyseniz, hastane ya da eczane gibi sağlık hizmetlerinden yararlanmanız mümkün olmaz; çünkü numaranız olmadan provizyon alamazsınız ve işlemleriniz gerçekleştirilemez. Yupass numaranızı online olarak yeniden almanız mümkün değildir. Numaranızı kaybettiğinizde, SGK'ya yeni belgeler ile başvurmanıza gerek yoktur. Herhangi bir Sosyal Güvenlik Merkezi'ne kimliğiniz ile giderek numaranızı yeniden alabilirsiniz. Yupass Ne Zamana Kadar Geçerli?Yupass numaranızın geçerlilik süresini, yani sağlık hizmetlerinden hangi tarihe kadar yararlanabileceğinizi online olarak öğrenmeniz mümkün değildir. Sosyal Güvenlik Kurumu'na gitme imkanınız yok ise en yakın eczaneye giderek Yupass numaranız ile sorgulama yapılmasını talep edebilirsiniz. Yupass Hangi Ülkeler ile Anlaşmalı?Anlaşmalı ülkelerden gelen ve geçici bulunma ile sürekli ikamet durumunda verilen belgeler ve belge kodları aşağıdaki gibidir: AlmanyaAvusturyaHollandaBelçikaFransaK.K.T.CMakedonyaRomanyaArnavutlukBosna HersekÇek CumhuriyetiLüksemburg1 Eylül 2019 Yupass Düzenlemesi01 Eylül 2019 tarihinde yürürlüğe giren yeni düzenleme ile Sosyal Güvenlik Kurumu, kısa vadeli sağlık sözleşmesine sahip olan ülkelerden Türkiye'ye turistik amaçlar ile gelenlerin sağlık hizmetlerinden sadece acil durumlarda yararlanabileceklerini duyurdu. Bu düzenleme ile birlikte, Yupass kapsamında yer alan ülkelerden Fransa hariç; Almanya, Avusturya, Belçika ve Hollanda gibi ülkelerden gelen ziyaretçilerin sadece acil durumlarda tedavi ve ilaç masraflarının karşılanacağı belirtildi. Bu kapsamda, Türkiye'ye geçici olarak izne gelenlerin Almanya için T/A 11, Avusturya için A/TR 3, Belçika için BE/TR 111 (B.T.8) ve Hollanda için N/TUR 111 sağlık yardımı belgeleri aldıklarında, yalnızca acil durumlarda tedavi ve ilaç masraflarının karşılanacağı vurgulandı. Acil durumlar dışındaki sağlık harcamalarını ise kendi ceplerinden karşılamaları gerekecektir.

Yeni doğan bebek SGK kaydı nasıl yapılır?

20 Mayıs 2024 at 04:50
Yeni doğan bebeklerin SGK kaydının yapılması için bazı adımların izlenmesi gerekmektedir. Bu makalede, yeni doğan bebeklerin SGK kaydı işleminin nasıl yapılacağına dair detayları sizinle paylaşacak, bebeğin SGK kaydının kimin üzerine olacağının bilgisini verecek, SGK kaydı ile ilgili çeşitli ayrıntılara değineceğiz. Yeni Doğan Bebek SGK’ya Kaydedilebilir Mi?Yeni doğan bebeklerin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından sağlanan hizmetlerden yararlanabilmesi için SGK kaydı yapılması gerekmektedir. Geçmişte, kayıt yapabilmek için bebeklerin 6 aylık olmasını beklemek zorunlu iken, günümüzde artık bebekler doğar doğmaz SGK’ya kaydedilebilir. Ancak; bebeğin SGK kaydının yapılabilmesi için bazı işlemlerin tamamlanması gerekir. Yeni Doğan Bebek İçin SGK Kayıt Formu Nereden Alınır?Yeni doğan bir bebeğin SGK kaydını yaptırmak için geçici kimlik kartı ile en yakın SGK merkezine başvurmak yeterlidir. Bu süreçte herhangi bir form doldurulması gerekmemektedir. Bebeğin SGK kaydının tamamlanması, sadece ücretsiz sağlık hizmetlerinden yararlanmayı sağlamak ile kalmaz. Aynı zamanda SGK tarafından sağlanan doğum parası ve emzirme ödeneği ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından verilen çocuk parası yardımı gibi ek yardımlardan da faydalanmayı mümkün kılar. Bu nedenle, yeni doğan bebeğin SGK kaydının yapılması, ailenin ekonomik yükünü hafifletmek açısından önemli bir adımdır. Yeni Doğan Bebeğin SGK Kaydı Nasıl Yapılır?Yeni doğan bir bebeğin SGK kaydını gerçekleştirmek için ebeveynlerin yapması gereken bazı işlemler şöyledir: Yeni doğan bebeğin SGK kaydının yapılabilmesi için öncelikle nüfusa kaydedilmesi gerekmektedir. Günümüzde doğum yapılan hastaneler, doğumu ilgili Nüfus Müdürlüğü’ne bildirir, bu da bebeğin nüfus kaydının otomatik olarak oluşturulmasını sağlar. Ebeveynler, daha hızlı bir süreç için hastaneden alacakları doğum belgesi ile doğrudan Nüfus Müdürlüğü’ne giderek bebeğin kaydını yaptırabilir ve kimlik kartını hızlı bir şekilde alabilirler. Nüfus kaydının tamamlanmasının ardından, bebeğin SGK kaydının yapılması gerekmektedir. Bunun için, ebeveynler bebeğin geçici kimlik kartı ile en yakın SGK merkezine başvurmalıdır. SGK'daki Genel Sağlık Sigortası (GSS) birimi üzerinden yapılacak olan "Sağlık Provizyon ve Aktivasyon" işlemi ile bebeğin SGK kaydı oluşturulur. Bu işlemler tamamlandıktan sonra, bebek SGK'nın sunduğu sağlık hizmetlerinden yararlanabilir ve aile, doğum parası, emzirme ödeneği gibi ek yardımlardan faydalanabilir. E-Devlet Üzerinden Bebeklerin SGK Kaydı Nasıl Yapılır?Bebeklerin SGK kaydının yapılması, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından yürütülen resmi bir işlemdir. Ne yazık ki, E-Devlet üzerinden ebeveynlerin kendi başlarına bebeklerinin SGK kaydını yapabileceği bir hizmet bulunmamaktadır. Yeni Doğan Bebeğin SGK Kaydı Kimin Üstüne Olur?Yeni doğan bir bebeğin SGK kaydı yapıldığında, bebek anne ya da babasının sağlık sigortasından yararlanarak pek çok hizmeti ücretsiz olarak alabilir. Çocuğun SGK kaydı, bazı koşullara bağlı olarak anne ya da babanın üzerine yapılabilir: Anne ve babanın her ikisinin de sigortası varsa, yeni doğan bebek genelde babanın sigortası üzerinden kaydedilir.Anne ya da babanın prim borcu bulunsa bile, bebek öncelikli olarak babanın sigortası üzerinden 18 yaşına kadar sigortalı sayılır.Anne ya da babanın herhangi bir sağlık güvencesi yoksa, çocuk otomatik olarak 18 yaş altı sigorta kapsamına alınarak sağlık hizmetlerinden faydalanabilir.Babasının sigortası üzerinden kaydedilen bebek, talep edilmesi halinde annenin sigorta güvencesi altına da alınabilir.

Tüp bebek SGK karşılanma şartları nelerdir?

20 Mayıs 2024 at 04:45
SGK, tüp bebek tedavisi gören çiftlerin masraflarının bir kısmını karşılar. Bunun için kanunen belirlenen bazı şartlar bulunur. SGK tarafından konulan tüp bebek destek şartları şu şekildedir: Çiftin evli olması,Evlat edinenler hariç çiftin çocuk sahibi olmaması,Kadının 23 yaşından büyük olması,Erkeğin 40 yaşından küçük olması,Erkeğin ya da kadının en az 5 yıllık sağlık sigortasına sahip olması ya da bakmakla yükümlü olduğunu birinin bulunması,Erkeğin ya da kadının toplam 900 gün genel sağlık sigortası prim gününün ödenmesi,Çiftin doğal yollarla çocuk sahibi olamayacağını gösteren sağlık kurulu raporuna sahip olması,Çiftin son 3 yıllık süreç içinde denediği tedavi yöntemlerinden olumlu sonuç alamaması (kadındaki primer ovaryan yetmezliği ve erkeğin azoospermi dışındaki hastalıklar),Tedavi yapan sağlık kuruluşu ile SGK arasında protokol ya da sözleşme olması gerekir. SGK Tüp Bebek Masrafının Ne Kadarını Karşılar?SGK, tüp bebek masrafının belirli bir bölümünü karşılar. SGK’nın tüm masrafı karşılama gibi bir uygulaması yoktur. Kalan ödemenin çift tarafından ödenmesi gerekir. Tüp bebek tedavisinde deneme başına devlet desteği alınır. Tüp bebek tedavisinde SGK tarafından karşılanan yüzdelik dilim ve tutar şu şekildedir: Tüp bebek tedavisinin ilk denemesinde masrafların %30’u yani 2500 TL’si,Tüp bebek tedavisinin ilk denemesinde masrafların %25’i yani 2000 TL’si,Tüp bebek tedavisinin ilk denemesinde masrafların %20’si yani 1500 TL’si karşılanır.Yukarıda yer verilen ödemeler yalnız tüp bebek tedavisinin desteğidir. Tüp bebek tedavisinin dışında ilaç, tetkik, muayene, anestezi, dondurma ve genetik test gibi ek masraflar çıkabilir. Masrafların bir kısmı SGK tarafından ödenirken bir kısmı çift tarafından karşılanmalıdır. Bu ödemeler tedavi görülen kuruma, çiftin durumuna ve tedavi yöntemine bağlı olarak değişiklik gösterir. Tüp Bebek Desteği Sağlayan Diğer Kurumlar Hangileridir?Tüp bebeği tedavisi görmek isteyen çiftlerin için SGK dışında da seçenekler bulunur. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı tarafından sağlanan bazı destekler vardır. Her bir kurumun başvuru yapan kişilerde aradığı farklı şartlar vardır. Aynı zamanda ödenen destek tutarı da farklılık gösterir. Tüp Bebek Raporu Nasıl Alınır?Tüp bebek raporu almak için üçüncü basamak sağlık kurumlarına başvuru yapmak gerekir. Söz konusu sağlık kurumları üniversite hastaneleri, eğitim ve araştırma hastaneleridir. Gerekli belgelerle birlikte belirtilen sağlık kurumlarından birine müracaat edilerek tüp bebek raporu alınabilir. Tüp bebek raporunun geçerlilik süresi vardır. Söz konusu rapor ilk denemede 6 ay, ikinci denemede 3 ay ve üçüncü denemede 1 ay geçerliliğini sürdürür. Tüp Bebek Desteği Başvurusu Nasıl Yapılır?Tüp bebek desteği almak isteyen çiftler ikamet ettikleri SGK il ve ilçe müdürlüğüne müracaat etmelidir. Gerekli belgeler kuruma sunulduktan sonra başvuru işlemi tamamlanmış olur. Başvuru işlemini çiftlerden birinin yapması yeterlidir. SGK tarafından yapılan incelemenin ardından tüp bebek desteğine uygun görülen çiftlere ödeme yapılır. Tüp Bebek Desteği Başvurusunda Hangi Belgeler Gerekir?SGK’ya yapılan tüp bebek başvurusu için sunulması gereken belgeler vardır. Kurum tarafından istenen belgeler şu şekildedir: Çiftin nüfus cüzdanı fotokopisiEvlilik cüzdanı fotokopisiHizmet dökümü belgesiProvizyon belgesiSağlık kurumundan alınan tüp bebek raporuTüp tedavisinin yapılacağı yerden alınan seçim belgesi

Yurtdışında alınan engelli raporu Türkiye'de geçerli mi?

20 Mayıs 2024 at 04:40
Yurtdışında ikamet eden ve Türkiye'ye geldiğinde de engelli statüsünden hizmet almak isteyen bireyler, yurtdışında aldıkları engelli raporunun Türkiye'de geçerli olup olmadığını sorgulamaktadır. Bu geçerliliğin sağlanabilmesi için bazı adımların takip edilmesi gerekmektedir. Bu konuda 2024'te güncel olan bilgileri sunacağız. Yurtdışında Alınan Engelli Raporu Türkiye’de Geçerli Mi?Engelli kimlik kartlarının geçerliliği, belgenin gerçekliğinin tasdik edilmesi ile sağlanan bir belge onay sistemi olan apostil işlemi ile belirlenir. Bu işlem, belgenin başka bir ülkede yasal olarak kullanılabilmesini sağlar. Ancak; yurtdışında alınan engelli raporunun Türkiye'de geçerli olabilmesi için bazı adımların izlenmesi gerekiyor. Engelli bireylerin apostil işlemi için ilgili ülkenin yetkili mercileri ile iletişime geçmesi ve gerekli prosedürleri tamamlaması gerekmektedir. Bu sürecin tamamlanmasının ardından, engelli kimlik kartları Türkiye'de de yasal olarak geçerli hale gelir. Yurtdışından Alınan Engelli Raporunun Türkiye’de Geçerli Olması İçin Ne Yapılmalıdır?Yurtdışında alınan engelli raporunun Türkiye'de geçerli olabilmesi için iki yöntem vardır: İlk yöntem, engelli kişinin bulunduğu ülkedeki Türkiye Cumhuriyeti Başkonsoloslukları aracılığı ile kartın tanımlanma işlemini gerçekleştirmesini içerir. Bu şekilde, yurtdışında alınan engelli kartı Türkiye'ye bildirilir ve konsolosluk tarafından gerekli onay belgesi verilir. Bu belge sayesinde, kişinin engelli kartı Türkiye Sosyal Hizmetler Kurumu tarafından tanınmış olur.İkinci yöntem ise, kişinin yurtdışında alınan engelli kartını Türkiye'de tanıtmasıdır. Bu işlem için, öncelikle ikamet edilen ülkeden alınan engelli kimlik kartının tercüme edilip noter tarafından tasdik edilmesi gerekmektedir. Daha sonra, bulunulan bölgeye göre kaymakamlık ya da valilik aracılığı ile onay alınması gerekmektedir. Bu onayın ardından, engelli kartı Türkiye Sosyal Hizmetler Kurumu'na giderek tanımlanabilir.Her iki yöntem de geçerlidir. Bu adımların doğru bir şekilde tamamlanması ile, engelli bireyler Türkiye'de haklarından yararlanabilirler. Yurtdışından Alınan Engelli Raporunun Sağladığı Avantajlar Nelerdir?Yurtdışından alınan engelli raporu, Türkiye'de de belirli haklara sahip olmayı sağlar. Bu haklar şöyle sıralanmıştır: Şehir içi toplu taşıma araçlarından ücretsiz olarak yararlanma imkanı.Devlete ait opera, bale ve tiyatro gösterilerinden ücretsiz olarak faydalanabilme.Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun kararıyla telefon, internet ve GSM faturalarında yüzde 25 indirimli ödeme yapabilme.Şehir içi ve şehirlerarası demiryolu ulaştırma hizmetlerinden ücret ödemeden yararlanabilme.Belediyeler ve diğer kamu kurumları tarafından sunulan engellilere yönelik hizmetlerden ücretsiz yararlanabilme.Müze ve ören yerlerinde giriş ücreti ödemeden ziyaret edebilme.Türk Hava Yolları A.Ş. kapsamında yurtiçi uçuşlarda biletlerden yüzde 25 indirimli yararlanma.Şehir içi ve şehirlerarası deniz ulaşımı hizmetlerini ücretsiz olarak alma.Sinema biletlerini yüzde 50 indirimli alma imkanı.Yurtdışında Engelli Raporu Alındı ise Türkiye’den Almaya Gerek Var Mıdır?Yurtdışından engelli raporu alan kişilerin durumuna ilişkin önemli bir husus var. Engelli raporu, dünya genelinde kişinin engel durumunu resmi olarak belgeleyen bir evrak olarak kabul edilir. Bu belge, kişinin yurtdışında da olsa, o ülkenin sağlık kuruluşlarından alınır ve o ülkenin tanıdığı engelli kartının edinilmesine olanak tanır. Dolayısı ile, yurtdışından alınan engelli raporu ile birlikte yurtdışında alınan engelli kartının Türkiye'de tanımlanması durumunda, kişinin Türkiye'de ek bir engelli raporu almasına gerek kalmaz. Ancak, kişi yalnızca raporu almış ve kart için başvuru yapmamış ise, Türkiye'deki ilgili kurumlar, bir rapor alınmasını isteyebilir.

SGK eş ve çocuğun sağlıktan yararlanma şartları nelerdir? 2024 başvurusu

20 Mayıs 2024 at 01:55
SGK'lılar için eş ve çocuklarını sağlık hizmetlerinden faydalandırmak istemeleri durumunda bazı belirli şartlar bulunmaktadır. Bu şartlar, güncel olarak 2024 yılında da geçerliliğini korumaktadır. Peki bu şartlar nelerdir? Bu makalede, bu şartları detaylıca inceleyecek, SGK’lıların eş ve çocuklarının sağlıktan nasıl yararlanacağı ile ilgili kapsamlı bilgiler sunacak, genel sağlık sigortasını ayrıntılı bir şekilde ele alacağız. Genel Sağlık Sigortası Nedir?Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile hayata geçirilen genel sağlık sigortası, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tümüne ücretsiz olarak sağlık hizmeti sunan bir sistemdir. Bu sistem, sigortası olmayan ya da herhangi bir sağlık güvencesine sahip olmayan kişilerin sağlık ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanmıştır. Genel sağlık sigortasının önemli bir avantajı, herkesin sağlık muayenesi ve tedavisi için eşit haklara sahip olmasını sağlamasıdır. Bu sistemde, çalışanların primleri işverenleri tarafından ödenirken, çalışmayan bireylerin kendi primlerini ödemeleri gerekmektedir. Bu sayede, herkesin sağlık hizmetlerinden adil bir şekilde yararlanması amaçlanmaktadır. SGK’lılarda Eş ve Çocuk Sağlıktan Yararlanabilir Mi?Türkiye'de sağlık hizmetleri, belirli şartları karşılayan kişilere ücretsiz olarak sunulmaktadır. Bu hizmetten yararlanabilmek için ilk koşul olarak kişinin sigortalı olması gerekmektedir. Yani SSK, Bağ-Kur ya da Emekli Sandığı'na prim ödemiş olmak sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak faydalanma hakkını beraberinde getirir. Bu hak, kişinin sigortalılık süresi devam ettiği sürece ya da emekli olduktan sonra da geçerliliğini korur. Bu hak sadece bireylere değil, aynı zamanda kanunen bakmak ile yükümlü oldukları kişilere de genişletilmiştir. Yani eşler ve çocuklar gibi kanunen bakılması yükümlü olan kişiler de genel sağlık sigortası kapsamına alınmıştır ve dolayısı ile sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak faydalanabilirler. SGK Eş ve Çocuk Sağlıktan Nasıl Yararlanır?Genel sağlık sigortası kapsamında, SGK tarafından kişinin primlerini ödediği sürece ücretsiz sağlık hizmetleri sunulmaktadır. Bu sistemde, kişinin kendisi ile birlikte yasal olarak sorumlulukları altında bulunan kişiler de sağlık hizmetlerinden faydalanabilir. Ancak; bu hizmetten yararlanabilmek için belirli bir koşul bulunmaktadır. Kişinin son bir yıl içinde toplam 30 gün prim ödemiş olması gerekmektedir. Bu şartı sağlayan kişiler, kendileri ve aile fertleri için ek bir başvuru yapmadan otomatik olarak sağlık sigortası kapsamına alınırlar. Sigorta primleri ödenmeye başladığı andan itibaren, bakım altındaki kişiler de bu kapsama dahil edilir. Sigortanın sona ermesi durumunda, yalnızca 10 gün süre ile sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanılabilir. Yani bir yıl içinde 90 gün prim ödeyen bir birey ve bu kişinin sorumlu olduğu aile fertleri, sigorta sona erdikten sonra ek olarak 10 gün boyunca toplamda 100 gün boyunca ücretsiz sağlık hizmetlerinden yararlanabilirler. SGK Eş ve Çocuğun Sağlıktan Yararlanma Şartları Nelerdir?SGK’lıların eş ve çocuklarının sağlıktan yararlanabilmesi için SGK, sağlık hizmetlerini sağlamadan önce en az 30 gün prim ödemesi gerektiğini belirtmektedir. Bunun dışında bir şart bulunmamaktadır. SGK çalışmayan ve evli olmayan kız çocukları ile çalışmayan eşleri ücretsiz sağlık hizmeti kapsamına alır. Kız çocukları çalışmaya başlasa ya da evlense bile, çalışmadığı ya da boşandığı dönemlerde yeniden sağlık hizmetlerinden yararlanabilirler. Kız çocukları için herhangi bir yaş sınırı bulunmamaktadır. Her zaman bu hizmetten yararlanabilir. Fakat; erkek çocuklarının yaş sınırı eğitim düzeyine göre değişiklik gösterir.

Dün — 19 Mayıs 2024Sağlık

Güneş lekelerinden kurtulmak için 10 çözüm!

19 Mayıs 2024 at 17:49
Güneş lekeleri, solar lentigo olarak da bilinir. Cildindeki bu koyu renkli lekeler, morötesi (UV) ışınlara doğrudan ve uzun süre maruz kalma sonucunda oluşur. Bu lekeler her yaşta ortaya çıkabilir. Peki bunlardan nasıl kurtulabiliriz? İşte detaylar!

Tırnak yemeyi bırakmanın 5 yolu!

19 Mayıs 2024 at 00:42
Kendinizi dalgın bir şekilde tırnaklarınızı yerken buluyorsunuz ve bu alışkanlığı bırakmaya çalıştığınızda işe yaramıyor mu? Bunu yaşayanların sayısı tahmin ettiğinizden daha fazla. Peki neden tırnaklarımızı yiyoruz? İşte bu sorunun cevabı ve tırnak yemekten kurtulmak için 5 yöntem!

6. Hastalık kimler için tehlikeli?

19 Mayıs 2024 at 00:18
Genellikle 6 aylık ila 2 yaş arasındaki bebeklerde görülen 6. Hastalık, herpes ailesinden iki virüsün yol açtığı ateş sonrası döküntüyle seyreden bir hastalık. Genelde tehlikeli olmamasına rağmen bazen ateşli kişide yüzde 15 oranında havaleye yol açabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, "Bu virüs, bir kere geçirenlerde vücutta canlı kalır. Canlı kalan virüs kemoterapi ya da organ transplantasyonu olanlarda tehlikeli olabilir. Diğer tüm virüsler gibi kronik yorgunluk sendromuna da yol açabilir" dedi

Yalnızca kendisi değil yağı da insan sağlığını iyileştiriyor! Avokado yağının mucizevi faydaları

19 Mayıs 2024 at 06:40
Faydaları ve lezzeti ile son dönemlerin en popüler meyvelerinden olan avokado, özellikle sağlık yaşam tarzını benimseyenler tarafından aktif olarak tüketiliyor. Market raflarından da eksik olmayan bu tropikal meyvenin güçlü içeriği sayesinde insan sağlığını çok çeşitli açılardan desteklediği biliniyor. Avokadonun faydaları sık sık gündeme gelirken bu meyveden elde edilen yağ da uzmanlar tarafından bir hayli gündeme getiriliyor. Avokado yağının son dönemlerde en fazla kullanılan bitkisel ürünlerden biri olduğuna dikkat çeken uzmanlar, son olarak bu yağın pek çok kişi tarafından bilinmeyen eşsiz faydalarından bahsetti. AVOKADO YAĞI NEDİR, FAYDALARI NELERDİR?Avokado yağı, meyvenin kendisinden elde edilir. Palmitoleik asit bakımından zengin olan bu yağın içeriğinde bol miktarda doymamış yağ asidi bulur. Ek olarak vitamin ve mineraller bakımından da son derece zengin olan avokado yağının yaygın faydaları şu şekilde sıralanabilir:  Oleik asit içeriği için kalp sağlığını destekler. Yiyecekler ile birlikte tüketildiğinde bağırsak florasını iyileştirir, hazımsızlık şikayetinin önüne geçer. Antioksidan bakımından zengin olduğu için enfeksiyona sebep olan radikalik oksijen oluşumunu azaltır.Kolesterol seviyesini dengeler. Bağışıklık sistemini güçlendirir. A ve D vitamini bakımından zengin olduğu için kemik sağlığını destekler. Magnezyum ve potasyum bakımından zengin olduğu için depresyon ve migren belirtilerine iyi gelir.Böbrek taşının düşürülmesinde etkilidir.Ciltte çatlak oluşumunu engeller.Saçları güçlendirerek parlaklık kazandırır.E vitamini bakımından zengin olduğu için cilt sağlığını destekler.AVOKADO YAĞI NASIL KULLANILIR?Avokado yağının yalnızca bakım rutinlerinde kullanılabildiğine dair yanlış bir düşünce bulunmaktadır. Bu yağ bakım rutinlerinde kullanılabildiği gibi yiyecekler ile birlikte de tüketilebilir. Avokado yağının kullanım alanları genel olarak şu şekilde sıralanabilir: Salata sosuna eklenebilir.Sebzelerin üzerinde gezdirilebilir.Smoothie gibi içeceklere eklenebilir.Kek, kurabiye ve ekmek gibi hamur işlerine ilave edilebilir.Cilt ve saç için hazırlanan maskelere eklenebilir.

Hindiba kahvesi nedir? Hindiba kahvesinin faydaları nelerdir?

19 Mayıs 2024 at 06:36
Kahve içmeden güne başlayamayanların yeni favorileri arasında yer alan hindiba kahvesi, son dönemlerde arama motorlarına bir hayli konu olmaya başladı. Bu kahvenin tam olarak nasıl bir içerikte olduğunu merak eden birçok kişi, konuya yönelik doğru cevapları bulabilmek üzere sorgulamalarını hızlandırdı. Hindiba kökünün kavrulması ile elde edilen hindiba kahvesinin insan sağlığını pek çok açıdan destek olduğunu belirten uzmanlar, bu kahvenin öne çıkan faydalarını peş peşe sıraladı. İşte hindiba kahvesine dair tüm merak edilenler… HİNDİBA KAHVESİ NEDİR?Hindiba, karahindiba familyasının üyeleri arasında yer alan çiçekli bir bitkidir. Sapı sert ve tüylü, çiçekleri ise mor renginde olan bu bitki yaprakları ile birçok yiyeceği lezzetlendirmektedir. Hindiba kahbesi, hindiba bitkisinin köklerinin türü işlemlerinden geçmesi ile elde edilir. Kökler kavrulur ve öğütülür, son aşamada ise demlenir. Cevize benzeyen bir aroması olan bu kahve, tek başına demlenebildiği gibi farklı kahveler ile karıştırılarak da hazırlanabilir. HİNDİBA KAHVESİNİN FAYDALARI NELER?1800’lü yıllarda Fransa’da kahve kıtlığının yaşandığı dönemlerde ortaya çıktığı tahmin edilen hindiba kahvesi, insan sağlığı bakımından yararlı olan pek çok madde içermektedir. Farklı demleme yöntemleri uygulanabilen bu kahve, günlük olarak tüketilebilmektedir. Hindiba kökü doğal olarak kafeinsiz bir yapıda olduğu için bu bitkinin kahvesi de aynı içeriktedir. Dolayısı ile kahveye düşkün olan ancak kafeinin zararlarından korunmak isteyen kişiler, hindiba kahvesini tüketebilirler. Hindiba kahvesinin kan şekeri üzerinde de etkilerinin olduğu bilinmektedir. Yüksek kan şekerini dengeleme konusunda son derece başarılı olan bu kahve, ayrıca vücut içi iltihap oranı üzerinde de etkilidir. Bağışıklık sistemini güçlendirme, sindirim sağlığını destekleme, kabızlık durumunun önüne geçme, metabolizmayı hızlandırma gibi etkileri de bulunan hindiba kahvesi, tüm bu özellikleri ile insan sağlığı bakımından son derece faydalı bir içecek olarak gösterilmektedir. 60 gram hindiba kökünün besin değerleri şu şekildedir: 0.8 gram protein10.5 gram karbonhidrat0.1 g yağ1 g lifManganezC vitaminiPotasyumFosforFolatB6 vitamini

Uykusuzluk, öksürük, halsizlik... Hepsini söküp atıyor! Sütün içine 1 kaşık eklemek yeterli

19 Mayıs 2024 at 06:34
İnsan sağlığı, yeme- içme alışkanlıkları ile doğrudan ilişkilidir. Zengin içerikli besinler ile beslenmenin insan vücudunu çok çeşitli açılardan desteklediğini belirten uzmanlar, yanı sıra bazı hastalık belirtilerinin de yeme- içme alışkanlıklarına bağlı olarak hafifletilebileceğini hatta yok edilebileceğini vurguladı. İçerik bakımından son derece zengin olan içeceklerin başında gelen süt ile ilgili ek bilgilendirmelerde bulunan uzmanlar, özellikle diş ve kemik gelişiminde sütün büyük bir role sahip olduğunu ifade etti. Bu içeceği ayrıca bal ile birlikte tüketildiğinde farklı yararlarının da olduğunu belirten uzmanlar, ballı süte dair önemli bilgilendirmelerde bulundu. İşte ballı sütün faydalarına dair ayrıntılar… ‘SÜTÜ, BALLA İÇİN’Sütün içine eklenen bir kaşık balın vücut üzerinden inanılmaz etkiler yarattığını belirten uzmanlar, bu içeriğin vitamin ve mineraller bakımından son derece zengin olduğunu ifade etti. Ballı sütün sakinleştirici etkisinin bulunduğunu belirten uzmanlar, dolayısı ile de bu içeceğin stres ve uykusuzluk gibi yaşam kalitesini bir hayli düşüren durumlara karşı koruyucu olabileceğini ifade etti. BALLI SÜTÜN FAYDALARIYüzyıllardır birçok kültürde bazı hastalıkların ve olumsuz durumların etkilerini hafifletebilmek amacı ile tüketilen ballı sütün faydaları şu şekilde sıralandı: Boğaz ağrısını hafifletir.Mikroplara karşı koruyucudur.Öksürüğü yatıştırır ve boğaz tahribatının önüne geçer.Nefes kalitesini artırır.Enerji verir.Ruh sağlığını iyileştirir.Uyku hormonu olan melatoninin salgılanmasına destek olur.Serotonin üretimini destekleyerek kişiyi mutluluk seviyesini artırır.Çocukların gelişimlerini destekler.Bağışıklık sistemini güçlendirir.Cilt hücrelerinin yenilenmesine yardımcı olur.Doğal peeling görevi görerek ölü cilt hücrelerini temizler.Cildin nem dengesini korur. B vitamini, kalsiyum ve protein bakımından zengin olduğu için sinir sistemini destekler.Beyin fonksiyonlarını canlandırarak konsantrasyon probleminin önüne geçer.Magnezyum ve potasyum bakımından zengin olduğu için sinir iletiminde rol oynar.

❌
❌