Normal görünüm

Yeni makaleler mevcut. Sayfayı yenilemek için tıklayın.
Bugün — 11 Haziran 2024Sağlık

Zeytinyağı aromalı yağlara dikkat!

11 Haziran 2024 at 10:27
Market raflarında yer alan pirina yağlardan sonra şimdi de ‘zeytinyağı aromalı yağlar’ piyasada yaygınlaştı. Genellikle cafe ve restoranlara özel üretilen bu yağlar, tüketiciyi aldatabiliyor. Masanıza gelen ve sizin zeytinyağı diye tükettiğiniz yağ, aslında ‘zeytinyağı aromalı yağ’ olabilir. Uzmanlar tüketicinin bunu ayırt etmesinin çok zor olduğunu dile getirdi

Daha önce duymadığınız 10 çılgın diyet!

11 Haziran 2024 at 01:17
Diyet kültürü zaman zaman çılgınlaşabiliyor. Diyetlerin kişiye özel olması ve doktor kontrolünde yürütülmesi gerekmesine rağmen kişiler sosyal medyada gördüğü "trend" diyetleri uygulayabiliyor. Oldukça sağlıksız olan bu yöntemler arasında buz ve pamuk diyeti bile bulunuyor. Dünyada kimsenin denememesi gereken sağlıksız diyetlerin 10 tanesini sizin için derledik. İşte detaylar...

Yaz ayları kabusa dönüşmesin, gıda zehirlenmelerinden korunmak mümkün

11 Haziran 2024 at 01:14
Dünya Sağlık Örgütü ve BM Gıda ve Tarım Örgütü, gıda güvenliği ve buna bağlı olarak da hastalıkların önlenmesi amacı ile 7 Haziran tarihini ‘Dünya Gıda Güvenliği Günü’ olarak ele alıyor. 7 Haziran tarihinde Dünya Gıda Güvenliği Günü kapsamında farkındalığı artırabilmek adına çeşitli açıklamalarda bulunan uzmanlar, gıda zehirlenmesi tehlikesine dikkat çekti. SENEDE 600 MİLYON BAŞVURUAçıklanan son verilere göre senede 600 milyon kişi, güvenli olmayan gıdalardan kaynaklanan hastalıklar sebebi ile hastanelere başvuruda bulunuyor. Bu kitlede yaşamını yitiren kişi sayısının 420 bin olduğunu belirten uzmanlar, özellikle 5 yaşın altında olan çocukların tehlikede olduklarını ifade ediyorlar. BULAŞICI HASTALIKLARA DİKKAT ÇEKİLDİSabri Ülker Vakıf Beslenme ve Bilimsel İletişim Yöneticisi Uzman Diyetisyen Özge Dinç Coşkun, yaz aylarında meyve ve sebze çeşitliliğinin yanı sıra hijyenin de mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtiyor. Yaz mevsiminde artan meyve ve sebze çeşitliliğine bağlı olarak tüm zincirlerde besin zehirlenmesi riskinin oluştuğunu belirten Coşkun, “Gözle görülmeyen bakteri, virüs, parazit ya da kimyasal maddelerin bozulmuş gıda ve suyla vücuda girmesi neticesinde bulaşıcı hastalıklar oluşuyor” ifadelerini kullandı. GIDA ZEHİRLENMESİNDEN NASIL KORUNULUR?Yapılan araştırmalara göre gıda güvenliği özellikle 5 yaşın altında olan çocuklar için büyük bir sorun oluşturuyor. Her sene dünyanın çok çeşitli yerlerinde küçük çocukların gıda kaynaklı rahatsızlıklara yakalandıklarını belirten uzmanlar, tüketicileri ‘basit’ olarak değerlendirilen bu konu ile ilgili uyarıyorlar. Gıda zehirlenmesinden korunmanın yolu, doğru meyve ve sebze tercihinden geçiyor. Alışverişte çürük, hasar görmüş ya da küflü olan ürünlerin tercih edilmemeleri gerekiyor. Paketler halinde satılan ürünlerde ise sıvı birikiminin olmamasına dikkat edilmesi gerekiyor. Satın alınan sebze ve meyvelerin yaz aylarında eve gelir gelmez buzdolaplarına yerleştirilmeleri gerekiyor. Çabuk bozulma potansiyeli olan et, yumurta, balık ve süt gibi gıdaların ise kesinlikle açıkta bırakılmamaları gerekiyor. Gıda zehirlenmesi riskinin sıfırlanabilmesi için büyük boyutlarda olan meyve ve sebzelerin bol su ile ve mutlaka ovalanarak yıkanmaları gerekiyor. Boyut olarak daha küçük olan ürünlerin ise kevgirden geçirilmeleri tavsiye ediliyor.

Sabahları aç karna içince mideyi ve kalbi coşturuyor, suya eklemek yeterli

11 Haziran 2024 at 01:12
Sağlıklı yaşama ilişkin çok çeşitli paylaşımların olduğu günümüz koşullarında birçok uzmandan konuya yönelik öneriler gelmeye devam ediyor. Son olarak limonlu su tüketimine dikkat çeken uzmanlar, sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için bu içeceğe mutlaka bir şans verilmesi gerektiğini belirtti. LİMONLU SU TÜKETİMİNİN FAYDALARISabahları uyanır uyanmaz limonlu su içilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, bu mucizevi içeceğin faydalarını paylaştı. Bu karışımın ilk olarak vücudu toksinlerden arındırma gibi önemli bir göreve sahip olduğunu belirten uzmanlar, ayrıca ödem şikayetlerine de bu içeceğin etki ettiğini vurguladı. C vitamini bakımından zengin olan limonlu suyun bağışıklık sistemini güçlendirdiğini belirten uzmanlar, böylelikle hastalıklara yakalanma olasılığını düşeceğini ifade etti. Antioksidan içeren içeceğin cilt sağlığını da desteklediğini ifade eden uzmanlar, ayrıca ağızda oluşan bakterilerin de bu içecek ile yok edilebileceğinin altını çizdi. Uzmanlara göre limonlu su tüm bu faydalarının yanı sıra vücut içi iltihaba da direkt olarak etme gibi bir özelliğe sahip. Romatizma belirtilerini zaman içinde gideren limonlu su, ayrıca kişinin güne çok daha enerjik başlamasına da yardımcı oluyor. LİMONLU SU İÇMENİN YAN ETKİLERİ VAR MI?Limonlu su mide ve kalp sağlığını büyük ölçüde destekleyen bir içecektir. Ancak tüm bu faydalarının yanı sıra bazı bünyelerde yan etkilere de sebep olabilen bu içecek, dikkatli tüketilmelidir. Limonlu su, reflü ve mide yanması şikayetleri olan kişiler tarafından tüketilmemelidir. Yanı sıra içeceğin fazlaca tüketilmesi diş minesine zarar verebilir. Aşırı demir emilimine yol açabileceği için özellikle anemi teşhisi olan kişiler tarafından sık tüketilmemesi gereken bu içecek, hamileler tarafından da ölçülü tüketilmelidir. Limonlu su safra ve böbrek sorunları yaşayan kişiler tarafından da her gün tüketilmemelidir. Bu içeceğin böbrek ve safra sorunu yaşayan kişilerde taş oluşumunu tetiklediği bilinmektedir. LİMONLU SU NASIL İÇİLMELİ?Metabolizmayı hızlandıran ve böylelikle de kilo verme sürecine katkıda bulunan limonlu su, sabahları aç karna tüketilmelidir.  

Bu sebzeyi düzenli tüketenin karaciğer sorunu kalmayacak

11 Haziran 2024 at 01:06
Baharın habercilerinden olan enginar, birçok kişi tarafından severek tüketilen sebzeler arasındadır. Kalbi, yaprağı ve sapı ile adeta şifa dağıtan bu sebze, uzmanların tavsiyelerine de sık sık konu olur. Enginar, kullanım alanı son derece geniş olan bir sebzedir. Gerek çorba gerek yemek gerek ise de içecek olarak tüketilebilen bu sebze, güçlü içeriği ile insan sağlığını destekler. Peki, enginar neye iyi gelir? Enginarın faydaları nelerdir? İşte ayrıntılar… TAM BİR KARACİĞER DOSTUC vitamini ve besin lifi bakımından zengin olan enginar, kötü kolesterolün dengelenmesinde etkilidir. Özellikle enginarın yaprakları ile hazırlanan yiyecek ve içecekler, karaciğer sağlığının kontrol altında tutulmasına yardımcı olur. Vitamin ve minerallerin yanı sıra antioksidanlar bakımından da zengin olan enginar, karaciğeri toksinlerden arındırır. Toksinlerden arınan bir karaciğer daha düzenli ve sağlıklı çalışacağı için kişinin hayat kalitesi de artmış olur. ENGİNARIN MUCİZEVİ FAYDALARIEnginar, karaciğerin yanı sıra vücudun diğer organları üzerinde de son derece büyük bir etkiye sahiptir. 100 gram enginar tüketen bir kişi, günlük besin lifi ihtiyacının yüzde 20’sinden fazlasını karşılamış olur. Bu da sindirim sistemini iyileştirir. Demir eksikliği kaynaklı anemi üzerinde de etkili olan enginar, kişinin kan değerlerini iyileştirir. Yanı sıra bağışıklık sistemini de güçlendiren bu sebze, özellikle mevsim hastalıklarına yakalanma olasılığını düşürür. Enginarın K vitamini bakımından zengin olduğu bilinir. 100 gramında günlük K vitamini ihtiyacının yüzde 18’ini barındıran bu sebze, kemik sağlığını destekler. İdrar söktürücü özelliği ile de bilinen enginar, böbrek sağlığını korur. Ayrıca cilt sağlığını da destekleyen bu sebze özellikle mantar ve egzama gibi rahatsızlıkların belirtilerini gidermede etkilidir. ENGİNAR NASIL TÜKETİLMELİ?Enginar, çok çeşitli yöntemler ile hazırlanabilen bir sebzedir. Arzu eden enginarın yemeğini arzu eden ise dolmasını yapabilir. Ayrıca enginardan muhteşem bir detoks suyu da hazırlanabilir. Kısacası enginar hem sapı hem yaprağı hem de kalbi tüketilebilen ve damak zevkine göre her türlü yemekte kullanılabilen güçlü bir sebzedir.  

Dün — 10 Haziran 2024Sağlık

Sivas'ta KKKA hastalığı tanılı 22 pozitif vaka tespit edildi

10 Haziran 2024 at 22:39
Sivas Valiliği, kentte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı tanılı 22 pozitif vaka tespit edildiğini bildirdi. Valilikten yapılan açıklamada, Sivas ve çevre illerde mevsim ve çevre değişkenleri etkisiyle dönemsel görülen kene nedenli KKKA vaka sayısında artış görüldüğü belirtildi. Sivas'ta 22 pozitif KKKA tanılı vakanın tespit edildiği aktarılan açıklamada, "Maalesef 3 vatandaşımız vefat etmiştir. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği'nde 2 olası, 3 kesin KKKA tanılı hastamızın tedavileri devam etmektedir." ifadeleri yer aldı. Vatandaşların kene tutunması konusunda dikkatli olmaya ve önlem almaya davet edilen açıklamada, şüpheli durumlarda sağlık merkezlerine başvuru yapmaları tavsiye edildi. Açıklamada, keneye karşı alınacak önlemler hakkında da bilgiler paylaşılarak, şu ifadelere yer verildi: "Vücudunuza tutunan keneye çıplak elle dokunmamalı, tutunan kene çıkarmamalı, zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Hayvanların üzerindeki kene elle çıkarılmamalıdır ayrıca hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemelidir. Hasta ile temas eden kişiler gerekli korunma önlemlerini almalıdır. Kene tutunmasından sonra, 10 gün içinde halsizlik, iştahsızlık, ateş, vücut ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma ve ishal şikayetlerinden herhangi birini görülürse, zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır."

Boğmaca vakalarında artış | 3 haftada 30'u aşkın bebeğe teşhis konuldu

Tarafından: NTV
10 Haziran 2024 at 16:58
Boğmaca vakalarında artış | 3 haftada 30'u aşkın bebeğe teşhis konuldu

Diyarbakır Tabip Odası kentte boğmaca vakalarının arttığına dikkat çekti. Son bir ay içerisinde 3 bebeğin boğmaca nedeniyle hayatını kaybettiği iddia edilirken aşı karşıtlığına vurgu yapan Tabip Odası tedbir çağrısında bulundu.

Diyarbakır Tabip Odası'nın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda boğmaca vakalarına dikkat çekildi. 3 hafta önce 30’u aşkın boğmaca vakasının görüldüğü belirtildi.

BİR AYDA 3 BEBEK Tabip odasının açıklamasında "Son bir ay içerisinde 32, 42 ve 65 günlük 3 bebeğin boğmaca hastalığı nedeniyle öldüğü" ileri sürüldü. Bakteriyle bulaşan hastalığın, 5 yaşın altındaki çocuklarda ağır seyrettiği ve bulaşıcı olduğu belirtildiği açıklamada Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ekiplerinin vakalarla ilgili filyasyon çalışması yapacağı bildirildi. Bulaşıcı solunum yolu enfeksiyonu olan boğmacaya karşı tedbir çağrısı yapan Diyarbakır Tabip Odası, aşı karşıtlığının sonuçlarına dikkat çekti.

Sabahları 3 tane yemek yetiyor, kilo vermenin gizli silahı buymuş

Tarafından: NTV
10 Haziran 2024 at 16:42
Sabahları 3 tane yemek yetiyor, kilo vermenin gizli silahı buymuş

Sağlıklı beslenme söz konusu olduğunda badem genellikle önerilen besinlerin listesine girer. Güne sadece üç bademle başlamanın sağlık açısından birçok şaşırtıcı fayda sağlayabileceğini biliyor muydunuz? Badem yemek çok miktarda Vitamin ve mineralin vücudunuza girmesine yardımcı olur ve sağlığınızın çeşitli yönlerine katkıda bulunabilir. İşte her sabah 3 badem tüketmenin hiç bilinmeye faydaları...

Badem içerdiği bol E vitaminiyle en faydalı kuruyemişler arasında yer alır. Özellikle sabahları badem yiyerek güne başlamak vücudunuza çeşitli faydaları sağlayabilir.
Badem, gelişmiş beyin fonksiyonuyla bağlantılı besinler olan riboflavin ve L-karnitin açısından zengin bir kaynaktır. Journal of Nutrition'da yayınlanan bir araştırma, bu bileşiklerin beyindeki inflamasyonu azaltmaya yardımcı olabileceğini ve potansiyel olarak nörodejeneratif hastalık riskini azaltabileceğini buldu. Alzheimer. Güne birkaç bademle başlamak beyninize ihtiyaç duyduğu hızlı başlangıcı sağlayabilir.
Sağlıklı bir sindirim sistemi genel refah için önemlidir ve badem bunda önemli bir rol oynayabilir. Düzenli bağırsak hareketlerine yardımcı olan ve kabızlığı önleyen lif bakımından zengindirler. American Journal of Clinical Nutrition'ın araştırmasına göre bademlerin prebiyotik özellikleri, faydalı bağırsak bakterilerinin büyümesini teşvik ederek sindirim sağlığınızı iyileştirir.
Badem, kalp sağlığını iyileştirdiği bilinen sağlıklı tekli doymamış yağlarla doludur. British Journal of Nutrition tarafından yapılan bir araştırma, bu yağların kötü kolesterol (LDL) düzeylerini azaltmaya ve iyi kolesterol (HDL) düzeylerini artırmaya yardımcı olduğunu buldu. Sabahları üç badem yemek, daha iyi kardiyovasküler sağlığa katkıda bulunabilir ve kalp hastalığı riskini azaltabilir.
Kan şekeri düzeylerini sabit tutmak, diyabetin önlenmesi ve kilo yönetimi için çok önemlidir. Bademlerin glisemik indeksi düşüktür, yani kan şekerinde önemli artışlara neden olmazlar.
Metabolism dergisinde yayınlanan araştırma, bademdeki magnezyumun insülin duyarlılığını artırmaya yardımcı olduğunu ve bu durumun onları kan şekerini düzenlemek isteyenler için mükemmel bir seçim haline getirdiğini öne sürüyor.
Cildinizin görünümünü iyileştirmenin doğal bir yolunu arıyorsanız badem aradığınız cevap olabilir. Cilt hücrelerini hasara karşı koruyan ve cildinizin genç görünmesini sağlayan güçlü bir antioksidan olan E vitamini açısından zengindirler. Kozmetik Dermatoloji Dergisi'nde yapılan bir araştırma, düzenli badem tüketiminin cildin nemini ve elastikiyetini artırabildiğini buldu.
Güçlü kemikler aktif bir yaşam tarzını sürdürmek için hayati öneme sahiptir ve badem de bu alanda yardımcı olabilir. Kemik sağlığı için gerekli olan iyi bir kalsiyum ve fosfor kaynağıdır. Beslenme ve Metabolizma Dergisi, bu minerallerin kemik yoğunluğunu artırmaya ve kırık riskini azaltmaya yardımcı olduğunu bildirmektedir.KİLO YÖNETİMİNE YARDIMCI OLURBadem, protein ve lif açısından zengindir; her ikisi de tokluk hissini artırır ve genel kalori alımını azaltır. Uluslararası Obezite Dergisi'nde yapılan bir araştırma, bademleri diyetinize dahil etmenin kilo kaybına yardımcı olabileceğini ve kilo alımını önleyebileceğini buldu. Sabahları üç badem yemek, açlığı bastırmanıza ve kilo yönetimi hedeflerinizi desteklemenize yardımcı olabilir.
Tatlı, sağlıklı saçlar için badem gizli bir silah olabilir. Saç büyümesini ve gücünü desteklediği bilinen bir B vitamini olan biyotin içerirler. Journal of Dermatology'deki araştırma, biyotin eksikliğinin saçların incelmesine yol açabileceğini ve badem takviyesinin sağlıklı saçların korunmasına yardımcı olabileceğini gösteriyor.
Badem, gelişmiş beyin fonksiyonuyla bağlantılı olan E vitamini, riboflavin ve L-karnitin besinleriyle doludur. Hastalıklarla mücadelede güçlü bir bağışıklık sistemi şarttır ve badem de buna katkıda bulunabilir. Oksidatif stresle mücadeleye ve bağışıklık tepkisini güçlendirmeye yardımcı olan E vitamini gibi antioksidanlarla doludurlar. Avrupa Klinik Beslenme Dergisi'nde yapılan bir araştırma, düzenli badem tüketiminin bağışıklık fonksiyonunu artırabildiğini buldu.Kronik inflamasyon, kalp hastalığı ve artrit dahil olmak üzere çok sayıda sağlık sorunuyla bağlantılıdır. Badem, polifenoller ve omega-3 yağ asitleri gibi antiinflamatuar bileşikler içerir. Journal of the American College of Nutrition'ın araştırmasına göre, bu bileşikler vücuttaki iltihaplanma belirteçlerinin azaltılmasına yardımcı olarak genel sağlığın geliştirilmesine yardımcı oluyor.

DSÖ'den kuduz uyarısı!

Tarafından: NTV
10 Haziran 2024 at 16:03
DSÖ'den kuduz uyarısı!

Dünya Sağlık Örgütü'nden kuduz vakalarına ilişkin açıklama geldi. DSÖ'den yapılan açıklamada kuduz vakalarının yüzde 99'unun köpeklerden bulaşma yoluyla meydana geldiği belirtildi. Bu sebeple sahipsiz köpek popülasyonuyla ilgilenmek ve aşılanmaları kritik önem taşıdığının vurgusu yapıldı.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, kuduz vakalarının yüzde 99'unun köpeklerden bulaşma yoluyla meydana geldiğini belirterek, "Bu yüzden sahipsiz köpek popülasyonuyla ilgilenmek ve aşılanmaları kritik önem taşıyor." dedi. Sahipsiz köpeklerin bakımı ve kuduz gibi hastalıklara ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulunan Harris, uzun yıllardır köpeklerin insanlarla birlikte yaşadıklarını söyledi. Bir arada yaşamaktan kaynaklı başta kuduz olmak üzere bazı hastalıkların köpeklerden insanlara geçme ihtimalinin bulunduğuna işaret eden Harris, DSÖ, Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (WOAH), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile tamamen kuduza odaklanan bir grup tarafından "kuduz hastalığını önleme programı ve stratejisinin" geliştirildiğini dile getirdi. Harris, bu stratejinin amacının kuduz hastalığının endemik olduğu ülkelerdeki tüm köpek popülasyonlarının aşılanması olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Kuduz vakalarının yüzde 99'u, köpeklerden insanlara bulaşma yoluyla meydana geliyor. Bu yüzden sahipsiz köpek popülasyonuyla ilgilenmek ve aşılanmaları kritik önem taşıyor. Bazı ülkeler, onları öldürme (uyutma) yoluna gidiyor, bu da etkili olmuyor. Sokak köpeklerinizin sayısını azaltmak istiyorsanız veteriner servislerinizle görüşebilirsiniz ancak en önemlisi insanlara bulaşma ihtimali olan hastalıklara karşı aşılamaktır." Sahipsiz köpeklerin diğerlerine göre daha sağlıksız olma ihtimalinin yüksekliğine dikkati çeken Harris, hayvanların yiyecek bulamadıklarını ve zor şartlarda yaşadıklarını söyledi. Harris, iyi bir aşılama sistemiyle birçok ülkede kuduz riskini azaltmayı başardıklarının altını çizerek, "Ne yazık ki çoğunlukla Asya ve Afrika'da kuduz nedeniyle her yıl on binlerce ölüm vakası kaydediliyor ve bunların çoğu 15 yaşın altındaki çocuklar. Kuduz hastalığının endemik olduğu bir bölgedeyseniz tüm köpeklerin çok etkili ve güvenli aşı olmasını sağlamak için çalışmalısınız." diye konuştu. İyi bakılmayan, yemek bulabilmek ve hayatta kalabilmek için mücadele eden hayvanların büyük popülasyonlarının her zaman sorunlara yol açacağına dikkati çeken Harris, sahipsiz köpek popülasyonun bulunduğu bölgelerde sorumluluk alınması gerektiğini vurguladı. " DOĞRU ŞEKİLDE BAKIM, İNSAN SAĞLIĞINI KORUMANIN İYİ BİR YOLUDUR" 

Harris, veterinerlik hizmetleriyle sahipli/sahipsiz köpeklerin sağlık durumlarının kontrol edildiğini, özellikle kuduz gibi sorun olabilecek hastalıklara karşı aşılama programlarının başarı sağladığını vurguladı. Köpeklerin kısırlaştırılmasının da sayılarını kontrol etmek için etkili önlem olduğuna dikkati çeken Harris, çok sayıda yavrulamalarının topluluklar üzerindeki baskıyı artırdığını söyledi. Harris, "Esasen sahipsiz köpek popülasyonuyla ilgili doğru şekilde bakım, insan sağlığını korumanın iyi bir yoludur. Hayvanlara zarar vermek sorunu çözmez. Bu, köpeklerin insanlardan korkacakları, kaçacakları veya daha saldırgan olacakları anlamına gelir." dedi. Hayvanların sağlığının korunmasının, insan sağlığına da katkı sağlayacağına işaret eden Harris, Kovid-19 salgını sürecinde bakımlarıyla ilgili aksamaların sorunlara neden olduğunu sözlerine ekledi.

Hayvan severlerin dikkatli olması gereken tehlike

10 Haziran 2024 at 19:08
Hayvan severler, dostlarına sevgi ve bakım gösterirken bazı sağlık risklerinin farkında olmalıdır. Bu sağlık risklerinden bir tanesi de Echinococcus granulosus adlı parazitin neden olduğu akciğer hidatik kistidir. Sokak hayvanlarının genellikle daha az veteriner bakımı aldığı ve kontrol edilemediği düşünüldüğünde, bu hayvanların parazit taşıma olasılığı daha yüksek olabilir. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Muhammet Reha Çelik, konu hakkında merak edilenleri sizler için anlattı.

Burun eğrilikleri solunun problemlerine yol açıyor

10 Haziran 2024 at 19:06
Septum deviasyonu olarak da bilinen burun eğrilikleri, burnun iç yapısındaki anormallikler nedeniyle hava yolunun daralmasına veya tıkanmasına neden olabilen bir durumdur ve çeşitli solunum problemlerine yol açabilir. Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk, konu hakkında merak edilenler sizler için anlattı.

Kurban etini sakın buzdolabına koymayın

Tarafından: NTV
10 Haziran 2024 at 15:25
Kurban etini sakın buzdolabına koymayın

Kurban Bayramı'nda kesilecek kurbanların etlerinin doğru muhafaza edilmesi gerekiyor. Kurbanlık etlerin bir süre dışarıda bekletilmesi gerektiğinin altını çizen uzmanlar kesilmiş eti hemen dondurduğunuzda ve daha sonra çözdürdüğünüde fazla sertleşeceğinin altını çiziyor.

Kurban Bayramı'na hazırlanırken binlerce vatandaş kurban vazifesini yerine getirecek.Uzmanlar ise kesilen etlerin heba olmaması, hijyenik şartlarda saklanması için önemli uyarılarda bulundu.
Etin kesimden sonra bir süre dondurulmadan bekletilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar kesimden sonra bekletilmeden donduran etin sertleşeceğini ve etin bu sebeple dinlendirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Kesimden sonra et en yumuşakı halde oluyor. Yeni kesilmiş kurban eti, buzdolabına koymadan önce birkaç saat dinlendirilmesi gerekiyor.
Yeni kesilen et en yumuşak halde olur ve yavaş, yavaş sertleşir. Daha sonra tekrardan gevşemeye başlar. O esnada damardaki kanlar süzülerek laktik asit oluşur. Mikrobiyal olarak daha güvenilebilir bir et olarak karşımıza çıkar
Kesilen kurban etlerini 15 gün buzdolabı şartlarında saklayabilirsiniz. Dondurmak istiyorsak en az 24 saat bekletmeniz gerkeiyor. Et, sindirilmesi zor bir besindir.
Sağlığınızı korumak ve sindirim sisteminizin bozulmasını engellemek için kahvaltıda et tüketmek yerine sağlıklı besinler tüketmeye özen gösterin.

Sivas'ta 5 günde 3'üncü büyük acı!

10 Haziran 2024 at 11:18
Sivas'ta, son beş günde üçüncü kez, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı nedeniyle ölüm yaşandı. 6 Haziran'da, 25 yaşındaki Gülbidin Ekberi'nin kene nedeniyle yaşamını yitirdiği kentte, dün aynı yaştaki Emre Naçar, bu sabah ise 36 yaşındaki iki çocuk annesi Şehri Tanrıveren hayata veda etti. Uzmanlar yine uyardı: Keneyi kendiniz çıkarmaya çalışmayın

Cep telefonunu aşırı kullananlar dikkat!

10 Haziran 2024 at 10:12
Prof. Dr. Aşkın Hastürk, "Aynı duruş pozisyonundaki tekrarlayıcı el, bilek ve dirsek hareketlerinin bağımlılık derecesinde devam etmesi, eklem bölgelerinde sertleşme, iltihaplanmaya bağlı olarak da sinir dokusunda baskıya ve hasara yol açıyor" dedi

❌
❌